Küf Alerjisi

Küf alerjisi, küf mantarlarının çoğalmak için ortama yaydığı sporların duyarlı kişiler tarafından solunması ile oluşan alerjik reaksiyonlardır. Mümkün olduğunca temastan uzak durulmalı ve ilaç tedavisi de uygulanabilir.

Küf Alerjisi Nedir? 

Küf alerjisi, küf mantarlarının çoğalmak için ortama yaydığı sporların (üreme hücreleri) duyarlı kişiler tarafından solunması ile oluşan alerjik reaksiyonlardır. Küf mantarları rutubetli, sıcak ve karanlık ortamlarda ürerler. Doğada çok miktarda küf bulunmaktadır.  

Özellikle gün ışığından uzak yerlerde küf mantarları daha yaygın bulunur. Polenlerin aksine küfler, doğada her mevsim bulanabilirler. Özellikle küf mantarlarından kaynaklı alerjik reaksiyonlar, Temmuz-Kasım arasında sıklığını artırmaktadır. 

Doğada pek çok küf çeşidi vardır. Bazı küfler koloniler halinde form oluşturarak gözle görülebilir hale gelebilirler. Diğer bazı küf türleri ise sadece mikroskop altında görülebilir. Evlerde, özellikle nem miktarının yüksek olduğu banyo, mutfak veya bodrum katında bulunabilirler. Duyarlı kişilerde en çok küf alerjisine neden olan küf türleri şunlardır: 

• Aspergillus

• Penicillium

• Alternaria

• Mucot

• Epicoccum 

Küf alerjisi için en iyi tedavi veya etkili savunma, alerjiye neden olan küf türlerine maruz kalmayı azaltmaktır. Küf türlerine karşı aşırı alerjisi olan kişiler, özellikle mevsimsel geçişlerde artan şikayetlerini hafifletmek için tıbbi tedaviye ihtiyaç duyabilir. 

Küf Alerjisi Belirtileri 

Küf türlerine karşı alerjisi olan kişilerin ortak noktası, yağışlı havalarda belirtilerin kötüleşiyor olmasıdır. Küf alerjisi, genellikle hayatı tehdit eden bir hastalık değildir. Ancak küf alerjisi, kişilerin günlük hayatı olumsuz etkileyen, iş ve sosyal ilişkilerini bozan birtakım belirtileri olan bir hastalıktır. 

Sporlar, küf türleri içinde alerjiden sorumlu tutulan üreme hücreleridir. Havaya karışabilen sporlar solunum yoluyla alınırlar. Solunan sporlar alerjik reaksiyonları tetiklemektedir. Küf türleri, alerjik nezle ve astım hastalığı ile ilişkilendirilmiştir. 

Küf alerjinin temel belirtileri, solunum sistemini etkileyen diğer alerjik hastalıklar ile benzer bir profil çizmektedir. Belirtileri genel olarak şu şekilde sıralayabiliriz: 

• Hapşırma

Öksürük

• Burunda tıkanıklık ve akıntı

Gözlerde kaşıntı, yanma ve sulanma

Geniz akıntısı 

Bu şikayetler, soğuk algınlığı ya da sinüzit (sinüs enfeksiyonu) gibi hastalıklarda da görülmesi nedeniyle hastalarda kafa karışıklığına neden olabilir. 

Küf alerjisi, astım şikayetleri ile birlikte görülüyor ise küf türlerine her maruz kalındığında astım belirtileri şiddetini artırma eğilimindedir. Küf alerjisinin neden olduğu astım belirtileri şunlardır: 

• Nefes almada zorluk

• Göğüs bölgesinde sıkışma hissi 

• Hışıltılı solunum

• Öksürük

• Astım krizlerinde artış

Küf Alerjisi Nedenleri 

Küf mantarları, çoğalmak için gözle görülmeyen sporları (üreme hücrelerini) meydana getirirler. Bu sporlar, havaya kolay bir şeklide dağılmasından ötürü burun yolu ile solunabilir ve alerjik reaksiyonlara sebep verebilir. Küf sporlarının vücuda ulaşması ile bağışıklık sistemi onları yabancı ve zararlı maddeler olarak düşünür/tanır ve onlarla mücadele edilmesi için alerjik reaksiyonlara neden olan antikorlar üretir. 

