MS Hastalığı

Multiple skleroz, bağışıklık sisteminin kendi merkezi sinir sistemine saldırması durumunda ortaya çıkan bir hastalık olup; atak tedavisi, belirti giderici tedavi ve koruyucu tedavi yöntemleriyle tedavi edilebilir.

MS Hastalığı (Multiple Skleroz) Nedir?

MS Hastalığı olarak bilinen multiple skleroz hastalığı bağışıklık sistemimizin kendi merkezi sinir sistemine saldırmasına neden olacak, henüz tam olarak açıklanmamış bir hatadan dolayı meydana gelen, yangısal, ataklarla veya sürekli hastalık hali ile seyreden kronik (süreğen) bir hastalıktır.

Bağışıklık sisteminin vermiş olduğu bu hatalı savunma sonucu meydana gelen yangısal alan iyileşirken, skleroz adı verilen sert bir doku oluşumu ile iyileşir. Bu sert sklerotik alanlara MS plakları denir. Bu plaklar bulundukları bölgelerde sinirsel iletimi bozarlar.

Adından ilk kez 1868 yılında Jean Martin Charcot tarafından bahsedilen ve tanımlanan MS hastalığı istatiksel olarak daha çok 20-40 yaş arası genç erişkinlerin hastalığı olarak görülüp, kadınlarda erkeklere göre 2 kat daha sık rastlanır.

Görülme sıklığı 100.000'de 2 ya da 100.000'de 200 olarak ülkelere göre değişim göstermektedir.

MS Hastalığı (Multiple Skleroz) Belirtileri Nelerdir?

MS hastalığında uzuv veya uzuvlarda güçsüzlük, yorgunluk, uyuşma hissi, iğnelenme hissi, karıncalanma hissi sık görülen ortak güç kaybı ve duyu kusurlarınörnektir.

Görme siniri, beyincik, beyin sapı tutulmalarına bağlı olarak görme bulanıklığı, görme kaybı, çift görme, baş dönmesi, denge kaybı, bulantı meydana gelebilir.

Cinsel disfonksiyon, idrar kaçırma, dışkı kaçırma, gibi üreme ve boşaltım sistemi ile ilgili belirtiler de omuriliğin bu sistemleri ilgilendiren kısımlarının üstü seviyedeki hasarlarında görülebilmektedir.

Bunlar dışında depresyon, hafıza problemleri, dikkat güçlüğü, konsantrasyonda azalma, konuşma bozukluğu gibi belirtiler de sık görülmektedir.

MS hastalığının klinik belirtilerinin çok çeşitli olmasının yanı sıra atak, atak iyileşmesi, hastalığın ilerlemesi gibi durumların da hastalarda farklı seyretmesi farklı klinik tablolar ortaya çıkarmıştır.

  • İzole hastalık (izole sendrom): İzole beyin sapı sendromu, izole göz tutulumu, izole omurilik gibi tek bölge tutulumunun olduğu ilk dönem hastalıktır. Bu klinik tipte tutulan bölgeye bağlı olarak izole belirtiler gözlenir.
  • Ataklarla seyreden MS: Ataklarla giden MS hastalığı tipinde ani gelişen bir ataklar ve bu ataklar sonucu tam iyileşmeler görülür. Ayrıca bu klinik tipteki ataklar arası hastalık ilerlemez.
  • Kötüleşen (progresif) MS: Bu klinik tipte hastalık ataklarla ve iyileşme ile giden yıllar sonunda atakların birden azaldığı ve özürlülüğün başladığı, düzelme ihtimalinin giderek yok olduğu ilerleyen hastalık gözlenebilir, ataklar olsa da sürekli özürlülüğün arttığı durum gözlenebilir veya hastalık en baştan hiçbir iyileşme olmadan en baştan sürekli kötüleşebilir.

MS Hastalığı (Multiple Skleroz) Nedenleri Nelerdir?

