Öfke Kontrol Bozukluğu

Öfke kontrol bozukluğu, hissedilen öfkenin kontrol edilemediği bir durum olup; ilaç kullanımı, psikoterapi gibi bir çok tedavi seçenekleri ile iyileşme sağlanmaktadır.

Öfke Kontrol Bozukluğu Nedir?

Öfke, insanın temel duyguları olan üzüntü, sevinç, korku, nefret gibi duygulardan biridir ve günlük hayatımızda birçok kişinin sık sık yaşadığı bir duygudur.

Diğer duygular gibi bu durum da fizyolojik ve biyolojik değişikliklere neden olur. Ayrıca, öfke yalnızca insanlara özgü bir duygu değil, her canlının tehdit ya da başka bir durum karşısında olaylara gösterdiği olağan bir tepkidir.

Günlük hayatta mevcut ruh halimizi bozan ya da değiştiren birçok olayla karşılaşabiliriz. Karşılaşılan olaylara uygun tepkiler verildiğinde, öfke oldukça normal ve sağlıklı bir duygu durumudur. İnsanların çoğu bu durumlarda tepkisini anında gösterir.

Ya sesini yükseltir ya kavga eder ya da etrafı kırıp döker. Bu tepkiler kontrol edilemediği takdirde kişi kendine ya da etrafa zarar verebilir veya sosyal ilişkileri bozulabilir. İşte tam bu noktada öfkesini kontrol edilemediğinde buna öfke kontrol bozukluğu denir.

Öfke Kontrol Bozukluğu Belirtileri Nelerdir?

Öfke kontrol bozukluğunun fiziksel ve duygusal belirtileri vardır.

Bu semptomların (belirtilerin) zaman zaman başımızdan geçmesi normal olsa da öfke kontrol sorunları olan bir birey bu belirtileri daha sık ve daha şiddetli bir şekilde yaşamaya meyillidir.

Öfke anında vücudumuzda stres ve gerginlik başlar. Vücudumuz artık eskisi gibi değildir. Bunun nedeni sempatik sistemin aktive olmasıdır. Bu sistemin uyarısına bağlı olarak akciğerlerimize daha fazla oksijen gider. Kaslarımızın kanlanması artar.

Özellikle yüz bölgesindeki damarlar genişler ve kalp atımı hızlanır. Kasların gerginliği arttığı için kişi titremeye başlar. Seste ve beden duruşunda dahi değişiklikler meydana gelir.

Solunum hızlanmıştır ve dişler sıkıldığı için solunum burunla sağlanır, ağızda yapışkanlık hissi ve hazımsızlık gibi fizyolojik belirtiler hissedilir. Kişi öfkesini kontrol edemediği anda etrafa zarar vermeye başlar.

Kişi bunu ya sesini yükselterek ya da kötü sözler sarf ederek bir kişiye zarar vererek yapar.

Öfkenin fiziksel ve duygusal belirtileri genel olarak şu şekildedir:

Fiziksel belirtiler: Öfke, kalp, beyin ve kaslarda dahil olmak üzere vücudunuzun çeşitli bölgelerini etkiler. Öfkenin fiziksel belirtileri şunlardır:

  • Kan basıncının artması
  • Göz bebeklerinde büyüme
  • Kalp atım hızının artması
  • Vücutta uyuşma, karıncalanma hissi
  • Kasların gerilmesi
  • Sindirim sisteminin yavaşlamasına bağlı olarak ağızda kuruma

Duygusal belirtiler: Öfke ile paralel çeşitli duygular vardır. Öfke nöbeti geçirmeden önce, öfke esnasında ya da sonrasında aşağıdaki duygusal belirtileri görebilirsiniz:

  • Sinirlilik
  • Hüsran
  • Kaygı
  • Öfke
  • Stres
  • Bunalmış hissetmek
  • Suçluluk duygusu
  • Kendisine veya başkasına zarar verme dürtüsü

Öfke Kontrol Bozukluğu Nedenleri Nelerdir?

Öfke kontrolü bireylerde çocukluk çağında başlar ve beynin ön bölgesinin bir işlevi olmakla birlikte çocukluk çağındaki olumsuz yaşantı ya da doğru olmayan tutumlar çocuklarda öfke kontrolünü bozar.

“Öfke kontrol bozukluğu neden olur?” diye soracak olursak bunun biyolojik ve çevresel faktörlerin bir her ikisinden de kaynaklandığı düşünülmektedir.

