Bahar Alerjisi
Bahar alerjisi, bağışıklık sisteminin polenlere karşı zayıf olmasından dolayı olmaktadır. Tedavi etmek için ilaç tedavisi uygulanır.
Bahar Alerjisi Nedir?
Bahar alerjisi nüfusun yaklaşık %10-%30 etkileyerek özellikle gelişmiş ülkelerde görülen en yaygın alerji şekli olmaktadır. Halk arasında saman nezlesi olarak da bilinmektedir. Tüm alerjilerde olduğu gibi vücudun bağışıklık sistemi aslında zararsız maddelere aşırı tepki vermektedir. Bu aşırı tepki havadaki bitki poleninden (çim ve ağaç poleni gibi) proteinlerine karşı gelişmektedir.
Bu nedenle saman nezlesi polen alerjisi, polinoz veya mevsimsel alerjik rinit olarak da adlandırılmaktadır. ‘Mevsimsel’ olarak adlandırılmasının sebebi bahar alerjisini tetikleyebilen çeşitli polenler tüm yıl boyunca değil, sadece ilgili bitkilerin çiçeklenme döneminde havada bulunmasından dolayı olmaktadır. Böylece saman nezlesi semptomları sadece yılın belirli aylarında görülmektedir.
Yıl boyunca saman nezlesi benzeri belirtiler varlığında başka bir alerji türü (örneğin toz akarlarına karşı) düşünülmelidir.
Bahar Alerjisi Belirtileri Nelerdir?
Bahar alerjisinde vücut havada bulunan (aeroallerjenler) bitki polenlerinin protein bileşenlerine karşı alerjik olarak tepki vermektedir. Vücudun bu polenle (burun, gözler ve boğazdaki mukoza zarları) temas etmesi durumunda, tipik saman nezlesi belirtileri ortaya çıkmaktadır. Polen proteinleri ile karşılaşan bağışıklık sistemi bileşenleri, proteinleri yabancı madde yani düşman olarak algılamakta ve bunun sonucunda enflamatuvar haberciler (histamin gibi) salıverilir. Salgılanan enflamatuvar haberciler kan damarlarını genişletmekte ve burun mukozasının şişmesine neden olmaktadır. Ek olarak bu haberciler mukoza zarlarında yangıya neden olan bağışıklık sisteminin hücrelerini o bölgeye çekmektedir. Özetle enflamatuvar habercilerin salgılanması kişide yangı (iltihaplanma) olarak kendini göstermektedir. Bu süreç sonucunda tipik alerji belirtileri ortaya çıkmaktadır.
Bunlar örneğin:
- Kaşıntılı, tıkalı veya sürekli akan burun
- Ciddi hapşırma nöbetleri (bazen birkaç dakika boyunca sürebilen)
- Kaşıntılı, kırmızı ve sulu gözler (konjonktivit)
- Şişmiş göz kapakları
- Damakta ve boğazda mukoza zarının kaşınması
- Koku ve tat duyularında azalma
- Gece uykusunda bozulma ve dolayısıyla gün boyunca şiddetli yorgunluk
- Vücutta yaygın ağrılar, yorgunluk ve kendini hasta hissetme (soğuk algınlığına benzer)
Saman nezlesi belirtilerinin şiddeti kişiden kişiye değişmekte ve aynı zamanda havadaki polen sayısına bağlıdır. Bazı insanlar alerjiyi hafif geçirirken başkaları çok daha ciddi geçirmektedir. Özellikle dinlendirici uyku uyuyamama ve hapşırma ataklarıyla sürekli tıkanmış, kaşıntılı burun gibi sorunlar hasta için son derece yorucu olmaktadır. Sonuç olarak saman nezlesi belirtileri uzun vadede psikolojik bir yük olabilmektedir. Hatta bazı insanlar nadir durumlarda depresyon geçirmektedir.
Bazı insanlarda bahar alerjisi belirtilerine ek olarak bazı gıdalara karşı hassasiyet göstermektedir. Bunun nedeni tıptaki adıyla çapraz alerjidir. Çapraz alerji varlığında vücut sadece bitki polenindeki proteinlere değil, aynı zamanda polenlere çok benzeyen gıdalardaki proteinlere de alerjik olmaktadır. Örneğin huş ağacı polenine alerjisi olan çoğu insan elma, fındık, kiraz veya çilekleri tolere edememektedir. Yemek borusu ve sindirim sisteminin geri kalan bölgelerinde alerjik reaksiyonlar oluşmakta, ağızda karıncalanma ve kaşıntı, bazen karın ağrısı ve/veya şişkinlik görülebilmektedir.