Vücuttaki bağışıklık hücreleri normalde yabancı olarak algıladıkları patojenlere saldırır ve onların vücutta hastalık yapmasını engelleme amacı taşırlar. Bazı durumlarda bağışıklık sistemindeki bir hatadan dolayı vücut savunma hücreleri vücuttaki diğer bazı hücreleri de yabancı olarak algılarlar ve o hücrelere de hasar verirler. Bu şekilde meydana gelen hastalıklara "otoimmün hastalıklar" denir.

Multipl Skleroz hastalığı da otoimmün bir hastalıktır. Multipl skleroz hastalığında hatalı bağışıklık hücreleri yanıtı sonucu hasar alan bölge ise merkezi sinir sistemidir. Merkezi sinir sisteminde sinirlerin etrafında koruyucu ve ileti hızlandırıcı kılıfların hasarlanması, bu kılıfların üreticisi destek hücrelerin ölümü ve sinir hasarları hastalık kliniğinin oluşmasından sorumlu nedenlerdir. Multipl skleroz hastalığında da diğer otoimmün hastalıklar gibi hatalı bağışıklık cevabının neden meydana geldiği tam olarak açıklanamamıştır. Ancak Multipl Skleroz hastalığı için çeşitli risk faktörlerinin hastalığın gelişimini kolaylaştırdığı bilinmektedir.

Bunlar;

Yaş: Multipl skleroz hastalığı her yaşla ortaya çıkabilmekle birlikte en fazla 20-40 yaş arası popülasyonda görülen bir hastalıktır.

Aile Öyküsü: Multipl Skleroz hastalığına sahip anne veya baba varlığı çocuklarda hastalık gelişimi ihtimalini toplumdaki aynı yaş grubu kişilere göre yaklaşık olarak 10 kat arttırır. Ancak bu hastalığın gelişiminde sadece genlerin etkili olduğu anlamına gelmez. Buna kanıt olarak da tek yumurta ikizleri verilebilir. Birbirinin tamamen aynısı olan tek yumurta ikizlerinden birinde hastalık meydana gelmiş olsa bile diğer kardeşte hastalık meydana gelme ihtimali %25’dir.

  • Cinsiyet: Multipl Skleroz hastalığı kadınlarda erkeklere göre 2 kat daha fazla görülmektedir. Kadın olmak bu hastalık için risk faktörüdür.
  • Viral enfeksiyonlar: Kişide varisella zoster, herpes simplex veya epstein-barr gibi viral enfeksiyonlarının varlığı hastalık gelişimini ve atakların meydana gelmesini kolaylaştırdığı düşünülmektedir.
  • Etnik köken: Beyazlarda, daha çok da genetik olarak kuzey avrupa kökenli olanlarda artmış hastalık riski bulunmaktadır. Siyahlarda, Amerika ve Afrika yerlilerinde azalmış hastalık riski bulunmaktadır.
  • Coğrafya: Amerika’nın, Kanada’nın ve Avrupa’nın kuzey bölümlerinde, Yeni Zelanda ve Güney Avustralya’da hastalık daha sık görülmektedir. Ergenlik öncesinde, hastalığın daha çok görüldüğü bu bölgelere yaşanan bir göçte hastalık için coğrafyaya ait risk faktörü de eklenir. Ancak ergenlik sonrası bu bölgelere göçlerde hastalık riski yetişilen coğrafyanın hastalık riski ile benzer kalır.
  • Başka bir otoimmün hastalık varlığı: Tip 1 diyabet, otoimmün tiroidit, Sistemik lupus eritamatozus (SLE) gibi herhangi bir otoimmün hastalık varlığı kişide Multipl Skleroz hastalığı gelişme ihtimalini arttırmaktadır.

MS Hastalığı (Multiple Skleroz) Teşhisi

MS hastalığında diğer hastalıkların çoğunda olduğu gibi öncelikle detaylı hasta öyküsü, ardından yapılmış fizik muayene ile uygun klinik belirti ve bulgular varlığında şüphelenilir. Ardından yapılan tetkikler sonucu kesin tanıyı bulmaya çalışılır.