Öfke kontrol bozukluğunun nedeni bu hastalığının görüldüğü çoğu insandan anlaşılmaktadır ki, agresif davranışların, sözel ve fiziksel istismarın yaygın olduğu ailelerde büyümeleridir.

Diğer öfke kontrol bozukluğunun sebepleri ise erken yaşta maruz kalmak anne ve babadan çocuklara geçen genetik faktördür.

Ayrıca bu öfke kontrol bozukluğuna sahip kişilerin çoğu 35 yaşından küçük olup seratoninin (mutluluk hormonu olarak bilinen maddenin) eksik olmasının bu bozuklukta etken olabileceğine dair bazı kanıtlar mevcuttur.

Bazı insanlar için öfke, alkol bağımlılığı ya da depresyon gibi altta yatan bir hastalıktan kaynaklanır.

Öfke kontrol bozukluğunun altta yatan hastalığa bağlı olası nedenleri şunlardır:

  • Depresyon: Öfke, en az iki hafta süren üzüntü, ilgi kaybı gibi duygularının devam etmesi ile bilinen depresyon belirtisi olabilir. Depresyonunuz varsa bir diğer belirtiler sinirlilik, enerji kaybı, umutsuzluk duyguları ve kendine zarar verme isteği gibi durumlardır.
  • Obsesif kompulsif bozukluk: Obsesif kompulsif bozukluk (OKB) kişinin günlük yaşamını etkileyecek derecede tekrar eden düşüncelere sahip olma, takıntılı olma durumudur. Kişi kendisinin takıntısı olduğunu kabul eder ancak bu düşünceyi-davranışı yapma durumuna engel olamaz. OKB'si olan bir kişi, bir işin tekrar tekrar yapılma ihtiyacına gerek olduğunu düşünür ve bu rahatsız edici düşünceler ya da dürtülere sahiptir. Öfke kontrol bozukluğuna yol açan öfke, bu takıntılı düşünceleri ve zorlayıcı davranışların önüne geçememedeki hayal kırıklığından kaynaklanıyor olabilir.
  • Üzüntü, kederÖfke aşırı üzüntü duymanın aşamalarından biridir. Bu durum kişinin yakını kaybetmesi, boşanması, işsiz kalması gibi emosyonel tetikleyicilerden kaynaklanabilir.
  • Bipolar bozukluk: Bipolar bozukluk, ruh halinde ani değişimlere sebep olan bir psikiyatrik hastalıktır. Kişiler manik (anormal derecede hareketli, aşırı neşeli)-depresif duygular arasında sık sık günlük yaşantılarını ciddi biçimde etkileyecek şekilde gidip gelirler. Bipolar bozukluğu olan birçok kişi öfke, sinirlilik ve öfke patlaması gibi dönemler yaşayabilir. Öfke nöbetleri genelde hasta depresif dönemdeyken görülür.
  • Alkolün kötüye kullanımı: Bu konu ile ilgili yapılan araştırmalar alkol tüketmenin saldırganlığı arttırdığını göstermektedir. Alkol kötüye kullanımı ya da alkol bağımlılığı, aynı anda ya da düzenli olarak çok fazla alkol tüketiyor olmayı ifade eder. Alkol, kişinin net düşünme ve akılcı karar verme yeteneğini bozar ve dürtü kontrolünüzü etkileyerek duygularınızı kontrol etmenizi zorlaştırır.

Öfke Kontrol Bozukluğu Teşhisi

Öfke kontrol bozukluğu gibi ruhsal hastalıklara tanı koymak, fiziksel hastalıklara tanı koymaktan daha zordur. Özellikle hastanın kendi yaşamını takip etmek hekim açısından zordur.

Hastanın kendi şikayetleri yanında yakınlarından da öykü alınırken yardım alınabilir. Yapılan görüşme ve öfke kontrol testi gibi testler ya da psikometrik testler sayesinde bu hastalığın teşhisi konulabilir.

Görüşme: Hekimin hasta ile birebir olarak görüşme yapması hastayı yakından tanıması hastalığın teşhisi ve de tedavisi konusunda daha başarılı adımlar atmasına yardımcı olacaktır. Kişinin konuşma esnasında vereceği tepkiler ya da cevaplar sayesinde uzman doktor hastanın ne şekilde tedavi edileceğini anlayarak en iyi ve en doğru tedavi biçimini kişiye göre belirleyecektir.

