Safra Kesesi Ağrısı

Safra kesesi ağrısı, safra kesesi, pankreas ve karaciğer kaynaklı hastalıklar sonucunda ortaya çıkan ağrı olup medikal ve cerrahi yöntemler ile tedavi edilmektedir

Safra Kesesi Ağrısı Nedir? 

Safra kesesi; karaciğerin altında bulunan kese gibi bir organ olup, karaciğerde üretilen safra sıvısının depolandığı ve yoğunlaştırıldığı, yemeklerden sonra yağların sindirimi için safrayı ince bağırsağın bir bölümü olan oniki parmak bağırsağına boşaltma görevi vardır.

Safra kesesi ağrısı; safra kesesi, pankreas ve karaciğer kaynaklı hastalıklar sonucunda çıkan karın bölgesinde ortaya çıkan ağrıdır. 

Hastaların bu konuda en çok merak ettiği sorulardan biri safra kesesi ağrısı nerede olur? olup safra kesesi ağrısının karnın sağ tarafında yerleşim gösterdiği bilinmelidir.

Safra Kesesi Ağrısı Belirtileri Nelerdir?

Safra kesesi ağrısı altta yatan nedene göre başka belirtiler ile birliktelik gösterebilir. Hastaların en çok merak ettiği sorular safra kesesi ağrısı nereye vurur?, safra kesesi ağrısı sırta vurur mu? 

Ve safra kesesi ağrısı sol tarafa vurur mu? Soruları olup bu soruların cevaplarının bilinmesi hastanın safra kesesinde sorun olduğunu fark etmesi için önemlidir. Safra kesesi ağrısı müdahale edilmediği takdirde öncelikle karın bölgesinde sağdan sola yayılım gösterir, daha sonra sırta ve mideye yayılabilir. 

Safra kesesindeki hastalığın daha çok ilerlemesi durumunda omuza kadar yayılım görülebilir. Safra kesesi ağrısına terleme ve nefes darlığının eşlik etmesi sık görülen bir durumdur.

  • Safra kesesi ağrısı; safra kesesi taşına bağlı olarak ortaya çıkıyor ise hazımsızlık ve şişkinlik şikayetlerinin eşlik etmesi sık görülür. Safra kesesi ağrısı genelde karnın sağ tarafında ve orta üst bölümünde lokalize iken ağrının şiddetlenmesi ile yayılabilir. Hastaların merak ettiği bir diğer soru olan safra kesesi ağrısı sol tarafa vurur mu sorusunun cevabı ise şiddetlenen safra kesesi taşı ağrısının sol tarafta da belirti verebileceği yönündedir. Safra kesesinin tahriş olması sonucunda ise ağrı 4 – 5 saatten fazla sürebilir.
  • Safra kesesi ağrısı safra kesesi kanserine bağlı olarak da ortaya çıkabilir. Bu durumda hastalarda safra kesesi ağrısına; sarılık, bulantı – kusma, koyu renkli (çay rengi) idrar ve beyaz renkli dışkı (akolik gaita), yiyeceklere tahammülsüzlük ve zayıflama eşlik edebilir.
  • Koledokolitiazis denilen safra kanalında taş oluşumuna bağlı ortaya çıkan safra kesesi ağrısı mevcut ise bu ağrıya biliyer kolik adı verilen yemekten sonra ortaya çıkan karın ağrısı ve bulantı tablosu, kolanjit adı verilen safra yolu iltihabı, tıkanma sarılığı, kolanjiohepatit adı verilen karaciğer enfeksiyonu, karaciğer apseleri ve pankreas iltihabı eşlik edebilir.
  • Kolesistite bağlı safra kesesi ağrısında; ağrıya mide bulantısı, kusma, aniden ateş yükselmesi, iştahsızlık, baş dönmesi gibi şikayetler görülebilir.
  • Kolanjit adı verilen biliyer sistemin enfeksiyonuna bağlı ortaya çıkan safra kesesi ağrısına; sarılık, kan basıncının düşmesi ve bilinç bulanıklığı eşlik edebilir.
  • Biliyer kolik olarak bilinen safra yollarının tıkanması durumunda safra kesesi ağrısı aniden ortaya çıkar ve hızla artış gösterir. Bel ağrısı, bulantı ve kusma biliyer koliğe bağlı safra kesesi ağrısına sıklıkla eşlik eder.

