Tarlov Kisti

Belde Tarlov kisti veya bilinen diğer adı ile perinöral kistler omurgada ortaya çıkan içi sıvı ile dolu olan keseciklere verilen isimdir. Çoğunlukla tedaviye ihtiyaç duyulmasa da bu kistlerin boşaltılması gerekebilir.

Tarlov Kisti Nedir?

Belde Tarlov kisti veya bilinen diğer adı ile perinöral kistler omurgada ortaya çıkan içi sıvı ile dolu olan keseciklere verilen isimdir. Tarlov kisti genellikle omurgadaki sinir köklerinin yakınına yerleşerek birtakım belirtilere yol açmaktadır. Özellikle omurganın aşağı düzeylerinde yani sakral veya kuyruk bölgesi olarak ifade edilen bölgesine yerleşen Tarlov Kisti, bazı durumlarda tek sayıda iken, bazı durumlarda ise birden çok sayıda bulunabilmetedir.

Tarlov Kisti veya Tarlov Kistleri genellikle bir belirtiye yol açmamaktadırlar. Tesadüfi bir şekilde MR çekilen insanlarda bu kistler ilgili doktorlar tarafından teşhis edilmektedirler. Bu kistlerin boyutu arttıkça belirti verme ihtimalleri de aynı oranda artmaktadır. Genelde küçük ve tek sayıda oldukları için belirti vermeyebilmektedirler. Tarlov Kistinin belirti vermesi genellikle etkilediği sinir köküne göre olmaktadır. Etkilenen sinir kökünün etki ettiği alana göre, kas kuvvetinde azalma, his bozuklukları, mesane veya bağırsaktaki birtakım bozukluklar bu hastalığın bir sonucu olarak görülebilmektedir.

Tarlov Kisti Belirtileri Nelerdir?

Tarlov kisti veya bilinen diğer adıyla perinöral kistler hastalarda genellikle ciddi bir belirtiye yol açmamaktadırlar. Tarlov kistinin boyutunun artmasıyla veya sayısının artmasıyla beraber, hastalığa ait birtakım belirtilerin çıkması mümkün olabilmektedir. 

  • Tarlov kistinin gittikçe büyüyen bir kist yapısında ise, çevresindeki sinir köküne basarak birtakım belirtilere neden olabilmektedir. İlgili sinir köküne göre  belirtiler değişebilmektedir. Tarlov kisti olan bireylerde sinir kökü basısına bağlı olarak “kalça ve bacağın arkasından aşağı tarafa doğru ilerleyen keskin veya yanıcı bir ağrı” görülebilmektedir.
  • Tarlov kistinin hastalarda ortaya çıkardığı belirtiler genellikle sinir basısına bağlı görülmektedir. Sinir basısının ileri derecede olduğu durumlarda, bacak kasları başta olmak üzere etkilenen sinirin beslediği kaslarda güç kaybı yaşanabilmektedir.
  • Tarlov kisti olan hastalarda ileri derecede sinir basısı olursa eğer, kaslardaki güç kaybına ek olarak, ilgili kaslarda atrofi olarak bilinen kas incelmesi durumu görülebilmektedir.
  • Tarlov kisti olan bireylerde yürüme bozukluğu gelişebilirken, kistin etki ettiği sinirin beslediği bölgede birtakım his bozuklukları da görülebilmektedir.
  • Tarlov kisti veya perinöral kistler bazı durumlarda etrafındaki kemiği aşındıracak derecede veya kemiğin yapısını bozabilecek derecede büyüyebilmektedir. Etrafındaki kemiği aşındıracak kadar büyümüş olan bu kistler, bu bireylerde bel ağrısına neden olabilmektedir.
  • Tarlov kisti olan bireylerde, kistin etkilediği sinire göre mesane ve bağırsakta birtakım problemler oluşabilmektedir. Mesaneye giden sinirin etkilenmesi durumunda idrar yapma ile ilgi birtakım bozuklukların oluşması kaçınılmazdır. Bu hastalarda idrar kaçırma veya idrarı hissedememe gibi birtakım problemlerin ortaya çıkması görülebilmektedir. Yine bu hastalarda bağırsağa giden sinirlerin etkilenmesi durumunda, bağırsak hareketliliği bozulabilmektedir. Bu durum sonucunda da hastalar kabızlık şikayetiyle hastaneye başvurabilmektedirler.
  • Tarlov kisti olan bireylerde doğal olarak beyin – omurilik sıvısında birtakım basınç değişiklikleri olacaktır. Beyin – omurilik sıvısındaki bu değişiklik sonucunda Tarlov Kisti olan bireylerde baş ağrısı oluşabilmektedir.
  • Tarlov Kisti olan bireylerde etkilenen sinire bağlı olarak cinsel fonksiyonlarda birtakım problemler oluşabilmektedir. Bu hastalarda kistin büyüdüğü dönemlerde seksüel fonksiyonlarda yeni oluşan değişiklikler görmek mümkündür.