Hasta öyküsü: Multipl Skleroz ile uyumlu olabilecek yakınmaların varlığı (uzuv veya uzuvlarda güçsüzlük, görmede bulanıklık, görme kaybı, çift görme, uyuşma hissi, karıncalanma hissi, baş dönmesi, idrar veya dışkı tutamama) Multipl Skleroz hastalığından şüphelenmeyi sağlar.

Yapılacak nörolojik, fizik muayene: Yürüme, kas gücü kaybı, görme kaybı gibi yakınmaların objektifliği değerlendirilir ve gerçekten var olup olmadıkları varsa dereceleri test edilir.

Laboratuvar Testleri: Diğer otoimmün hastalıklarda da görülebilecek bazı laboratuvar parametrelerinde artış veya pozitiflik, merkezi sinir sistemi hasarını düşündürecek bulgular ile bir araya geldiğinde akla Multipl Skleroz hastalığı gelmesi kaçınılmazdır. Bu pozitiflikler veya artış;

  • C-Reaktif Protein artışı
  • Sedimentasyon artışı
  • ANA (anti-nükleer antikor) pozitifliği ve artışı
  • ENA (anti-ekstre nükleer antijen) paneli pozitifliği ve artışı

Manyetik Rezonans Görüntüleme (MR): Hastalık kliniğini oluşturabilecek plaklar görülebilir. Ancak görüntülerde plakların görülmediği bir hastada hastalığı dışlamaz çünkü plak yokken tamamen uygun bir kliniğe ek olarak uygun laboratuvar göstergeleri ile de tanı konulabilir.

Beyin Omurilik Sıvısı (BOS) Analizi: Multipl Skleroz hastalığında rutin değildir. Karışabilecek diğer hastalıkların dışlanması açısından önemlidir. Beyin omurilik sıvısı analizinde "oligoklonal bant" adlı parametrenin pozitif saptanması, "IgG İndeksi" adlı parametrenin yüksekliğinin saptanması hastalık için destekleyici bulgulardır.

Uyarılmış Potansiyeller: MS hastalığı tanısında artık çok tercih edilmeyen bir tetkiktir. Test duyusal uyarılmış potansiyeller ve motor uyarılmış potansiyeller olarak ikiye ayrılır. Duyusal uyarılmış testte verilen herhangi bir uyarı sonucu meydana gelen beyinsel aktivite saçlı deriden yazdırılır. Motor uyarısal aktivite de ise saçlı deriden verilen uyarının uzuv kaslarında ölçülmüş aktivitesine dayanır. Aktivite oluşumunda gecikme hastalık lehinedir.

Optik Koherans Tomografisi: Göz sinirini değerlendiren bu test son yıllarda daha sık kullanılmaktadır. Göze gönderilen ışığın göz arkasından geçerken ve yansırken hızları ölçülür. Hastalık prognozunu ve tedavi yanıtını değerlendirmede ve sinir hasarı ve ölümünü değerlendirmede neredeyse biyopsi kadar değerlidir. Tanının karışık olduğu özel olgularda diğer tanıların dışlanmasında daha çok kullanılır.

Kognitif Testler: Multipl Skleroz hastalığında tanıda değil takipte kullanılan bir özürlülük ölçeğidir. Tedavi başarısı değerlendirme ve ilaç değişimi için önemli bir testtir.

MS Hastalığı (Multiple Skleroz) Tedavisi

MS hastalığı üç farklı tedavi yöntemine sahiptir. Bunlar atak tedavisi, belirti gidericiler ve koruyucu tedavilerdir.

Atak Tedavisi

Bu tedavideki ilaçlar yalnızca atakların meydana geldiği sırada kullanılan ilaçlardır. Atak süresini kısaltmak için yüksek doz kortikostereoid kullanılır. Oral kortikosteroidler kullanılabildiği gibi metilprednizolonun 1000 mg/gün lük dozu 3-10 gün boyunca damar içine uygulanır. Kortikosteroidlere yanıt alınmayan ağır ataklarda Plazmaferez uygulanabilir. MS atak tedavisinde kanıta dayalı veri olmasa da IVIG (damar içi immunoglobulin G) uygulanır.

