PEG Nedir?

PEG, iki ile üç haftadan daha uzun süre ağızdan gıda alamayan hastaların, beslenmelerini sağlamak için uygulanmaktadır.

PEG, Perkütan Endoskopik Gastrostomi uygulamasının kısaltılmış adıdır. PEG, iki ile üç haftadan daha uzun süre ağızdan gıda alamayan hastaların, beslenmelerini sağlamak için uygulanmaktadır. Operasyon, karın duvarından geçirilen esnek bir tüpün mideye yerleştirilmesi ile yapılmaktadır.  

PEG uygulaması ile katı-sıvı gıdalar ve ilaçların yemek borusunda geçmeden doğrudan mideye ulaşması sağlanmaktadır. Uzun süre yoğun bakım servislerinde kalan ve belirli sebeplerden dolayı yutma refleksini kaybetmiş hastalara uygulanan bir alternatif beslenme yöntemidir. 

PEG, bir enteral beslenme yöntemidir. Enteral beslenme, ihtiyaç duyulan besinlerin tüpler kullanılarak mideye ya da doğrudan ince bağırsaklara alınması şeklinde tanımlanmaktadır. PEG, hayat kurtarıcı ve güvenli bir uygulamadır. Öte yandan bazı durumlarda hastanın yaşam kalitesini artırırken bazı durumlarda ise olumsuz yönde etkileyebilmektedir.  

PEG Hangi Hastalıklarda Kullanılır

PEG tüp kullanımı, çok geniş bir hasta grubunu kapsar. Yutma güçlüğü çeken, iştah problemi yaşayan ya da ağızdan yeteri kadar beslenemeyen hastalarda PEG uygulamasından yararlanabilmektedirler. PEG ile beslenmesi gereken bazı hastalık grupları şu şekildedir: 

  • İnme 
  • Demans (bunama)
  • Alzheimer (unutkanlık)
  • Parkinson (beden hareketleri yavaşlaması)
  • Serebral palsi (beyin felci)
  • MS (multiple skleroz
  • Kasları, sinirleri ve sinir-kas kavşağını olumsuz etkileyen hastalıklar 
  • Beyni besleyen damarların tıkanması durumunda ortaya çıkan hastalıklar 
  • Baş- boyun bölgesi kanserleri
  • Yemek borusu kanseri (özofagus kanseri)
  • Yemek borusunda ki kalıcı hastalıklar 
  • Baş-boyun bölgesinde yanık
  • Baş-boyun bölgesi travmaları
  • Metabolik rahatsızlıklar 

Yukarıda sıralanan hasta grupları, PEG kullanımının en sık gerekli hale geldiği hastalıklardır. 

Mideye PEG Nasıl Takılır? 

PEG takılması için uygulanan operasyon 15 ile 20 dakika arasında süren kısa bir işlemdir. PEG şu aşamaların takip edilmesiyle takılmaktadır: 

  • Uygulamaya başlarken, kateterin yani beslenme tüpünün yerleştirileceği göbek üstü bölgesi antiseptik malzeme ile temizlenir.
  • Ardından hasta uyutulur ve boğazı uyuşturulur. 
  • Uzman hekim, ucunda küçük ve ışıklı bir kamera bulunan endoskop yardımıyla, boğazdan mideye ulaşır.
  •  Aynı zamanda karın duvarında kateterin yerleştirileceği bölge, lokal anestezi ile uyuşturulur. 
  • Uyuşturulan bölgeye 8 ile 10 milimetre uzunluğunda cilt ve cilt altını kapsayacak şekilde kesi atılır.
  • Bu kesiden kılavuz tel mideye gönderilir. Kılavuz tel üzerinden de PEG kateteri kaydırılarak mideye yerleştirme işlemi tamamlanır. 
  • Operasyonun sonunda, kateterin mantar kısmı midenin içerisinde kalır. Beslenme tüpü ise karın derisinden dışarıya çıkarılır. Tüpün uzun olan kısmına kilit ve musluk yerleştirildikten sonra operasyon biter.  