Safra Kesesi Ağrısı Nedenleri Nelerdir?

Safra kesesi ağrısı bir çok hastalığın işareti olabilir. Şikayetlere göre altta yatan hastalığın tespit edilmesi önemlidir 

  • Safra kesesi taşı: Toplumda her 5 kişiden birinde bulunan safra kesesi taşları, safrada çok fazla kolesterol ve bilirubin bulunması sonucu safranın yeteri kadar boşalamaması sonucu ortaya çıkar. Hastaların %70’i safra kesesi taşı olduğunu bilmese de bazı hastalarda belirtilere sebep olabilir. Bu belirtilerden ilki ise safra kesesi ağrısı olarak bilinen ve karnın sağ üst tarafında yerleşimli ağrıdır. Safra kesesinde oluşan taşlar farklı tipte olabilir:
    • Kolesterol taşları: Çok büyük olmayan kolesterol taşları genelde yumuşaktır. İçeriğine göre ikiye ayrılır:
      • Saf kolesterol taşları: Genelde tek olan saf kolesterol taşları, sarı – beyaz renkte olup, yuvarlak ve pürüzsüz yüzeylidirler. 
      • Mikst kolesterol taşları: Kolesterol, bilirubin, kalsiyum tuzları, yağ asitleri ve proteinden oluşurlar. Çok sayılı olup genelde kahve renklidirler.
    • Pigment taşları: Bilirubin ve kalsiyumdan oluşan pigment taşları bebekler ve çocuklarda daha sık görülür. Sert, pürüzlü yüzeyli ve serttir. Bakteriler ile yakından ilişkili olan safra kesesi taşlarıdır.
    • Kalsiyum karbonat taşları
  • Koledokolitiazis (Safra kanalı taşları): Safra kesesi taşı olan hastaların %10’ unda safra kanallarında da taş görülür. Safra kanalında taş olan hastalarda da en belirgin şikayet safra kesesi bölgesinde ağrıdır. Safra kanallarının tıkanması sonucu birçok ek sorun ortaya çıkabilir. Safra kesesi pankreatiti olarak bilinen pankreas iltihabı, safra kesesi iltihabı ve hasarı, karaciğer iltihabı ve hasarı, kana enfeksiyon yayılması gibi bir çok soruna zemin hazırlayabilir.
  • Biliyer kolik (Safra kanalında tıkanıklık): Genelde safra kesesi taşlarına ya da safra kanalı taşlarına bağlı olarak ortaya çıkan biliyer kolikte aniden ortaya çıkan safra kesesi ağrısı görülür.
  • Kolanjit (Biliyer sistemin enfeksiyonu): Safra kesesi ve safra kanallarında meydana gelen bakteriyel enfeksiyonlar sonucu ortaya çıkabilir.
  • Akut kolesistit (Akut safra kesesi iltihabı): Safra kanallarına yerleşen taşların safra kesesini tahriş etmesi sonucu gelişir.
  • Kronik kolesistit (Kronik safra kesesi iltihabı): Daha çok 40 yaşını geçmiş fazla kilolu kadınlarda görülen kronik safra kesesi iltihabında safra kesesi büzülür ve işlevini yerine getiremez hale gelir.
  • Safra kesesi kanseri: Safra kesesi kanserleri genelde 60 yaş üstü hastalarda görülen ve çok ciddi belirtiler vermediği için genelde ileri evrede yakalanan kanserlerdendir. Özellikle kese duvarından kaynaklanan ve kötü huylu olan safra kesesi kanserleri obezite, safra kesesi iltihapları, safra kesesindeki polipler ve bazı kimyasallara bağlı olarak gelişebilir.

Safra Kesesi Ağrısı Teşhisi

Safra kesesi ağrısı şikâyeti ile doktora başvuran hastalardan öncelikli olarak detaylı bir hasta öyküsü alınır; ek şikayetlerin varlığı, ağrının ne zamandır var olduğu, ağrının ne zaman artıp ne zaman azaldığı detaylı olarak sorgulanır. Sonraki aşamada fizik muayene yapılarak sarılık, ciltte renk değişiklikleri, ağrının hangi bölgelere vurduğu tespit edilir.

