Kas Hastalıkları

Kas hastalıkları, vücutta hareket etmek, postürü sağlamak gibi birçok görevi olan kasların anormalliğinden kaynaklanan hastalıklar grubudur. Tedavisi, hastalığın türüne göre değişiklik göstermektedir.

Kas Hastalıkları Nedir?

Kas hastalıkları, vücutta hareket etmek, postürü sağlamak gibi birçok görevi olan kasların anormalliğinden kaynaklanan hastalıklar grubudur. Kas hastalıkları primer yani direkt olarak kas ile ilişkili olabileceği gibi sekonder de olabilir. Sekonder kas hastalıklarında da vücuttaki başka bir sistemdeki hastalıktan kasların etkilenmesi söz konusudur. Özellikle kasları uyaran sinirlerin etkilenmesi ile kaslar da önemli ölçüde etkilenmektedir. Ancak bunlar da kas hastalıklarından ziyade nöromüsküler hastalıklar olarak tanımlanır. 

Kaslar yürümek, konuşmak, oturmak, ayakta durmak, göz kırpmak gibi sayısız işlevde görev oynayan yapılardır. Bunlar iskelet kasları olarak tanımlanır. Bunların dışında kalp kası ve düz kas denilen kaslar da vücutta bulunur. Kalp kası sadece kalbin kasılması sırasında görev alan kaslardır. Düz kaslar da iç organlar, damarlar gibi yapıları kontrol eden kaslardır. Kas hastalıkları genelde iskelet kasları ile ilgili hastalıkları tanımlar. İskelet kasları tendonlar ile kemikleri bağlanır. Kas kasıldığında tendon da gerilerek kol, bacak gibi iskelet yapılarını hareket ettirir. 

Kas Hastalıkları Çeşitleri Nelerdir?

Kas hastalıkların birçok farklı çeşidi bulunmaktadır. Bu hastalıklar yaş, cinsiyet, ek hastalıklar gibi farklı faktörlere bağlı olarak farklı kişilerde ortaya çıkar. Ayrıca hastalıkların şiddetleri de kişiden kişiye değişebilir. Toplumda en sık görülen kas hastalıklarından bazıları şu şekilde sıralanabilir: 

Kas krampı: Kas krampı, bir veya daha fazla kasın aniden ve istemsiz olarak kasılması durumu olarak tanımlanabilir. Kas krampları sırasında, etkilenen kasın kısa süreli olarak kullanımı mümkün olmaz. Ayrıca bu sırada ağrı da hissedilir. Ancak bu durum çoğu zaman oldukça kısa sürer ve kendiliğinden geçer. Kas krampları özellikle sıcak havalarda aşırı ter kaybetmek, uzun süreli egzersiz yapmak veya fiziksel olarak yorucu işlerde bulunmak gibi durumlarla tetiklenir. 

Polimiyozit: Polimiyozit, vücutta bilateral yani iki taraflı olarak kasları etkileyen ve gittikçe artan kas güçsüzlüğüne neden olan bir hastalıktır. Polimiyozit, otoimmün inflamatuar bir hastalıktır. Yani bağışıklık sistemindeki anormallikler nedeniyle ortaya çıkar. Polimiyozitte en sık proksimal kaslar etkilenir. Yani bacak üst kısmı, omuz, kol gibi kaslarda asıl sorunlar ortaya çıkar. 

Distal olarak adlandırılan, el, parmak, ayak kasları ise hastalığın geç döneminde tutulabilir. Polimiyozit hastalarında merdiven çıkmada zorlanma, oturur pozisyondan ayağa kalkmada zorlanma, nesneleri kaldırma, saç tarama gibi aktivitelerde problemler ortaya çıkar. Bu semptomlar genelde haftalar ve aylar içinde yavaş yavaş ilerler. Polimiyozit en sık olarak 30-50 yaş arası kadınları etkiler. Ayrıca siyah ırkta da beyazlara göre daha yaygındır. Polimiyozitin net bir tedavisi olmasa da ilaç ve fizik tedavi yöntemleriyle kas gücü iyileştirilmeye çalışılır. 