Saman nezlesi belirtilerine öksürük ve nefes darlığı gibi belirtilerde eşlik etmekte ise alerjik astım varlığını düşündürmektedir. Saman nezlesinin sonunda vakaların yaklaşık yüzde 40'ında bu astım formuna yol açtığı tahmin edilmektedir. Bunun nedeni belirtilerin üst solunum yolu seviyesinden akciğerlere yayılması olarak görülmektedir.
Polene karşı alerjik reaksiyon bronşlardaki bağışıklık sistemine aşırı tepki vermektedir. Bu durum sonucunda bronşlar kasılmakta ve sert bir salgı oluşturmaktadır. Nefes almak zorlaşmaktadır.
Alerjik astım ciddi bir hastalıktır. Saman nezlesi ve astım arasındaki ilişki araştırmalar sonucunda gittikçe daha belirgin hale geldiğinden saman nezlesi belirtileri göz ardı edilmemelidir. Bahar alerjileri astıma bir tür zemin hazırlıyor olabilmektedir. Bu nedenle bahar alerjisinin tedavi son derece önemli olmaktadır. Bir yandan tedavisi yaşam kalitesini artırmaktadır. Diğer yandan öksürük ve nefes darlığı ile karakterize alerjik astımı önlemektedir.
Bahar Alerjisi Nedenleri Nelerdir?
Tüm alerjilerde olduğu gibi saman nezlesi belirtilerine bağışıklık sisteminin aşırı reaksiyonu neden olmaktadır. Vücudun savunma sistemi zararsız proteinleri yanlış olarak tehlikeli olarak sınıflandırmakta ve bir yabancı maddeyle karşılaşmış gibi savaşmaktadır.
Bazı bağışıklık hücreleri (örn. mast hücreleri) polen proteinleri ile karşılaştıklarında saman nezlesinin tipik belirtilerine neden olan enflamatuvar habercilerin serbest bırakılmasına neden olmaktadır. Polen proteinleri vücuda mukoza zarlarından girdiğinde belirtiler gözler, burun ve boğaz bölgesinde ortaya çıkmaktadır.
Polen alerjisinin gelişimiyle ilgili süreçler araştırmacılar tarafından oldukça detaylı çalışılmıştır. Fakat bahar alerjisi nedeni hakkında sadece tahminler bulunmaktadır. Bazı risk faktörleri bahar alerjisi gelişiminde büyük katkıda bulunduğu ispatlanmıştır.
Bunlar:
Kalıtım
Bazı insanlar alerjik reaksiyonlara diğerlerinden daha yatkın olmaktadır. Fakat bu alerjisi olan babanın veya annenin her çocuğunda bir alerji hastası olacağı anlamına gelmemektedir. Sadece bu bireylerde çocuklukta veya ilerleyen yaşam dönemlerinde alerji geliştirme riski artmaktadır.
Araştırmalar sonucunda risk oranları şu şekilde bulunmuştur:
- Hiçbir aile üyesinde alerji yoksa çocukların %5 - %15 civarında alerji riski vardır.
- Bir ebeveyn veya kardeş alerjikse risk yaklaşık %25 - %30'dur.
- Her iki ebeveynde alerjik ise çocuğunda alerji geliştirme olasılığı yaklaşık %40 - %60'tır.
- Her iki ebeveynin de aynı alerjisi varsa çocuğun alerji riski %60 - %80 civarındadır.
Alerjisi olan hastaların genellikle birkaç alerjisi birden bulunmaktadır. Atopik dermatit hastaları genellikle bahar alerjisine eğilimli olmaktadır. Bahar alerjisi olanların birçoğunda ek olarak hayvan tüylerine karşı alerjisi vardır.
Aşırı Hijyen
Hijyen hipotezi vücut savunmasının çocuklukta çok iyi hijyenle karşılaştığını varsaymaktadır. Bu nedenle bağışıklık sistemi yeterince devreye giremeyip bir süre sonra zararsız maddelere karşı aşırı duyarlılık göstermektedir.
Araştırmalar sonucu kardeşlerle büyüyen veya kreşe giden çocukların alerji olma olasılığının daha düşük olduğunu göstermektedir. Kırsal bir ortamda büyüyen çocuklar (örneğin köyde) alerji riski daha düşüktür. Başka çocuklarla veya ‘kir’ ile temas bağışıklık sistemi eğitebilirken, aşırı hijyen bağışıklık sistemini zayıflatmakta ve böylece bir alerjinin gelişmesini desteklemektedir.
Tütün Dumanı ve Diğer Hava Kirleticileri
Ortam havasındaki solunum yollarını tahriş edici maddeler (ince toz, sigara dumanı, araba egzoz dumanları) alerji ve astım gelişimine katkıda bulunmaktadır. Sigara içilen bir evde büyüyen çocuklar daha sonra astım, bahar alerjisi veya başka tip alerjiler geliştirme riskini büyük ölçüde arttırmaktadır.
