Omurilik Kanseri

Omurilik kanseri, omurilikte veya çevresindeki zarda oluşan tümör olup cerrahi operasyon ile tedavi edilmektedir.

Omurilik Kanseri (İntradural Tümör) Nedir?

Omurilik kanseri omurga sütununun içinde bulunan omurilikte yada omuriliği çevreleyen zarlarda tümör (hücrelerde kontrolsüz bir şekilde çoğalma) gelişmesi durumudur.

Omurilik beynin taban bölgesinden leğen kemiğine kadar uzanan sinir dokusudur. Omurilik; beyinden gelen hareket etme ve dengede durma eylemini vücuttaki kaslara ileten, ayrıca ciltten, kaslardan ve organlardan gelen ağrı, ısıyı hissetme gibi durumları beyne taşıyan iletim aracıdır.

Bu bölgede gelişen tümörlerde bu hisleri anlamada bozukluk yaşanabilir.

Omurilik tümörleri tüm sinir sistemi kanserlerinin %10-25’ini oluşturur. Toplumda görülme sıklığı yüz bin kişide 2 ila 10 arasıdır. Nadir görülür ancak oluşturduğu problemler şiddetlidir.

Omurilik Kanseri Tipleri

Omurilik kanserinin tipleri tümörün omuriliği saran zarların içinde veya dışında olmasına; ayrıca omurilik zarının içinde olan tümörlerde de omuriliğin kendisinden kaynaklanıp kaynaklanmamasına göre sınıflandırılır.

Buna göre omurilik kanseri tipleri;

  • Ekstradural (Dura Dışı) Tümörler: Bu tümörler omurganın içerisinde; ancak omuriliği çevreleyen dura mater adlı zarın dışından gelişen tümörlerdir. Omurilikle bağlantısı sınırlı olan bu tümörlerin yarattığı belirti ve oluşturacağı komplikasyonlar daha azdır.
  • İntradural (Dura İçi), Ekstrameduller (Omurilik Dışı) Tümörler: Bu tümörler omuriliği çevreleyen dura mater adlı zarın kendisinden gelişir. Bu tümörler çoğunlukla menenjiom yada nörinom denen iyi huylu tümörlerden oluşur. Omurilikle bağlantısı sınırlıdır. Ancak omuriliği çevreleyen zarda oluştuğu için, omuriliğe baskı yapabilir.
  • İntradural (Dura İçi), İntrameduller (Omurilik İçi) Tümörler: Bu tümörler omuriliğin kendisinden gelişen tümörlerdir. Bu tümörlerin çoğunu ependimom ve astrositom denen tümörler oluşturur. Bu tümörler omuriliğin içerisinde olduğu için yarattığı semptomlar diğer omurilik tümörlerine göre daha şiddetlidir.

Omurilik Kanseri direkt olarak omuriliğin kendisinden ortaya çıkması yada başka bir organda gelişen kanserin metastaz (yayılım) yapması sonucu ortaya çıkmasına göre de sınıflandırılabilir.

Buna göre;

  • Birincil Omurilik Kanseri: Bu kanser türü direkt olarak omurilikteki hücrelerden gelişir. Başka bir organda kanser bulunmaz.
  • İkincil Omurilik Kanseri: Akciğer, meme, prostat, böbrek, lenf bezi, mide, bağırsak yada rahim gibi organlardaki kanserlerin ilerleyerek omuriliğe metastaz (yayılım) yapmasına bağlı gelişen omurilik kanseridir. Hastalığın yaşam süresi bu kanser tipinde daha düşüktür. Metastaza bağlı omurilik tümörleri genellikle 45-65 yaş aralığında ve erkek cinsiyette sık görülür.

Omurilik Kanseri Belirtileri Nelerdir?

Omurilik beyinle organlar arasında bağlantı görevi yapan sinir yapısıdır. Buna bağlı olarak bu bölgede gelişen tümörler hastada pek çok semptoma yol açabilir.

