Trikotillomani

Trikotillomani, kişinin istemsizce vücudundaki tüyleri, daha çok saçlarını koparması hastalığı olup ilaç ve terapi yöntemleri ile tedavi etmek mümkündür.

Trikotillomani (Saç Koparma Hastalığı) Nedir?

Trikotillomani, saç koparma veya saç yolma hastalığı olarak da bilinen bir mental (akıl) sağlık bozukluğudur. Trikotillomani yunanca kökenli 3 ayrı kelimenin birleşmesiyle oluşmaktadır (thrix=saç, çekme=tillein ve mania=duygusal taşkınlık).

Bu hastalığa sahip kişi durdurmasını istemesine ve denemesine rağmen kafa derisindeki saçları, kirpiklerini, kaşlarındaki ya da vücudun diğer kısımlarındaki kılları koparmak için tekrarlayan ve karşı konulması zor bir dürtü duyar.

Kişinin kafasındaki deriden saçlarını kopardığı görünür. Kellik bölgeleri oluşturur ve bu durum sosyal ya da iş yaşamında çeşitli problemlere yol açabilir. Saç koparma hastalığı kişide önemli derecede sıkıntı ve kaygı oluşturur ve bu kişiler hastalığını gizlemek için çeşitli yöntemlere başvurabilirler.

Bazı insanlar için saç koparma hastalığı hafif ya da genel olarak kontrol edilebilir bir durumda olabilir. Diğer hasta kişiler için kompulsif (yineleyici davranışlar) olan bu saç ve kıl koparma dürtüsü karşı konulamaz derecede bunaltıcı olabilir.

Tedavi seçenekleri saç koparma hastalığına sahip kişiler için tamamen iyileşme sağlayabilir ve ya bu durumu hafifleterek hastalığın kontrol altına alınmasını sağlayabilir.

Trikotillomani (Saç Koparma Hastalığı) Belirtileri Nelerdir?

Saç koparma hastalığının belirtileri genellikle aşağıda sıralanan maddelerden oluşmaktadır:

  • Tekrarlayıcı şekilde kişinin vücutta bulunan kıllarını koparması tipik olarak saçtan, kaşlardan veya kirpiklerden koparılabilir. Bazen de daha az sıklıkla görülen vücudun diğer bölgelerinden de kıllar koparılabilir. Bu durum değişik zaman periyotlarında değişik vücut bölgelerinde görülebilir.
  • Kişide kıl koparma öncesinde bu duruma karşı gelmek isterken artan bir gerginlik hali oluşabilir.
  • Kıl veya saç koparıldıktan sonra kişide bir rahatlama ve keyif hali oluşur.
  • Kişide dışarıdan bakıldığında fark edilebilen saç kaybı ya da vücudun diğer kıl olan yerlerinde kellik bölgeleri (alopesi) ya da diğer yerlere oranla azalmış saç ve kıl bölgeleri vardır. (örneğin tamamı yada bir kısmı dökülmüş kirpik ve ya kaşlar)
  • Kişide saç koparma için değişik ritüeller bulunabilir ya da kişide belli bir tip kıl koparma vardır. (örneğin kişide sadece kaş koparma olması ama saç, kirpik ve diğer bölgelerdeki kılları koparma olmaması)
  • Kişide koparılan saç veya kılı ısırma, çiğneme ya da yeme alışkanlığı olması
  • Kişide tekrarlayıcı şekilde saç veya kıl koparma eylemini durdurmaya yönelik müdahale olması ya da kişide bu eylemi daha az yapma isteğinin başarısızlıkla sonuçlanması.
  • Saç koparma hastalığının kişinin iş, okul veya sosyal hayatında önemli derecede sorun ve sıkıntı yaratması.

Aynı zamanda çoğu saç koparma hastalığına sahip kişide yukarıda sıralanan belirtilere ek olarak dudak ısırma, çiğneme, tırnak yeme veya cildi çekiştirme belirtileri de görülebilir.