Safra kesesi ağrısına neden olan hastalıkların tespitinde kan testleri çok değerlidir. Safra kesesi ve karaciğerin fonksiyonlarını gösteren total ve indirekt bilirubin değerleri, AST, ALT, GGT ve alkalen fosfataz testleri önemlidir.

Sonraki aşamada ise radyolojik görüntüleme yöntemleri kullanılarak safra kesesinin ve safra kesesi kanalının görüntülenmesi sağlanır. 

  • Ultrasonografi (USG): O saatlik açlık sonrası ses dalgaları ile yapılan görüntüleme yönteminde safra yolu hastalıkları en net ve en kolay şekilde gözükür.
  • Manyetik rezonans görüntüleme (MRG): Aç karnına çekilen manyetik rezonans görüntüleme ile safra yolları ve pankreasın görüntülenmesi sağlanabilir.
  • Bilgisayarlı tomografi (BT): Çekilen bölgenin 3 boyutlu görüntülenmesi avantajı olan bilgisayarlı tomografi ultrasonografi ile net sonuçlar elde edilemediği zaman tercih edilebilir.
  • Manyetik rezonans kolanjiopankreatikografi (MRCP): Manyetik rezonans kolanjiopankreatikografi ile pankreas kanalını, safra kesesi ve yollarını, safra yollarının açık olup olmadığının görüntülenmesi sağlanabilir.
  • Endoskopik ultrasonografi (EUS): Endoskobun ucuna ultrason cihazı yerleştirilmesi ile ağızdan gönderilen endoskop yardımı ile safra yolları ve pankreasın görüntülenmesi sağlayan endoskopik ultrasonografi gerektiği zaman biyopsi (doku örneği) alınmasına da olanak sağlar.
  • Endoskopik retrograd kolanjiopankreatikografi (ERCP): Safra yolları ile on iki parmak bağırsağının görüntülenmesini sağlayan endoskopik retrograd kolanjiopankreatikografi ile safra kesesi, safra yolları, pankreas ve pankreas yollarında taş, darlık ve kanser gibi sorunların teşhisinde kullanılır.
  • Biyopsi: Minimal invaziv cerrahi tekniği ile biyopsi, ince iğne aspirasyon biyopsisi ya da kalın iğne aspirasyon biyopsisi seçenekleri olan biyopside safra kesesinden alınan doku örneği mikroskop altında incelenir.
  • Perkütan kolanjiografi: Boyalı ince bir iğne deriden safra kesesi alanına sokulur. X ışınları yardımı ile röntgen üzerinde net bir görüntü oluşturularak safra kesesinde tümör olup olmadığı tespit edilir.
  • Pozitron emisyon tomografisi taraması (PET): Safra kesesi kanseri tespit edildiği zaman diğer organlara yayılım yapıp yapmadığını göstermek için kullanılır.

Safra Kesesi Ağrısı Tedavisi

Safra kesesi ağrısında tedavi planlaması altta yatan nedene yönelik yapılır. Gerekli testler ve görüntüleme yöntemleri ile tanı konulduktan sonra tedaviye başlanır.

