İntestinal Metaplazi Nedir?

İntestinal metaplazi, üst sindirim sisteminin bir bölümü olan yemek borusu ve midedeki hücrelerin bağırsak hücrelerine benzeyecek şekilde dönüşmesi olayıdır.

İntestinal metaplazi; üst sindirim sisteminin bir bölümü olan yemek borusu ve midedeki hücrelerin bağırsak hücrelerine benzeyecek şekilde dönüşmesi olayıdır.

Normal durumda sindirim sisteminin mideden anüse kadar olan epitel kısmını tek katlı prizmatik epitel denen hücre yapısı oluşturur. Ancak bu hücreler; besinlerinin emiliminin yapıldığı ince bağırsak bölgesinde silya denen minik uzantılar içeren yapı kazanır. Bu silyalar sayesinde emilim bağırsak bölgesinde daha fazla olur. Bu hücreler ayrıca salgı granülleri denen yapılar da içerir. 

Bağırsak hücrelerinde bulunan silyaların mide hücrelerinde de oluşması, mide hücresinin bağırsak hücresi gibi emilim yapmasına neden olur. Bu duruma intestinal metaplazi denir.

İntestinal metaplazi mide ve özafagus(yemek borusu) kanserlerinde öncü yapılardır. Bu yüzden mutlaka erken tanı konulmalı ve erken tedavi edilmelidir.

İntestinal Metaplazi Tipleri

Bağırsaklar; emilim ve salgı açısından oldukça gelişmiş organlardır. Bu organlar bu salgı ve emilim işlevlerini; içerdikleri goblet, paneth hücreleri ve goblet hücrelerinin salgıladığı sialomusin adlı maddeler ile sağlarlar. Midedeki intestinal metaplazide; bu hücrelerin varlığına göre çeşitli tiplere ayrılır. Bu tipler;

  • Tip 1(Komplet) İntestinal Metaplazi: Komplet tip intestinal metaplazide; goblet, paneth hücreleri ve sialomusin adlı madde bulunur.
  • Tip 2(İnkomplet) İntestinal Metaplazi: İnkomplet tip intestinal metaplazide; goblet hücreleri ve sialomusinler bulunurken; paneth hücreleri bulunmaz.
  • Tip 3( Fokal) İntestinal Metaplazi: Fokal intestinal metaplazide; goblet hücreleri bulunmasına rağmen sialomusinler bulunmaz. Ayrıca paneth hücreleri de yoktur. Kanser riskinin en fazla olduğu intestinal metaplazi türü fokal intestinal metaplazidir.

İntestinal Metaplazi Belirtileri

İntestinal metaplazi kendine özgü bir belirti barındırmaz. Ancak bazı kişilerde mide-bağırsak problemlerine yol açabilir. İntestinal metaplaziye sahip hastalarda en sık görülen belirtiler;

  • Mide Yanması: Mide yanması intestinal metaplaziye sahip hastalarda en sık görülen semptomdur. Bu hastalarda midedeki hücrelerin değişime uğraması; midenin daha fazla asit salgılamasına neden olur. Bu durum mide yanmasına yol açar.
  • Mide AğrısıMidede var olan yoğun asit midede gastrit ve ülser gelişiminde risk yaratır. Hastalarda gastrit ve ülsere bağlı mide ağrısı görülebilir. Bu ağrının özellikle yemeklerden sonra geliştiği görülür.
  • Bulantı ve Kusma: Midedeki yoğun asit ve bu aside bağlı oluşmuş gastrit ve ülserler; midenin hareketlerinin bozulmasına ve bulantı-kusma gelişimine yol açabilir.
  • Sindirim Problemleri: Hastalarda midede oluşan bozukluk gıdaların yeterince sindirilememesine neden olur. Bu durum bağırsakların zorlanmasına yol açar. Hastada kabızlık yada ishal gibi semptomlar görülebilir.
  • İştahsızlık ve Kilo Kaybı: Hastalarda gastrite ve ülsere bağlı yaşanan bazı semptomlar; iştahsızlığa ve bunun sonucunda da kilo kaybına yol açabilir.
  • Şişkinlik ve Gaz Oluşumu: Midedeki sindirimin bozulması hastada gıdaların iyi sindirilememesine ve buna bağlı şişkinlik oluşumuna yol açar.
  • Ağza Acı Su Gelmesi: Reflü; midedeki asit sıvısının yemek borusu ve ağız boşluğuna doğru geri kaçışına denir. Bu durum hastada ağza acı su gelmesi şeklinde yorumlanır. Reflü uzun süreli devam ederse; hastada intestinal metaplazi gelişimine yol açar. İntestinal metaplaziye sahip hastaların çoğunda da reflü semptomları görülebilir.