Dermatomiyozit: Dermatomiyozitte de tıpkı polimiyozitte olduğu gibi proksimal kas güçsüzlüğü görülür. Ancak farklı olarak dermatomiyozit hastalarında belirli yapıda cilt döküntüleri de ortaya çıkar. Dermatomiyozit hem çocuk hem de yetişkinleri etkileyebilir. Yetişkinlerde genelde 40-60 yaş arasında ortaya çıkar. Çocuklarda ise en sık 5-15 yaş arasında görülür. Kadınlarda görülme olasılığı yine bir miktar daha fazladır. Dermatomiyozitin tedavisi yine kas gücünü iyileştirme ve cilt  döküntülerini düzeltmeye yöneliktir. Ayrıca hastalığın ilerlemesi engellenmeye çalışılır. 

Müsküler distrofi: Musküler distrofi, kaslarda ilerleyici güçsüzlük ve kas kütlesi kaybına neden olan bir hastalık grubudur. Müsküler distrofilerde genelde genetik olarak anormal mutasyonlardan dolayı sağlıklı kas hücrelerini oluşturmak için gereken proteinler düzgün üretilemez. Pek çok çeşit kas distrofisi türü bulunur. Bu türlerden bazıları hafif ilerlerken bazıları ağır seyredebilmektedir. En sık görülen tipler genelde çocukluk döneminde ve erkeklerde başlangıç gösterir. Kas distrofisileri bir çeşit genetik hastalık olduğu için net bir tedavisi bulunmaz. Ancak ilaçlar ve çeşitli terapiler ile hastalığın ilerlemesi durdurulmaya ve yaşam kalitesi arttırılmaya çalışır.  

Miyotonik distrofi: Miyotonik distrofi, müsküler distrofiler içinde inlenen bir kas hastalığıdır. Erişkinlik dönemde görülen en sık müsküler distrofidir. Belirtileri arasında yine kas kaybında kötüleşme ve güçsüzlük bulunur. Bu hastalıkta farklı olarak kaslarda kasılma sonrasında normal hızda gevşeyememe problemi bulunur. Örneğin kişilerde tokalaşma, bardak tutma gibi kasların kasıldığı hareketler sonrasında gevşeme problemi ortaya çıkar ve o pozisyonda kısa bir süre kalır.  

Rabdomiyoliz: Rabdomiyoliz, doğrudan veya dolaylı nedenlerle kasların ileri derece hasarlanmasına bağlı ortaya çıkan bir sendromdur. Kaslarda travma gibi nedenlerle dolayı yıkım sonucunda, kas ürünleri kan dolaşımına geçer. Bu maddeler de böbrek gibi yapılara ulaştığında buranın yapısını bozarak akut böbrek yetmezliği gibi ölümcül olabilecek bir duruma neden olur. Böbrek yetmezliği geliştiği durumda, kanda bulunan atıklar idrar yoluyla atılamaz. Bu nedenle bu durum şiddetli hallerde ölümle bile sonuçlanabilir. Ancak durumun tespiti ve hızlı tedavisi ile de kısa süre içinde cevap alınarak hasta düzelir.  

Sarkopeni: Sarkopeni yaşa bağlı olarak kas kaybını tanımlayan bir durumdur. Aslında hastalıkta ziyade doğal bir süreç olarak da düşünülmektedir. Ancak bazı kişilerde bu durum çok daha şiddetli olabilmektedir. Normalde doğumdan 30'lu yaşlara kadar kas kütlesi gittikçe büyümeye yönelik çalışır. Ancak ilerleyen yaşlarda bu durum tersine döner. Fiziksel olarak aktif olmayan insanlarda 30 yaşında sonra her 10 yılda ortalama % 3-5 civarı bir kas kitlesi kaybı olur. Bu kayıp fiziksel aktif kişilerde de görülse de miktar olarak daha azdır. Sarkopeni özellikle yaşlılarda düşmelere neden olarak kemik kırığı gibi birçok duruma sebebiyet verebilmektedir. 