Operasyondan sonra, özel durumların gelişmemesi halinde PEG, 6 ile 12 saat aralığında kullanılmaya başlanmaktadır. Herhangi bir komplikasyon gelişmezse hasta aynı gün taburcu edilmektedir. 

Hastaya PEG takılmış olması ağızdan beslenmesine bir engel teşkil etmemektedir. İşlemden bir gün sonra hastaya, PEG tüpünden büyük boy şırınga ya da mekanik pompa yardımıyla sıvı ve besinler verilerek beslenmeye başlanmaktadır. 

PEG Komplikasyonları Nelerdir?  

PEG kullanan hastalarda tıbben daha küçük kabul edilen (minör) komplikasyonlar şu şekildedir: 

  • Yara yerinde enfeksiyon
  • Kateterin yerleştirildiği açıklıkta meydana gelen (peristomal) enfeksiyonlar
  • PEG açıklığında sızıntı (peristomal sızıntı)
  • Tüp tıkanıklığı 
  • Karın boşluğuna hava kaçması 
  • Ülser 
  • Kanama 
  • Mide çıkışında darlık 

PEG kullanan hastalarda büyük, önemli ve risk oluşturan (majör) komplikasyonlar şu şekildedir: 

  • Akciğere gıda kaçması (aspirasyon)
  • Tüpün mide duvarına gömülmesi
  • Kalın bağırsağın karın cildine açılması 
  • Vücudun yumuşak doku parçalarının ölmesine neden olan bir enfeksiyon (Nekrotizan fasiit)
  • Mide delinmesi 

PEG İşleminin Avantajları ve Dezavantajları 

Uzun süre ağızdan beslenemeyecek hastalara PEG takılması hayati bir önem taşımaktadır. Bunun yanı sıra PEG kullanımının hasta için bazı avantajları ve dezavantajları bulunmaktadır.  

PEG Avantajları

  • Kullanımı kolaydır.
  • Hasta yakınları kolaylıkla kullanmayı öğrenmektedir.
  • Kateterin burun deliğinden sokulması ile uygulanan nazogastrik tüp (NG) uygulamasına göre daha uzun süre kullanım imkanı vardır.
  • Başarı oranı yüksektir.
  • Kozmetik olarak NG’ye oranla hastayı daha az etkilemektedir.
  • Cerrahi gastrostomi ile kıyaslandığında uygulaması kolay ve daha ekonomiktir.  

PEG Dezavantajları

  • Uygulama esnasında birtakım komplikasyonların oluşma riski vardır.
  • Düşük de olsa operasyon ölüm riskine sahiptir.
  • Çıkarılması için tekrar bir endoskopi operasyonu gerekmektedir. 

PEG ile Beslenme 

  • PEG kateterinin takılmasının ardından hastaya 4 ile 6 saat aralığında herhangi bir şey verilmemektedir. 
  • 4 saatin sonunda 25 ml su verilerek kateterde kaçak olup olmadığı tespit edilmektedir. 
  • Eğer kateterde herhangi bir sorun yoksa hasta, 25 mL mama ya da yemek verilmesi suretiyle beslenmeye başlamaktadır. Bu miktar, hekim tarafından önerilen günlük besin ihtiyacı karşılanana kadar her 4 saatte bir 25 mL artırılarak verilmeye devam edilmektedir. Eğer gerekli görülen besin miktarına ulaşılmadan, beslenmeyi engelleyici bir durum ortaya çıkarsa, uzman hekime danışılması önerilmektedir. 
  • PEG ile beslenmesi gereken kişilere besinler, geniş ağızlı ve 60 cc hacmine sahip büyük bir enjektör kullanılarak verilmektedir. 
  • Eğer belirli bir zaman aralığında, belirli miktardaki mamanın verilmesi gerekiyorsa bu tür durumlarda hızı ayarlanabilen infüzyon pompası kullanılmaktadır. İnfüzyon pompası, torbalara konulan gıda maddesinin, otomatik olarak ve istenilen zaman aralığında verilmesini sağlamaktadır.  