Oluşturduğu semptomlar tümörün bulunduğu yere (bel, boyun ya da sırt bölgesine) göre değişiklik gösterir.

Bu semptomlar;

  • Tümörün Bulunduğu Bölgede Ağrı: Normalde sinir dokusu ağrıyı hissetmez. Ağrıyı hisseden sinir dokusunu çevreleyen zarlar, kas ve yağ dokusudur. Omurilik içerisinde, omurilik zarının içinde veya dışında oluşan tümörler omurilik zarının gerilmesine neden olarak ağrı oluşturabilir.
  • Yayılan Ağrı: Omurilik kaslar ve beyin arasında bağlantı görevi görür. Bu bağlantıyı periferik (çevresel) sinir denen; ağrı, ısının hissedilmesi ve hareketin yapılmasını sağlayan sinir yapıları ile sağlar. Omuriliğin herhangi bir bölgesinde oluşan tümör periferik (çevreye yayılan, organlara giden) sinirler aracılığıyla yayılan ağrıya neden olabilir. Yayılan ağrı çoğunlukla boyun ve sırt bölgesindeki tümörlerde görülür. Bu tümörler genellikle kol ve ön kolda ağrıya neden olur.
  • Ağrı, Isıya Karşı Duyarsızlaşma: Omurilik ciltten, kaslardan ve organlardan aldığı ağrı, ısı gibi uyaranları beyne ileten bir aracıdır. Omurilikte oluşan herhangi bir tümör dokusu bu iletimin bozulmasına neden olabilir.
  • Bağırsak yada Mesanede Fonksiyon Kaybı: Omurilik organlarla bağlantısını sinirler aracılığıyla sağlar. Eğer omurilikte bir tümör oluşup bu bağlantıyı engellerse; bu durumda organların fonksiyonları bozulabilir. Leğen kemiği bölgesini uyaran omurilik bölgesinde gelişen tümörler bağırsak ve mesane fonksiyonunun kaybına yol açabilir. Buna bağlı idrar ve dışkıyı tutamama gibi semptomlar görülebilir. Bu durum genellikle ilerlemiş tümörü olan kişilerde görülür.
  • Yürüme Güçlüğü: Omurilik kasların hareketini sağladığı için bu bölgede gelişen tümör kaslarda fonksiyon bozukluğuna neden olabilir. Buna bağlı yürümekte zorlanma, tökezleme, düşme gibi semptomlar görülebilir.
  • Kol ve Bacaklarda His Kaybı: Omurilikte oluşan bir tümör kol ve bacaklardaki uyarılmayı etkileyerek his kaybına sebep olabilir. Bu durumda hastada kollarda uyuşma, karıncalanma gibi semptomlar görülür.
  • Kas Zayıflığı: Omurilik kasların uyarımını ve aktive olmasını sağlar. Bu sayede kaslar çalışır ve boyutlarını korur. Omurilikte oluşan bir tümörde kasların uyarımı kaybolur. Kaslar çalışamadığı için zayıflar, güçsüz hale gelirler.

Omurilik Kanseri Nedenleri Nelerdir?

Kanser; kontrolsüz hücre çoğalması ve bu hücrelerin yayılım göstermesi sonucu organların ve sistemlerin fonksiyonlarını bozması sonucu ortaya çıkar.

Kontrolsüz hücre çoğalmasına neden olan pek çok etken omurilik kanseri için de risk faktörü oluşturur.

