Papil Ödem

Papil ödem optik diskin kafa basıncının artmasıyla şişmesi durumu olup tedavisi için lomber ponksiyon denilen bir yöntemle fazla sıvı belden sokulan bir iğne ile azaltılabilir

Optik sinir, kafa çifti adı verilen 12 sinirden ikincisidir. Optik sinir, gözde retina adı verilen bölgeden, görme sinyallerini beyine taşıyan bir sinirdir. Bu sinirin göze girdiği noktada papilla yani optik disk denilen bir yapı bulunur. Bu optik diskin genelde kafa içi basıncın artmasıyla şişmesi durumuna papil ödem veya papilla ödemi adı verilir. Ancak papil ödem sadece optik sinirdeki görünüme verilen bir isimdir. Bunun kafa içi basıncı artışı dışında başka birçok nedeni olabilmektedir. 

Optik sinirin etrafı beyin omurilik sıvısı adı verilen bir maddeyle çevrilidir. Bu sıvı optik siniri ani olumsuz hareketlerden korur. Bu sıvının miktarındaki artış sonucu yani kafa içi basınç artışında, optik sinir bu sıvı tarafından sıkıştırılabilmektedir. Bu sinir yüksek basınca maruz kaldığında veya herhangi bir nedenler iltihap geliştirdiğinde, göz küresinin arka duvarına doğru şişerek papil ödeme neden olabilmektedir. Beyni çevreleyen beyin omurilik sıvısı sürekli üretilir ve yeniden emilir ve künt kafa travması durumlarında beynin korunmasına yardımcı olmak için yeterli kafa içi basıncını korur.

Genelde baş ağrısı, açıklanamayan bulantı ve kusma gibi durumlarda hekimin oftalmoskop ile optik siniri gözlemesiyle papil ödem görünür. Oftalmoskop optik sinirdeki ve içinden geçen kan damarlarındaki değişiklikleri iyi gösteren bir yöntemdir.

Papil Ödem Belirtileri Nelerdir?

Genelde artan kafa içi basınçtan kaynaklanan papil ödem ile ilgili semptomlar arasında baş ağrısı, kusma ve bulantı bulunur. Aslında bu semptomlar kafa içi basınç artışının papil ödem dışındaki diğer semptomlarıdır. İleri derecede, şiddetli papil ödemi olan kişilerin yüzde yirmi beşinde bazı görsel semptomlar gelişebilmektedir.

Tipik olarak, kişinin hissettiği görsel değişiklikler, 30 saniyeden daha az süren tekrarlayan kısa görüntüler şeklindedir. Aralıklı gelen görüntüler genelde gri ve siyah renklidir veya normal renklerle başlayıp gri, siyah renge döner. Bazen de bazı hastalar durumu gözlerin önüne düşen bir örtü gibi tanımlar. Semptomlar genellikle her iki gözü aynı anda etkiler.

Görsel kesintiler ve anormal görüntüler genellikle aniden ayağa kalkma gibi pozisyondaki bir değişiklikle veya göğüste ve karında öksürme veya gerilme gibi durumlar ile tetiklenebilir. Papil ödeme sahip olan hastalar ayrıca bir yaya benzer şekilde görülen, yanıp sönen ışıklar gördüklerini söyleyebilmektedir. Bu görüntü değişiklikleri kişiye bağlı farklı şekilde tarif edilebilir. Ayrıca kulak çınlaması da görülebilir. Papil ödem tedavi edilmeyip ilerlediğinde, görüş alanında küçülmelere ve görülen kör noktalarda büyümelere sebep olabilir. Hatta en son aşamalarda körlük dahi gelişebilir.

Papil Ödem Nedenleri Nelerdir?

Papil ödem esas olarak, beyin çevresini ve optik sinir etrafını saran ve burada dolanıp tekrar emilen beyin omurilik sıvısının ani artışı dolayısıyla kafa içi basıncın artışı sonucunda görülmektedir. Bu beyin omurilik sıvısı (BOS), optik sinirin sabit bir pozisyonda kalması ve ani kafa hareketleri ve travmalarda zarar görmemesi için gereklidir. Ancak miktarının artması sorunlara yol açmaktadır.