Bazen de giysilerdeki, battaniyelerdeki, oyuncak bebeklerdeki ve hayvanlardaki kıl ve tüyleri koparmak da saç koparma hastalığı için bir işaret olabilir.

Saç koparma hastalığına sahip birçok kişi bu hastalığı diğer kişilerden gizlemeye çalıştıkları için genellikle saç ve kıl koparma işlemini özel ve başkalarından uzak alanlarda yapmaya gayret gösterirler.

Saç koparma hastalığına sahip kişilerde saç ve kıl koparma işlemi iki şekilde olabilir:

  • Odaklı şekilde: Bazı kişiler saç ve kıl koparma işlemini stresi azaltmak ve rahatlama sağlamak için isteyerek ve kasıtlı olarak yapar. (Örneğin, kişinin saç ve kıl koparma dürtüsünün yarattığı sıkıntı ve stresten kurtulmak için bilerek saç ve kıl koparması). Bazı kişiler saç ve kıl koparmak için dikkatle hazırlanmış ritüeller geliştirebilirler. (Örneğin, koparmak için doğru saçı çekmek ya da kopardıktan sonra saçı veya kılı ısırmak gibi).
  • Otomatik (kendiliğinden) şekilde: Bazı kişiler saç ve kıl koparma işlemini fark etmeden yapar. (Örneğin, televizyon izlerken, kitap okurken veya kişinin sıkıldığı zamanlarda)

Bir kişide olaylara ve kişinin duygu durumuna bağlı olarak otomatik ve odaklı olarak saç ve kıl koparma işleminin ikisi de görülebilir.

Belirli pozisyonlar ve ritüeller saç ve kıl koparma işleminin başlamasını tetikleyebilir. (Örneğin, saç koparma işleminin başın kişinin kolu üstünde dinlendirilmesi veya saçların taranması gibi durumları takiben başlaması).

Saç koparma hastalığı kişinin duygularıyla ilişkili olabilir:

  • Olumsuz duygular: Saç koparma hastalığına sahip çoğu kişide saç ve kıl koparma olumsuz ve rahatsız edici duygularla bir başa çıkma yoludur olarak seçilebilir. (Örneğin; stresli, kaygılı, gergin, yalnız hissediyorken, yorgun veya düş kırıklığı uğramış hissediyorken gibi)
  • Pozitif duygular: Saç koparma hastalığına sahip kişiler genellikle saç ve kıl koparma durumunu rahatlatıcı ve zevk verici bulurlar. Bu nedenle kişiler hissettikleri olumlu duyguları devam ettirebilmek için saç ve kıl koparmaya devam ederler.

Saç koparma hastalığı kronik (kişiyi uzun dönem etkileyen) bir hastalıktır. Tedavi alınmadan hastalıkta görülen belirtilerin şiddeti zamanla değişebilir.

Örneğin adet zamanlarında görülen hormon değişiklikleri saç koparma hastalığına sahip kadınlarda belirtileri kötü etkileyebilir ya da başka bir örnek vermek gerekirse eğer hastalık tedavi edilmezse belirtiler haftalar, aylar ve yıllar içinde kaybolup geri gelebilir.

Çok nadiren saç koparma hastalığı başladıktan birkaç yıl sonra sona erebilir.

Trikotillomani (Saç Koparma Hastalığı) Nedenleri Nelerdir?

Aşağıda sıralanan etkenler saç koparma hastalığı görülme riskini artırabilir:

  • Aile öyküsü bulunması: Genetik faktörler saç koparma hastalığı görülmesinde rol oynayabilir. Saç koparma hastalığına sahip kişilerin ailelerinde (anne, baba, kardeş) bu hastalığın bulunması ya da yakın akraba olan bireylerde bu hastalığın görülmesi ileride bu hastalığın görülme riskini artırmaktadır.
  • Yaş: Saç koparma hastalığı genellikle ergenlik öncesi veya ergenlik yıllarında gelişir. (En sık görülen dönem 10 yaş ile 13 yaş arasıdır). Saç koparma hastalığı genellikle geliştikten sonra hayat boyu devam eden bir hastalık olur. Bebekler de saç koparmaya meyilli olabilir ama bu durum genellikle hafiftir ve tedaviye gerek kalmadan zaman geçtikçe kendi kendine kaybolur.
  • Diğer hastalık ve bozukluklar: Saç koparma hastalığına sahip kişilerde genellikle depresyon, anksiyete (kaygı bozukluğu), ve obsesif kompulsif bozukluk (OKB) gibi diğer hastalık ve bozukluklar da görülür.
  • Stres: Aşırı derecede stresli durumlar ya da olaylar bazı kişilerde saç koparma hastalığı geliştirme riskini artırabilir.

Saç koparma hastalığı tanısı alan kişiler arasında kadınlar erkeklere oranla daha fazladır. Bunun sebebi kadınların erkeklerden daha fazla tedavi arayışına gitmesi olabilir. Ayrıca erkeklerde bu durumu saklamak kadınlara göre daha kolaydır.

Çünkü sosyal yaşamda erkeklerde kellik garipsenmemekte ve erkekler sakal ve bıyıklarındaki koparılma bölgelerini tıraş olarak kolaylıkla gizleyebilmektedirler. Erken çocukluk döneminde saç koparma hastalığı görülen kız ve erkek çocuklar sayıca eşit bulunmuştur.

Trikotillomani (Saç Koparma Hastalığı) Teşhisi

Saç koparma hastalığı teşhisi yapılabilmesi için aşağıda sıralanan maddeler kullanılarak bir değerlendirme yapılması gerekir.

  • Kişide ne kadar saç ve kıl kaybı olduğu değerlendirilmelidir.
  • Kişiye saç ve kıl kaybı ile ilgili sorular sorulmalı ve bu durum kişi ile konuşarak değerlendirilmelidir.
  • Kişide saç ve kıl kaybı ve bunların koparılmasına sebep olacak diğer olası nedenlerin test edilerek bir doktor tarafından değerlenmesi gerekmektedir.
  • Kişide saç koparma durumuna yol açabilecek fiziksel veya akılsal (mental) sağlık problemlerinin belirlenmesi gerekmektedir.
  • Amerikan Psikiyatri Topluluğunun yayınladığı ve DSM-V (Diagnostic and Statistical Manual of Mental Disorders) denilen teşhis kitabında bulunan tanı kriterlerine bakılması gerekmektedir.

Trikotillomani (Saç Koparma Hastalığı) Tedavisi

Saç koparma hastalığı tedavisi ile ilgili araştırmalar limitli olmasına rağmen aşağıda belirtilen tedavi tekniklerinin hastalarda saç ve kıl koparma durumunu tamamen geçirdiği ya da bu durumu hafiflettiği gözlenmiştir.

Terapi İle Tedavi

Saç koparma hastalığı tedavisinde aşağıda belirtilen tipte terapilerin yarar sağladığı bilinmektedir.

  • Tersine alışkanlık kazandırma (habit reversal training- HRT): Bu davranışsal terapi çeşidi saç koparma hastalığında ana tedavidir. Kişiye saç ve kıl koparmaya başladığı durumları fark etmesi ve bu davranışın başka davranışlarla yerinin değiştirilmesi öğretilir. Örneğin saç koparma dürtüsü geldiği anlarda kişi elini yumruk haline getirip sıkabilir ve böylece saç koparmasını engellemiş olur veya kişi bu dürtü geldiğinde elini saçından kulağına doğru yönlendirebilir. Diğer terapi çeşitleri de tersine alışkanlık kazandırma terapisi ile beraber kullanılabilir.
  • Kognitif (bilişsel) terapi: Bu terapi çeşidi sayesinde kişi saç koparma ile ilişkili çarpık inançlarını gözlemleme ve tanımlama olanağı elde eder.
  • Kabul ve kararlılık terapisi (Acceptance and commitment therapy-ACT): Bu terapi şekli kişiye saç ve kıl koparma dürtüsünü, saç ve kıl koparmayı uygulamadan nasıl kabul edebileceğini öğretmeyi amaçlamaktadır.