Omurilik kanseri risk faktörleri;

  • Radyasyon: Omuriliğin içinde bulunduğu boyun, sırt ve leğen kemiği bölgesine alınmış radyasyon omurilikte bulunan hücrelerin yapısını bozarak kontrolsüz hücre bölünmesine, bu hücrelerin diğer organlara yayılması ile de omurilik kanserine yol açabilir.
  • İşlenmiş, Kimyasal İçerik Barındıran Gıdaların Tüketimi: İşlenmiş ve kimyasal gıdalar; hücrelerin bölünme yeteneğinin bozulmasına yol açarak omurilik kanseri gelişimine katkıda bulunabilir.
  • Travma: Nedeni tam olarak bilinmese de travmanın omurilik kanseri gelişimini artırabileceği düşünülmektedir.
  • Enfeksiyonlar: Enfeksiyon (özellikle menenjit gibi sinir sisteminin enfeksiyonları) sonucu omurilikteki hücrelerin yapısı bozulup omurilik kanseri gelişimine yardımcı olabilir.
  • Sigara: Sigara hücrelerin içerisinde bulunan ve hücre bölünmesinde esas rol alan DNA’ya etki eder. Bu durum kanser gelişiminde rol oynar. Sigaranın yarattığı kontrolsüz hücre bölünmesi sonucu omurilik kanseri gelişebilir.
  • Agresif (Kötü huylu, hızlı yayılan) Kanserler: Özellikle akciğer, meme, prostat, mide, bağırsak, böbrek, rahim kanserlerinin hızlı yayılım gösteren tipleri omuriliğe metastaz (yayılım) yaparak ikincil omurilik kanseri gelişimine neden olabilir.

Omurilik Kanseri Teşhisi

Omurilik kanserinin belirtileri çok spesifik (omurilik kanserine özgü) değildir. Omurilikte yer edinen pek çok hastalıkta omurilik kanseri belirtilerine benzer bulgular görülebilir. Bu yüzden omurilik kanserinin teşhisinde görüntüleme yöntemleri önemli bir yer tutar.

Omurilik kanseri teşhisinde kullanılan yöntemler;

  • Anamnez ve Fizik Muayene: Anamnez hastanın hastalığı ile ilgili şikayetlerini hekime anlatması olayıdır. Omurilik kanserine sahip hastalar hekime başvurduğunda genellikle boyun ve bel ağrısı, kol ve bacaklarda ağrı, kollarda uyuşma, karıncalanma, ağrı ve ısıyı hissedememe, kas güçsüzlüğü, yürüme bozukluğu gibi şikayetlerden yakınırlar. Bu şikayetler omuriliği tutan pek çok hastalıkta görülebilir. Fizik muayenede hastada karıncalanmanın, ağrı ve ısı his kaybı olan bölgeler gözlemlenir. Hastadaki nörolojik problemlerin ne düzeyde olduğu anlaşılmaya çalışılır. Bunun için hastanın yürümesi izlenebilir, kas gücü muayenesi için belli bir yük kaldırması istenebilir. Hastaya ağrılı uyaran(toplu iğne gibi) dokundurularak ağrıya yanıtı değerlendirilebilir.
  • Direkt Grafi: Direkt Grafi kemik yapıları ve kalsifiye olmuş(taşlaşmış) yapıları gösteren görüntüleme yöntemidir. Omuriliği ve diğer yumuşak dokuları göstermez. Omurilik kanserinin tanısında direkt grafi genellikle başka bir hastalıktan şüphe ediliyorsa uygulanır. Özellikle omurga tümörleri ve omurga kırıklarında görülen semptomlar omurilik kanseri ile benzerlik gösterir. Direkt grafi bu hastalıkların ayırt edilmesinde kullanılan yöntemdir.
  • Manyetik Rezonans Görüntüleme (MR): Manyetik Rezonans Görüntüleme omurilik kanseri teşhisinde altın standart(kullanılabilecek en iyi) görüntüleme yöntemidir. Manyetik rezonans görüntülemesinde omurga kanalı, kanalın içinde bulunan omurilik, omurilikten çıkan sinir dokuları, kas yapıları detaylı bir şekilde gözlemlenir. Tümörlü doku normal omurilik dokusundan daha beyaz ve parlak renkte görülür.
  • Biyopsi (Parça Alınması): Omurilik kanserinde tanı değeri en yüksek olan işlemdir. Biyopsiyle alınan parçanın patolojik incelemesi sonucu tümörün tam olarak nereden geliştiği(omuriliğin kendisinden veya diğer kanserlerin yayılımından gelişmesi) hakkında bilgi verir. Biyopsi için hasta ameliyat ortamında genel anestezi (tüm vücudun uyuşturulması) ile uyutulur. Tümörün olduğu bölgeye küçük bir kesi yapılır. Omurga kemiklerinin arasından omuriliğe ulaşılıp bir iğne yardımıyla dikkatlice parça alınıp patoloji laboratuvarına gönderilir. Ardından hastada kesilen bölge dikilir ve biyopsi işlemi sonlandırılır. Çıkan patoloji sonucuna göre tedavi planlaması yapılır.