Küf mantarları nemli ve sıcak olan her ortamda çoğalabilirler. Küf mantarları, özellikle iyi havalandırılmayan banyo, mutfak ve bodrum katında hızlı bir şekilde büyüyebilirler. Ayrıca ahşap malzemelerden yapılmış gardrop veya dolapların arkasında, duvar kağıtlarının altında ve terleyen pencerelerin alt duvarlarında oluşabilirler. 

Herkes belli dönemlerde çeşitli küf türlerine maruz kalabilir, ancak bazı insanlar küf sporlarına daha fazla hassasiyet göstererek alerjik reaksiyonlar geliştirebilir. Özellikle astım ya da alerjik nezlesi olan kişiler, küf mantarlarına karşı alerjik reaksiyonlar geliştirme riski daha fazladır. 

Özellikle soğuk iklimlerde, Temmuz-Ekim ayları arasında küf mantarlarının ürettiği sporlar miktarında ciddi artış gözlemlenir. Daha sıcak coğrafyalarda ise küf mantarına ait sporlar yıl boyunca aktiftir ve en yoğun dönemini yaz sonu ile sonbahar mevsiminin ortasında gösterir. İç mekanlardaki küf miktarı dış ortamdaki küf miktarı ile paralellik göstermektedir. Dışarıda artan küf miktarına paralel olarak iç mekandaki küf miktarında da artış gözlemlenir.  

Küf Alerjisi Teşhisi 

Alerjik hastalıkların altında yatan nedenlerin tanısında detaylı bir şekilde alınan hasta öyküsünün yeri çok kıymetlidir. Hastalar, özellikle belirtilerin gün içinde ne şekilde değişiklikler gösterdiğini açıklaması çok yararlı olmaktadır. Ayrıca, belirtilerin açık ya da kapalı mekanlardaki değişimi, alerjik reaksiyonu hangi maddenin tetiklediğini konusunda ip uçları vermektedir. 

Alerjene özgü immünoglobülin E (IgE) varlığının kan testleri ile değerlendirilmesi belirtilerin enfeksiyon kaynaklı olabileceği ihtimalini ortadan kaldırabilir.  

Çizme testi (prick test), alerjik hastalıklara veya reaksiyonlara neden olan alerjenlerin tespitinde en ideal tanı (altın standart) yöntemidir. Doğada yüzlerce küf türü vardır ve bunların sadece birkaçı alerjen şeklinde çizme testinde kullanılmaktadır.  

Önkolun iç yüzüne alerjenler damlatılır. Bunu takiben damlatılan alerjen damlacıklarının ortasından lanset (1 mm uzunluğunda iğne ucu) yardımı ile deride çizikler oluşturulur. Bu çizikler vasıtayla alerjenler deri altına ulaşır. Yaklaşık 15 dakika sonra damlatılan bölgede kızarıklık ya da kabarıklık gelişirse test pozitif kabul edilir.  

Küf Alerjisi Tedavisi

Alerjik hastalıkların tedavisinde en önemli nokta hastalara doğru bilgiler vermektir. Alerjik hastalıkların doğasını anlamak ve bu hastalıkların ömür boyu sürebileceğini kavramak başarılı tedavinin en önemli şartıdır. Belirtilerin tedavisindeki başarı, doktor ve hasta arasındaki iş birliğine bağlıdır. Alerjik hastalıklar ile ilgili kitap veya broşürler, hastalara iyi birer kılavuz olmaktadır. 

Spesifik olarak alerjenlere olan temas azaltılarak alerji belirtileri hafifletilebilir. Kapalı ortamlar kuru tutulmalı ve çevredeki yoğun bitki örtüsü azaltılmalıdır. Ayrıca, kapalı mekan içindeki bitkilerin yapraklarını karıştırmamak ortama yayılacak mantar sporlarının sayısını ciddi bir şekilde azaltacaktır.  

Küf alerjisinin tedavisi mümkün olan bir alerjik hastalıktır. Özellikle küf mantarı sporlarına olan temasın ortadan kalkması mümkün olmayan durumlarda alerji belirtilerine yönelik ilaç tedavileri kullanılabilir. 

Kortizon içerikli burun spreyleri, burun akıntısı, burun tıkanıklığı veya burun kaşıntısı gibi nazal belirtileri hafifletmede etkilidir. Burun spreylerinin gözde oluşan kaşıntı, sulanma ve kızarıklık şikayetinde de etkili olduğu bilinmektedir. Burun spreyleri doktor kontrolünde düzenli olarak kullanıldığında etkili olmaktadır. 