Tarlov Kisti Nedenleri Nelerdir?

Tarlov Kisti veya Perinöral Kistlerin toplumdaki görülme yüzdesi tahmin edilenden oldukça fazladır. Yaklaşık olarak toplumun %5 – 10’ unda olduğu tahmin edilen Tarlov Kistlerinin sadece %1’ lik bir bölümü insanlarda belirtiye neden olmaktadır. İnsanlarda genellikle bir belirtiye yol açmayan tarlov kisti, omuriliğin arka kök sinirlerinden köken almaktadır ve nedeni tam olarak bilinmemektedir.

  • Nedeni tam olarak bilinmeyen Tarlov Kisti, yüksek bir yerden düşme, aşırı fiziksel aktivite veya ağırlık kaldırma gibi işlemler sonucunda büyüyebilmektedir. Büyüyen kistler de ne yazık ki sinir basısına bağlı olarak birtakım problemlere neden olmaktadır.

Tarlov Kisti Teşhisi

Tarlov Kisti veya Perinöral Kistler genellikle hastalarda klinik bir belirtiye neden olmamaktadır. Kistlerin sayısının arttığı durumlarda veya boyutça büyüdükleri durumlarda, hastalarda birtakım belirtiler ortaya çıkabilmektedir. Bu belirtilerin kaynağının bulunması için birtakım görüntüleme yöntemine başvurulmaktadır.

MR: Tarlov Kistleri, lomber yani sırt bölgesinin ayrıntılı MR görüntüleme yöntemiyle incelenmesi sonucunda tanı almaktadır. MR görüntüleme yönteminde, yumuşak doku oldukça başarılı bir şekilde görüntülenebilmektedir. Bu görüntüleme yönteminde kemik yapısı, yumuşak doku kadar net görüntülenememektedir. MR görüntüleme yönteminin herhangi bir radyasyon riski bulunmamaktadır.

BT – Miyelografi: Tarlov Kistinin daha detaylı bir şekilde görüntülenmesinin istenmesi durumunda BT – Miyelografi görüntüleme yöntemi uygulanabilmektedir. BT – Miyelografi sonrasında hastaların araç kullanmaması gerekmektedir. Bu yüzden bu işleme gelirken, hastaların yanlarında birilerinin olması gerekmektedir. Bu hastaların gece yarısından sonra aç kalması gerekirken, değerli eşyalarını evde bırakması önerilmektedir.

EMG: Hastalarda sinir hasarının olup olmaması hakkında bilgi sahibi olmak için EMG yöntemine başvurulmaktadır. EMG çekilirken sorunlu olduğu düşünülen bölgelere, elektrotlar yerleştirilir. Bu bölgelere elektrot aracılığıyla akım verilir ve sinir hasarının boyutu tespit edilmeye çalışılır.

Tarlov Kisti Tedavisi

Tarlov Kisti veya Perinöral Kisti genellikle belirti vermediği için, çoğu durumda tedaviye ihtiyaç duymamaktadır. Birtakım belirtilere neden olan Tarlov Kistlerinde, bilgisayarlı tomografi kılavuzluğunda, ilgili kistlere ulaşılmaktadır. İlgili kistlere ulaşıldıktan sonra, bu kistlerin boşaltılması gerekmektedir. Boşaltılan kistlerin sinire yaptığı baskı azalır ve hastanın belirtilerinde gerileme olması beklenir. Bazı durumlarda ise kist içerisine “fibrin tutkalı” yerleştirilebilir. Fakat fibrin tutkalı enjekte edilen kistlerdeki düzelme genellikle kalıcı olmamaktadır. Bu durumda, kistler kendini tekrarlayabilmektedir. Dolayısıyla bu hastalarda, kistin olduğu bölgeye kortikosteroid etken maddeli enjeksiyonlar yapılabilmektedir.

