Mikro Sinusektomi Nedir?

Erkeklerde daha sık görülen kıl dönmesi tedavisinde, mikro sinusektomi etkili ve çağdaş bir tedavi yöntemidir.

Mikro sinüsektomi erkeklerde daha sık görülen kıl dönmesi tedavisinde kullanılan çağdaş yöntemlerden birisidir. Yöntem bascom ameliyatının geliştirilmiş halidir. Bu yöntem kıl dönmesi tedavisinin daha kolay ve avantajlı bir şekilde gerçekleştirilebilmesi için geliştirilmiştir. Kıl dönmesi tedavisinde tercih edilebilecek klasik yöntemler ile kıyaslandığı zaman pek çok avantajı vardır. 

Kıl dönmesi riskini artıran faktörler arasında;

  • Gün içerisinde çok uzun süre oturulması gereken bir işte çalışmak
  • Erkek cinsiyet
  • Ter bezlerinin normalden fazla çalışması
  • Obezite 
  • Kötü hijyen koşulları
  • Hareketsiz yaşam tarzının benimsenmesi
  • Ailesel yatkınlık
  • Bölgesel olarak aşırı kullanma gibi durumlar yer almaktadır.

Bahsedilen faktörlerin kıl dönmesi riskini artırdığı ve tedavi sonrasında günlük yaşantıya çok hızlı bir şekilde dönüş yapabilmek için mikro sinüsektomi yöntemi tercih edilebileceği bilinmektedir. Uygulamanın tercih edilebilirliği hekim tarafından yapılacak muayeneler sonrasında belirlenecektir. Hekim muayenesi yapılması gerekliliği ise kıl dönmesi belirtileriyle ortaya çıkacaktır. 

Kıl dönmesi belirtileri arasında;

  • Kuyruk sokumu bölgesinde sürekli akıntı
  • Kuyruk sokumu bölgesinde kızarıklık, şişlik ve ağrıyla beraber ani gelişen apse
  • Apselerin sürekli olarak tekrarlıyor olması
  • Bölgede küçük delikler görülebileceği gibi herhangi bir belirti gözlenmeme durumu da mümkündür.

İlk olarak genellikle akıntı olarak ortaya çıkan kıl dönmesi belirtileri genellikle hastalar tarafından önemsenmezler. Önemsememe durumu akıntıların mikroplarla birleşmesi ve sonrasında iltihapların ortaya çıkmasına neden olmaktadır. Akıntıya muhtemelen kötü bir koku da eşlik edecektir.

Özellikle hastaların kıl dönmesinin ortaya çıktıkları bölge nedeniyle doktordan utanmaları ve buna bağlı olarak tedaviye başlamaktan kaçınmaları sürecin içinden çıkılması zor bir hal almasına neden olmaktadır. Tedaviden kaçılması da ağrı ve iltihaplanmayı artıracaktır. Özellikle şişlik, ağrı, apse gibi durumların ortaya çıkması sorunun bir hayli ilerlemiş olduğunu göstermektedir. Kıl dönmesi durumunun hastayla birlikte bir ömür devam edemeyeceği unutulmamalı, tedavi için gerekli aksiyonlar mutlaka alınmalıdır. Erken teşhis ve sonrasında tedavi aşamalarının planlanması pek çok hastalıkta olduğu gibi kıl dönmesinde de avantaj sağlamaktadır.

Mikro Sinüsektomi Aşamaları

Kıl dönmesi tedavisinde tercih edilebilecek klasik yöntemlerde ameliyathane ortamına gereksinim vardır. Ameliyathane ortamı gerekliliği mikro sinüsektomi olanlar için yoktur. Ameliyathane ortamında gerçekleştirilmesine gerek olmayan bir uygulama olması korkan hastalar için avantajlı bir durum oluşturmaktadır. Ameliyathane ortamında gerçekleştirilmiyor olması nedeniyle genel anesteziye ve herhangi bir tahlil gerçekleştirilmesine gerek yoktur.

Uygulamada lokal anestezi yapılması tercih edilmektedir. Lokal anestezi ile sadece uygulamanın gerçekleştirileceği kuyruk sokumu bölgesi uyuşturulmaktadır. Anestezi işlemi sonrasında bölgede tespit edilen kıl dönmesinin kapsülü ile birlikte çıkarılması mümkün olmaktadır. Genellikle 1,5 – 2 cm uzunluğunda kesiler atılsa da giriş ve çıkış deliklerinin birbirine uzak olması durumunda ikinci bir kesi yapılması gerekebilmektedir. Daha büyük kesi açılması sağlıklı dokulara zarar verilmesi anlamına gelmektedir. Bu nedenle küçük kesiler ile uygulamanın tamamlanıyor olması hasta için avantaj sağlamaktadır.

Kıl dönmesi mikro sinüsektomi uygulamaları ihtiyaç duyulan kesi uzunluğunun çok düşük olması nedeniyle kısa sürede halledilebilmektedir. Kesi miktarının düşük olması uygulamanın zorluğunu minimum seviyelerde tutmaktadır. Genel anestezi ihtiyacı olmadan gerçekleştirilen bir ameliyat olması nedeniyle kişinin uygulama sonrasında hastanede yatmasına gerek yoktur.

Mikro Sinüsektomi Avantajları

Kıl dönmesi tedavisi için tercih edilebilecek pek çok yöntem vardır. Mikro sinüsektomi kıl dönmesi tedavilerinde tercih edilebilecek çağdaş yöntemlerden olması nedeniyle pek çok avantajı vardır.