Hazır beslenme solüsyonları, PEG ile hastalara verilen gıdalar arasında yer almaktadır. Bunun haricindeki diğer besinlerin öğütülerek veya ezilerek verilmesi gerekmektedir. Burada önemli nokta besinlerde kesinlikle tanecik kalmaması ve muhallebi kıvamında akışkan bir yapıya sahip olmalarıdır. Ayrıca hastaya verilecek gıdalar soğuk verilirse tüpte tıkanma sorununa yol açabilmektedir. Sıcak olan besinler ise tüpte deformasyona yol açabileceği için, verilen tüm besinlerin ılık olmasına özen gösterilmesi gerekmektedir. İlaçlar ise hastalara mutlaka ezilerek ve sulandırılarak verilmektedir.

  • Hastanın PEG ile beslenmesine başlarken, tüpün üzerindeki kilit açılmaktadır. 
  • Sonrasında ise beslenme tüpüne enjektör yerleştirilmektedir. 
  • Hastanın PEG kullanmaya başladığı ilk günlerde, yeni mama verilmeden önce mutlaka günde 4 defa olmak üzere midede kalan besin maddesinin olup olmadığı kontrol edilmektedir. Midede kalan miktar 200 mL’den azsa bir sorun olmadığı tespit edilmekte ve öğün verilmektedir. Ancak iki öğünün arasında geçen zamanın 4 saati tamamladığı ve midede kalan mama miktarının 200 mL’den fazla olduğu tespit edilirse, durumun mutlaka uzman hekime aktarılması gerekmektedir. 

PEG ile beslenme sürecine başlarken, hastanın günlük olarak alması gereken enerji hesaplanmaktadır. Bu sayede günlük besin ihtiyacı 4 veya 6 öğün aralığında verilmektedir. Her öğünde verilecek gıdalar, enjektör yardımıyla hızlıca verilebilir. Hasta eğer aspirasyon nedeniyle zatürre (pnömoni) geçirdiyse veya reflü hastalığı varsa besinlerin yavaş verilmesi gerekmektedir. Bu şekilde problemleri olan hastaların infüzyon pompası kullanılarak, 30 ile 40 dakikalık bir zaman aralığında yavaş yavaş beslenmeleri büyük önem taşımaktadır.

  • Her öğünün sonunda en az 50 mL su, enjektörle hızlıca verilerek tüpün boşalması ve temizlenmesi sağlanmaktadır. 
  • Son aşamada ise tüpün üzerine yer alan kilit kapatılmaktadır. 
  • Hasta beslenmeye başlarken, 30 ile 45 derecelik bir açı ile oturtulmaktadır. 
  • Öğün bittikten 2 saat sonrasına kadar ise herhangi bir komplikasyon oluşumunu engellemek için hasta yatırılmamaktadır.

PEG Değişimi Nasıl Yapılır?

Kullanılan PEG’in sürekli değişmesi gerekmemektedir. PEG değişiminin gerekli olduğu durumlar şu şekildedir:  

  • PEG kateterinin delinmesi
  • Ciltte tedaviye direnç gösteren enfeksiyonların gelişmesi
  • PEG kateterinin mideye ya da cilde gömülmesi
  • PEG kateterinin besin vermekte sorun yaratacak kadar şekil değiştirmesi

PEG operasyonu ilk kez uygulanıyor ise bu hastane ortamında olmaktadır. Öte yandan PEG açıldıktan sonra değişim evde yapılabilmektedir. Bunun için evde bakım ve sağlık ekipleri hizmetleri bilgilendirilmeli ve değişim talep edilmelidir. Gastrostomi beslenme tüpü değişirken, ortamın hijyeni oldukça önemlidir. Aynı zamanda eşyaların steril olmasına da büyük özen gösterilmektedir. PEG için açılmış olan yer, tüp yerinden çıktıktan sonra çok kısa bir zaman zarfında kapanmaktadır. Bu nedenle yerinden oynatılmaması oldukça önem arz etmektedir.

PEG Bakımı ve Temizliği Nasıl Yapılmalıdır?

