Ses Tellerinde Nodül

Ses tellerinde nodül, ses tellerinde oluşan her iki tarafı tutan yüzeyde kabarık toplu iğne şeklinde doku kalınlaşmalar olup cerrahi, ses terapisi ve egzersizler ile tedavi edilmektedir.

Ses Tellerinde Nodül Nedir?

Ses tellerinde nodüller veya tıptaki adı ile vokal kord nodülleri genellikle ses tellerinin orta üçte bir kısmında oluşan ve her iki tarafı tutan yüzeyden kabarık toplu iğne şeklinde doku kalınlaşmalarıdır.

Henüz küçük ve yeni oluşmuş ses teli nodülleri genellikle ses tellerinin her iki tarafında düz, saydam, yumuşak mukoza zarı şişkinliği ile karakterizedir. Daha büyük vokal kord nodüllerinde ise nodüllerin uçları birbirine dokunmakta veya birbirleri içine girebilir ve sertleşmiş vaziyettedir.

Vokal kord nodüllerinin uzun zaman önce oluşmuş olup daha eski ve sertleştirilmiş formlarında, yüzeyde sert nasırlaşmalar oluşabilir. Bu zaman içerisinde sertleşmiş nodüllerin sürekli kuvvetli bir şekilde birbirlerine sürtünmesinden meydana gelmektedir.

Ses telleri özel bir yapıya sahiptir ve iki katmandan oluşmaktadır. En dışta mukoza bulunurken onun altında lamina propria isimli bağ dokusu bulunmaktadır. Ses tellerinde nodüller geliştiğinde hem ses tellerinin yüzeyi hem de altında bulunan lamina propria yüzey tabakası kalın olmaktadır.

Lamina propria mukoza zarının rahatça hareket etmesini sağlamakta ve dolayısıyla insan sesinin tonal güzelliğinden sorumlu olan yumuşak kaygan katmandır. Bu alandaki değişiklikler çoğunlukla az ya da çok belirgin ses kısıklıklarına yol açmaktadır.

Ek olarak ses telleri nodüllerinin orta ve ciddi formlarında ses tellerinin tamamen kapanması bozulmaktadır.

Ses Tellerinde Nodül Belirtileri Nelerdir?

Ses tellerinde bulunan nodüllerinin karakteristik belirtisi tıpta disfoni olarak adlandırılan ses bozukluğudur. Bozukluğun şiddeti kişiden kişiye büyük ölçüde değişebilmektedir. Bununla birlikte genel olarak nodüllerin sayısı ve boyutu ve sesin kalitesi birbiriyle ilişkilidir.

Sesteki değişim farklı niteliklerle tanımlanabilir. Çoğunlukla sesin kısık olması, kabalaşması, sesin aralıklı olarak kesilmesi gibi şikayetler hastalar tarafından tarif edilmektedir. 

Ayrıca boğazda takılma ve öksürme isteği veya hissi de tipiktir. Ancak bu refleks olarak gelişen ve ihtiyaç duyulan öksürme isteği ile birlikte şikayetler ne yazık ki düzelmemektedir. Bazı durumlarda ses tellerinde nodülleri olan kişilerde bir süre konuşamamaktadırlar.

Vokal kord nodülleri ile ilişkili ses bozukluğu genellikle ilgili kişiler tarafından çok rahatsız edici olarak algılanmaktadır. Nodüller kronikleşmemiş yani uzun süredir bulunmayıp yeni oluşmuş ise belirtiler bir süre sonra ses doğru bir şekilde korunursa geri çekilecektir.

Bununla birlikte etkilenen insanlarda bozukluğun ve nodüllerin nüksü yüksek bir ihtimalle beklenmektedir. Bu yüzden sesin genel olarak koruması önerilmektedir.

Ses Tellerinde Nodül Nedenleri Nelerdir?

Genel olarak ses tellerinin aşırı kullanımı nodül oluşumunun ana nedenidir.

Bu aşırı kullanım bireysel olarak farklı sebeplerden dolayı olabilir. Özellikle şarkıcılar gibi seslerine iş gereği profesyonel olarak çok fazla yük bindiren insanları etkilenmektedirler. 