Psikometrik Testler: Bu test bilgisayar ortamında hastaya çok az miktarda elektrik verilerek yapılır ve kişinin beyin dalgalarının bilgisayar ortamına aktarılmasını sağlar. Bu dalgalardaki hareketlilik ve değişmeler kişinin ne derecede sinir hastası olduğunu teşhis etmede önemlidir.

Öfke kontrol testleri: Bu testlerde şu gibi sorular sorularak cevaplardan yola çıkılan bir algoritma ile hasta hakkında fikir edinilir:

Öfke sorunlarım var mı?

Aşağıdaki durumlarda öfke sorunlarınız olabilir:

  • Sık sık kızgın hissediyorsanız
  • Çabuk sinirlenip patlama tarzında öfke hissi yaşıyorsanız
  • Öfkenizin kontrolden çıktığını hissediyorsanız
  • Öfken ilişkilerini olumsuz etkiliyorsa
  • Öfken başkalarına zarar veriyorsa
  • Kızgınlığınız pişman olduğunuz şeyleri söylemenize veya yapmanıza neden oluyorsa
  • Sözlü ya da fiziksel olarak kötüye kullanıyorsanız

Tıbbi destek almanız size faydalı olabilir.

Öfke Kontrol Bozukluğu Tedavisi

Tedavi basamaklarını tıp fakültesi mezunu psikiyatri uzmanlığını almış olan psikiyatrist hekimler belirler.

İlaç tedavisi, psikoterapi, emd (göz hareketleri ile bir çeşit tıbbi tedavi) vs. gibi tek ya da kombine tedavi seçenekleri mevcuttur.

Her iki yaklaşımın aynı anda olduğu tedavi yaklaşımının daha iyi sonuç verdiği çalışmalarla desteklenmiştir. Psikolojik danışma yardımı, öfke kontrolü için gevşeme teknikleri uygulamanın öfkeyi azaltmada yararlı olduğu bulunmuştur.

Çalışmalar, öfke kontrol bozukluğu olan hastalarda antidepresanlar, benzodiazepinler (bir çeşit sakinleştirici), antikonvülsan (nöbet önleyici ilaçlar) ilaç kullanımının tedaviye yanıt verdiğini göstermiştir.

Öfke Kontrol Bozukluğu Tedavi Edilmezse

Öfke kontrol bozukluğu tedavi edilmezse hastanın ve çevredeki insanların yaşamı olumsuz etkilenmeye devam edeceği gibi hastanın durumu daha da kötüleşebilir. Ayrıca neden olduğu hastalıklar için önlem alınmamış olur.

Bu hastalıklar; kalp hastalıkları, hipertansiyon, şeker hastalığı gibi hastalıklardır. Bunun bir de toplumsal sonuçları vardır. Ailevi travmalardan tutunda toplumda insan hayatına kastedecek düzeye kadar ağır sonuçlar doğurabilir.

Öfke Kontrol Bozukluğuna Ne İyi Gelir?

Düzenli egzersiz, rahatlama teknikleri, destek grupları, yüz yüze, telefonla veya internet üzerinden alınabilecek öfke yönetimi tavsiyeleri öfke yönetimi için iyi gelecek yöntemlerden bazılarıdır.

Kendinizi iyi hissettiğiniz bir ortamda size iyi gelecek aktivitelerde bulunma, örneğin derin bir şekilde nefes alıp verme gibi eylemler öfke duygunuzu engellemenize yardımcı olur.

Bu teknikler ihtiyaç duyulduğu zamane gün içinde tekrar tekrar uygulanmalıdır.

Öfkenizi kontrol etmeye bu tavsiyelere uymanız yardımcı olabilir:

  • Öfkenin doğru bir şekilde ifade edilebilmesi için öncelikle bazı farkındalıkları elde etmeniz gerekir. Bir kişi eğer ne istediğini ya da ne istemediğini biliyorsa, kendini ya da hislerini de en iyi şekilde dışa vurabilir.
  • Öfkeli olan kişi, olayları elinde olmadan ve istemeden çok abartılı ve çarpıtılmış bir şey olarak algılar. Sizin hangi düşünceniz öfkelenmenize neden oluyor bunu iyi gözlemleyin.
  • Negatiflik barındıran ve iç dünyamızda öfke uyandıran "Asla" ya da "Her seferinde" gibi kelimeleri beyninizde yok etmeye çalışın. Ayrıca bu kelimeleri içeren cümleler sarf etmek, sinirli anınızda haklı olduğunuzu zannetmenize yol açar. Olan olayla ilgili kesin tanıyı koymanız sebebiyle de var olan sorunun çözümüne hiçbir katkı sağlamaz.
  • Öfke içindeki kişiler çoğunlukla olanları süzgeçten geçirmeden yargılama ve bu yargıları ışığında davranış sergileme eğilimindedirler. Eğer öfkeli iseniz önce yavaşlayın, sergilediğiniz davranış ve tepkileri gözden geçirin, aklınıza gelen ilk şeyi asla söylemeyin, siz asıl söylemek istediğiniz şeyi düşünün ve ona odaklanın, karşınızdaki kişinin size söylemeye çalıştıklarını dinlemeye ve bunları anlamaya çalışın, olaylara ve söylenenlere hemen cevap vermeyin yani kısacası sabırlı olun.
  • Öfkenizin altında yatan asıl düşünceyi bulmaya çalışın. Bulunduğunuz ortamdan bir süre uzaklaşıp, kendinizi sakinleştirmeye çalışın. Tartıştığınız kişinin öfkesinin ve kendi öfkenizin denetiminizden çıkmasına engel olun.
  • Egzersiz olarak kendinizi sakinleştirici şeyler hayal ederek derin derin nefes alıp verebilirsiniz. Bu sırada kendinize "Sakin ol!" ya da "Gevşe!" diyerek söylemlerde bulunun ayrıca şunu unutmamalıyız ki, öfke duygusunu yok edemeyiz ve illa ki öfkelenmenize sebep olacak şeyler yaşanacaktır. Bu hayatta her zaman için engellerle, kayıplarla ve istemediğiniz olaylarla karşılaşma ihtimaliniz vardır. Bunu değiştirmek mümkün değildir fakat olaylara karşı bakış açınızı değiştirmek mümkündür ve kendi yapabileceğimiz bir şeydir.

Öfke Kontrol Bozukluğuna Ne İyi Gelmez?

  • Depresyon, davranış bozukluğu, dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu, kaygı bozuklukları, tükenmişlik, bipolar bozukluk, kişilik bozuklukları gibi altta yatan hastalıklar öfke kontrol bozukluğunu tetiklemektedir.
  • Yetişkin ve çocuklar için üzücü bir olay yaşamış olma, bir yakınını kaybetme, tacize uğrama gibi olaylar öfke kontrol bozukluğunu tetiklemektedir. Moral bozucu ve kişiyi strese sokacak kişilerle görüşmek ya da bu tür ortamlarda bulunmak öfke sorunu yaşayan kişiye iyi gelmeyecektir.
  • Ayrıca bebeklerde rutin hayatın değişmesi, temel ihtiyaçlarının karşılanmaması gibi durumlar tetiklemektedir. Bu yüzden eğer bebeğinizde ya da çocuğunuzda öfke problemi olduğunu düşünüyorsanız bir ortama girerken bir kez daha düşünmeniz gerekebilir.

Öfke Kontrol Bozukluğu İlaçları

Öfke kontrol bozukluğu ilaçları psikiyatride kullanılan ve sinir sistemine etki eden ilaçlardır.

Duygu, düşünce ve davranışları etkileyen beyin hastalıkları ile psikiyatri yani ruh sağlığı ve hastalıkları ilgilenir.

Öfke kontrol bozukluğu ilaçları psikiyatride kullanılan ve sinir sistemine etki eden ilaçlar:

Antidepresan İlaçlar (Öncelikle Depresyonda Kullanılan İlaçlar)

  • Sitalopram
  • Essitalopram
  • Fluoksetin
  • Fluvoksamin
  • Sertralin
  • Paroksetin

Bu ilaç grubunun etkileri sıklıkla 3.haftadan sonra ortaya çıkar. Depresyon tedavisinde sıklıkla başvurulan (SSRI) grubu bu ilaçların yorgunluk, bulantı, kusma, ağız kuruluğu ve ishal gibi istenmeyen etkileri olabilir.

Tedaviye başlamaya mutlaka hekim karar vermelidir. Hekim bilgisi olmadan bu ilaçlar asla kesilmemelidir. Çünkü aniden ilacı bırakmak ağır sonuçlara neden olabilir.