Kistin gittikçe büyümesi durumunda, nörolojik bulguların ilerlemesi durumunda veya diğer tedavi yöntemlerine yanıt vermeyen durumlarda mikro – cerrahi yöntemlerine başvurulabilmektedir. Mikro – cerrahi yöntemlerle beraber kistin boşaltılması ve sinirde bası yaratmaması hedeflenmektedir. Fakat bu yöntemin menenjit, beyin omurilik sıvısının sızıntısı gibi istenmeyen yan etkilere neden olabileceğini de unutmamak gerekmektedir.

Tarlov Kisti Tedavi Edilmezse

Toplumun yaklaşık olarak %5 – 10’unda görülen Tarlov Kisti veya Perinöral Kist, hastalarda genellikle ciddi bir klinik belirtiye yol açmamaktadırlar. Ciddi bir belirtiye yol açmayan Tarlov Kistinin tedavi edilmesine gerek duyulmamaktadır. 

Gittikçe büyüyen veya sayısı artan Tarlov Kistleri birtakım belirtilere yol açabilmektedir. Tarlov Kistleri, ilgili alandaki sinirlere basarak birtakım problemlere yol açabilmektedir. Sinir basısı yapan Tarlov Kistleri tedavi edilmediği takdirde, idrar kaçırma veya idrarını hissedememe gibi problemlere neden olabilmektedir. 

İdrar problemlerine ek olarak tedavisiz kalmış kistler kabızlığa ve bacaklarda kuvvet kaybına neden olabilmektedir.

Tarlov Kistine Ne İyi Gelir?

Tarlov Kistinin kesin nedeni tam olarak bilinememektedir. Kesin nedeni tam olarak bilinemeyen Tarlov Kistinin büyümesine neden olan bazı durumlar bilinmektedir. Bu durumlardan uzak durmak kistin büyümesini engellemeye yetecektir. Bu durumlardan uzak durulmaması halinde Tarlov Kisti daha da büyüyerek sinir basısına neden olacaktır. Sinir basısına neden olan kistler de birtakım mesane, bağırsak ve kuvvet problemlerine neden olmaktadır.

  • Tarlov Kisti olan bireylerin ağır kaldırma gibi bel bölgesine yük bindirecek işlemlerden uzak durmaları gerekmektedir. Ağırlık kaldıran veya beline yük bindiren hastalarda, kistler gitgide büyüyecektir. Büyüyen kistler ilgili sinirde basıya neden olarak, hastanın klinik belirtilerinde bozulmalara sebebiyet verebilmektedir.
  • Tarlov Kisti olan bireylerin dengeli bir şekilde spor yapmaları veya dengeli bir şekilde yürüyüş yapmaları gerekmektedir. 
  • Tarlov Kisti veya Perinöral Kisti olan bireylerin dengesiz hareketlerden kaçınmaları gerekmektedir. Dengesiz hareketler sonucunda bu bireylerde düşme gibi olaylar oluşursa, bu durum hastalığın gidişatını kötü anlamda etkileyebilmektedir.  

Tarlov Kistine Ne İyi Gelmez?

Tarlov kisti toplumda her 10 kişiden 1’ inde var olduğu tahmin edilen bir kisttir. Bu kistler genellikle bir belirtiye neden olmamakla birlikte, tesadüfi bir MR sonucunda da görülebilmektedirler. Bu kistler bazı durumlarda büyüyebilmektedirler. Hastaların bu durumlardan kesinlikle kaçınması gerekmektedir. Kaçınmamaları durumunda kistler daha da büyüyecektir ve büyüyen kistler sinir basısına neden olarak ek birtakım problemlere yol açacaktır. 

  • Ağırlık kaldırma gibi bel bölgesine yük bindiren işlemlerde bulunmak Tarlov Kistine kesinlikle iyi gelmeyecektir. Ağırlık kaldırılmasına bağlı kistte büyüme gelişebilmektedir. Büyüyen kistler de birtakım ek problemlere neden olacaktır.

Tarlov Kisti İlaçları

Tarlov Kistinin tedavisinde öncelikle medikal tedavi denenmektedir. Sinir hasarı bulunmayan ve bel ağrısı bulunan bireylerde ağrı kesici ilaçlar denenmektedir. Ağrı kesici ilaçlar Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon bölümünce kararlaştırılmaktadır. Ağrı kesici ilaçlara yanıt verilmeyen durumlarda ise cerrahi tedaviye başvurulabilmektedir.