  • Safra kesesi taşına bağlı oluşan safra kesesi ağrısı tedavisi: Safra kesesinde taş tespit edilmesi durumunda cerrahi yöntemler ile safra kesesinin tamamen alınması gereklidir. Sadece safra kesesi taşlarının  alınması alınması durumunda Safra taşı oluşumuna neden olan denge bozukluğu devam ettiği için yeniden safra taşı oluşumu gözlenmesi sebebi ile sadece safra taşlarının alınması doğru bir tedavi yaklaşım değildir.  Cerrahi tedavi uygulamanın mümkün olmadığı hastalarda medikal tedavi seçenekleri değerlendirilir.  Bu amaçla safranın akışkanlığını arttıran ursodiol ve kenodiol gibi ilaçlar kullanılabilir. Ayrıca şok dalga litotripsi tedavisi ile böbrek taşlarında olduğu gibi safra taşlarının parçalanması sağlanabilir.
  • Safra yollarında taş oluşumuna bağlı safra kesesi ağrısı tedavisi: Küçük boyutta ve 1 – 2 adet olan safra yollarındaki taşlar genelde belirtiye sebep olmaz ve tesadüfen tespit edilirler. Bu durumda ek bir tedaviye gerek olmaz. Ancak boyut olarak büyük olan, sayısı fazla olan ya da bulunduğu yere bağlı olarak ciddi şikayetlere ve sorunlara neden olabilecek safra yolları taşları varlığında girişimsel yöntemler uygulanmalıdır. Bu yöntemlerden en yaygın olarak kullanılanı safra kanalının genişletmesi yöntemi olan ERCP ile sfinkterotomi yöntemidir.  Endoskopik retrograd kolanjiopankreatikografi ile safra kanallarının görüntülenmesi sağlandıktan sonra sfinkterotomi adı verilen bir kesi açılarak taşı çıkarmak için kanalın ince bağırsağa boşalması sağlanır. Ayrıca açık ve kapalı yöntemle safra kesesinin alınması da safra yollarında taş tedavisinde seçenek olarak değerlendirilir.
  • Safra kesesi iltihabına bağlı safra kesesi ağrısı tedavisi: Safra kesesi iltihabının belirtilerini azaltmak için ilaç tedavisi uygulanabilir. Hastalara antibiyotik verilerek iltihabın kontrol altına alınması gerekir. Ayrıca ağrılar için analjezik ilaçlar adı verilen ağrı kesici ilaçlar kullanılır. Safra kesesi iltihabında da uzun vadede tek tedavi seçeneği safra kesesinin alınmasıdır.
  • Safra kesesi kanserine bağlı safra kesesi ağrısı tedavisi: Safra kesesi kanserinde tedavi tümörün cerrahi olarak çıkartılmasına dayanır. Daha sonra radyoterapi ve kemoterapi ile tedavi desteklenir. Bazı hastalar tedavi edilemeyecek kadar ileri evrede yakalanabilir. Bu durumda hastanın yaşam kalitesini yükseltmek için sarılık ve ağrı kontrolü için ilaçlar ve endoskopik işlemler uygulanabilir. Perkütan drenaj (radyolojik girişim) ve sıcak kemoterapi adı verilen yöntemler denenebilir.

Safra Kesesi Ağrısı Tedavi Edilmezse 

Safra kesesi ağrısı altta yatan hastalıkların habercisi olduğu için safra kesesi ağrısı varlığında detaylı bir inceleme sonrası tedavi planlanmalıdır.

Safra kesesi taşına bağlı safra kesesi ağrısının tedavisiz kalması durumunda safra kesesi taşı kesenin delinmesine neden olarak karın zarı iltihabına neden olabilir. 

Safra kesesi taşının safra yollarına düşmesi ile safra yollarında tıkanmaya neden olarak iltihap oluşmasına neden olabilir. Safra kesesi kanseri hastalarının büyük çoğunluğunda safra kesesi taşı tespit edildiği için tedavisiz kalan safra kesesi taşlarının safra kesesi kanserine zemin hazırladığı düşünülmektedir.

Safra yollarındaki taşlara bağlı safra kesesi ağrısı oluşuyor ise ve tedavisiz kalırsa safra yollarında tıkanıklığa bağlı hastalarda sarılık,  iltihap şikayetleri ortaya çıkabilir. 

Safra kesesi iltihabı kana karışarak sepsis adı verilen tabloya neden olabilir. Safra kesesindeki ve safra yollarındaki taşlar akut pankreatit tablosu gelişmesine de neden olabilir.

Safra kesesi ağrısının altında safra kesesi kanseri var ise tedavisiz kalması durumunda hızlı bir şekilde ölümle sonuçlanabilir. 

Bu sebeple safra kesesi ağrısı şikâyeti olan hastalarda detaylı bir inceleme yapılması ve altta yatan nedene yönelik tedaviye başlanması gerekir.

Safra Kesesi Ağrısı İlaçları

Hastaların en çok merak ettiği konulardan birisi safra kesesi ağrısına hangi ağrı kesicinin kullanılmasının faydalı olacağıdır. 

Safra kesesi taşlarında, safra yollarında taş bulunması durumunda ve safra kesesi kanserinde ameliyat için geç kalınmış hastalarda analjezik ilaçlar adı verilen ağrı kesici ilaçlar kullanılır.