Antipsikotik İlaçlar (Öncelikle Şizofrenide Kullanılan İlaçlar)

  • Klorpromazin
  • Rezerpin

Antipsikotikler durgunlaşma, halsizlik gibi yan etkilere neden olabilir. Bitkinlik ya da her an bayılacakmış hissi de yan etkileri arasındadır.

Ayrıca ağır kuruluğu ve bulanık görme gibi yan etkilere de neden olurlar. Hekim takibiyle kullanılan ilaçlardır.

Kaygı Giderici İlaçlar (Huzursuzluk, Sıkıntı Gibi Hallerde Kullanılan ‘Müsekkin’ (Sakinleştirici) İlaçlar)

  • Alprazolam
  • Bromazepam
  • Diazepam
  • Klonazepam
  • Klorazepat

Bu gruptaki ilaçlar uyuklamaya ve bitkinliğe neden olabilir. Depresyon ve baş ağrısı daha az görülen yan etkilerindendir.

Görme ve konuşma bozukluğu gibi durumlara neden olabilir.

Duygu Durum Bozukluklarını Önleyen İlaçlar (Lityum ve Bazı Epilepsi İlaçları)

  • Valproik asit
  • Karbamazepin
  • Levatirasetam
  • Okskarbamazepin
  • Lamotrijin
  • Topiramat
  • Fenitoin
  • Fenobarbital

Bu ilaçların kullanımı için kesinlikle uzman bir doktora danışılmalı ve kullanımı doktor kontrolünde olmalıdır. 

Hamilelikte Öfke Kontrol Bozukluğu

Kadının psikolojik durumu ve yaşantısı, hamileliğin gidişini etkilediği gibi; hamile olma durumunun kendisi de ruhsal ve duygusal hayatı üzerinde önemli etkiler oluşturur.

Hamilelik sırasındaki fizyolojik ve ruhsal değişikliklere rağmen yetişkin kadınların çoğu bu süreci iyi atlatır. Fakat 10’lu yaşlardaki anne adayları diğer yetişkin anneler kadar tolere edici değildir.

Bu yüzden bu anne adaylarında öfke kontrol düzeyi azalır ve intihar riski artar.

Özellikle istenmeyen bir evlilik varsa ve sosyal destek eksiksek bu durumlar öfkeye ve psikolojik bozukluklara neden olabilir. Gebelikte ruhsal belirtiler, geçmişte ruhsal bozukluğu olan kadınlarda daha sıktır.

Gebelikte ufak tefek duygusal belirtiler yaygın olmasına rağmen ciddi ruhsal bozukluk olasılığı, aynı yaştaki hamile olmayan kadınlara kıyasla daha azdır.

Hamilelik bir kadın için başlı başına bir kaygı kaynağıdır. Önemli olan kaygı ve öfke kontrol bozukluğu ile normal kaygı bozukluğunun ayırt edilmesidir.

Hamilelik döneminde ruh halini daha iyi düzeyde tutmak için tavsiyeler:

  • Hamilelik döneminde uygun olacak şekilde düzenli egzersiz yapın
  • Kafein, alkol ve şekerden kaçının
  • Doktorunuza danışıp kullanmak şartı ile kalsiyum takviyelerini deneyin
  • Daha iyi uyuyun
  • Beslenme tarzınızda değişiklik yapın

Çocuklarda Öfke Kontrol Bozukluğu

Çocuktaki öfke kontrol bozukluğunun ruhsal ve psikolojik açıdan değerlendirecek olursak bu durum çocuğun bir şeye bağlanma ya da bir şeyden bağımsızlaşma arasında yaşadığı ikilemin sebep olduğu iç çatışmanın dışa sergilenmiş şeklidir.

Okul öncesi dönem olarak da adlandırılan 3 ila 5 yaş arasındaki çocukların sinirlendiği bir olay basit bir şekilde öfke nöbetine dönüşebilir ve bu çocuk etrafa saldırgan hareketlerde bulunabilir.

Bu dönemde öfke kontrol bozukluğunun asıl nedeni çocukların kendisini ifade etmede zorlanmaları, farklı düşünceleri kabullenememeleri paylaşmayı bilmemeleri gibi sebeplerdir.

Okul dönemi denilen yani 6 ila 8 yaş arasındaki çocuklar haksızlık ve kavramlarını öğrenmeye başlar ve eğer bir adaletsizliğe uğradıklarını düşünürlerse, öfkelenebilirler.