Kafa içi basıncın artarak optik diskin göze girdiği yer olan papillanın şişmesine ve papil ödeme neden olan hastalıklar ve durumlar şu şekilde sıralanabilir:

  1. Kaza gibi nedenler sonucunda gelişen kafa travmaları
  2. Beyin, beyin zarı ve beyin etrafından bulunan dokularda iltihaplanma
  3. Tansiyonun ani yükselmesi sonucu meydana gelen hipertansif kriz
  4. Beyinde yer kaplayan beyin tümörleri
  5. Beyin kanamaları
  6. Beyindeki kan akışını veya beyin omurilik sıvısının normal akışını etkileyen problemler
  7. Kafatası anormallikleri

Genelde genç ve obez kadınlarda görülen, beyin omurilik sıvısının herhangi bir nedenden dolayı fazla üretilmesi durumu olan intrakraniyal hipertansiyon

Papil Ödem Teşhisi

Papil ödem teşhisi daha doğrusu kafa içi basınç artışı gibi nedenlerin yarattığı papil ödem semptomu, hekimin oftalmoskop ile gözün arkasına bakmasıyla ve buradaki anormalliği görmesiyle koyulur. Aslında gözün arkasına bakıldığında görülen optik sinirin ön ucudur. Yuvarlak, ön uç 1,5 milimetrenin biraz üzerindedir. Normalde, optik sinirin göze girdiği yer olan optik disk adı verilen kısım, keskin bir görünüme sahiptir ve hafifçe girintilidir. Optik disk oftalmoskop ile bakıldığında normalde yüksekte görünüyorsa ve dış kenarı bulanıksa genelde papil ödem teşhisi konur.

Sinir içindeki basınç, gözdeki drenaj damarlarının tıkanmasına neden olarak bu damarlarda anormal görüntülere sebep olabilmektedir. Papil ödem şiddetli olduğunda, lokal kanamadan kaynaklanan küçük kırmızı lekeler veya biriken kalıntılardan ve hasarlı retina hücrelerinden kaynaklı retinada renk değişiklikleri görülebilir. İntrakraniyal basıncın artması nedeniyle oluşan papil ödem neredeyse her zaman bilateral yani iki taraftaki gözü de etkileyecek şekildedir.

Hekim papil ödemden şüphelendiğinde, tanısını desteklemek istediğinde veya durumun ciddiyetini tespit etmek istediğinde fizik muayenede hastanın görüş alanını kontrol ederek bir kısıtlama olup olmadığını tespit eder. Papil ödem gözün iç taraftaki veya dış tarafındaki görüş problemlerine neden olabilir. Görme alanını kontrol etmek için genellikle hekim hastanın karşısına oturur ve parmak hareketleriyle hastanın görüş alanını kendisi ile karşılaştırır. Görme alanı için daha ayrıntılı testler bir göz hekimi tarafından yapılabilmektedir.

Artan beyin basıncından kaynaklanan papil ödem, uzun süre yüksek basınç olması dışında genellikle optik sinire fazla zarar vermez. Papil ödem konusunda endişe asıl olarak buna neden olan kafa içi basınç artışının derecesidir. Bu yüzden bu durumun beyine bir zarar verip vermediğinin belirlenmesi için bilgisayarlı tomografi (BT) veya manyetik rezonans görüntüleme (Emar) gibi yöntemler kullanılabilir.

Beyin taramasında herhangi bir anormallik yoksa, çoğu hastada beyin omurilik sıvısının basıncının ölçülebilmesi için lomber ponksiyon denilen bir yöntem kullanılır. Bu yöntemde bel kemikleri arasına sokulan bir iğne ile beyin omurilik sıvısından örnek alınır. Bu örneğin basıncı ölçülerek durum anlaşılabilmektedir. Özellikle idiyopatik intrakraniyal hipertansiyon (psödotümör serebri) adı verilen durumda beyin görüntüleme testleri normal olmasına karşın beyin içi omurilik sıvısı artmıştır ve papil ödeme neden olabilir.

Papil Ödem Tedavisi

Papil ödem tedavisinde amaç kafa içi basıncı arttıran durumları kontrol altına almaktır. Bunlardan biri ve en sık olan beyin omurilik sıvı miktarının artışı durumunu kontrol etmek için lomber ponksiyon denilen bir yöntemle fazla sıvı belden sokulan bir iğne ile azaltılabilir. Ancak bu işlem uzman kişiler tarafından yapılmalıdır. Ayrıca kafa içi basıncı sabit tutmak amacıyla asetazolamid gibi ilaçlar kullanılabilir.