Belirti Giderici Tedaviler

Bu tedavi yönteminin hastalık seyri üzerine bir etkisi yoktur. Hastanın sahip olduğu belirtilere, şikayetlere göre kullanılan tedavilerden oluşur.

  • Kas gevşeticiler: Multipl skleroz hastalarının sıkça yakındığı kol ve bacaklarda meydana gelen kas spazmlarında kullanılır.
  • Karbamazepin, gabapentin: Antiepileptik olan bu ilaçlar MS hastalığında atak geçirmeyi önlemek için kullanılır.
  • Fampiridin: Multipl skleroz hastalığında meydana gelen yürüme bozukluğunu düzelterek yürüme kabiliyetini arttırır.
  • Fizyoterapi: En az ilaç tedavisi kadar önemlidir.

Koruyucu Tedaviler

Bu tedaviyle amaçlanan beyinde yeni plakların oluşumunu engellemek ve MS hastalarının uzun yıllar boyunca atak geçirmesini önlemektir. Koruyucu tedavi üç basamaktan oluşur.

1. basamak tedavi:

Hastalığın erken dönemlerinde kullanılması önerilen ilaçlardır.

  • İnterferon β -1a
  • İnterferon β- 1b
  • Glatiramer asetat
  • Terifluramid
  • Dimetil fumorat

2. basamak tedavi:

En az 1 yıl gibi yeterli bir süre 1. basamak tedavisi gören ancak yeni lezyonları çıkan veya atak geçiren, sakatlıklarında artış görülen hastalarda 2. basamak tedaviye geçilir.

Bu tedavideki ilaçlar;

  • Natalizumab
  • Fingolimod
  • Okrelizumab

3. basamak tedavi:

2. basamak tedavinin yetersiz kaldığı hastalarda üçüncü basamak tedaviye geçilir.

  • Mitoksantron
  • Alemtuzumab

Tedavi için belirtilen ilaç türevleri sadece bilgilendirme amaçlıdır. Doktor tavsiyesi olmadan hiçbir ilaç kullanılmamalıdır.

MS Hastalığına (Multiple Skleroz) Ne İyi Gelir?

MS hastalarının tedavilerine tam uyum göstermeleri şarttır. Uygun ilaç tedavisinin yanı sıra hastaların sağlıklı beslenmeleri, düzenli egzersiz yapmaları ve uyku düzenlerine dikkat etmeleri gerekmektedir. Multipl skleroz hastalarının doktor kontrollerini aksatmamaları da çok önemlidir.

MS Hastalığına (Multiple Skleroz) Ne İyi Gelmez?

MS hastalarının sigara ve alkol tüketiminden, stresten kaçınmaları gerekir. Düzenli egzersiz yapmaları önerilir fakat bu egzersizler çok yorucu olmamalıdır. Multipl skleroz hastaları hekime danışmadan canlı virüs aşısı yapmamalıdır.

MS Hastalığı (Multiple Skleroz) İlaçları

MS hastalığı ilaçları atak esnasında kullanılan ilaçlar, koruyucu olarak kullanılan ilaçlar ve belirti giderici olarak kullanılan ilaçlardan oluşur. Bu ilaçlar aşağıda görülmektedir. Ancak hekime danışılmadan kullanılmamalıdırlar.

  • Oral kortikosteroidler, damar içi kortikosteroidler (metilprednizolon)
  • IVIG
  • Kas Gevşeticiler
  • Anti epileptik olarak gabapentin ve karbamazepin
  • Fampiridin
  • İnterferon β -1a
  • İnterferon β- 1b
  • Glatiramer asetat
  • Terifluramid
  • Dimetil fumorat
  • Natalizumab
  • Fingolimod
  • Okrelizumab
  • Mitoksantron
  • Alemtuzumab

Hamilelikte MS Hastalığı (Multiple Skleroz)

MS hastalığı gebeliğe engel değildir. Gebelik süresince ataklar %70 daha az görülür ve hastalığın genel seyrinde değişiklik görülmez.

Multipl skleroz tedavisi gören hastaların gebelik planlamasından en az bir ay önce kullandığı ilaçları bırakması önerilir.