Bu terapilere ek olarak depresyon, kaygı bozukluğu ve zararlı madde kullanımı gibi diğer mental (akılsal) sağlık bozukluklarıyla ilgili terapiler de kişinin tedavisi için gerekli olabilmektedir.

İlaçlı Tedavi

Her ne kadar özel olarak saç yolma hastalığı için FDA (Food and Drug Administration) tarafından hiçbir ilaç önerilmese de bazı ilaçlar saç koparma hastalığında görülen bazı semptomların (belirti) kontrol altına alınması için kullanılabilir.

Örneğin, doktorunuz size gerekli gördüyse eğer etken maddesi klomipiramin olan bir antidepresan tipi ilaç önerebilir.

Diğer ilaç tiplerinin de bazı faydaları bulunmuştur. Örneğin N-asetilsistein (duygudurum ile ilgili nörotransmitterlerle ilişkisi gösterilmiş bir amino asit ) (nörotransmitter denilen moleküller vücutta sinirler arası mesaj iletiminde kullanılan moleküllerdir) veya atipik bir antipsikotik olan olanzapin doktor tarafından gerekli görüldüğünde kullanılabilir.

Gençler ve ergenlerde ilaçlı tedaviden daha çok davranış terapileri tercih edilmelidir. Bir çok ilaç gençlerde ve ergenlerde intihar düşüncelerine sebep olabilir bu sebeple dikkatli kullanılmalıdır.

Bu ilaçlardan görülecek yaralı etkilere karşın görülebilecek yan etkilerin değerlendirmesinin yapılması ancak bir uzman tarafından olabilir. Bu sebeple saç koparma hastalığına sahip kişiler kesinlikle ilaç kullanmadan önce bir doktora danışmalılardır.

Trikotillomani Tedavi Edilmezse

Saç Koparma Hastalığı Komplikasyonları

Her ne kadar saç koparma hastalığı ciddi sonuçlara yol açmasa da kişinin hayatındaki çoğu önemli alan üzerinde olumsuz etkiye sahiptir. Bu olumsuz durumlar aşağıda sıralanmıştır.

  • Duygusal sıkıntı: Saç koparma hastalığına sahip çoğu kişi utanma ve aşağılanma gibi duygular hissettiklerini belirtmişlerdir. Bu kişiler daha düşük özgüvene sahip olabilirler. Aynı zamanda bu kişilerde saç koparma hastalığı sebebiyle depresyon, kaygı bozukluğu, alkol ve zararlı madde kullanımı da görülebilir.
  • Sosyal ve iş hayatındaki işlevle ilgili problemler: Saç kaybı sebebiyle görülen utanma hissi kişinin sosyal aktivitelerden ve çeşitli iş fırsatlarından kaçınmasına neden olabilir. Saç koparma hastalığına sahip kişiler peruk takabilir, saç şekillerini kellik bölgelerini gizleyecek şekilde ayarlayabilir veya takma kirpik kullanabilirler. Bu hastalığa sahip bazı kişiler hastalığın ortaya çıkma korkusu sebebiyle başkalarıyla yakın temas kurmaktan kaçınır.
  • Saçın ve vücudun diğer kıl bulunan bölgelerinin zarar görmesi: Devamlı şekilde saç ve kıl koparma yaralanmaya ve başka türlü tahribatlara yol açabilir. Örneğin, saçların koparıldığı kafa derisinde ya da kılların koparıldığı vücudun diğer bölgelerinde enfeksiyon görülebilir ve bu durum yeniden saç ve kıl uzamasını olumsuz etkileyebilir. Özellikle koltuk altı ve kasık bölgesindeki kılların koparılması sebebiyle kişide apseler oluşabilir.
  • Vücudun içinde saç yumağı oluşumu: Saç koparma hastalığı olan kişilerde koparılan saçların ve kılların yenilmesi vücuttaki sindirim kanallarında saç yumağı (trikobezoar) oluşumuna sebep olabilir. Yıllar geçtikçe bu durum ilerleyerek saç yumağı sebebiyle kişide kilo kaybı ve bağırsak tıkanması görülebilir ve bu durum ölüm ile sonuçlanabilir.