Bu ilaçlar: 

  • İbuprofen
  • Metil salisilat
  • Diklofenak sodyum
  • Flurbiprofen
  • Tiyokolşikozid

Şeklinde sıralanabilir. 

Ağrı kesici ilaçlar olan analjezik ilaçlar ile kontrol altına alınamayan ağrılarda  opioid analjezik ilaçlar adı verilen narkotik analjeziklerden:

  • Morfin
  • Kodein
  • Fentanil

 kullanılabilir.

Safra kesesi iltihabına bağlı safra kesesi ağrısı tedavisinde antibiyotik ilaçlar kullanılabilir.

  • Penisilin
  • Amikasin
  • Amoksisilin / Klavulonik asit
  • Azitromisin
  • Klaritromisin
  • Sefaperazon
  • Tetrasiklin

En yaygın kullanılan antibiyotiklerdir.

Safra kesesi kanserine bağlı safra kesesi ağrısı tedavisinde  ise kemoterapi ilaçları kullanılabilir.

Yaygın olarak kullanılan kemoterapi ilaçları:

  • Rituximab (rituksimab)
  • Cyclophosphamide (siklofosfamid)
  • Doxorubicin (hydroxydaunomycin)(hidroksidaunomisin)
  • Vincristine (vinkristin, onkovin)
  • Prednisolone (prednizolon)
  • Daunoblastin
  • İdarubisin
  • Kortizon
  • Siklofosfamid
  • L – asparajinaz
  • Metotrexate kortizon
  • Mercaptopurin

Olarak sıralanabilir.

Safra Kesesi Ağrısı Ameliyatı

Safra kesesi ağrısına sebep olan safra kesesi hastalıklarında en kesin sonuç alınan yöntem safra kesesinin tamamen çıkartılmasıdır. Kolesistektomi ameliyatı olarak bilinen safra kesesi çıkarılma ameliyatı için 3 farklı yöntem mevcuttur.

  • Açık kolesistektomi (klasik açık safra kesesi ameliyatı): Genel anestezi altında uygulanan ameliyatta karnın sağ üst kısmından 15 – 20 cm' lik bir kesi açılır. Bu kesiden safra kesesi tamamen çıkarıldıktan sonra kesi yeri kapatılır. Diğer yöntemlere göre daha ağrılı olan ve iyileşme süreci yavaş olan bir yöntem olması sebebi ile günümüzde çok tercih edilmese de daha önceden birden fazla karın içi ameliyatı olan ve karın içinde yapışıklık riski olan hastalarda bağırsak yaralanmalarını önlemek için tercih edilebilir.
  • Laparoskopik kolesistektomi (kapalı safra kesesi ameliyatı): Safra kesesi hastalıklarında altın standart olarak kabul edilen laparoskopik kolesistektomi ameliyatında hastanın göbeğinden karın içine giriş yapılır. Buradan karbondioksit gazı verilerek karın şişirilir. Bu delikten kamera gönderilirken 3 tane daha kesi açılarak bu kesi bölgelerinden de ameliyat aletleri ile safra kesesi çıkarılır. Yaklaşık 35 – 40 dakika süren laparoskopik kolesistektomi ameliyatı sonrası hastanın ağrısı ve iyileşme süresi daha az olduğu için açık kolesistektomi ameliyatına göre normal hayata dönüş süresi daha kısadır.
  • Robotik kolesistektomi (robotik safra kesesi ameliyatı): Kapalı olarak yapılan bir ameliyat yöntemi olan robotik kolesistektomide laparoskopik kolesistektomiden farklı olarak tek bir kesi ile ameliyat tamamlanır. Hastanın karın bölgesinden acılan kesiden robotik aletler gönderilir, cerrah konsol basında oturarak bilgisayar üzerinden ameliyatı gerçekleştirir.

Safra Kesesi Ağrısına Ne İyi Gelir?

Safra kesesi ağrısına neden olan en sık sorunlardan olan safra kesesi taşlarına yönelik bazı yaşam tarzı değişikliklerinin yapılması oluşmuş safra kesesi taşlarına net etki yapmasa bile en azından yeni safra taşı oluşumunu önleyerek safra kesesi ağrısına faydalı olur.