Telefon santrallerinde çalışanlar, öğretmenler ve eğitimciler de riskli grup içerisindedir. Ek olarak çok yüksek sesle konuşmaya alışkın olan işitme kaybı olan kişilerinde nodül geliştirme riski artmaktadır.

Bazı insanların ses tellerinde nodül geliştirmeye daha eğilimli olduğu bulunmuştur. Ancak bunun nedeni henüz tam olarak anlaşılamamıştır.

Yanlış uygulanan vokal teknik bazı durumlarda sebep olduğu düşünülmektedir. Ses tellerinde nodül gelişme ihtimali yüksek olan başka bir grup ise  sık sık çığlık atan ve ağlayan bebeklerdir. 

Çocuklarda mümkünse nodüllerin oluşmasını önlemek için ağlamanın nedeni bulunmalı ve ağlamasının kesilmesi sağlanmalıdır. Bunlarda temel olarak ses tellerine aşırı yüklenme sonucu yumuşak nodüllere yol açan ödemleşmeler meydana gelmektedir. 

Bunlar genellikle sesi koruyarak düzelebilmektedirler. Vokal kordların uzun süreli aşırı yüklenmeye bağlı cerrahi olarak çıkarılması gereken yumuşak nodüllerin altında sert nodüller oluşmaktadır.

Ek olarak kuru hava veya sigara dumanı gibi faktörler de nodüllerin oluşmasına neden olduğu bilinmektedir.

Ses Tellerinde Nodül Teşhisi 

Hastalığın teşhisi genelde hastanın uzun süredir var olan bir türlü düzelmeyen ses bozukluğundan dolayı bir Kulak Burun ve Boğaz (KBB) uzmanı tarafından muayene edildiğinde konulmaktadır.

Tıbbi muayene sırasında özel teknikler ve çeşitli cihazlar kullanılarak ses telleri görülebilir ve hareketleri değerlendirilebilir. Bu amaçla yapılan muayene türü laringoskopi olarak adlandırılmaktadır

Ses Tellerinde Nodül Tedavisi

Ses tellerinde nodül varlığında tedavi her zaman gereklidir. Burada ses tellerinin aşırı uyarılmasından kaçınmak ve dinlendirmek tedavi prosedürlerinde her zaman ön planda olmaktadır.

Yani her şeyden önce hastaların kendi sesini dinlendirmesi veya fazla kullanmasından kaçınması önemlidir. Mümkünse belirli bir süre boyunca konuşma veya şarkı söylemekten kaçınılmalıdır. 

Ek olarak ses terapisi ses oluşumunu normalleştirmeye ve böylece aşırı yüklenmeyi önlemeye yardımcı olabilir.

Sesi korumayı amaçlayan ses terapisi vokal kord nodüllerinin belirtilerini ve nedenlerini tedavi etmeye yardımcı olabilir. Ses terapisinde özellikle konuşma sürecinde olumsuz solunum paternlerini önlenmesi amaçlanmaktadır.  

Hasta solunum ve konuşma organlarını algılaması ve fizyolojik kullanımı üzerine spesifik egzersizlerle, ses tellerinin birbirine sürtmesinden kaçınmayı öğrenmektedir. Bu terapi yöntemi özellikle çocuklar için çok eğlenceli geçmektedir.

Ses teli nodüllerinin nedeni aşırı ve yüksek sesli ağlamalar ise, çocuklarda tedavi ideal olarak aile danışmanlığı ile desteklenmelidir. Çocuğun davranışları ve aile ortamının biz uzman tarafından analizi, psikoterapiden çeşitli yaklaşımlar yoluyla çocuğun aşırı ağlamasının önüne geçilerek bir tedavi başarılı olabilir.

İlaçlar ses tellerinde nodül varlığında çok nadiren kullanılmaktadır. Ancak bazen inhalasyon veya stimülasyon akım terapisi (TENS) gibi alternatif tedavi yöntemlerine başvurulabilir. 

Böylece mukozadaki değişikliklerin mümkün olduğunca önüne geçmek çabalanmaktadır. Ek olarak sigara içmek gibi zararlı uyaranlardan kaçınmak her zaman tavsiye edilmektedir.