Omurilik Kanseri Tedavisi

Omurilik kanserinin en kesin tedavisi cerrahi girişim ile tümörün o bölgeden tümüyle çıkarılmasıdır.

Ancak tümörün çıkarılamadığı (tümörün hayati damarlara yakınlığı nedeniyle ameliyatın yapılamadığı) ya da çıkarılan tümörden sonra yeni bir tümörün oluştuğu durumlarda hastada ek tedavi seçenekleri de söz konusu olabilir.

Omurilik kanseri tedavisinde kullanılan yöntemler;

  • Cerrahi Girişim: Omurilik kanserinin en net çözümü tümörlü dokunun bulunduğu bölgeden alınmasıdır. Eğer hastaların yaşı ve genel durumu el veriyorsa cerrahi müdahale ile tümör alınmalıdır.
  • Kemoterapi: Kemoterapi çeşitli ilaçlar kullanılarak tümör hücrelerinin bölünmesinin ve yayılmasının durmasını amaçlar. Omurilik kanserine sahip ancak ameliyat olamayan kişilerde yada ameliyat sonrası tümörün tekrar etmesi durumlarında kullanılan yöntemdir.
  • RadyoterapiRadyoterapi çeşitli ışınlar kullanılarak tümör hücrelerinin bölünmesini durdurmayı, bu sayede kanseri sınırlandırmayı amaçlar. Radyoterapi genellikle ameliyat olamayan kişilerde tümörü sınırlandırmak için kullanılan yöntemdir.
  • İmmunoterapi: İmmunoterapi bağışıklık sistemini aktive ederek bağışıklık sisteminin  tümörlü doku ile savaşmasını sağlayan ilaçları kapsar. Yeni uygulanan bir tedavi yöntemidir.

Omurilik Kanseri Tedavi Edilmezse

Omurilik kanseri tedavi edilmezse pek çok komplikasyona yol açabilir. Bu komplikasyonlar hem kanserin kendisinin etkisi, hemde diğer organlarda yarattığı etkiler sonucu oldukça yaşam sınırlandırıcıdır.

Omurilik kanserinde tedavi uygulanmazsa görülebilecek komplikasyonlar;