Bu amaçla yağdan zengin besinlerin kısıtlanması, lifli gıdaların tüketilmesi ile bağırsak hareketlerinin hızlandırılmasının sağlanması, fazla kilo mevcut ise verilmesi, günlük yeteri kadar su alınması ve düzenli egzersiz yapılması faydalı olacaktır.

Safra Kesesi Ağrısına Ne İyi Gelmez?

Safra kesesi ağrısına çözüm olması için alternatif  tıp adı altında birçok yanlış ve etkisi olmayan uygulama mevcuttur.

Bunlardan ilki tuzlu su ile tedavi yöntemi olup; epson tuzu adı verilen bir tuzun sıcak suda eritilmesi ile uygulanır. 1 kaşık epson tuzunu 1 su bardağı sıcak suda eritilerek gece yatmadan önce içilmesi safra kesesi ağrısına iyi geldiği düşünülmektedir. 

Safra kesesi ağrısı elma sirkesi ile kontrol altına alınabileceği düşünülmekte ise de elma sirkesinin safra kesesi ağrısına iyi geldiğine dair bir kanıt mevcut değildir.

Hamilelikte Safra Kesesi Ağrısı

Hamilelik dönemi birçok hormonal değişikliğin meydana geldiği bir dönem olup anne adayları safra taşı oluşumuna daha yatkın hale gelirler. 

Östrojen ile birlikte artan progesteron seviyeleri sindirim sistemini ve safra kesesi hareketlerinin yavaşlamasına neden olur. Ayrıca hamilelik döneminde hızlı kilo alınmasını takiben doğum sonrası hızla kilo verilmesi de safra kesesi taşı oluşumuna zemin hazırlar. 

Hamilelik döneminde safra kesesi ağrısı şikayetleri olan hastalarda  bilgisayarlı tomografi, manyetik rezonans görüntüleme gibi görüntüleme yöntemleri kullanılması radyasyon sebebi ile  bebeğe zarar verebilir. Bu sebeple ultrason tercih edilmesi uygun olacaktır. 

Hamilelik döneminde safra kesesi şikâyetleri olan kişilerde tedavi planlaması şikayetlerin ne boyutta olduğuna ve gebeliğin hangi döneminde olduğuna göre yapılır. 

Taşların boyutları küçük ve ciddi bir belirtiye sebep olmuyorsa sadece taşların büyümesini önleyecek bir tedavi yeterli olabilirken, bulantı ve kusmaya sebep olan taşların varlığı beslenmeyi engelleyerek bebeğin gelişmesine olumsuz etki edeceği için tedavi edilmelidir.

Gebeliğin ilk trimester olarak adlandırılan ilk 3 aylık döneminde kullanılan ilaçlar ciddi gelişim sorunlarına neden olduğu için bu dönemde mümkün olduğunca ilaçların kullanılmasından ve cerrahi işlemlerden olabildiğince uzak durulmalıdır. 3 – 6 aylar arasında 2. Trimester olarak bilinen dönem  safra kesesine müdahale için hamilelik döneminde en uygun dönem olup, mecburi durumlarda gerekli önlemler ile ameliyat yapılması uygun olabilir. 

Son trimester olan 6 – 9 aylık dönemde bebeğin büyümesine bağlı olarak karın içindeki alan daralır. Alan darlığı sebebi ile safra kesesi ameliyatı yapılması oldukça zor olduğu için bu dönemde şikayetlerin mümkün olduğunca kontrol altında tutularak ameliyatın doğum sonrasına ötelenmesi  sağlanmalıdır.

Bebeklerde ve Çocuklarda Safra Kesesi Ağrısı 

Bebeklerde ve çocuklarda da safra kesesi hastalıklarına bağlı olarak safra kesesi ağrısı şikayeti görülebilir. 

Çocuklarda safra kesesi ağrısı genelde kolesistit olarak bilinen safra kesesinde iltihap ve enfeksiyon, kolelitiazis adı verilen safra kesesi taşları, biliyer diskinezi adı verilen safra kesesinden safra atılımının yeterli olmaması, safra kesesi polipleri (safra kesesi içine doğru büyüyen dokular) ve safra yollarının tıkanmasına bağlı olarak ortaya çıkabilir.