Myastenia gravis: Myastenia gravis, aslında sadece kas hastalığı değil sinirleri de etkileyen nöromüsküler bir hastalıktır. Bu hastalıkta kaslar kullanıldıktan bir süre sonra anormal yorulmaya ve kasılmamaya başlar. Bunun nedeni sinirler ve kaslar arasındaki iletişim sorunudur. Myastenia gravis hastalığında kol, bacak yorgunluğu, güçsüzlüğü, göz kapaklarında sarkma, çift görme, konuşmada bozulma, çiğneme, nefes alma, yutmada zorluk gibi birçok farklı belirti ortaya çıkabilmektedir. Hastalık her yaşta insanda görülebilse de en sık olarak 40  yaş altı kadınlar ve 60 yaş üstü erkekleri etkiler. Tedavisinde de semptomları yönetmeye yönelik ilaçlar kullanılır. 

Kas Hastalıkları Belirtileri Nelerdir?

Kas hastalıklarında altta yatan hastalığın çeşidine göre çok farklı belirtiler görülebilmektedir. Bu belirtilerin şiddeti ise kişinin ek hastalıkları, yaşı gibi birçok faktöre göre değişir. Kas hastalıklarında görülen belli başlı belirtiler şu şekilde sıralanabilir: 

  • Kas ağrısı
  • Kas güçsüzlüğü
  • Kas krampı
  • Kaslarda gevşeme sorunu
  • Kas kütlesi kaybı
  • Hareket bozuklukları
  • Yürümede zorlanma
  • Konuşmada zorlanma
  • Yutmada zorlanma
  • Nefes almada zorlanma
  • Ayağa kalkmada zorlanma
  • Eşyaları tutmada zorlanma
  • Uyuşma, karıncalanma
  • Çabuk yorulma
  • Çift görme
  • Göz kapaklarında düşüklük

Kas Hastalıkları Nedenleri Nelerdir?

Kas hastalıklarının birçok farklı nedeni olabilmektedir. Bu nedenler kişiden kişiye değişerek farklı kişilerde değişik kas hastalıklarının ortaya çıkmasına zemin hazırlayabilir. Kas hastalıklarının olası belli başlı belirtileri şu şekilde sıralanabilir:

Sıvı kaybetme: Aşırı egzersiz, fazla sıcak altında durma veya yeterince su içmeme gibi durumlarda kaslar yeterli sıvıyı alamaz. Bu durumda da elektrolit bozuklukları meydana gelir. Bu bozukluklarda kaslarda kasılma, ağrı gibi semptomlara neden olabilmektedir.

Kas travmaları: Kaslara karşı dışarıdan alınan şiddetli travmalar veya kişinin kendini çok yorması gibi durumlarla oluşan kas hasarları sonucunda çeşitli kas hastalıkları ortaya çıkabilir. Bunlardan en ciddi olanlardan biri rabdomiyolizdir. Rabdomiyoliz durumunda yıkılan kas ürünleri böbreklerin çalışmasını bozarak böbrek yetmezliğine neden olabilir. Bu durum da ölümle sonuçlanma riski olan bir hastalıktır.

Bağışıklık sistemi anormallikleri: Bağışıklık sisteminin anormal çalışması sonucunda otoimmün hastalıklar ortaya çıkar. Kas sistemini etkileyen otoimmün hastalıklarda da kişinin kendi bağışıklık sistemi kaslara saldırır. Bu durumda polimiyozit, dermatomiyozit gibi kas hastalıkları ortaya çıkar.

İlaçlar: Bazı ilaçlar aşırı kullanıldığında veya tedavi dozundayken de kas hasarlarına neden olabilmektedir. Bu duruma toksik miyopati adı verilir. Toksik miyopati de kas ilaca bağlı olarak hasarlanmaya başlar. Bu hasarlanma kaslarda ağrı, güçsüzlük gibi durumlara neden olabilir. En sık miyopati yapan ilaçlar arasında steroidler ve statin, fibrat grubu kolestrol düşürücü ilaçlar bulunur.

