Kan Tutması

Kan tutması ya da bir diğer adı ile kan korkusu olarak bilinen, hemofobi veya hematofobi, oldukça sık görülen özel bir fobi türüdür. Tedavide gerilim uygulaması ve maruz kalma tedavisi gibi seçenekler uygulanmaktadır.

Kan Tutması Nedir?

Halk arasında kan tutması ya da bir diğer adı ile kan korkusu olarak bilinen, tıbbi literatürdeki isimleri ile hemofobi veya hematofobi; oldukça sık görülen özel bir fobi türüdür. Aynı zamanda enjeksiyon fobisi, kan fobisi ve yaralanma fobisinin bir parçası niteliğindedir. Özgül fobiler arasında olan kan korkusu; genellikle bireylerde 10 yaşından sonraki dönemlerde ortaya çıkabilir.

Kan tutması hastalığı – hemofobi; kan ile ilgili bir şeylerin duyulması ya da görülmesi durumlarını takiben ortaya çıkmaktadır.

Kan Tutması Belirtileri Nelerdir?

Kan tutması hastalığının belirtilerini duygusal ve fiziksel belirtiler olarak iki ayrı grup halinde değerlendirmek daha doğru olacaktır.

Kan tutması hastalığının duygusal belirtileri;

  • Kişinin kendisini zayıf, dirençsiz ve güçsüz hissetmesi durumu
  • Kişinin kendisini bayılacakmış gibi hissetmesi durumu
  • Kişinin kendisini sanki ölecekmiş gibi hissetmesi hali
  • Kişinin sürekli olarak bir endişe hali içerisinde olması durumu
  • Kişinin aşırı panik duygusu hissediyor olması
  • Kişinin kontrolünü kaybetmesi durumu
  • Kişinin içerisinde kan olma ihtimali olan ortamlardan hızlı bir şekilde kaçmak istemesi hali
  • Kişinin kendini kaybetmişlik hissi içerisinde oluşu şeklinde listelenebilir. 

Kan tutması hastalığının fiziksel belirtileri ise;

  • Baş dönmesi
  • Mide bulantısı yaşama ve sürekli olarak kusacakmış gibi hissetme
  • Nefes alıp vermede güçlük yaşama
  • Kalbin ritminde artış,  kalp atışının hızlanması
  • Vücut ısısında görülen ani azalma veya ani artış
  • Göz kararması
  • Göğüs bölgesinde daralma hissi
  • Göğüs bölgesinde ağrı
  • Titreme
  • Terleme şeklindedir. 

Kan Tutması Nedenleri Nelerdir?

Kan tutması hastalığının altında yatan bir çok sebep olabilir. Bunlar içerisinde tetikleyici etmen olarak nitelendirilebilecek olan;

  • hipokondriyazis – hastalık hastalığı durumudur. Ortada belirti gösteren herhangi bir hastalık olmamasına rağmen kişinin sürekli olarak kendini hasta hissetmesi durumudur.
  • panik bozukluklar – sürekli olarak bir durumdan duyulan rahatsızlık içerisinde olma, panik hali gösterme durumudur. 
  • nozofobi – nedensiz bir şekilde hastalığa yakalanacağı düşüncesinde olma hali ya da korkusudur.
  • agorafobi – alan korkusu olarak nitelendirilebilir. Kişi bazı alanlarda bulunmaktan dolayı endişe hisseder.
  • hayvan korkuları da vardır. 

Genel olarak sebeplerini irdeleyecek olursak;

  • kan ile ilgili kötü bir deneyim yaşamış olmak
  • travmatik bir yaralanmaya maruz kalmış olmak
  • kronik bir rahatsızlık sahibi olmak
  • büyük bir kan kaybı yaşamış olmak

Kan Tutması Teşhisi

Kan tutması hastalığının teşhisi için herhangi özel bir test, iğne ya da tıbbı malzemeler kullanılmamaktadır. Hekiminizin size yönelteceği bazı özel sorular doğrultusunda teşhisin yapılması mümkündür.

Bu sorular;

  • Herhangi bir sağlık sorununuz var mıdır?
  • Ailenizde kan tutması hastalığından mustarip bir birey var mıdır?
  • Belirtileriniz nelerdir ve ne kadar süredir bu belirtileri yaşamaktasınız?
  • Kan gördüğünüz zaman kendinizi nasıl hissediyorsunuz?
  • Kanı nerede gördüğünüz duygularınızı değiştiriyor mu?
  • Kan gördüğünüzde gözünüz kararıyor mu?
  • Kan gördüğünüzde bayılıyor musunuz? gibi söz konusu hastalıkla ilgili bilgi edinmeyi hedefleyen sorulardır.

Kan Tutması Tedavisi

Kan tutması hastalığında izlenen tedavi yöntemleri oldukça başarılı bir şekilde sizi bu durumdan kurtarabilir niteliktedir. Bunlar duruma ve gerekliliğine göre;

Gerilim uygulaması; kan tutması durumuna bağlı olarak yaşanmakta olan bayılma durumunu önlemek, engellemek ve tamamen ortadan kaldırmak amacıyla yapılmaktadır. Bacaklarda ve kollarda bulunan kasların aralıklı bir şekilde gerilmesi sağlanacaktır. Yüzünüz kızarana kadar uygulamaya devam ettirilir ve kana karşı bayılmadan dirençli olmanız sağlanır.