Hamilelik sırasında sigara içmek çocuk için tehlikelidir. Tütün dumanının bileşenleri çok sayıda sakatlığa ve gelişimsel bozukluklara (örneğin akciğerlerde) yol açabilmektedir. Bu nedenle hamile bir anne hamilelik sırasında asla sigara içmemelidir. Daha sonraki dönemlerde sigara içmek çocuğun gelişimi açısından zararlı olmaktadır.
Bahar Alerjisi Teşhisi
Bahar alerjisi teşhisinde hekiminiz ilk olarak sözden kapsamlı bir tıbbi öykü (anamnez), yani belirtiler ve olası nedenler hakkında bilgi alacaktır. Alerji varlığında olası nedenleri daha kolay tespit edebilmek için belirtilerin ne zaman ne sıklıkla ve hangi durumlarda şiddetlendiğini yazacağınız bir günlük hekiminize bu muayene aşamasında yardımcı olabilmektedir.
Doktorunuzun muayene sırasında size sorabileceği sorular:
- Şikayetler
- Belirtiler tam olarak ne zaman ortaya çıkar, yani günün hangi saatinde ve mevsiminde?
- Şikayetler nerede ortaya çıkıyor- açık havada mı yoksa sadece kapalı mı?
- Başka alerjinin var mı örn. besin alerjisi veya ev akar alerjisi varlığı
- Egzama veya astım var mı?
- Birinci derece akrabada (yani anne, baba veya kardeş) astım, bahar alerjisi veya nörodermatit gibi alerjik hastalıkları var mı?
- Kullanılan ilaçlar
Bahar alerjisi için çeşitli tanı testleri mevcuttur. Bununla birlikte pozitif bir alerji testi tek başına bir alerjinin varlığını kanıtlamamaktadır. Burada anamnez bulguları ve test sonuçları eşleşmelidir. Testler arasında cilt testi, provokasyon testi ve kan testi bulunmaktadır. Cilt testi ve provokasyon testinden üç gün önce hasta alerjik reaksiyonları baskılayan ilaçları almayı bırakmalıdır (örneğin kortizon veya antihistaminikler gibi). Aksi takdirde test yanlış sonuç verebilmektedir.
Deri Prick testi: Hastanın cildi ince bir iğne ile birkaç yerden delinip çeşitli alerjenik çözeltiler (örn. polen çeşitleri) verilmektedir. Belirli bir süre sonra cildin tepkimesi incelenmekte ve hangi alerjenlerin alerjik reaksiyona (cildin kızarması, yanması gibi) neden olduğunu görülmektedir.
Provokasyon testi: Doktor şüpheli maddeyi hastanın burnuna, bronşiyal veya göz mukozasına uygulamaktadır. Testin pozitif olduğu durumlarda mukoza zarları şişmektedir. Bu test bazen ciddi alerjik reaksiyonlara (anafilaktik şok) yol açabilmektedir. Bu nedenle hasta testten sonra en az yarım saat boyunca tıbbi gözetim altında kalmalıdır.
Antikorlar için kan testi: Tıptaki adıyla RAST testi hastanın kanında polen proteinlerine karşı belirli antikorların (IgE) bulunup bulunmadığını belirlemek için kullanılmaktadır. Polen proteinine karşı bu tür antikorlar kanda ne kadar çok ise, alerjik reaksiyon o kadar güçlü olmaktadır.
Bahar Alerjisi Tedavi
Akut, yani belirtilerin kısa süre içerisinde şiddetlendiği dönemlerde belirtileri hafifletmek için farklı ilaçlar mevcuttur. Spesifik immünoterapi olarak bilinen alternatif tedavi yöntemi ise uzun vadede etkili olmaktadır. Bu tedavi yöntemi bağışıklık sisteminin aşırı tepki vermesini ve dolayısıyla belirtileri kalıcı olarak zayıflatmayı amaçlamaktadır.
Polen mevsimi boyunca belirtileri özel ilaçlarla (antialerjik) en aza indirmek amaçlanmaktadır. İlaçlar içerisinde kullanılan birçok aktif bileşen (setirizin ve loratadin gibi) antihistaminik grubuna aittir. Bu ilaçlar alerjik reaksiyon sırasında serbest bırakılan histaminin diğer hücrelere bağlanmasını önleyerek polen alerjisini baskılamaktadır.
Ayrıca glukokortikoid (örn. Betametazon veya hidrokortizon) içeren çözeltiler bahar alerjisinin ilaç tedavisinde sıklıkla kullanılmaktadır.
Önleyici bir önlem olarak ideal olarak alerjinin başlamasından birkaç hafta önce mast hücre stabilizatörlü ilaçlar (örneğin kromoglikat asit) de yardımcı olabilmektedir. Bu tür ilaçlar lokal olarak örneğin burun spreyi veya göz damlası şeklinde kullanılmaktadır.