Non – Steroid Anti İnflamatuar İlaçlar: NSAİD grubu olan ilaçlar genellikle zayıf asidik karakterde olan ilaçlardır. Bu ilaçların yarı ömürleri genellikle kısa olmakla beraber, iltihap giderici ve ağrı kesici etkileri bulunmaktadır. En iyi iltihap giderici ilaç olarak parasetamol gösterilebilirken, en iyi ağrı kesici olarak Ketorolak etken maddeli ilaçlar gösterilebilmektedir. Ketorolak etken maddeli ilaçlar aynı zamanda ameliyat sonrasındaki ağrının giderilmesinde de kullanılabilmektedir. Uzun süreli kullanımda böbreklerde birtakım problemlere yol açabileceği için, dikkatli ve doktor kontrolü altında kullanılması önerilmektedir. 

Tarlov Kisti Ameliyatı

İlerleyen nörolojik bulguları olan hastalarda, kistin gittikçe büyümesi durumunda veya diğer tedavi yöntemlerine cevap vermeyen durumlarda cerrahi yöntemlere başvurulabilmektedir. Mikro – cerrahi yöntemler sayesinde kistin boşaltılması ve kistin sinir basısı yapması engellenebilmektedir.

Dekompressif Laminektomi: Dekompressif Laminektomi adı verilen işlemde omurga kanalını kaplayan omurganın arka kısmı alınmaktadır. Bu sayede omurga kanalının genişlemesi gerçekleşmektedir. Genişleyen omurga kanalı sayesinde, kistin sinire bası yapmasının önüne geçilmeye çalışılmaktadır. Bu cerrahi işlemden 3 hafta sonrasına kadar bele yük bindirecek bütün aktivitelerden uzak durmak gerekmektedir. 

Sonuç olarak Tarlov Kistinin ameliyatının en sık karşılaşılan istenmeyen yan etkisi Beyin – Omurilik Sıvısının sızması olayıdır. Bazı durumlarda Beyin – Omurilik Sıvısının sızması durumu herhangi bir ek müdahaleye gerek duymadan iyileşebilmektedir. Bazı durumlarda ise ek bir müdahaleye ihtiyaç duyulmaktadır. Beyin – Omurilik Sıvısının sızması durumlarında hastalara birtakım önerilerde bulunulmaktadır. Bu hastalara genel olarak yatak istirahatinin verilmesi önerilmektedir. Bu hastaların yattıkları esnada, yatağın ayak bölmesinin kaldırılması önerilmektedir. Dekompressif Laminektomili hastaların korse takması da önerilen bir diğer işlemdir. Korse sayesinde bu hastalarda belde olası bir şekilde oluşabilecek şişliklerin önlenmesi hedeflenmektedir. 

Tarlov Kisti için Hangi Doktora Gidilir?

Toplumda neredeyse her 10 kişide 1 görülen Tarlov Kistleri genellikle bir belirti vermemektedir. Tarlov Kistlerinin ağırlık kaldırma veya travmaya bağlı büyümesi sonucunda hastalarda birtakım belirtiler görülebilmektedir. Bacaklarda kuvvet kaybı, bacaklarda his kaybı, yeni başlayan idrar kaçırma problemleri veya yeni başlayan ve devam eden kabızlık şikayetleri olduğu takdirde Nöroloji Bölümüne, Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Bölümüne veya Beyin Cerrahisi Bölümüne başvuruda bulunmak gerekmektedir. 

Makaleyi faydalı buldun mu?
30
1
Makeleyi Paylaşın

Tarlov Kisti ile İlgili Sıkça Sorulan Sorular

Tarlov kisti tehlikeli mi?

Tarlov Kisti veya diğer adıyla perinöral kist, genellikle bir belirti vermemektedir. Tarlov Kisti ağır kaldırma ve yanlış fiziksel aktiviteler sonucunda büyüyerek birtakım belirtilere neden olabilmektedir. Büyüyen kistler sinir basısına bağlı olarak idrara çıkamama, kabızlık gibi sorunlara yol açabilirken; kaslarda güçsüzlük ve kaslarda incelme gibi belirtilere de neden olabilmektedir.

Dr. İbrahim Halil Falay