Ayrıca hastalara antihistaminikler reçete edilebilir. Bu ilaçlar, bağışıklık sistemi tarafından salınan ve alerji belirtilerinden sorumlu tutulan histamin adlı biyojenik amini bloke ederek etkili olurlar. Böylece kaşıntı, hapşırma ve burun akıntısı gibi belirtilerin tedavisinde etkili sonuçlar alınabilir. Bu ilaçları kullanan kişiler, ağız kuruluğu yaşayabilir ve kendilerini yorgun ya da uykulu hissedebilirler. Bu nedenle ilaçlar, doktor reçetesi veya tavsiyesi ile kullanılmalıdır. 

Küf Alerjisi Tedavi Edilmezse  

Küf alerjisinin belirtileri, hastaların günlük yaşamını olumsuz yönde etkileyecek kadar rahatsız edici olabilir. Bununla birlikte, küf mantarlarının neden olduğu bazı alerjik hastalıklar daha ciddi problemler ortaya koyabilir. Bu alerjik hastalıklar şunlardır: 

Küf mantarı kaynaklı astım: Küf alerjisi olan kişilerde küf sporlarının solunması astım ataklarını tetikleyebilir. Tedavi edilmeyen durumlarda hastalarda astım veya alerjik nezle gelişebilir. Küf alerjisi ve astım hastalığı olan kişilerin astım krizi geçirme riski çok yüksektir. 

Alerjik fungal (mantar kaynaklı) sinüzitler: Bunun temelinde burun boşluklarında bulunan mantara karşı oluşan iltihabi reaksiyon vardır. 

Alerjik bronkopulmoner aspergillus: Akciğerlerdeki Aspergillus Fumigatus cinsi mantarlara karşı verilen bu reaksiyon, astım veya kistik fibrozis hastalığı olan kişilerde ortaya çıkabilir. 

Aşırı duyarlılık pnömonisi (HP): Bu nadir durumun nedeni havadaki küf sporlarının solunması sonucunda akciğerlerde iltihaplanmanın başlamasıdır. Özellikle mesleki olarak küf sporlarına maruz kalan kişilerde daha sık görülmektedir. 

Küf Alerjisine Ne İyi Gelir? 

• Duş aldıktan sonra banyoyu yeteri kadar havalandırınız

• Gün içinde ev ya da işyeri gibi kapalı mekanların havalandırılması yapılmalıdır

• Özellikle ev ortamında bitki yetiştirmekten kaçının

• Bodrum katında oluşan su sızıntıları ve hasarlı yağmur olukları tamir edilmelidir

• Kapalı ortamlardaki nem oranını %50’nin altında tutmaya çalışın

• Fırın, aspiratör ve klimalardaki filtrelerin bakımını düzenli yapın

• Eski kitap, dergi ve gazeteleri evinizden uzaklaştırın

• Duvarlarda, zeminde veya tavanda nemli bölgeler var ise düzgün bir şeklide restore edilmelidir 

• Özellikle buzdolapları ve derin dondurucular düzenli olarak temizlenmeli

• Hepa filtreli klimaları tercih ediniz

• Duvardaki küfleri temizlerken maske, eldiven, gözlük ve lastik çizmeler giyiniz. Çok fazla miktarda küf temizlenmesi gerekiyorsa tek kullanımlık kıyafetler tercih edilmelidir. 

Küf Alerjisine Ne İyi Gelmez?

• Küflenmeye müsait banyo, mutfak ya da bodrum katı gibi mekanların bakımının yapılmaması

• Duş alırken, yemek yaparken, bulaşıkları yıkarken veya ortamdaki nemi artıracak aktiviteler yapılırken kapı veya pencereleri kapalı tutmak veya kısa süreli dahi olsa açmamak

• Kapalı ortamlardaki nem miktarını uzun süre %50 ve üstünde tutmak

• Klima, aspiratör ve fırınların filtreleme sistemlerinin bakımlarını yapmamak

• Çatı veya bodrum katındaki su sızıntıları için gerekli önlemlerin alınmaması.