Polen alerjisi sonucu oluşan kaşıntı veya yanma gibi cilt sorunları durumunda hastalar özel cilt bakım ürünleri (dekspantenol, üre veya aloe vera gibi bileşenler içeren) kullanmaları tavsiye edilmektedir.
Spesifik İmmünoterapi (SİT)
Alerji belirtilerini kalıcı olarak zayıflatmayı amaçlayan uzun vadeli bir tedavi seçeneği olarak kullanılmaktadır. Sadece hangi polenin polen alerjisini tam olarak tetiklediği tespit edildiği durumlarda başarılı olabilmektedir. Tedavinin en az üç sene boyunca alerji aşısı vurularak düzenli olarak uygulanması tedavi başarısı için önemli olmaktadır.
Bahar Alerjisi Tedavi Edilmezse
Zamanla bahar alerjisi başka maddelere karşı alerjiye (başka polen tiplerine veya gıda türlerine) ve başka alerjik hastalıklara yol açabilmektedir. Özellikle bahar alerjisi hastalarında alerjik astım gelişme riski vardır. Bunun ilk belirtileri öksürük ve nefes darlığı olabilmektedir. Zamanında tedavi üst hava yollarından (burun) alt hava yollarına (bronşlar) geçişine engel olabilmektedir. Alerji uzmanları alerji hastalarının% 30-40'ının zamanla alerjik astım geliştirdiğini söylemektedirler. Bu özellikle hastalığın tedavisini yarıda bırakan veya hiç tedavi başlamayan hastalar için geçerlidir.
Bahar Alerjisine Ne İyi Gelir?
Bahar alerjisi belirtilerini önlemenin en güvenli yolu polenlerden kaçınmaktır. Ayrıca aşağıdaki tavsiyelerin dikkate alınması yardımcı olacaktır.
- Sadece belirli zamanlarda evinizi havalandırın: Kırsal kesimde polen sayısı sabahları 4-6 arasında en yüksek düzeye ulaşmaktadır. Bu nedenle havalandırma akşamları sadece 7 ile 12 arasında yapılmalıdır. Şehirde ise polen sayısı sabah 6 ile 8 arasında en düşük düzeyde bulunmakta ve bu saatlerde havalandırma önerilmektedir.
- Pencerelerinize polen koruma ızgarasını takın: Bu tür ızgaralar sinekleri ve sivrisinekleri uzak tutmakla kalmaz aynı zamanda polenin girmesini de önlemektedir. Özellikle pencere açıkken uyumayı sevenler için yatak odası penceresinde polenden koruyan ızgaraların takılması önerilmektedir.
- Yatak odanızı polenlerden uzak tutun: Kıyafetlerinizi yatak odasının dışında çıkarın ve yatmadan önce saçınızı yıkayın. Böylece polenin yatak odasına yayılmasını önleyebilirsiniz. Yeni yıkanmış çamaşırlar (yatak çarşafları gibi) polenlerin yapışmasını önlemek için açık havada kurumaya bırakılmamalıdır.
- Odalara ıslak bir havlu asarak polenlerin havluya yapışmasını sağlayabilirsiniz: Ayrıca polen mevsimi boyunca polenlerin halı ve mobilyalardan uzaklaştırılması için günlük süpürme ve düzenli toz alma tavsiye edilmektedir. Bununla birlikte süpürme işlemini başka bir kişi tarafından yapılması önerilmektedir. Alternatif olarak bu tür ev işleri için ince toz maskeleri kullanılabilir.
- Polen tahminlerine dikkat edin: Şimdi hava durumuna benzer şekilde mevcut polen sayısını öğrenmenin çeşitli yolları vardır. Radyo, gazete ve özellikle internet (polen uçuş uygulamaları). Ağır polen kirliliği olan günlerde alerji hastaları mümkün olduğunca yorucu faaliyetlerden kaçınmalıdır. Bu dönemde hastalar daha fazla ilaç dozuna ihtiyaç duyabilirler. Arıca polen uçuş takvimleri bahar alerjisi hastalarına şikayetleri ne zaman bekleyeceklerini yaklaşık olarak göstermektedir. Bu örneğin tatil planlaması için çok yararlı olabilmektedir. Polen uçuş takvimlerine eczane, internet veya telefon uygulama aracılığı ile erişebilirsiniz.
- Arabada havalandırma ve camlar kapalı tutmalıdır: Birçok araba modelinde havalandırma sistemlerini polen filtreleri ile güçlendirmek de mümkündür.
- Güneş yerine yağmur: Yağmur havadaki polen konsantrasyonunu azaltmaktadır. Bu nedenle yağmur sonrası yürüyüşler veya dışarıya çıkmak önerilmektedir.