Maruz kalma terapisi; uzman bir hekim yani bir terapist eşliğinde korkularınıza maruz kalmanız sağlanacaktır. Bu yöntemde korktuğunuz şeyin görselleştirilmesi, korktuğunuz şeyin size anlatılması ya da korktuğunuz şeye karşı kademeli olarak maruz bırakılmanız izlenecek yöntemler arasındadır.

Gevşeme egzersizleri; korkunuz ile baş başa kaldığınızda kendinizi ve bedeninizi daha kolay kontrol etmenize yardımcı olacak ve sakin olmanızı sağlayacaktır. Bunlar; yoga, nefes alıp verme ya da spor şeklindedir.

Bilişsel davranışçı terapi; kan ile ilgili durumların uzman bir hekim ile konuşulması ve ortaya çıkardığı sonuçların değerlendirilerek aslında o kadar da ciddi şeyler olmadığının anlaşılmasına yardımcı olmayı hedeflemektedir.

İlaç tedavisi ise; aşırı ciddi belirtiler gösteren hastalarda uygulanmaktadır. Yalnız fobiler için kullanılabilecek nitelikte özel ilaçlar bulunmamaktadır ve buna istinaden de kişinin göstermiş olduğu duygusal ve fiziksel belirtiler irdelenerek, hekim tarafından kullanılması gerekli görülen ilaçların takviyesi reçete aracılığı ile sağlanmaktadır.

Kan Tutması Tedavi Edilmezse

Kan tutması hastalığı yani tıbbi literatürdeki isimleri ile hemofobi ya da hematofobi; tedavi edilmediği takdirde kişinin sosyal yaşantısını olumsuz yönde etkiler ve yaşanılan herhangi bir sağlık probleminde kan ile ilgili durumların ortaya çıkacağı düşüncesi ile doktora gitmesini engelleyebilir. Bu sebeple ortaya daha da ciddi sağlık sorunlarının çıkmasına neden olabilir. Tedavi edilmesi şarttır.

Çocuklarda Kan Tutması

Çocuklarda kan tutması hastalığı genellikle 10 taşından sonraki dönemlerde net bir şekilde gözlemlenebilse de; yetişkin bireylere göre daha farklı belirtiler gösterdiklerini söylemek mümkündür. Bu belirtiler ise;

  • kan ile ilgili her şeyden kaçma, saklanma hali
  • sinirli olma durumu
  • kan ile ilgili durumlarda anne veya babaya ya da o anda yanında olan kişiye sıkıca sarılma isteği
  • kan ile ilgili bir durum söz konusu olduğunda ağlama atakları geçirme şeklinde listelenebilir. 

Kan tutması için Hangi Doktora Gidilir?

Kan tutması hastalığı (hemofobi) sizin için;

  • panik atağa sebebiyet veriyorsa,
  • endişe yaşamanıza neden oluyorsa,
  • 6 aydan uzun bir süredir belirti göstermekte iseniz,
  • zaman içerisinde herhangi bir azalma görülmeden korkularınız artıyor ise mutlak suretle bir hekime giderek tedavi sürecinizi başlatmanız gerekmektedir. 

Herhangi bir sağlık kuruluşunda bulunan psikolog eşliğinde süreci yürütmek gerekecektir.

Makaleyi faydalı buldun mu?
7
0
Makeleyi Paylaşın

Kan Tutması ile İlgili Sıkça Sorulan Sorular

Kan tutması için risk faktörleri nelerdir?

Kan tutması hastalığı yani hemofobi için;

  • daha önceki süreçlerde yaşanmış olan travmatik ya da stresli bir olay,
  • anne ve babaların yani ebeveynlerin rol model oluşu ve bununla birlikte annenin ya da babanın kandan korkuyor olması,
  • bazı genetik faktörler,
  • anne ve babaların aşırı koruyucu bir tutum içerisinde olmaları risk faktörleri olarak nitelendirilebilir. 
Dr. Murat Doğru

Kan tutması hastalığım olup olmadığını nasıl anlarım?

Kan tutması hastalığından mustarip olan hemofobik bir insanda;

  • Kan görünce veya gördükten sonra kendini kötü hissetme
  • Kan görünce veya gördükten sonra bayılma hali
  • Kan görünce veya gördükten sonra mide bulantısı çekme
  • Kan ile ilgili konuştuktan veya kan ile ilgili yapılan herhangi bir konuşmaya kulak misafiri olduktan sonra kendini kötü hissetme
  • Kan ile ilgili şeylerde huzursuz olma durumu
  • Kan ile ilgili bir işlemin yapılacağı düşüncesi ile kendini kötü hissetme
  • Kan görünce veya gördükten sonra göz kararması yaşama durumu
  • Kan görünce veya gördükten sonra tansiyonda yaşanan değişikliklerin varlığı 
  • Doktora gitmekten korkma 
  • Diş hekimine gitmekten korkma durumları söz konusu haldedir. 

Bu durumlardan bir veya birkaçını yaşıyor iseniz hemofobik bir insan olabilirsiniz.

Dr. Murat Doğru