Trikotillomaniye Ne İyi Gelir?

Saç koparma hastalığı stresle tetiklenebildiği için kişinin hayatında meditasyon, nefes egzersizleri ve yoga gibi stresi azaltacak metotlar bu durumun engellenmesine iyi gelebilir.

Ayrıca saç koparma hastalığı ile ilgili bilgi sahibi olmak ve okuma yapmak sizin kendinizi daha iyi anlamanızı ve bu durumla başa çıkarken daha iyi stratejiler geliştirmenizi sağlayabilir.

Yeterince uyku almanız, iyi bir yeme düzeni oluşturmanız, spor yapmanız ve gevşemek için zaman ayırmanız sizin için iyi olacaktır.

Trikotillomaniye Ne İyi Gelmez?

Kişinin hayatında stresi arttıracak faktörler saç koparma hastalığına iyi gelmez. Aynı zamanda kişinin stresini azaltmak için başvurduğu alkol veya bağımlılık yapıcı maddeler ilerde daha büyük sorunlara yol açacaktır.

Ayrıca aşırı kafein ve sigara tüketiminden uzak durmanız önerilmektedir. Bu maddeleri hayatınızda azaltmak belirtilerinizin hafiflemesini sağlar. Çünkü bu maddeler vücutta kaygı artırıcı etki gösterir ve belirtilerinizin kötüleşmesine sebep olabilir.

Trikotillomani (Saç Koparma Hastalığı) İlaçları

Her ne kadar özel olarak saç yolma hastalığı için FDA (Food and Drug Administration) tarafından hiçbir ilaç verilmese de bazı ilaçlar saç koparma hastalığında görülen bazı semptomların (belirti) kontrol altına alınması için kullanılabilir.

  • Klomipramin: Bir antidepresan çeşididir. Beyindeki epinefrin ve nörepinefrin adı verilen nörotransmitterlere (sinir hücresi iletişimi için gerekli moleküller) etki gösterir. Saç koparma hastalığına ek olarak depresyon ve obsesif kompulsif hastalığı da görülen kişilerde etkili olabilir.
  • Selektif serotonin gerialım inhibitörleri (SSRI): Floksetin, sertralin, sitalopram ve essitalopram gibi. Bu maddeler serotonin denilen ve mutluluk hormonu olarak da bilinen hormonun sinirlerin iletişimde kullandığı sinaptik bölgeden geri alımını engelleyerek serotonin hormonunun daha fazla etki göstermesini sağlar.
  • Naltrekson: Opioid (ağrı kesici) antagonistidir (zıt etki gösteren). FDA onayı ile alkol ve opioid bağımlılığı tedavisinde kullanılmaktadır. Saç koparma hastalığında da yarar sağladığı görülmüştür çünkü naltrekson kişinin zevk aldığı olaylara karşı oluşan dürtüleri engellemektedir. Saç koparma hastalığına ek olarak alkol bağımlılığı veya ailesinde alkol bağımlılığı olan kişilerde tercih edilebilir.
  • Lityum: Obsesif kompulsif hastalığında kullanılmaktadır. Saç koparma hastalığı görülen ve daha çok duygusal değişkenlik ve takıntı gösteren hastalarda tercih edilebilir.
  • Nöroleptikler: Dopamin bloke eden nöroleptikler saç koparma hastalığı ve cilt çekiştirme belirtisi olanlarda kullanılabilir. Bu ilaçlar genellikle tekrarlayan davranışları  ve kişide görülen tikleri bozukluklarını tedavi etmek için kullanılır.