Bahar Alerjisine Ne İyi Gelmez?
Alerji geliştirme riskini arttırdığı bilinen çeşitli faktörler vardır.
Bunlar:
- Kalıtım
- Aşırı hijyen
- Hava kirliliği
- Emzirmeme
- Evcil hayvan
- Beslenme
Genetik
Ailede alerjili bir bireyin bulunması ailedeki çocukların alerjik hastalık geliştirme riskini arttırmaktadır. Her iki ebeveynin de aynı alerjisi olması durumunda çocuklar en yüksek risk altındadır.
Aşırı Hijyen
Şehirde yaşayanların kırsal alanlarda yaşayanlara kıyasla alerjiye yakalanma riski neredeyse iki katı daha fazla olmaktadır. Özellikle köy ortamında doğumdan itibaren veya mümkün olduğunca erken (2 yaşına gelmeden) yaşayan çocuklarda şehir çocuklarına kıyasla çok daha az alerji görülmektedir.
Bu farkın nedeni örneğin köy ortamında büyüyen çocukların daha fazla mikropla temas etmeleri ve bu nedenle şehirden daha iyi bir bağışıklık sistemine sahip olmalarıdır. Tersine aşırı hijyen alerjileri teşvik edebilmektedir.
Artan hava kirliliği (örneğin araba egzoz, sigara dumanı vb.) mevcut alerjileri artırmaktadır. Kesin mekanizma hala belirsiz olmakla beraber ince parçacıkların özellikle akciğerlerin daha derin kısımlarına derinlemesine yerleşip iltihaplanmaya neden olabileceği düşünülmektedir. Japonya'da yapılan bir araştırma sonucunda yoğun trafik bölgesinde yaşayan insanlarda bahar alerjisi daha sık görülmüştür.
Emzirmeme
Yapılan bir araştırma sonucu emzirilmeyen çocuklar doğumdan itibaren 4 ay boyunca emzirilen çocuklardan daha sık alerji geliştirdikleri görülmüştür.
Evcil Hayvan
Kedi ve tavşan gibi kemirgenlerin tüyleri güçlü alerjenler grubuna girmektedir. Alerjiye yatkın insanlar bu tür hayvanlardan uzak durmalıdır.
Beslenme
Gıdalardaki koyulaştırıcılar, renklendiriciler ve koruyucular alerjileri tetikleyebilmektedir. Yüksek yağ tüketimi (özellikle tekli doymamış yağ asitleri) de bağışıklığı etkilemektedir. Ayrıca stresli bir yaşam tarzı alerjiyi tetiklemektedir. Ayrıca genetik olarak değiştirilmiş sebzelerin alerjik hastalıkları teşvik ettiğinden şüphelenilmektedir.
Bahar Alerjisi İlaçları
Bahar alerjisine rahatsız edici şikayetleri çoğu durumda ilaç yardımı ile etkili bir şekilde hafifletilebilmektedir. Kullanılan ilaçlar alerjik reaksiyonun bir parçası olarak mast hücrelerini serbest bırakan ve alerji belirtilerini tetikleyen enflamatuvar habercilerine (histamin, lökotrienler) bağlanırlar. Yani ilaçların etki mekanizması enflamatuar habercilerin eylemini veya mast hücrelerinden salınımını engellemesi prensibine dayanmaktadır.
Bahar alerjisi tedavisinde kullanılan ilaçlar aşağıda belirtilmiş ve açıklanmıştır.
Antihistaminikler
Antihistaminikler enflamatuar haberci histamin reseptörlerini bloke etmekte ve etkisini göstermesine engel olmaktadır. İlaç genellikle yaklaşık bir saat kadar bir süreyle çok hızlı etki etmektedir. Bu nedenle akut (ani gelişen) alerji belirtileri için uygundurlar.
Lokal alerji tedavisi için burun spreyleri veya göz damlası şeklinde antihistaminikler kullanılabilir. Tüm vücuda etki edecek şekilde tabletler olarakta mevcutturlar. Uyku getirici özelliklerinden dolayı uzmanlar genellikle yatmadan önce akşamları alınmasını önermektedir. Etkileri genellikle yaklaşık 24 saat boyunca sürmektedir.
Dekonjestan (Şişmeyi Azaltan) Burun Spreyleri ve Burun Yıkama
Dekonjestan burun spreyleri burun şiştiğinde hızlı etki etmektedir. Ancak en fazla bir hafta kullanılmalıdır. Bir haftadan uzun bir süre kullanıldığı durumlarda nazal mukoza zarlarının kuruması ve alerjik reaksiyonları kötüleştirme riski bulunmaktadır. Ek olarak dekonjestan ilaçlar iltihaplanmaya neden olabilmektedir.