  • Baş AğrısıOmurilik kanseri omurilikte kapladığı yer sayesinde beyin omurilik sıvısının (BOS) akışını engeller. Bu durum omurilik ve beyni saran zarların gerilmesine ve baş ağrısı oluşumuna sebep olur.
  • Geçmeyen Boyun ve Bel Ağrıları: Omurilik kanserinde tümör omurilik zarlarının ve kaslarının çekilmesine neden olur. Bu durum ağrı oluşumuna neden olur. Bu ağrılar genellikle geceleri ve dinlenme esnasında oluşur.
  • Kemik Kırıkları: Omurilik kanseri eğer omurga kemiklerine yayılım göstermişse bu kemiklerin yapısını bozar, kemiklerin zayıflamasına neden olur. Bu durumda hastada en ufak bir harekette dahi kemik kırığı görülebilir.
  • Yürüme Bozukluğu: Omurilik bacak kaslarına kadar uzanan sinirleri sayesinde kasların hareket etmesinden esas sorumlu olan yapıdır. Omurilik kanserinde omurilik fonksiyonları bozulduğu için hastada yürüme bozuklukları görülebilir. Hasta yürürken birden his kaybı ile tökezleme, düşme gibi belirtiler gösterebilir.
  • Ağrı ve Isı Hissinin Kaybı: Omurilik vücuttaki ağrının ve dışarıdan gelen ısının hissedilmesine sağlayıp beyne bu konuda uyarı gönderen esas organdır. Omurilik kanserinde omuriliğin bu fonksiyonu bozulur. Bu durumda hasta ağrılı uyarana yanıt veremez, yada minimal bir yanıt verir.
  • Felçlik: Omurilik hareketlerin sağlanması için pek çok sinir ağından oluşmuş bir yapıdır. Omurilik kanseri bu sinir yapısında harabiyete yol açarak kalıcı felçliklere neden olabilir.
  • Ölüm: Omurilik kanserinin kendisi öldürücü bir kanser değildir, diğer organlara yayılımı (metastaz) yoktur. Ancak yarattığı semptomlar(Kafa içi basınç artışı, kalbe ve diğer organlara giden sinir harabiyeti) nedeniyle ölümcül sonuçlar doğurabilir. Bu yüzden her kanser türünde olduğu gibi omurilik kanserinde de erken tanı ve tedavinin yeri büyüktür.

Omurilik Kanserine Ne İyi Gelir?

  • Omurilik kanserine sahip kişilerde bir süre sonra kas güçsüzlüğü ve zayıflığı görülebileceği için hastaların bu durumu engellemek adına düzenli ve yorucu olmayan egzersiz yapması gerekmektedir. Omurilik kanserinde oluşan baş ve boyun ağrıları için fizik tedavi uygulamaları yardımcı olabilir.
  • Yeşil yapraklı sebzelerin, zerdeçalın, zeytinyağı gibi besinlerin sinir sistemi kanserlerinin oluşmasını engellediğine dair söylemler olsa da bu duruma henüz bir kanıt bulunmamaktadır.
  • Omurilik kanserine en iyi gelecek durum; kanserin erken teşhis edilmesi ve olabildiğince erken tedavi uygulanmasıdır. Gecikmiş vakalarda yaşam süresi azalmakta, ölüm oranı daha da artmaktadır.

Omurilik Kanseri İlaçları

Omurilik kanserinin esas tedavisini cerrahi girişim oluşturur. Hastalara cerrahi girişim sonrası kemoterapi uygulaması yapılarak tümörün tekrar gelişimi engellenebilir. Ayrıca hastalarda boyun ve bel ağrılarını hafifletmek için ağrı kesici ilaçlar da kullanılabilir.

  • Kemoterapötik İlaçlar: Kemoterapi ilaçları kanserli dokudaki hücrelerin büyümesi ve bölünmesini kontrol altında tutmak için uygulanan ilaçlardır. Bu ilaçlar hücre içinde bulunan ve hücre bölünmesinden esas sorumlu olan DNA’ya etki eder. İçerik olarak sisplatin, karboplatin, oksiplatin, gemcitabin, etoposid, vinkristin, paklitaksel gibi maddeleri barındırırlar. Yan etkileri arasında bulantı, kusma, mide ve bağırsak kanamaları, ishal, güçsüzlük, kansızlık, enfeksiyon riskinde artış görülebilir. Hekim bu yan etkilerin takibini dikkatli yapmalıdır.
  • Non Steroid Antiinflamatuar İlaçlar (NSAİİ): Bu ilaçlar hastada oluşan baş, boyun ve bel ağrılarını hafifletmek için kullanılır. İçerik olarak parasetamol, ibuprofen, naproksen, diklofenak, morfin ve morfin türevi ilaçları barındırabilir. Yan etkileri arasında bulantı, kusma, ishal, iştahsızlık, böbrek taşı, böbrek fonksiyonlarında bozulma gibi semptomlar görülebilir. Bu semptomlar hastayı rahatsız edecek düzeye ulaştığında hekime müracaat edilmelidir.

