Sistemik İnflamatuar Yanıt Sendromu (SIRS), vücudun enfeksiyon, travma veya diğer stres faktörlerine karşı geliştirdiği sistemik bir inflamasyon yanıtıdır. İlk olarak 1992’de tanımlanan SIRS kriterleri, sepsis ve septik şok gibi hayatı tehdit eden durumların erken tanısında klinisyenlere yol gösterici olarak kullanılır. Bu yazıda, SIRS kriterlerinin detaylarını, klinik önemini ve tedavi yaklaşımlarını ele alacağız.
SIRS Tanısı İçin Gerekli Kriterler
SIRS tanısı için aşağıdaki parametrelerden en az ikisinin bir arada bulunması gerekir:
- Vücut Isısı: >38°C veya <36°C (rektal, oral veya kateter ile ölçüm).
- Kalp Hızı: >90/dakika (taşikardi).
- Solunum Hızı: >20/dakika veya PaCO2 <32 mmHg (hiperventilasyon).
- Lökosit Sayısı: >12.000/mm³, <4.000/mm³ veya %10’dan fazla bant formu (immatur hücreler).
SIRS’ın Klinik Önemi
SIRS kriterleri, özellikle enfeksiyon kaynaklı sistemik inflamasyonun erken evrelerini tanımlamak için kullanılır. Ancak bu kriterler spesifik olmadığından, tek başına tanı koydurucu değildir. Örneğin, ameliyat sonrası hastalarda veya yanık vakalarında enfeksiyon olmadan da SIRS gelişebilir. Sepsis tanısı için SIRS kriterlerine ek olarak kanıtlanmış veya şüpheli bir enfeksiyonun varlığı gereklidir.
SIRS ve Sepsis İlişkisi
Sepsis, SIRS kriterlerinin enfeksiyonla birleşmesi durumunda tanımlanır. 2016’da yayınlanan Sepsis-3 kılavuzunda SIRS kriterlerinin yerini qSOFA (Hızlı Sepsis İlişkili Organ Yetmezliği Değerlendirmesi) almış olsa da, halen birçok klinik protokolde SIRS önemini korumaktadır. Özellikle erken müdahale gerektiren vakalarda SIRS, enfeksiyon şüphesini hızla artırmak için kullanışlıdır.
SIRS’a Yol Açan Nedenler
- Enfeksiyonlar: Bakteriyel (sepsis), viral (COVID-19) veya fungal enfeksiyonlar.
- Travma: Büyük cerrahi operasyonlar, yanıklar veya multipl kırıklar.
- İskemi: Myokard enfarktüsü, bağırsak iskemisi.
- Otoimmün Hastalıklar: Romatoid artrit, SLE gibi sistemik inflamasyonla seyreden durumlar.
Tedavi Yaklaşımları
SIRS tedavisi altta yatan nedene yönelik planlanır. Enfeksiyon şüphesi varsa ampirik antibiyotikler (seftriyakson + vankomisin) başlanır. Hemodinamik stabilizasyon için sıvı resüsitasyonu ve vazopresörler (noradrenalin) kullanılabilir. Ateş kontrolünde parasetamol tercih edilirken, steroidler ancak septik şok gibi spesifik durumlarda önerilir.
Komplikasyonlar ve İzlem
SIRS tedavi edilmezse çoklu organ yetmezliğine (MODS) ilerleyebilir. Hastaların düzenli olarak vital bulguları (kan basıncı, idrar çıkışı) ve laboratuvar parametreleri (laktat, CRP) takip edilmelidir. Yoğun bakım ünitesinde invaziv monitorizasyon, özellikle hemodinamik desteğe ihtiyaç duyan hastalarda hayat kurtarıcıdır.
Önleyici Stratejiler
- Cerrahi öncesi profilaktik antibiyotik kullanımı.
- Hastane enfeksiyonlarını azaltmak için el hijyeni ve sterilizasyon protokollerine sıkı uyum.
- Yüksek riskli hastalarda erken mobilizasyon ve beslenme desteği.
Sonuç Yerine
SIRS, klinikte sık karşılaşılan ve acil müdahale gerektiren bir durumdur. Kriterlerin doğru yorumlanması, sepsis gibi ölümcül tabloların önlenmesinde anahtar rol oynar.