Burun yıkama burun mukozasını polenden temizlediğinden tedavide önemli rol oynamaktadır. Gün içerisinde uygulanan tuzlu burun spreyleri çok pratiktir. Bununla birlikte burnun eczanelerde satılan bir burun yıkama sistemi ile durulanması çok daha etkili olmaktadır. Alerjik şikayetler sıklıkla önemli ölçüde hafifletilebilir.
Ayrıca tahriş olmuş burnu korumak için dekspantenol içeren merhemler önerilmektedir.
Kortizon
Kortizon vücutta çok sayıda görevi yerine getiren bir hormondur. Güçlü antienflamatuar (yanmayı önleyici) etkisi alerji tedavisinde de kullanılmaktadır. Alerji tedavisinde kortizona benzeri madde olan glukokortikoidler genellikle kullanılmaktadır. Fakat bu ilaçların güçlü etkililiği ve yan etkilerinin çok olması nedeniyle normalde sadece şiddetli alerji durumunda kullanılmaları önerilmektedir.
Mast Hücre Stabilizatörleri (Kromonlar)
Kromonlar (kromoglizinik asit, nedokromil gibi) mast hücrelerinin enflamatuar habercileri serbest bırakmalarını engellemektedir. Bununla birlikte mast hücre stabilizatörleri etkisini geç göstermekte ve mevcut olan alerjik belirtileri hafifletmeye yardımcı olmamaktadır. Hastalar ilacı nöbetlerin beklendiği durumlarda yaklaşık bir hafta önce almalıdır. Ayrıca kısa etki süresi nedeniyle günde birkaç kez kullanılmalıdır. Kromon çeşitli preparat formlarında mevcuttur (burun spreyi, göz damlası, kapsüller).
Mast hücre stabilizatörlerinin anti-alerjik etkisi alerji belirtilerini önlemek için her zaman yeterli olmamaktadır. Tedavisi genellikle antihistaminikler ile desteklenmektedir.
Lökotrien Reseptör Antagonistleri
Lökotrien reseptör antagonistleri alerji belirtilerinin gelişiminde rol oynayan enflamatuar haberciler etkisini bloke etmektedir. Bu ilaçlar alerjik astım için kullanılmakta ancak alerji tedavisi için de uygun olmaktadır. Tabletler veya çiğnenebilir tabletler olarak mevcutturlar.
İlaç kullanımını hasta bilinçsizce yapmamalı ve mutlaka doktorun önerilerine uymalı.
Çocuklarda ve Bebeklerde Bahar Alerjisi
Daha önce sağlıklı olan bir çocuk veya bebekte burun akıntısı, burun tıkanıklığı, kaşıntılı gözler, hapşırma, öksürme, sindirim sistemi şikayetleri (örn. ishal), kaşıntı, konsantrasyon ve uyku güçlüğü gibi belirtiler ortaya çıktığında ciddiye alınmalıdır. Bu nedenle bu tür belirtiler varlığında aile hekiminizle veya çocuk doktorunuzla iletişim kurmanız önemli olmaktadır.
Bunun yanı sıra hekimler çocuklarda ve bebeklerde genellikle cilt ve provokasyon testlerini tavsiye etmemektedirler. Her iki test çocuklar için son derece rahatsız edici olmaktadır. Çocuklar ayrıca test sırasında direnç göstermektedirler. Burada rahatsızlığın tanı aşaması için ailenin çocuğun belirtilerini takip etmesi ve hekime detaylı tıbbi öykü vermesi son derece önemli olmaktadır.
Hamilelikte Bahar Alerjisi
Hamilelik sırasında bahar alerjisi ile bile, doktor potansiyel alerjik aşırı reaksiyon (anafilaktik reaksiyon) nedeniyle bir prick testinden ve provokasyon testinden kaçınmalıdır.
Bahar alerjisi olan hamile kadınlar çiçeklenme döneminde çeşitli davranış kurallarına uymaları ve bu dönemde belirtileri azaltmak için yaşam tarzlarını polen yüküne göre ayarlamaları önemli olmaktadır.
Hamile kadınlar mümkün olduğu kadar sadece uygun veya düşük polen zamanlarında dışarı çıkmalı. Özellikle rüzgarlı havalara dikkat edilmelidir. Dışarıda kalma süresi mümkün olduğunca kısa olmalıdır. Çiçek tozlarının ve polenlerin yoğun olduğu zamanlarda alerji hastaları içeride kalmalı ve pencereleri kapalı tutmalıdır.
Hamile kadınların her zaman açık havada gözlük veya güneş gözlüğü takmaları ve bunları düzenli olarak temizlemeleri önerilir. Poleni sadece gözlüklerden değil aynı zamanda çerçeveden de çıkarmak önemlidir.