Sinir hasarları: Kaslar, sinirlerden gelen uyarılar sonucunda kasılır. Bu nedenle sinirlerde meydana gelen problemlerde kas hastalıkları da ortaya çıkabilir.

Bazı kanserler: Bazı kanserler dolaylı olarak kasları etkileyerek kas problemlerine neden olabilmektedir. 

Kas Hastalıkları Teşhisi

Kas hastalıklarının teşhisi farklı yöntemlerle yapılabilmektedir. Ancak öncelikle her hastalıkta olduğu gibi hastadan ayrıntılı bir tıbbi öykü alınır. Daha sonra buna uygun fizik muayene yapılır. Tıbbi öykü sırasında semptomların türü, süresi, ek hastalıklar gibi sorgulamalar yapılır. Fizik muayenede ise en sık değerlendirilen kas kuvvetidir. Bunun dışında sinirlerle bir ilişki düşünülüyorsa veya hastalık dışlamak için nörolojik muayene de yapılabilir. Bunlardan sonra tanı için yapılabilecek tetkikler şu şekilde sıralanabilir:

Kan tetkikleri: Kan tetkikleri kas hastalıklarının teşhisi için oldukça önemli bir yere sahiptir. Özellikle CK gibi kas hasarı ile ilişkili olan maddelerin ölçümü yapılır. CK yükseklikleri kas hasarlanması veya müsküler distrofiler gibi birçok hastalıklarda yükseklik gösterir. Bunların değerleri ile bile hastalıkların ayrımı bir miktar yapılabilir. Bunun dışında karaciğer, böbrek testleri gibi genel testler de yapılarak diğer hastalıklara bağlı ortaya çıkabilecek kas hastalıkları için fikir sahibi olunmaya çalışılır. 

Elektromiyografi (EMG): EMG, kas hastalıklarının teşhisi için en sık kullanılan yöntemlerde biridir. EMG ile kaslardaki elektrik aktiviler ölçülür. Bu ölçüm hem kas hem de bu kasları uyaran sinirlerin anormalliklerini ortaya koyar. Bu anormalliklerin türüne bağlı olarak da hastalıklar arasında ayrım yapılabilir. EMG testince cilde ve kas dokusunda elektrotlar yerleştirilir. İğneler yerleştirildikten sonra kasların kasılmaları ve gevşemeleri izlenir. Bu sinyaller de ekrana getirilerek hekim tarafından incelenir. 

Kas biyopsisiBazı kas hastalıklarında tanı koymada zorlanıldığında veya kesin tanı için yapılması gerekildiğinde kas biyopsisi yapılabilir. Bu yöntemde kaslardan alınan parçalar laboratuvarda hekim tarafından incelenir ve hastalık türü belirlenir.

Emar: Bazı kas hastalıklarında görüntüleme amacı ile emar kullanılabilmektedir. 

Genetik testler: Genetik olarak ortaya çıkan kas hastalıklarının teşhisinde genetik mutasyon taramaları yapılarak tanı konur. 

Kas Hastalıkları Tedavisi

Kas hastalıklarının tedavisi, hastalığın türüne göre değişiklik göstermektedir. Bu nedenle öncelikle hastalığın tam olarak tanısının konması gerekir. Bunun dışında kişinin yaşı, ek hastalıkları ve hastalığın şiddeti gibi durumlar da tedaviyi etkiler. Kas hastalıklarının tedavisinde kullanılan belli başlı yöntemler şu şekilde sıralanabilir:

Yeterli sıvı alma: Kas hastalıklarından biri sayılabilecek kas kramplarının hem önlenmesi hem de tedavisi için yeterli sıvı alınması gerekmektedir. Ayrıca rabdomiyoliz gibi durumlarında tedavisinde hastane şartlarında damarda yüklü sıvılar vermek gerekebilir. 