Hamilelikte Trikotillomani

Saç koparma hastalığının stresle tetiklendiği bilindiğine göre hamilelikte görülen bedensel ve hormonal değişimler kişide stres yaratarak bu hastalığı tetikleyebilir. Ancak kişiler hamileliği bu hastalıktan kurtulmak için bir fırsat olarak görmelilerdir.

Çünkü yapılan çoğu araştırma göstermiştir ki saç koparma hastalığına sahip anne veya babası olan çocuklar bu durumu gördükleri için ilerde bu hastalığı geliştirme riski altındadırlar. Bu sebeple anneler motivasyonlarını yüksek tutmalı ve tedavi arayışına gitmelilerdir.

Aynı zamanda saç koparma hastalığı ve yüksek kortizol hormonu arasında bir ilişki bulunmuştur. Kortizol hormonunun yüksek olması hamilelikte kordon kanıyla bebeğe geçebilir ve bebekte yüksek kan basıncı gelişmesi ve hiperaktivite gibi sorunlara sebep olabilir.

Bazı hamile kadınlarda hamilelikle görülen hormon değişiklikleri sebebiyle yolunan kaşlar gibi vücudun diğer bölgelerindeki kıllar daha gür bir şekilde çıkmaya başlayabilir.

Hamilelikte saç koparma hastalığı tedavi seçenekleri arasında hipnoterapi (hipnoz yöntemi ile yapılan bir tedavi çeşidi) vardır. Hamilelikte kullanılacak ilaçlar özenle seçilmelidir. Çünkü bebeğe kordon kanıyla geçişi zararlı olabilir.

Çocuklarda Trikotillomani

Saç koparma küçük çocuklarda görülen basit bir alışkanlık olabilmektedir. Stres, depresyon ve öfke belirtisi olarak kendini gösterebilmektedir. Genellikle küçük çocuklar hissettikleri duyguları kelimelere dökmekte güçlük çekerler. Bu nedenle eğer çocuğunuz okula başladığı dönemde saç koparmaya başladıysa bu okul kaynaklı bir sıkıntıdan kaynaklı olabilmektedir.

Çoğunlukla küçük çocuklarda saç koparma olayı 12 aydan sonra kendiliğinden geçmektedir. 6 yaşından küçükken saç koparmaya başlayan çocuklarda daha geç yaşlarda saç koparmaya başlayan çocuklara göre daha olumlu gelişmeler gözlenmiştir.

Genellikle kompulsif (tekrarlayıcı) saç ve kıl koparma durumu stresli ve sıkıntılı bir olayı takiben 12 ya da 13 yaşında başlamaktadır.

Çocuklarda saç koparma hastalığı ile ilgili yapılan bir çalışmada çoğunlukla yatakta veya yastığın altında görülen saç ve kılların bu hastalığın önemli işareti olduğu görülmüştür. Bu çalışmada incelenen çocuklarda en sık olarak saç koparma ve tırnak yeme alışkanlığı bulunmuştur.

Bu olayı tetikleyen nedenler arasında fiziksel görünüm, aile içi olaylar, okulla ilgili olaylar ve eş zamanlı görülen hastalıklar vardır. Araştırmaya katılan ailelerden yarısı çocuklarında saç ve kıl koparma belirtisi olduğunu gözlemlemiştir.

Bu sebeple çocuklarda görülen kellik ve vücudun diğer bölgelerindeki kıl kayıplarında trikotillomani akla gelmelidir. Çocuklarda tedavide kognitif davranışsal terapi kullanılmaktadır.

Trikotillomani için Hangi Doktora Gidilir?

Eğer kişide yukarıda bahsedildiği gibi stresli veya normal durumlarda saç veya vücudun diğer bölgelerindeki kılları koparma alışkanlığı varsa ve bu durum kişinin hayatını olumsuz etkiliyorsa bir Psikiyatri uzmanı doktora ya da bir Akıl Sağlığı Terapistine gitmeleri gerekmektedir.

Kişiler bunun için hastanelerde bulunan Psikiyatri bölümüne başvurabilirler.

Makaleyi faydalı buldun mu?
13
0
Makeleyi Paylaşın