• Eski kitap, gazete veya ahşap malzemeleri kapalı ortamlarda uzun süre tutmak

• Banyoda, mutfakta ya da bodrum katında halı benzeri ürünler kullanmak

• Duvardaki küfü temizlemeden boyama işlemi yapmak 

Küf Alerjisi İlaçları 

KortikosteroidlerKüf alerjisi kliniğinde şiddetli belirtileri olan hastalarda steroid tedavisi uygulanmaktadır. Genellikle ilaçlar yüksek doz kısa süreli ya da düşük doz uzun süreli tedavi planı şeklinde reçete edilmektedirler. Hastalara kortikosteroid olarak Prednizon ve Deksametazon verilmektedir. 

Antihistaminikler: Küf mantarlarının havaya kattığı sporlara bağlı gelişen bağışıklık yanıtının hafifletilmesinde hastalara genellikle antihistaminikler reçete edilmektedir. Hastalar ilaçları aldıktan yaklaşık 30 dakika sonra belirtilerinde rahatlama olduğunu belirtirler. Simetidin ve Difenhidramin küf alerjisinde sıklıkla reçete edilen genel antihistaminik ilaçlardır.  

Gebelikte Küf Alerjisi 

Gebelik döneminde küf alerjisinin bebek sağlığını olumsuz yönde etkilediğine dair güncel bir araştırma bulunmamaktadır. Gebelik döneminde küf mantarlarına maruz kalmak anne adayında alerjik belirtilerin ortaya çıkmasında etkili olmaktadır. Küf alerjisi, astım hastalığı olan hamile kadınların astım krizlerinin sıklığını artırabilir. 

Gebelik döneminde alınması gerekli ilaçlar konusunda kadınlar kendi doktorlarından destek alabilirler. 

Mümkünse, küflü yerler veya eşyalar tespit edilmeli ve gereken önlemler alınmalıdır. Küf temizliğinde kullanılan bazı ürünlerin hamilelik döneminde kullanılması tehlikeli olabilir. Bu nedenle, küf temizliği için profesyonel bir küf temizleme hizmeti alınmalı veya başka biri tarafından gerekli müdahaleler yapılmalıdır. 

Çocuklarda Küf Alerjisi 

Ailede histamin (alerjik belirtilerinden sorumlu kimyasal) ilişkili alerji belirtileri olan tek kişi evdeki çocuk ise bu, ailede sadece çocuğun küf mantarlarına karşı duyarlılığı olduğunun işaretidir. Alerjik belirtiler sadece evde sınırlı kalmaz diğer ortamlarda da varlığını gösterebilir.  

Çocuklarda alerjik belirtileri tetikleyen diğer ortamlar şunlardır: 

• Bazı okul binalarında kontrol alına alınamayan küf sorunu olabilir. Bu nedende çocuklar okulda alerjik belirtiler yaşayabilir

• Bazı çocuklar dış ortamda yetişkinlerin cesaret edemeyeceği ortamlarda oyun oynayarak küf ile bir şekilde temas kurabilir. Bu nedenle astım hastası olan çocuklar dışarıda daha fazla astım atağı yaşayabilir.

• Özellikle çocukların dışarıda daha fazla vakit geçirdiği yaz aylarında, orman ya da sıkı bitki örtüsünün olduğu yerlerde daha fazla alerjik belirti yaşanabilir. 

Çocuklarda küf alerjilerinin kalıcı sağlık problemlerine sebep olamadığı bilinmektedir. Alerjik belirtiler, çocukların küf ile temasını azaltmak ile ortadan kaldırılabilir. Çocukların küf ile temasını ortadan kaldırmakla alerjik belirtilerde azalma yaşanmıyorsa tıbbi bir yardım almak çok önemlidir. 

Küf Alerjisi için Hangi Doktora Gidilir?

Özellikle iç mekanda bulunan küf türlerine sürekli maruz kalmak duyarlı insanlarda sağlık sorunlarına neden olmaktadır. Küf mantarına ait sporlara maruz kalındıktan sonra alerjik belirtilerin gelişme riski şu kişilerde daha yüksektir. 

• Çocuklar

• Yaşlılar

Alerjik rinit veya astım hastalığı olan kişiler

• Bağışıklık sistemi zayıf olan kişiler 

Burun tıkanıklığı, hapşırma, gözlerde sulanma, nefes darlığı veya hırıltılı solunum gibi belirtileri sürekli yaşayan kişilerin deneyimli Alerji ve İmmünoloji uzmanı doktor tarafından muayene edilmesi gereklidir.  

Makaleyi faydalı buldun mu?
8
0
Makeleyi Paylaşın