  • PEG bakımı ilk haftadan sonra muhakkak 2-3 günde bir yapılmaktadır. 
  • Bu bakım sırasında da pansuman yapıldıktan sonra, antiseptikle cilt temizlenmekte ve y kompres ile kapatılmaktadır. 
  • Temizlik sırasında kullanılacak olan ve bölgenin kapatılacağı kompreslerin steril olması büyük önem taşımaktadır. Özellikle kompresin cilde temas edecek yüzeyinin, herhangi başka bir yerle temas etmesi istenmemektedir. 
  • Haftada 2 ile 3 defa arasında PEG bölgesini sterilize etmek, hastanın sağlığı için önemlidir ve oluşabilecek komplikasyonları azaltmaktadır. 
  • Bu süreçte hekim tarafından önerilen antibiyotikli bir kremin, kateter ile cildin birleştiği yerlere sürülmesi önerilmektedir. 

 

Makaleyi faydalı buldun mu?
4
0
Makeleyi Paylaşın

Peg ile İlgili Sıkça Sorulan Sorular

PEG tıkanması nasıl çözülür?

Hastaya, iyi ezilmemiş veya çok soğuk besinlerin verilmesi PEG tıkanmasına yol açmaktadır. Bu gibi durumlarda enjektöre 30 dereceye kadar ısıtılmış su çekilmelidir. Ardından bu su basınçla kateterden içeri verilmelidir. Bu sayede PEG tıkanıklığı açılmaktadır. Tıkanıklığın açılmadığı durumlarda, uzman hekime başvurulması gerekmektedir.

Int. Dr. Sinem Köse

PEG ile beslenen hasta ne kadar yaşar?

PEG kullanımının hastanın yaşam süresi ile doğrudan bir alakası bulunmamaktadır. PEG, pek çok farklı hastalıkta, ağızdan beslenmesi olanaksız olan hastalara takılmaktadır. Dolayısıyla kişinin hastalığını olumsuz yönde etkilemez ve yaşam süresini kısaltmaz.

Int. Dr. Sinem Köse

PEG operasyonundan önce yapılması gerekenler nelerdir?

PEG kullanımının hastanın yaşam süresi ile doğrudan bir alakası bulunmamaktadır. PEG, pek çok farklı hastalıkta, ağızdan beslenmesi olanaksız olan hastalara takılmaktadır. Dolayısıyla kişinin hastalığını olumsuz yönde etkilemez ve yaşam süresini kısaltmaz.

Int. Dr. Sinem Köse

PEG’den besin geçişinde sorun varsa nedeni ne olabilir?

PEG’den besin geçişinde sıkıntı varsa, bu durum beslenme borusu yani kateterdeki bir soruna işaret etmektedir. Böylesi durumlarda; tüp tıkanmış, katlanmış ya da gömülmüş olabilmektedir. Tüp katlanması, borunun 30-45 derecelik bir açıyla tutulması ile çözüme kavuşurken, tıkanma sorunu da hastaya bakan kişilerin uygulamaları ile çözülebilmektedir. Ancak tüp gömüldüyse, değişmesi gerekir ve bu yüzden uzman hekimden destek alınmalıdır.

Int. Dr. Sinem Köse

PEG yerinde sızıntı olur mu?

PEG bölgesinde küçük kızarıklık oluşması normaldir. Ayrıca bölgeden beyaz ve sarı renkli akıntı gelmesi de normal karşılanmaktadır. Öte yandan PEG tüpünün altına yerleştirilmiş olan y kompresin ıslanması da olağan bir durum olarak değerlendirilmektedir. Ancak akıntı sarı ve yeşil renkli ise ayrıca kızarıklık büyükse (bu konuda 8mm referans kabul edilir) hastanın hekim tarafından muayene edilmesi gerekliliği doğmaktadır.

Int. Dr. Sinem Köse

PEG’i kimler takabilir?

PEG, radyoloji uzmanları yani radyologlar tarafından takılmaktadır. Radyologlar, geniş kapsamlı tanı testlerini yorumlamakta, hastalık ve yaralanma tanılarında uzmanlaşmış hekimlerdir. Bunun yanı sıra PEG, sindirim sistemi hastalıkları ile ilgilenen gastroloji alanında uzmanlaşmış gastroenterolog hekimler tarafından da takılabilmektedir.

Int. Dr. Sinem Köse