Evlerin sadece uygun zamanlarda ve en az 30 dakika havalandırması önerilmektedir. Şehir içinde ideal havalandırma süreleri sabah 6 ile 8 arasındadır. Şehirdeki polen seviyeleri akşamları sabahlara göre daha yüksektir. Kırsal kesimde insanların akşam saat 7 ile gece 12 arasında havalandırması önerilmektedir. Kırsal kesimde akşamları daha fazla polen uçmaktadır.
Özellikle uzun ve şiddetli yağmurdan sonra rahatlıkla havalandırma yapılabilir. Poleni havadan filtrelemek için özel iç mekan hava temizleyicileri vardır. Ayrıca evi sürekli nemli bir bezle silmeniz de önerilmektedir. Halı temizliği alerji hastaları için özel filtre sistemlerine sahip bir elektrikli süpürge kullanmak faydalı olacaktır.
İyi bir gece uykusu için gün boyunca giyilen kıyafetleri yatak odasından uzaklaştırmak ve yatmadan önce saçlarını yıkamak tavsiye edilmektedir. Yatak odası penceresi gece boyunca kapalı kalmalıdır. Çamaşırlar açık havada kurutmamalıdır. Araba seyahati sırasında pencereler kapalı tutulmalıdır. Arabalar için yıllık olarak değiştirilmesi gereken polen filtreleri kullanılabilir. Yaşam tarzı ve gerektiği durumlarda uygun ve güvenli ilaç kullanımı bahar alerjisi olan hamilelerde belirtileri hafifletmeye ve polen alerjisini tolere edilebilir hale getirmeye kesinlikle yardımcı olacaktır.
Bahar Alerjisi için Hangi Doktora Gidilir?
Bahar alerjisinden şüphelendiğiniz durumlarda Aile Hekimine veya doğrudan İmmünoloji ve Allerji Hastalıkları üzerine yan dal uzmanlık eğitimini tamamlamış bir hekime danışıp muayene olabilirsiniz. Bunlar genellikle alerji uzmanı olarak ek eğitimi tamamlamış Cildiye uzmanları, Kulak Burun ve Boğaz uzmanları, Göğüs hastalıkları uzmanları, Dahiliye uzmanları veya çocuk doktorlarıdır.
Yıl içerisinde belli zamanlarda haftalarca ve / veya aylarca süren tipik bahar alerjisi belirtileri varlığında üstte belirtilmiş uzmanlar tarafından muayene olup kesin tanı almanız önemlidir. Özellikle hapşırma nöbetleri, sürekli akan burun ve göz bölgesinde iltihaplanma veya kızarıklık gibi rahatsızlıklar bahar alerjisini işaret etmektedir. Öksürük ve nefes darlığının eşlik ettiği durumlar alerjik astımın habercisi olmakla beraber acilen ciddiye alınıp bir doktor tarafından muayenesi ve tedavisi şarttır.
Bahar alerjisi ile İlgili Sıkça Sorulan Sorular
Bahar Alerjisi Ne Zaman Başlar? Ne Zaman Biter?
Saman nezlesinin ortaya çıkış ve bitiş zamanı her hasta için farklı olabilir. Örneğin Kızılağaç polenleri genellikle Şubat ayının başından itibaren alerjiye neden olabilmektedir. Kavak, söğüt, huş ağacı, karaağaç, meşe ve çam ağacı polenleri ise mart ayından Haziran başlarına kadar uçmaktadır. Polen takvimlerini takip etmeniz size daha fazla bilgi sağlayacaktır.
Bahar Alerjisi Ne Kadar Sürer?
Bahar alerjisi hastalarının ilaç tedavisi polenlerin yoğun olduğu dönemlerde belirtileri hafifletmeye yöneliktir. Bir başka tedavi yöntemi olan spesifik immünoterapi (SİT) uzun vadede alerji belirtilerini hafifletmeyi ve baskılamayı hedeflemektedir.
Tipik bahar alerji belirtilerinin ne kadar süreceği çeşitli etkileyen faktörlere bağlıdır. Bir yandan söz konusu polen türlerine karşı bireysel duyarlılık rol oynamaktadır. Diğer yandan alerji hastalarının doğrudan polene ne kadar bir süre maruz kaldıkları da aynı derecede önemli olmaktadır. Ağaç, çim ve bitki poleni sadece yılın belirli zamanlarında uçtuğundan bahar alerjisi sadece ilgili mevsimde görülür. Bazı insanlar sadece birkaç polen türüne alerjikken, başkaları birçok farklı polen türüne karşı hassastırlar.
Bahar Alerjisi için Ne Yapılmalı?