Papil ödem ve kafa içi basınç artışı aşırı obeziteden dolayı oluyorsa hekim hastanın kilo vermesini tavsiye eder. Bu konuda diyetisyenlerle iş birliği kurulabilir. Gerekirse ileri obezlerde cerrahi bile tercih edilebilir. Kafa içi ödemi sökmek için steroid bazlı ilaçlar ağızdan hap şeklinde veya damar içi uygulanabilir.

Tansiyon yüksekliği de kafa içi basıncı arttırabileceği için kan basıncını düşürücü ilaçlar da kullanmak gerekebilir. Beyin tümörü gibi kafa içinde yer kaplayan bir durum söz konusu olduğunda cerrahi, kemoterapi, radyoterapi gibi yöntemler kullanılabilir. Bunların hepsi hekim tarafından düzenlenir.

Özellikle kafa içinde var olan enfeksiyonlar basınç artışına ve papil ödeme neden oluyorsa tedavisi için antibiyotikler reçete edilir. Beyin içinde bir apse oluşumu söz konusu ise genelde antibiyotikler yeterli olmaz ve apsenin drenajı gerekli hale gelir.

Papil Ödem Tedavi Edilmezse Ne Olur?

Papil ödemden ziyade papil ödemi yaratan alttaki durum tedavi edilmediği takdirde çok ciddi sorunlar oluşabilir. Özellikle ani oluşan kafa içi basınç artışları ölüme bile neden olabilmektedir. Aynı şekilde bu duruma sebep olan durum beyin tümörü gibi bir sebepse acil tanısının konması ve tedavisinin düzenlenmesi gerekmektedir. Ayrıca papil ödem tedavi edilmeyip ilerlediğinde kalıcı görme bozukluklarına ve hatta körlüğe neden olabilir.

Çocuklarda Papil Ödem

Çocuklarda da tıpkı yetişkinler gibi papil ödem görülebilmektedir. Oluşum mekanizması yine kafa içi basınç ve beyin omurilik sıvısındaki artış şeklindedir. Ancak çocuklarda papil ödemin en sık nedeni idiyopatik intrakraniyal hipertansiyon veya diğer adıyla psödotümör serebridir.

İdiyopatik intrakraniyal hipertansiyon, belirgin bir nörolojik veya radyolojik neden olmaksızın anormal derecede yüksek kafa içi basıncı ile karakterize bir durumdur. Psödotümör serebrinin en belirgin semptomu baş ağrısıdır ve hastaların yaklaşım %90'ında görülmektedir. Bazı durumlarda ise hastalık papil ödem dışında hiçbir bulgu vermeyebilir.

Çocuklardaki intrakraniyal hipertansiyon tedavisinde öncelikle çocuk obezse uygun şekilde kilo vermesi istenir. Daha sonra asetazolamid gibi ilaçlar kullanılarak kafa içi basınç azaltılmaya çalışılır. Yan etki olarak mide bulantısı, uyuşma hissi, halsizlik gibi durumlara neden olabilmektedir. İlaç tedavilerinin de yetersiz olduğu durumlarda ise cerrahi yöntemlere başvurmak gerekebilir.

Papil Ödem için Hangi Doktora Gidilmeli?

Papil ödem bir semptom olarak değerlendirildiğinde teşhis için göz hastalıkları bölümüne başvurmak gerekir. Ancak papil ödeme neden olan durumlar daha çok nörolojik kaynaklı olduğu için aslında hastalığın tedavisi nöroloji ve beyin cerrahisi bölümlerinde yapılmaktadır. Bulantı ve kusma eşlik eden baş ağrısı durumlarında ve özellikle neden bilinmiyorsa acilen bir hekime başvurulmalıdır.  Ateş, yüksek tansiyon gibi durumlar özellikle teşhis ve tedavi açısından daha önemli durumlardır. 

Makaleyi faydalı buldun mu?
54
3
Makeleyi Paylaşın

Papil Ödem ile İlgili Sıkça Sorulan Sorular

Papil ödem nasıl bakılır?

Papil ödem bir göz hekimi veya nöroloji uzmanı tarafından oftalmoskop adı verilen özel bir alet kullanılarak, özel bir ışık ile gözün arka tarafı ve optik sinirin göze girdiği yer olan optik diskin görünüşü incelenerek bakılır. Buradaki görünüşteki değişiklikler tanının konmasına olanak sağlar.

Int. Dr. Ahmet Kerim Demirbaş