  • Kıl dönmesi tedavisinde klasik ameliyat yöntemleri tercih edildiğinde hastalığın tekrar etme riski % 40 civarında iken bu yöntemde % 3-5 aralığındadır. Tekrar etme ihtimal oranları uygulamalardaki kesi miktarlarına göre değişiklikler göstermektedir. 
  • Klasik ameliyatlarda 2 - 6 hafta aralığında iş gücü kaybı olurken, mikro sinüsektomide ortalama 1-2 saat iş gücü kaybı meydana gelmektedir. Uygulama sonrasında hasta direkt olarak iş hayatına, okuluna ve sosyal yaşamına dönebilir.
  • Mikro sinüsektomi ameliyatı görünmeyecek kadar 1-2 cm kesi ile halledilirken klasik ameliyatlarda 12 - 30 cm aralığında kesi yapılabilmektedir.
  • Kıl dönmesi tedavisi sonrasında hastalığın tekrarlaması durumunda gerçekleştirilecek ikinci klasik ameliyat daha zor yapılacaktır. Fakat çağdaş teknikte tekrarlama durumunda dahi ikinci seans kolaylıkla gerçekleştirilebilecektir.
  • Kıl dönmesi tedavisinde çağdaş yöntemler tercih edildikten sonra tekrarlama durumunda istenmesi durumunda klasik ameliyatlar tercih edilebilir. Fakat klasik ameliyatlar sonrasında kıl dönmesinin tekrarlanması durumunda tedavi amacıyla çağdaş yöntemlerden yararlanılması ihtimali düşüktür.
  • Mikro sinüsektomi sonrasında tedavi gerçekleştirilen bölgede iltihaplanma görülme oranı klasik kıl dönmesi tedavilerine nazaran oldukça düşüktür.
  • Ağrı yaşanma süresi ve sıklığı çağdaş yöntem tercih edilerek gerçekleştirilen tedavide çok daha kısadır.
  • Kıl dönmesi tedavisinde klasik cerrahi yöntemler tercih edildiğinde geniş yara alanı nedeniyle oluşan kirli kanın emilmesi için vakum aleti takılması gerekli iken mikrosinüsektomi yönteminde gerek yoktur.
  • Ameliyat için hastaya narkoz verilmesi gerekli olduğu durumlarda minimum 1 gün hastanede kalınması gerekli iken narkoz gerekli olmayan tedavi yöntemlerinin uygulanması hastanın hemen günlük yaşantısına dönmesini sağlayacaktır.
  • Kıl dönmesi tedavisinde klasik ameliyat yöntemleri tercih edildiği durumlarda hastaya 10 – 15 gün süresince banyo yasaklanmaktadır. Mikrosinüsektomi yönteminde hasta 72 saat sonrasında banyo yapabilir. 

Mikro sinüsektomi ameliyatı olanlar için pek çok avantajdan bahsedilebilir. Buna rağmen hala klasik ameliyat tekniklerinin tercih ediliyor olması çağdaş yöntemlerin çok ileri vakalara uygulanamıyor olmasıdır. Hastanın mikro sinüsektomi avantajlarından yararlanabilmek için zaman kaybetmeden tedavi planlamasının yapılması adına aksiyon alması önemlidir.

Mikro sinüsektomi fiyatları ise uygulamanın hasta için avantajlı olmasını sağlayan aralıktadır. Elbette uygulamayı gerçekleştirecek cerrahın ve operasyonun gerçekleştirileceği kliniğin, hastanenin fiyat politikasına göre ücretleri değişiklik gösterecektir. Mikro sinüsektomi devlet hastanesi ortamında da cerrahlar tarafından uygulanabilmektedir.

Mikro Sinüsektomi Ameliyatı Sonrası

Uygulama sonrasında hasta minimum iş gücü kaybı ile direkt olarak normal yaşantısına dönebilir. Bunun için uygulamanın gerçekleştirilmesi sonrasında maksimum yarım saatlik bir dinlenme süreci yeterli gelecektir. Kişi refakatçi ihtiyacı dahi duymadan kendi arabasıyla istediği yere vakit kaybetmeden gidebilir. Klasik yöntemlerle kıl dönmesi tedavisi sonrasında ortalama 12 - 15 gün aralığında yatış pozisyonuna dikkat edilmesi gerekirken mikro sinüsektomi tedavisi sonrasında buna gerek yoktur. Hasta istediği pozisyonda herhangi bir süre geçmesine gerek kalmadan yatabilir ve oturabilir. Operasyon sonrasında hastalığın tekrarlama ihtimalinin oldukça düşük olması ise uygulamada doku yaralanmalarının oldukça düşük seviyede gerçekleşiyor olmasıdır. Klasik operasyonlarda kesi miktarının büyük olması nedeniyle pansuman gerekirken çağdaş yöntemde günlük pansuman yaptırmaya gerek duyulmaz.

Mikro Sinüsektomi Nerelerde Yapılıyor?

Uygulamada genel anestezi uygulamasına gerek olmaması nedeniyle ameliyathane ortamı gerekmeden gerçekleştirilmektedir. Ameliyat ortamı gerekmemesine ek olarak işlemin yapıldığı ortamın steril olması gerekir. Mikro sinüsektomi yapan hastaneler sayısı bu nedenle hem özel sektörde hem de devlet hastaneleri için bir hayli fazladır.

Makaleyi faydalı buldun mu?
0
0
Makeleyi Paylaşın