Azatioprin diğer ilaçlara göre çok daha güvenli olup, fingolimod ve natalizumabın gebelikten en az 2 ay önce bırakılması, metotreksatın ise bebekte sakatlık ve düşük riski oluşturması sebebiyle gebelik süresince kullanılması önerilmez.

Gebelik sürecinde yaşanan ataklarda ise yüksek doz kortikosteroidler kullanılır. Uygulanan dozun %10’unun bebeğe geçtiği bilinen kortikosteroid tedavisinin uygulanıp uygulanmayacağına hekim anne ve bebekte oluşabilecek riskler doğrultusunda karar verir.

Bebeklerde ve Çocuklarda MS Hastalığı (Multiple Skleroz)

Daha çok yetişkin hastalığı olarak bilinen multiple skleroz bebeklerde ve çocuklarda daha seyrek görülür. Belirtileri baş dönmesi, yürüme bozukluğu, denge kaybı, kol ve bacaklarda görülen uyuşma, halsizlik, görsel ve duyusal bazı bozukluklardır. Özellikle tek gözde görme kaybına sık rastlanır.

Genellikle yetişkinlerden farklı olarak hastalık tek belirtili olarak başlamaya eğilimlidir. Bu gruptaki hastalara tanı konması da çok daha zordur. Manyetik rezonans görüntüleme (MRG) en yardımcı tetkik olup, lomber ponksiyon (belden sıvı alınması) ve kan testleri de gerekebilir.

Çocuklarda atak gelişmesi halinde hızlı etki istendiği için kortizon önerilir. Atakların önlenmesi için interferon, kopolimer iğne tedavileri yararlı olabilir.

MS Hastalığı (Multiple Skleroz) için Hangi Doktora Gidilir?

MS hastalığı ile Nöroloji adlı bölüm ilgilenmektedir.

Hastalık tedavi edilmediğinde özürlülük durumu daha kısa süre içerisinde meydana gelebilmektedir. Bundan dolayı hastalık ile ilgili belirtiler taşındığı düşünülüyorsa zaman geçirilmeden Nöroloji bölümüne randevu alınmalıdır.

Makaleyi faydalı buldun mu?
6
0
Makeleyi Paylaşın

Ms hastalığı ile İlgili Sıkça Sorulan Sorular

MS hastalığı felç eder mi?

Hafif vakalarda bacaklarda uyuşma sık görülen bir belirtidir. MS hastalığının nasıl seyredeceğini öngörmek imkansızdır. Hastalığın şiddetine göre kısmi felç ya da tam felç görülebilir.

Int. Dr. Mehmet Tercan

MS hastası ne kadar yaşar?

MS hastalarının yaşam süresi kesin olarak söylenemez. Çünkü direkt olarak hayatı tehdit etmekten ziyade hayat kalitesini bozan ve çeşitli maluliyetlere neden olan bir hastalıktır. Ataklarının başlayacağını düşünen hastalar doktora hemen başvurup atak tedavisinin düzenlenmesi sağlanmalıdır. Eğer sağlanmazsa çeşitli komplikasyonlar görülebilir.Bunlar;

  • Kol ve bacaklarda görülen uyuşma
  • Felç
  • Kas spazmları
  • Epilepsi
  • Cinsel fonksiyon bozukluğu
  • Zihinsel bulanıklık
  • Depresyon

MS hastalığı ömür boyu sürecek olan bir hastalıktır ve dönem dönem semptomlarının çeşitliliğinde ve şiddetinde farklılık görülür. Devamlı olarak hekim kontrolünde olmak, reçetede yapılan değişikliklere tam uyum göstermek hastalığın kontrol altında tutulması açısından önemlidir. İstatistiklere göre çok ciddi bir komplikasyon gelişmediği müddetçe MS hastaları içinde bulundukları toplumun ortalama yaşam süresine sahiptir.

Int. Dr. Mehmet Tercan

Kapari MS hastalığında nasıl kullanılır?

Doğal viagra olarak da bilinen kapari bitkisinin kurutulmuş tomurcuklarından yapılan çay MS'de kullanılmaktadır. 