Bu yaşlarda öfke nöbetleri şu şekildedir, hakaret, fiziksel şiddet uygulama, tehdit, gibi davranışlardır.

Bu davranışlar kesinlikler ciddiye alınmalı, bu davranışlara neden olan altta yatan ruhsal problemleri anlamak için doktor desteği alınmalıdır.

Özellikle 5 yaşın üstü olmak üzere çocuklar bu çağda yani çocuklukta teşhis edilebilecek bir bozukluğun belirtilerini göstermeye başlayabilirler.

Bunlar:

  1. Dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu (DEHB)
  2. Karşıtlık karşı gelme bozukluğu (ODD)
  3. Otizm spektrum bozukluğu (ASD)
  4. Anksiyete bozukluğu
  5. Depresyon
  6. Bipolar bozukluk
  7. Öğrenme bozuklukları
  8. Davranış bozuklukları

Çocuğunuzun daha az kızgın hissetmesine şu şekilde yardımcı olabilirsiniz:

  • Günlük rutin akışı mümkün olduğunca koruyun.
  • Planlar son dakikada değiştiğinde veya bir şey beklendiği gibi gitmediğinde olumlu bir tutum sergilemeye çalışın. Bu çocuğunuzun sergilemesini istediğiniz davranışına örnek olabilir.
  • Çocuğunuzun duygularını ifade etmesine yardımcı olun.
  • Çocuğunuz iyi bir davranış sergilediğinde ona olumlu geri dönüşlerde bulunun.
  • Çocuğunuzu rahatsız edici bir ortama koymaktan kaçının.
  • Kendi duygularınızı kontrol edin ve öfkenizi kontrol edememekten kaçının.

Çocuğunuzun her zaman mutlu olmasını beklemeyin. Onların da tüm insanların yaşayabileceği duyguları yaşayabileceğini unutmayın.

Çocuğunuzla onun nasıl hissettiği hakkında konuşun ve duygularını anlamalarına yardımcı olun.

Bebeklerde Öfke Kontrol Bozukluğu

Bir bebek yetiştiriyorsanız ve yeni yürümeye başlayan dönemdeyse, muhtemelen duygularını hissediyor ve nasıl ifade ettiklerini ebeveyn olarak biliyorsunuzdur.

Bazen bu bebekler sevinç için kıkırdarken daha sonra saniyeler içinde bu kızgın bir öfke nöbetine dönüşebilir.

Bu hareket yaygın bir yeni yürümeye başlayan çocuk davranışıdır. Bu bebek diğer bebeklerden çok daha yetenekli olsa bile hala tüm ihtiyaçlarını anlatabilecek kelime dağarcığına sahip değildir ve hala çevre üzerinde çok az kontrole sahiptirler.

Bu faktörler bebek üzerinde çok fazla hayal kırıklığına neden olabilir, bu hayal kırıklığı hızla öfkeye yol açabilir.

Bu öfke nöbetleri ile büyüyen çoğu küçük çocuk yaş aldıkça, iletişim becerileri üzerinde daha fazla kontrol sahibi olur ve daha sabırlı olmayı öğrenir.

Bu noktaya ulaşıncaya kadar, yürümeye başlayan çocuğunuzun öfkesine yardımcı olmak ve öfke nöbetlerinin olmasını önlemek için yapabileceğiniz şeyler vardır.

1 ve 2 yaş grubundaki öfke ve öfke nöbetleri ile ilişkili bazı davranışlar şunlardır:

  • Ağlamak
  • Bağırmak
  • Isırmak
  • Tekme atmak
  • Çekme veya itme
  • Bir şeyler fırlatmak

Genellikle, küçük çocuklar gelişimsel becerileri ilerledikçe bu öfkeli patlamalarının üstesinden gelecektir.

Yeni yürümeye başlama çağındaki bebekler bir zorlukla karşılaştıklarında, isteklerini karşı tarafa iletemediklerinde veya temel ihtiyaçları karşılanmadığı zaman öfkelenebilirler.

Bebeklerde öfke kontrol bozukluğunu tetikleyen faktörler:

  • İhtiyaç ve duyguları iletememe
  • Bir oyuncakla oynamak veya anlaması zor bir aktivite yapmak
  • Aç veya yorgun hissetmek
  • Olağan ve beklenen günlük rutinde değişiklikler
  • Bir kardeş veya başka bir çocukla etkileşimde bulunmak
  • İstedikleri bir şey verilmemesi

Bazı faktörler, bebeğinizin öfke kontrolünü daha zor hale getirebilir:

  • Bebeklikte yaşanan stres
  • Mizaç farklılıkları
  • Genetik faktörler
  • Çevresel faktörler
  • Aile dinamikleri
  • Ebeveynlik yaklaşımları

Öfke Kontrol Bozukluğu için Hangi Doktora Gidilir?