KortikosteroidlerPrednizon gibi kortikosteroid ilaçlar, otoimmün kaynaklı kas hastalıklarının tedavisinde sıklıkla kullanılan ilaçlardır. Ancak ilaçların uzun süre kullanması istenmeyen yan etkilere neden olabildiği için hekim kontrolünden çıkmamak gerekir.  

Ağrı kesici ilaçlar: Özellikle kas ağrılarının ön planda olduğu kas hastalıklarında ağrı kesiciler kullanılabilir. 

Rituximab: Rituximab da, polimiyozit gibi otoimmün kas hastalıklarında ileri tedavi seçeneklerinden biri olarak kullanılabilir. 

Fiziksel terapi: Kas hastalıklarında kaslarda güçsüzlük ve hareket bozuklukları oluşabilir. Bu fonksiyonların geri kazanılması aşamasında yapılan fiziksel terapiler oldukça önemlidir.

Kas Hastalıkları Tedavi Edilmezse Ne Olur?

Kas hastalıkları tedavi edilmediği takdirde çeşitli problemler ortaya çıkabilmektedir. Bunlar hastalığın türü ve şiddetine göre değişiklik gösterir. Olası komplikasyonlardan bazıları şu şekilde sıralanabilir:

Böbrek yetmezliği: Rabdomiyoliz gibi kasların aşırı yıkılması durumunda böbrekler çalışmasına bozarak böbrek yetmezliği durumu oluşabilir.

Yutma güçlüğü: Kas hastalıklarından bazılarında yemek borusu kasları etkilenebilir. Bu durumda kişilerde yutma problemleri ortaya çıkar. Bunun sonucunda da kilo kaybı ve yetersiz beslenme sorunları oluşur. 

Aspirasyon pnömonisi: Yutma güçlüğü sonucunda tükürük dahil olmak üzere çeşitli gıdalar ve sıvılar akciğerlere kaçabilir. Bu durumda da buna bağlı akciğerlerde zatürre oluşabilir. 

Solunum problemleri: Göğüs kaslarının etkilenmesi durumunda nefes darlığı gibi problemler oluşabilir. Ciddi kas hastalıklarında ise solunum yetmezliği gibi ölümcül olabilecek problemler görülebilir. 

Çocuklarda Kas Hastalıkları

Çocuklarda da tıpkı yetişkinler gibi kas hastalıkları görülebilir. Ancak bazı hastalıklar çocuklarda daha sıktır veya çocukluk döneminde itibaren başlayarak ilerler. Bunların en önemli örneği bazı müsküler distrofilerdir. Müsküler distrofiler genetik mutasyon sonucu oluştuğu için çoğu zaman çocukluk döneminde itibaren semptom göstermeye başlar. Müsküler distrofi teşhisi alan bir çocukta yavaş yürüme, dik oturma problemi, nefes alma sorunları, el, kol hareket bozuklukları gibi birçok sorun görülebilir. Bu çocuklar genelde yaşıtlarına göre daha geri gelişim basamakları gösterir. 

Müsküler distrofileri tamamen geri çevirecek bir tedavi bulunmamaktadır. Ancak bazı genetik tedaviler üzerinde çalışmalar yapılmaktadır. Şu anda tedavideki amaç kas, eklem gibi yapıların fonksiyonlarını düzeltmek ve hastalığın ilerlemesini olabildiğince durdurmaktır. En azından kişinin kendi günlük işlerini yapabilecek konuma gelmesi asıl hedeftir.  

Kas Hastalıkları için Hangi Doktora Gidilir?

Kas hastalıkları için gidilmesi gereken bölüm hastalığın türüne göre değişebilmektedir. Polimiyozit gibi otoimmün hastalıklarda romatoloji bölümüne başvurulmalıdır. Müsküler distrofi, myastenia gravis gibi hastalıklarda nöroloji bölümüne başvurulabilir. Kas hastalıkları sırasında kas güçsüzlüğü, kas ağrısı, hareket bozuklukları gibi günlük hayatı etkileyen problemlerin olması durumunda vakit kaybetmeden hastaneye gidilmelidir.  

Makaleyi faydalı buldun mu?
2
0
Makeleyi Paylaşın