Çayın hazırlanışı: Kurutulmuş kapari tomurcukları öğütülüp toz haline getirilir. Bir çay kaşığı öğütülmüş kapari tozu büyük bir fincan sıcak suya konulup beş dakika demlendirilir.

Int. Dr. Mehmet Tercan

MS hastalığı genetik mi?

MS hastalığına sahip anne veya babanın varlığı çocukta hastalık gelişme riskini toplumda aynı yaş grubunda bulunan kişilere göre yaklaşık 10 Kat arttırır.Ancak bu bilgiye dayanarak MS hastalığının gelişiminde yalnızca genlerin etkili olduğunu düşünmemeliyiz. Tek yumurta ikizleri üzerinde yapılmış araştırmalar buna kanıt olarak gösterilebilir. Birbirinin tamamen aynısı olan tek yumurta ikizlerinden birinde hastalık gelişmiş olsa bile diğer kardeşte hastalık meydana gelme olasılığı  %25'dir ve hastalık hiç gelişmeyebilir.

Int. Dr. Mehmet Tercan

MS hastalığı nasıl teşhis edilir?

MS hastalığına özel tanı koydurucu tek bir test yoktur. Tüm hastalara manyetik rezonans görüntüleme tetkiki yapılır. Eğer hekim gerekli görürse lomber ponksiyon (belden sıvı alınması)  ve kan testleri de yapılır.

Int. Dr. Mehmet Tercan

MS hastalığı geçer mi?

MS hastalığının tamamen ortadan kalkması mümkün değildir. Ancak hipertansiyon, diyabet gibi diğer kronik hastalıklardan da bilindiği üzere hastalığı kontrol altında tutmak ve semptomları iyileştirmek mümkündür. Bu da ancak gerekli yaşam tarzı değişikliği ve tedaviye uyum ile sağlanabilir.

Int. Dr. Mehmet Tercan

MS hastalığı cinselliği etkiler mi?

MS'li hastalarda cinsel işlev bozukluklarının daha sık meydana geldiği görülmüştür. MS'e bağlı olarak meydana gelen bacaklarda ağrı ve sertlik, yorgunluk, depresyon ikincil olarak cinsel disfonksiyon meydana getirebilir. Fakat bu MS'in kesin olarak cinsel işlev bozukluğuna sebep olduğu anlamına gelmez. Hastaların çoğu normal bir cinsel yaşam sürmektedir.

Int. Dr. Mehmet Tercan

MS hastalığı yatalak yapar mı?

MS'li hastaların çoğu yatağa bağımlı değildir ve günlük işlerini yardım almadan gerçekleştirebilir. Yapılan araştırmalar 25 sene boyunca hiçbir tedavi almayan MS hastalarının bile 2/3'ünün tekerlekli sandalyeye bağımlı olmadıklarını göstermiştir. Fakat hastalık ilerledikçe sakatlık durumunun arttığı yadsınamaz bir gerçektir. Bazı Hastalar  koltuk değneği, tekerlekli sandalye kullanmak durumunda kalabilir ve yatağa bağımlı hale gelebilir.

Int. Dr. Mehmet Tercan

MS hastalığı baş ağrısı yapar mı?

MS hastalığında yaygın olarak saplanıcı, iğneleyici tipte ortaya çıkan baş ağrısı mevcuttur. Özellikle multipl skleroz lezyonları beyin sapı yerleşimli ise migren tipi baş ağrısı görülebilir. Saplanıcı baş ağrılarının atak belirteci olabileceği düşünüldüğünden hastaların bu tip baş ağrısında dikkatli olması gerekmektedir.

Int. Dr. Mehmet Tercan

MS hastalığı unutkanlık yapar mı?

Unutkanlık MS hastalarında sık karşılaşılan yakınmalardandır. MS'li hastaların yarısında hafif düzeyden ağıra kadar değişkenlik gösteren unutkanlık geliştiği görülmüştür. Unutkanlık şikayeti olan MS'li hastalara düzenli olarak satranç, bulmaca, sudoku gibi zihinsel aktiviteler yapması önerilir.

Int. Dr. Mehmet Tercan
0