Omurilik Kanseri Ameliyatı

Omurilik kanserinin esas tedavisi cerrahidir. Hastada oluşan tümörün alınması hem kanserin ilerlemesini azaltır, hem de komplikasyonların oluşumunu engeller.

  • Ameliyat esnasında hastaya genel anestezi (tüm vücudun uyuşturulması) uygulanır. Ardından tümörün bulunduğu bölgeye göre cilde kesi atılır. Cilt altı dokuları ve kas dokuları dikkatlice ayrılır. Omurilikten ayrılan ve kaslara giden sinirler dikkatlice ayrıştırılır.
  • Ardından omurga kemiğinin bir kısmı kesilir. Kesilen omurga kemiği daha sonra tekrardan yerine yerleştirilmek için içi su dolu bir kaba alınır.
  • Tümör ekstradural (dura zarının dışında) ise kemik dokunun hemen altında görülür. Buradan omuriliğe temas etmeden çıkarılabilir.
  • Tümör intradural (dura zarının içinde) ise dura zarı da kesilir. İntradural (dura zarının içinde olan) tümör; ekstrameduller (omuriliğin dışında) ise dura kesildiği zaman görülebilir. Tümör intrameduller (omuriliğin içinde) ise omuriliğin içine girilerek tümör çıkarılmaya çalışılır.
  • Hastada tümör çıkarıldıktan sonra kanama kontrolü yapılır. Herhangi bir kanama durumu yoksa önce dura zarı dikilir, ardından çıkarılan kemik dokusu yerine yerleştirilir.
  • Kas dokuları dikkatlice yerine oturtulur, cilt altı ve cilt dikilerek ameliyat sonlandırılır.

Ameliyat sonrası hasta 3-4 gün yoğun bakım ünitesinde tedavi altına alınır. Eğer herhangi bir komplikasyon (kanama, enfeksiyon gibi) görülmezse hasta Beyin ve Sinir Cerrahisi servisine alınır. Serviste 1 hafta kadar yatan hasta taburcu edilir.

Omurilik kanseri ameliyatının nadiren de olsa bazı komplikasyonları vardır. Bunlar; kanama, omurilik zarları enfeksiyonu, yara yeri enfeksiyonu, kafa içi basınç artışı, geçici yada kalıcı felçliklerdir. Bu komplikasyonların oluşumunu en aza indirmek için hasta deneyimli bir cerrah tarafından ameliyat edilmelidir.

Gebelikte Omurilik Kanseri

Omurilik kanseri nadiren de olsa gebelik döneminde de görülebilir. Hastalar bel ağrısı, boyun ağrısı, güçsüzlük, çabuk yorulma, yürüme problemleri ile hekime başvururlar.

Hastalar bu semptomların gebelikten kaynaklandığını düşündüğü için genellikle Kadın Hastalıkları ve Doğum uzmanına müracaat ederler.

Gebelikten kaynaklanmadığı düşünülen ve geçmeyen ağrılarda hastadan Manyetik Rezonans Görüntüleme (MR) istenir. Bu durumda omurilikteki tümör saptanabilir.

Gebeliğin omurilik kanserini ilerletip ilerletmediği konusunda net bir bilgi yoktur. Ancak bazı omurilik tümörleri kadınlık hormonları olarak adlandırılan ve gebelikte artış gösteren östrojen ve progesteron hormonları ile daha hızlı gelişebilir.

Gebelikte omurilik kanserinin tedavisi gebeliğin yaşına ve hastanın isteğine göre planlanır.

Gebeliğin erken dönemlerinde oluşmuş olan omurilik tümörleri hastanın da izni alınarak gebeliğin sona erdirilmesi ve sonrasında ameliyatla tümörün alınması şeklinde planlanır.