Yukarıda sayılan tedavi yöntemleri yeterli değilse, nodüller genellikle cerrahi olarak çıkarılır. Çoğu durumda bu ameliyatlar başarılı bir şekilde ve sadece çok nadir komplikasyonlarla sonuçlanmaktadır.

Kalıcı ses değişiklikleri ameliyatın yaygın komplikasyonlarından birisidir. Bununla birlikte ses tellerinde yeni bir nodül gelişmesini önlemek için böyle bir müdahaleden sonra genellikle ses terapisi önerilmektedir.

Ses Tellerinde Nodül Ne İyi Gelir?

 Ses Tellerinde Nodül oluşumunu engellemek veya belirtilerini hafifletmek için bireysel uygulayabileceğiniz önlemler aşağıda verilmiştir.

  • Sigarayı bırakın ve sigara dumanı ile dolu odalarda olmaktan kaçının.
  • Hipotiroidizm, sinüzit, alerji veya reflü gibi hastalıklar nodül oluşumunu kolaylaştırdığı için, bunların varlığında tedavisini mutlaka gerçekleştirin.
  • Aşırı alkol kullanmaktan kaçının
  • Kafein içeren örneğin çay veya kahve gibi içeceklerin tüketimini sınırlayın.
  • Günlük ortalama 2-3 litre su tüketmeye özen gösterin
  • İyi be kaliteli gece uykuları olumlu yönde etki edecektir.
  • Sesin yeterli dinlenmesi sağlanmadan aşırı konuşmaktan veya yüksek sesle konuşmaktan kaçının.
  • Kalabalık bir ortamda iseniz ve yüksek sesle konuşmanız gerekecek ise mikrofon kullanın.
  • Evinizde havayı nemlendirmek üzere tasarlanmış teknolojik bir alet bulundurun ve düzenli olarak çalıştırın
  • Şarkı söylemeden veya uzun süreli konuşmadan önce sesiniz için ısıtma egzersizleri yapın.
  • Gelecekteki konuşma yükümlülüklerini tahmin ederek sesinizi dinlendirin.
  • Üst solunum yolu enfeksiyonunuz varsa şarkı söylemek veya aşırı konuşmaktan kaçının.
  • Ellerinizi sık sık yıkayın.
  • Kaslarda oluşan herhangi bir gerginlik durumunu azaltmak için stres azaltma teknikleri, bilişsel terapi veya yoga gibi yöntemlere başvurun.

Ses Tellerinde Nodül Ameliyatı 

Vokal kord nodüllerinin cerrahi olarak çıkarılması çoğu durumda gerekli değildir.

Ses tellerinin yeterli düzeyde dinlenmesi sonucunda nodüller genellikle kendiliğinden geri çekilmekte ve rahatsız edici belirtiler de fark edilir bir düzeyde azalmaktadır.

Bununla birlikte nodüllerin çıkarmasını amaçlayan ameliyat hastanın şikayetlerini tamamen iyileştirebilir. Bu özellikle vokal kordların ilk nodül oluşumundan sonra yeterli düzeyde korunmaması ve nodüllerin artık kalıcı olduğu durumlarda geçerlidir.

Bu durumlarda daha önce oluşturulmuş sözde yumuşak nodüllerden daha sert nodüller oluşabilir.

Bu sert nodüller sadece ameliyatla çıkarılabilir. Bu ameliyatı yapacak kişiler Kulak Burun ve Boğaz uzmanlarıdır. Ameliyatın kendisi küçük bir ameliyattır ve genellikle ciddi komplikasyonlarla ilişkili değildir.

Bununla birlikte, her ameliyatın belirli bir riski olduğundan, ameliyattan kaçınmak için nodül oluşumundan hemen sonra sesin korunması tavsiye edilmektedir.

Ayrıca gerçekleştirilen bir ameliyat sonrasında ses tellerine aşırı yüklenme devam ederse nodüllerin yine gelişebileceği de belirtilmelidir. Hastalığın başlangıç zamanında nodüllerin ameliyat ile çıkarılmasından ziyade ses tellerinin dinlendirilmesi ve konuşma terapisi tercih edilmektedir.

