Mide Kanseri Belirtileri Tedavisi ve Öneriler

Mide kanseri, midenin mukoza tabakasından başlayan ve erken evrede belirti vermeyen ciddi bir onkolojik hastalıktır. Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre, en sık görülen kanser türleri arasında 5. sırada yer alır. Özellikle Asya ülkelerinde ve 60 yaş üstü bireylerde daha yaygın olarak görülür.

Mide Kanseri Neden Olur?
Mide kanserinin gelişiminde birden fazla faktör rol oynar. Helicobacter pylori enfeksiyonu, en önemli risk faktörlerinden biridir. Bu bakteri mide mukozasında kronik inflamasyona yol açarak hücrelerin yapısını değiştirir. Sigara ve alkol kullanımı, tütsülenmiş gıdaların fazla tüketimi, aşırı tuzlu beslenme alışkanlıkları da diğer önemli tetikleyicilerdir. Ailede mide kanseri öyküsü bulunması, genetik yatkınlığı olan kişilerde riski 2-3 kat artırır. Pernisiyöz anemi veya mide polipleri gibi önceden var olan durumlar da kanser gelişimini kolaylaştırabilir.

Erken ve İleri Evre Belirtileri
Hastalığın erken evrelerinde hazımsızlık, hafif mide ağrısı veya şişkinlik gibi spesifik olmayan şikayetler görülebilir. İlerleyen dönemlerde ise daha ciddi semptomlar ortaya çıkar:

  • Yutma güçlüğü (özellikle katı gıdalarda)
  • Sebepsiz kilo kaybı (6 ayda vücut ağırlığının %10’undan fazla)
  • Sürekli halsizlik ve kansızlık (demir eksikliği anemisi)
  • Siyah renkli dışkı (melena) veya kanlı kusma
  • Mide bölgesinde ele gelen kitle

Teşhis Yöntemleri
Tanı süreci genellikle endoskopi ile başlar. Bu işlem sırasında:

  • Gastroskopi: Midenin iç yüzeyinin kameralı bir cihazla incelenmesi ve şüpheli bölgelerden biyopsi alınması
  • Patolojik İnceleme: Alınan doku örneklerinin mikroskop altında değerlendirilmesi
  • Görüntüleme: BT, PET-CT veya endoskopik ultrason ile kanserin yayılım derecesinin belirlenmesi
  • Tümör Belirteçleri: CEA ve CA 19-9 gibi kan testleri

Tedavi Yaklaşımları
Tedavi planı kanserin evresine, hastanın genel sağlık durumuna ve tümörün lokalizasyonuna göre belirlenir:

  • Cerrahi: Erken evre tümörlerde gastrektomi (midenin bir kısmının veya tamamının alınması) en etkili yöntemdir.
  • Kemoterapi: Ameliyat öncesi (neoadjuvan) veya sonrası (adjuvan) tümör hücrelerini yok etmek için uygulanır.
  • Hedefe Yönelik Tedaviler: HER2 pozitif tümörlerde trastuzumab gibi ilaçlar kullanılır.
  • İmmünoterapi: İleri evre vakalarda PD-1 inhibitörleri (pembrolizumab) tercih edilir.

Korunma ve Risk Azaltma Stratejileri

  • Helicobacter pylori enfeksiyonu varsa mutlaka eradikasyon tedavisi uygulanmalı
  • Tuzlu, tütsülenmiş ve işlenmiş et ürünlerinin tüketimi sınırlandırılmalı
  • Taze sebze-meyve tüketimi artırılmalı (özellikle turunçgiller ve koyu yeşil yapraklılar)
  • Sigara ve alkolden uzak durulmalı
  • Ailesel riski olanlar düzenli endoskopik takibe alınmalı

Beslenme ve Yaşam Tarzı Önerileri
Tedavi sürecinde küçük porsiyonlu, sık öğünler tercih edilmelidir. Protein içeriği yüksek besinler (yumurta, balık, yoğurt) doku onarımını destekler. Kemoterapi alan hastalarda ağız yaralarını önlemek için baharatlı gıdalardan kaçınılmalıdır. Yemek sonrası 30 dakika dik oturmak reflü şikayetlerini azaltır.

Takip Süreci
Tedavi sonrası ilk 2 yıl 3 ayda bir kontrol önerilir. Takip programında fizik muayene, kan testleri ve belirli aralıklarla tomografi yer alır. Beslenme durumu ve kilo takibi de düzenli olarak değerlendirilmelidir.

Popüler Doktorlar

0 5 üzerinden

Stj. Dr. Özlem Filiker

Tıp Fakültesi Öğrencisi
0 5 üzerinden

Stj. Dr. Bahattin Kavşut

0 5 üzerinden

Dt. Rojda Bülbül

Benzer İçerikler