Çocuklarda Omurilik Kanseri

Bebek ve çocuklarda omurilik tümörleri sık görülen tümörlerdendir. Hastalarda tipik olarak sabahları artan baş ağrısı, bel ve boyun ağrıları, yürüme bozuklukları, kas güçsüzlüğü görülebilir.

Hastalar bu gibi semptomlarla Çocuk Hastalıkları uzmanına yada Çocuk Nörolojisi uzmanına başvurabilirler.

Bu durumda detaylı muayene ve tetkikler sonucu omurilik kanseri tanısı konulursa hasta tedavi için Pediatrik Nöroşirurji (Çocuk Beyin ve Sinir Cerrahisi) uzmanına sevk edilir.

Çocuk hastalarda tedavi tıpkı erişkin hastalardaki gibidir. Ancak çocuk hastalarda sinir gelişimi hala devam ettiği için cerrahi tedavi daha çabuk uygulanmalıdır.

Omurilik Kanseri için Hangi Doktora Gidilir?

Omurilik kanserine tanı koyan ve tedavi uygulayan esas bölüm Beyin ve Sinir Cerrahisi bölümüdür.

Ancak hastalar bazen şiddetli bel yada boyun ağrısı, kollarda güçsüzlük, kas zayıflığı nedeniyle Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon bölümüne yada Ortopedi ve Travmatoloji bölümüne başvurabilirler.

Bu durumda yapılan muayene ve incelemeler sonucu hastada omurilik tümöründen şüphelenilirse Beyin ve Sinir Cerrahisi uzmanına sevk edilir.

Hastalar bazen kollarda uyuşma, boyun ağrısı, bel ağrısı gibi nedenlerle Nöroloji bölümüne başvurabilirler.

Bu durumda hastaya yapılan muayeneler ve tetkikler omurilik kanserini gösteriyorsa hasta tedavi altına alınmak için Beyin ve Sinir Cerrahisi uzmanına sevk edilir.

Çocuk hastalarda bu hastalıkla ilgilenen esas bölüm Pediatrik Nöroşirurji (Çocuk Beyin ve Sinir Cerrahisi) bölümüdür.

Ancak bazen çocuk hastalar boyun ağrısı, bel ağrısı, kas güçsüzlüğü, uyuşma ve karıncalanma gibi semptomlarla Çocuk Hastalıkları Uzmanına yada Çocuk Nörolojisi uzmanına başvurabilirler.

Bu durumda hastaya yapılan muayene ve tetkikler sonucu omurilik kanseri tanısı konursa tedavi için Pediatrik Nöroşirurji (Çocuk Beyin ve Sinir Cerrahisi) Uzmanına sevk edilir.

Hastalar bel ağrısı, boyun ağrısı, kol ve ön kola yada bacağa yayılan ağrı, uyuşma, karıncalanma gibi semptomları hissettiğinde mutlaka hekim tarafından muayene edilmelidir.

Çünkü omurilik kanseri erken tanı aldığında oluşabilecek komplikasyon riski azalır, hastanın yaşam kalitesi ve yaşam süresi uzar.

Makaleyi faydalı buldun mu?
1
0
Makeleyi Paylaşın

Omurilik kanseri ile İlgili Sıkça Sorulan Sorular

Omurilik Kanserine Sahip Birisi Ne Kadar Yaşar?

Omurilik kanserine sahip bir hastanın yaşam süresi hastanın durumuna ve tümörün boyutuna göre değişiklik göstermektedir. Omurilik kanseri genellikle iyi huylu, diğer organlara yayılım göstermeyen kanserlerdir. Ancak ileri evreye ulaştığında oluşturabileceği komplikasyonlardan dolayı ölüm riski taşır. 

Omurilik kanseri eğer başka bir organın kanserinin yayılımından(metastaz) kaynaklanıyorsa; bu durumda yaşam süresi daha da kısalmış olur. Çünkü omuriliğe yayılım yapmış diğer organların kanserleri direkt olarak ileri evre sayılırlar.

Dr. Büşra Ular