Gebelikte over kistleri, anne adaylarında sık görülen ve genellikle iyi huylu seyreden oluşumlardır. Çoğu kist, hormonal değişimler nedeniyle ortaya çıkar ve gebelik sürecinde kendiliğinden kaybolur. Ancak bazı durumlarda kistlerin büyümesi veya komplikasyon geliştirmesi, hem anne hem de bebek sağlığı açısından endişelere yol açabilir.
Gebelikte Görülen Kist Türleri
- Korpus Luteum Kisti: Yumurtlama sonrası oluşan bu kist, progesteron hormonu salgılayarak gebeliğin erken dönemini destekler. Genellikle 12-16. haftalarda küçülür.
- Dermoid Kist (Teratom): İçinde saç, deri veya diş dokuları bulunan bu kistler doğuştan gelebilir ve gebelikte büyüme eğilimi gösterebilir.
- Endometrioma: Endometriozis hastalarında görülen çikolata kistleri, gebelikte nadiren sorun yaratır.
- Fonksiyonel Kistler: Folikül veya korpus luteum kaynaklı olup çoğunlukla zararsızdır.
Kistler Bebeği Nasıl Etkiler?
Çoğu over kisti, bebeğin gelişimini doğrudan etkilemez. Ancak aşağıdaki durumlarda risk artabilir:
- Büyük Kistler (7 cm’den fazla): Rahim üzerine baskı yaparak erken doğum riskini artırabilir.
- Kist Rüptürü (Patlama): Ani karın ağrısı ve iç kanamaya yol açarak acil müdahale gerektirebilir.
- Torsiyon (Burkulma): Kistin kendi etrafında dönmesi, kan akımını keserek doku hasarına neden olabilir.
Teşhis ve Takip Yöntemleri
Gebelikte kistler genellikle rutin ultrason kontrollerinde tespit edilir. Transvajinal veya abdominal ultrason ile kistin boyutu, içeriği ve yapısı değerlendirilir. MR görüntüleme, şüpheli durumlarda ek bilgi sağlar.
Tedavi Yaklaşımları
- Takip: Çapı 5 cm’den küçük ve asemptomatik kistler genellikle izlenir.
- Cerrahi Müdahale: Torsiyon, rüptür veya kanser şüphesi durumunda laparoskopik cerrahi tercih edilir. İdeal zamanlama genellikle 2. trimesterdir.
- Medikal Tedavi: Ağrı yönetimi için parasetamol kullanılabilir.
Anne Adaylarına Öneriler
- Düzenli prenatal kontrolleri aksatmayın.
- Ani karın ağrısı, bulantı veya ateş durumunda acil servise başvurun.
- Ağır fiziksel aktivitelerden kaçının.
Gebelikte kist varlığı, çoğu zaman paniğe kapılmayı gerektirmez. Ancak doktorunuzun önerdiği takip planına uymak, olası komplikasyonları önlemede kritik rol oynar.