İntestinal Metaplazi Nedenleri

İntestinal metaplaziye kesin olarak yol açtığı bilinen bir etken henüz bulunamamıştır. Ancak intestinal metaplaziye sahip kişilerin çoğunda var olan bazı alışkanlık ve hastalıklar intestinal metaplazi için risk faktörü olarak sayılmaktadır. Bu etkenler;

  • Helicobacter PyloriHelicobacter pylori; midede gastrit ve ülser gelişimine yol açan bakteridir. Bu bakterinin midede yarattığı enfeksiyon; midenin hücre yapısının değişmesine ve intestinal metaplazi gelişimine neden olur. İntestinal metaplaziye sahip hastaların yaklaşık %40’ında Helicobacter Pylori bakterisine rastlanmıştır.
  • Genetik: Genetik hem midede hem bağırsakta metaplazi (hücre dönüşümü) gelişiminden sorumlu tutulmaktadır. Ailesinde mide sorunları, mide kanseri veya intestinal metaplazi olan kişilerin kendisinde de intestinal metaplazi gelişme riski vardır.
  • Sigara: Sigara midede intestinal metaplazi gelişiminde risk faktörüdür. Sigaranın içinde bulunan kanserojen maddeler; mide hücrelerindeki genetik yapıyı bozar. Bu durum hücrenin metaplaziye uğramasına neden olur. Sigara ayrıca özofagusta da metaplazi gelişimine yol açabilir. Özofagusta metaplazi gelişmesine Barret özofagus adı verilir. Barret özofagusta sahip kişilerde mide ve özofagus kanseri gelişim riski normal insanlara göre 3 kat daha fazladır.
  • Alkol Kullanımı: Aşırı alkol kullanımı mideden fazla miktarda asit salınımına ve midenin hücresel yapısının bozulmasına neden olur. Bu durum hastalarda intestinal metaplazi gelişimi için risk faktörüdür.
  • Fazla Miktarda Tuz Tüketimi: Tuzun fazlası; mide hücrelerine zarar vererek değişime uğramalarına ve ülser gelişimine yol açabilir. Bu durum intestinal metaplazi için risk faktörüdür.
  • Kimyasallar: Gıdalarda bulunan yada yanlışlıkla tüketilen bazı kimyasallar mide epitel hücrelerinin değişime uğramasına, bunun sonucunda da intestinal metaplazi gelişimine yol açabilir.
  • Kronik Reflü: İntestinal metaplazinin kendisi reflüyü tetikleyebildiği gibi; reflünün(mide sıvısının yemek borusuna doğru geri kaçışı) kendisi de intestinal metaplaziye yol açacak şekilde mide epitel hücrelerine zarar verebilir.

İntestinal Metaplazide Hangi Doktor ve Bölüme, Ne Zaman Gidilmeli

İntestinal metaplazi ile esas olarak ilgilenen; hastalığa tanı koyan ve gerekli tedavi yöntemlerini uygulayan esas bölüm Genel Dahiliyenin(İç Hastalıklarının) alt dalı olan Gastroenteroloji bölümüdür. Gastroenteroloji bölümü bulunmayan hastanelerde Genel Dahiliye bölümü de bu hastalıkla ilgilenebilir.

Hastalar mide yanması, mide ağrısı, ağza acı su gelmesi, bulantı, kusma, ishal, kabızlık gibi semptomlar yaşadığında mutlaka bir hekime başvurmalı ve gerekli tedaviyi almalıdır.

Makaleyi faydalı buldun mu?
9
0
Makeleyi Paylaşın