- Tuzlu bir buhar banyosu bahar alerjisi hastalarının evde rahatlıkla uygulayabilecekleri bir yöntemdir. Buhar banyosu burun mukozasını nemlendirerek kaşıntıyı azaltmayı sağlamaktadır. Bir leğen içinde kaynamış suyu dökün ve içine yaklaşık bir veya iki çay kaşığı sofra tuzu karıştırın. Suyun buharını on dakika boyunca içinize çekin.
- Gözlerdeki ağrılı kaşıntı nemli bir bezle hafifletilebilir. Bir bezi veya havluyu soğuk suyla ıslatın ve birkaç dakika boyunca her iki gözün üstüne yerleştirerek bekleyin.
- Bir başka yöntem nane yağı ile yapılmaktadır. Odaya bir kase su koyun ve içine birkaç damla nane yağı dökün. Uçucu yağlar derin nefes almayı kolaylaştırır ve ayrıca balgam söktürücü bir etkiye sahiptir.
- Alternatif olarak okaliptüs, rezene veya dereotu yağı içeren bir buhar banyosu bronşları sakinleştirme etkisine sahiptir.
- Polenler saçlarda yapışmayı sever. Bu nedenle yatmadan önce başınızı iyice yıkayın. Bu gece boyunca alerjenleri solumanızı önleyecektir.
- Ayrıca beslenmenize dikkat ediniz. Her zaman taze ve vitamin bakımından zengin gıdalar tüketmeye önem gösterin. Mukoza zarlarını nemlendirmek ve polen bariyerini güçlendirmek için bol su için. Salam ve peynir gibi gıdalar belirtileri şiddetlendirebilir.
Bu tavsiyelerin doktorunuzdan gelen bireysel tavsiyelerin yerini almadığını lütfen unutmayın. Ayrıca Bahar Alerjisine Ne İyi Gelir bölümünü okumanız yararlı olacaktır.
Bahar Alerjisi Öksürük Yapar Mı?
Bahar alerjisi olan insanlarda öksürüğün eşlik etmesi nadir değildir. Özellikle inatçı ve uzun süreli öksürük bahar alerjili hastalarının baş belası ve can sıkıcı belirtilerinden birisi olarak karşımıza çıkabilmektedir. Alerjide öksürük genellikle kurudur ve boğazın veya solunum yolunun arka bölgelerine tahriş eden polenden kaynaklanmaktadır.
Bahar Alerjisi Baş Ağrısı Yapar Mı?
Kafa bölgesinde dört tane sinüs bulunmaktadır. Bunlar dar geçitlerle buruna bağlanan hava dolu boşluklardır. Mukus ve diğer vücut sıvıları bu kanallardan geçebilir. Alerji durumunda bu işlev bozulabilir.Polene karşı alerjisi varlığında bu boşlukların mukoza zarları iltihaplanmaktadır. İltihaplanma üretilen sıvının hacmini ve akışkanlığını (viskozite) artırmaktadır. Bu mukus geçmesi zorlanmakatdır ve bu da sinüslerde artan basınca neden olmaktadır. Bunun sonucunda hastalarda şiddetli baş ağrısı gelişmektedir.
Sinüs problemlerine ek olarak bahar alerjisi migrenlere neden olabilmektedir. Bunun nasıl gerçekleştiği hala araştırılmaktadır. Alerji atağı sırasında salınan histaminlerin migren ataklarına neden olduğu düşünülmektedir.
Bahar Alerjisi Sonradan Olur Mu?
Bahar alerjisi bazen nadirde olsa çocuklukta görülmeyip ileri yaşlarda sonradan ortaya çıkabilmektedir. Eskiden alerjilerin öncelikle gençliğin bir hastalığı olduğu düşünülüyordu. Son yıllarda yapılan araştırmalar sonucu bunun doğru olmadığı bilinmektedir. Alerjiler herkeste ve her yaşta ortaya çıkabilmektedir. Özellikle polen ve toz akarları birçok yaşlı insan için bir sorun haline gelmektedir. Yaşla birlikte gıda alerjilerin ve nörodermatit sıklığının arttığı bilinmektedir. Fakat yaşlılarda alerjilerin ne kadar yaygın olduğu konusunda güvenilir uzun süreli bir çalışma henüz yapılmamıştır.
Yaşlı bireylerin şikayetleri ciddiye alınmalı ve tipik alerji belirtileri varlığında doktora gitmeleri önemlidir. Alerji şüphesinin doğrulandığı durumlarda genç bir kişiye verilen tedavi programı uygulanmaktadır. Spesifik immünoterapi ileri yaşlardaki bireyler içinde uygun olmaktadır. Bununla birlikte yaşlılarda astım ve kalp hastalığı varsa dikkatli olunması önerilmektedir. Bu durumda ilaç tedavisinin dikkatli bir şekilde planlanması gereklidir.