Kişide eğer kendinde öfke kontrol bozukluğu belirtileri olduğunu düşünüyorsa, bir sağlık uzmanına başvurmalıdır.

Ancak iç görüsü kaybolan bazı hastalar (örn:şizofreni) kendilerinde öfke kontrol bozukluğu olduğunu asla fark edemezler.

Kendisinde ya da yakınlarında öfke kontrol bozukluğu olduğunu düşünen kişiler Ruh Sağlığı ve Hastalıkları uzmanından (Psikiyatrist) yardım almalıdır.

Eğer ihtiyaç duyulursa Psikolog ile tedavi desteklenmeli.

Kişi kesinlikle kendisini bu bölüme başvurduğu için kötü hissetmemeli yaşam kalitesini düşüren ve çevresiyle iletişimini bozabilen bu rahatsızlığını tedavi ettirmelidir.

Eğer öfkelendiğinizde çevrenizde onarılamayacak maddi ve manevi hasar bıraktığınızı düşünüyorsanız, belirtilerin kendinizde olduğunu fark ettiyseniz hem kendi yaşam kaliteniz ve sağlınız için hem de çevrenizdeki insanlar için mutlaka bir psikiyatrist uzmanından yardım almalısınız.

Makaleyi faydalı buldun mu?
17
0
Makeleyi Paylaşın

Öfke kontrol bozukluğu ile İlgili Sıkça Sorulan Sorular

Öfke Kontrol Bozukluğu Neden Kaynaklanır?

Öfke kontrol bozukluğu biyolojik ve çevresel faktörlerin bir her ikisinden de kaynaklandığı düşünülmektedir. Öfke kontrol bozukluğunun nedeni bu hastalığının görüldüğü çoğu insandan anlaşılmaktadır ki, agresif davranışların, sözel ve fiziksel istismarın yaygın olduğu ailelerde büyümeleridir. 

Diğer öfke kontrol bozukluğunun sebepleri ise erken yaşta maruz kalmak anne ve babadan çocuklara geçen genetik faktördür. Ayrıca bu öfke kontrol bozukluğuna sahip kişilerin çoğu 35 yaşından küçük olup serotoninin (mutluluk hormonu olarak bilinen maddenin) eksik olmasının bu bozuklukta etken olabileceğine dair bazı kanıtlar mevcuttur. Bazı insanlar için öfke, alkol bağımlılığı ya da depresyon gibi altta yatan bir hastalıktan kaynaklanır.

Dr. Naci Yalçıntaş

Öfke Kontrol Bozukluğunun Tedavisi Var Mıdır? 

Öfke kontrol bozukluğunu tedavi etmek, öfke kontrolünü arttırmak mümkündür. Bu tedavi davranışları değiştirmeye yönelik olmakla birlikte bunun için psikoterapi (psikolojik destek tedavisi) ve ilaçla tedavi uygulanır. Her iki yaklaşımın aynı anda olduğu tedavi yaklaşımının daha iyi sonuç verdiği çalışmalarla desteklenmiştir. 

Psikolojik danışma yardımı, öfke kontrolü için gevşeme teknikleri uygulamanın öfkeyi azaltmada yararlı olduğu bulunmuştur. Çalışmalar, öfke kontrol bozukluğu olan hastalarda antidepresanlar, benzodiazepinler, antikonvulzan ilaç kullanımının tedaviye yanıt verdiğini göstermiştir.

Dr. Naci Yalçıntaş

Öfke Kontrol Bozukluğu Nasıl Anlaşılır?

Gün içinde sık sık sinir atakları, yüksek sesle konuşmalar, etrafınızla iletişim problemleri, trafikte sürekli kavga ve polemik, iş yerinizde iş arkadaşlarınızla sık sık sözlü-fiziksel şiddete dayanan tartışmalar yaşıyorsanız öfke kontrol bozukluğunuz olabilir. Bunu tanısal olarak somutlaştırmak ve yardım almak için psikiyatri uzmanına danışmanız faydalı olacaktır.

Dr. Naci Yalçıntaş