Çocuklarda ve Bebeklerde Ses Tellerinde Nodül

Çocuklar ve bebeklerde de ses tellerinde nodül oluşabilir. Bu tür nodüllerin çok fazla ağlama sonucunda geliştiği bilinmektedir. Bu durum genellikle çocuklarda ses kısıklığı meydana geldiğinde aileler tarafından fark edilmektedir.

Yetişkinlerde olduğu gibi, ses kısıklığı, sesin kabalaşması ve boğazda sürekli rahatsızlık hissi ve öksürme isteği gibi belirtiler ortaya çıkmaktadır.

Çocukların yüksek sesle konuşmasının sebebi işitme bozukluğu gibi bir rahatsızlık neden olabileceğinde bu tür durumu dışlamak için işitmenin de incelenmesi önerilmektedir.

Ses tellerinin kalıcı hasarını önlemek için tedaviye erken başlaması önemlidir. Çocuk sesi sakin bir şekilde kullanmayı öğrenmelidir.

Çocuklar genellikle yüksek sesle konuşarak kendilerini duyurmak istediklerinden, ebeveynler de çocuğun sakin bir ortamda olmasını ve ortaklaşa bir yol bulmayı denemeyi sağlayarak tedaviyi teşvik edebilirler. Çoğu durumda sesin aşırı zorlanmasının önüne geçildiği takdirde nodüller ergenlik dönemine kadar kaybolmaktadır.

Ses Tellerinde Nodül için Hangi Doktora Gidilmeli?

Genel olarak vokal kord nodüllerin varlığında bit doktor tarafından kapsamlı bir muayene her zaman önerilmektedir. Ses tellerindeki nodüllerden kaynaklanacak komplikasyonlar veya şikayetler muayene sonrasında doktorunuz tarafından belirlenen tedaviyle önlenebilir.

Vokal kord nodülleri tedavi edilmezse kendi kendini iyileştirme gerçekleşmez ve belirtiler kötüleşecektir. Eğer etkilenen kişi artık konuşmakta zorlanmakta ise acilen bir Kulak Burun Boğaz doktoruna danışılmalıdır.

Hastanın konuşmasında zorluk çekmesi kişi için uyarıcı olmalıdır çünkü çok ciddi durumlarda kalıcı ses kısıklığı meydana gelebilir.

Birçok durumda etkilenenler boğazlarında bir rahatsızlık olmasından şikayetçi ve öksürmekle bu rahatsız verici durumdan kurtulmaya çalışmaktalar. Bu da ses tellerine daha fazla zarar vermektedir.

Makaleyi faydalı buldun mu?
1
0
Makeleyi Paylaşın

Ses tellerinde nodül ile İlgili Sıkça Sorulan Sorular

Ses Tellerinde Nodül Kanser Midir?

Prekanseröz (kanser öncesi) bir durum, örneğin mukoza zarında bulunan hücrelerinde çoğalarak polip denilen yapıları oluşturmaları şeklinde kendini gösterebilen dokudaki bir değişikliktir. Kötü huylu bir tümörün olası bir öncüsüdür veya kötü huylu bir kansere geçiş evresinde oluşabilir.

Bununla birlikte ses tellerinde ortaya çıkan nodüller ses tellerinin aşırı kullanımından kaynaklanmakta ve iyi huylu (benign) büyümelerdir. Yani kanser öncesi görülebilen bir durum değildir. Başarılı tedaviden sonra nodüller sıklıkla kendi kendine iyileşmektedir.

Ancak bu zararsız ses tellerinde oluşan nodüller ile ses telleri de dahil olmak üzere tüm larenkste mukozal nodüllerin oluşabileceği larinks papillomatozisi arasında bir ayrım yapılmalıdır. 

Bunlar genellikle insan papilloma virüsü (HPV) ile bulaşmaktadır. HPV genellikle oral cinsel ilişki yoluyla bulaşma ihtimali yüksek olan bir virüstür. Bunlar prekanserdir ve bu nedenle gırtlak kanserine dönüşebilir.

Int. Dr. Sultan Çalış