Burada dikkat edilmesi gereken nokta bebekler ve küçük çocuklarda safra kesesi taşının görülmesinin  normal bir durum olmadığı ve bunun tespit edilmesi halinde ailesel hiperkolesterolemi olarak bilinen aileden kaldırılan yüksek kolesterol seviyelerinin ve hemolitik hastalıklar adı verilen kan yıkımına bağlı hastalıklar yönünden bebeğin ya da çocuğun ileri incelemeye alınmasıdır.

Safra kesesi hastalıklarına bağlı safra ağrısı karın ağrısı olarak başlayarak ilerleyen zamanda sağ tarafa lokalize olur. Küçük çocuklar ağrının yerini tarif edemezken, daha büyük çocuklar ağrının sağ üst bölgede ya da karnının ortasında olduğunu söyler. 

Yağlı yemek sonrası şikayetler ve çocukların huzursuzluğu artar.

Safra kesesi taşları şikayete neden olmuyor ve tesadüfen tespit edilmişse belli aralıklarla izlenmesi yeterlidir. Şikayetlerin belirgin olduğu çocuklarda kolesistektomi en uygun yaklaşımdır. 

Kolesistektomi sonrası çocukların beslenmesinde herhangi bir sorun yokken, karaciğerde üretilen safra direkt bağırsaklara indiği için operasyon sonrası bir süre yumuşak dışkılama görülebilir.  

Safra Kesesi Ağrısı için Hangi Doktora Gidilmeli?

Safra kesesi ağrısı genelde karın ağrısı olarak görülen ve ertelenen bir durumdur. 

Ancak bulantı – kusma, zayıflama, özellikle yemek sonrası şikayetler gibi ek belirtilerin eşlik etmesi durumunda hastaların safra kesesi hastalıklarından şüphe edilmelidir. 

Bu durumda Genel Cerrahi bölümünde genel cerrahi uzmanına muayene olunması uygun olacaktır.

Makaleyi faydalı buldun mu?
7
2
Makeleyi Paylaşın

Safra Kesesi Ağrısı ile İlgili Sıkça Sorulan Sorular

Safra Kesesi Ağrısı Nerede Olur?

Safra kesesi ağrısı safra kesesi ile ilgili hastalıklara bağlı olarak ortaya çıkan belirtiler içerisinde en erken ortaya çıkanlar arasındadır. Safra kesesi taşları, safra kanalı taşları, safra yolları iltihabı, safra kesesi kanseri gibi durumlarda karında başlayan ağrı kısa süre içinde sağ üst bölgeye yerleşim gösterir.

Dr. Gizem Şimşek

Safra Kesesi Ağrısı Nereye Vurur?

Safra kesesi ağrısı karında sağ üst bölgede başlar. Daha sona sola doğru yayılım gösterir. Safra kesesi ağrısının altta yatan durumun tespit edilip tedavi edilmemesi durumunda safra kesesi ağrısı önce sırta daha sonra mide ve omuza kadar yayılım gösterebilir.

Dr. Gizem Şimşek

Safra Kesesi Ağrısı Nasıl Başlar?

Safra kesesi ağrısının başlangıcı  altta yatan hastalığa bağlı olarak yavaş yavaş ya da aniden başlayabilir. Safra kesesi taşları, safra kesesi kanseri gibi durumlara bağlı ortaya çıkan safra kesesi ağrısı yavaş yavaş çok belirti vermeden başlarken; biliyer kolik olarak bilinen safra yollarının tıkanması, kolanjit adı verilen  biliyer sistemin enfeksiyonuna bağlı ortaya çıkan safra kesesi  ağrısı ise aniden ortaya çıkan ve giderek artan karakterdedir.

Dr. Gizem Şimşek

Safra Kesesi Ağrısına Ne Yapılmalı?

Safra kesesi ağrısında tedavinin planlanması altta yatan hastalığın tespitine göre yapılır. Safra kesesi ağrısına neden olan hastalıklarda genelde kesin çözüm kolesistektomi olarak bilinen safra kesesinin cerrahi olarak çıkarılması olup bunun yanında bazı tedavi seçenekleri de mevcuttur. 

Dr. Gizem Şimşek