İnfertilite
Kısırlık olarak bilinen infertilite, kadın veya erkeklerde görülen, cinsel ilişki sonunda gebeliğin oluşmaması durumu olup hastanın durumuna göre tedavisi değişebilir.
İnfertilite (Kısırlık) Nedir?
İnfertilite, bir yıl içinde korunma yöntemleri uygulanmadan düzenli olarak girilen cinsel ilişkiye rağmen gebelik oluşmaması durumudur. Halk arasında kısırlık olarak adlandırılır. Tüm dünyada infertilite oranı %10-15 civarındadır.
İnfertilite nedeni erkek, kadın veya her ikisinden kaynaklı olabilir. İnfertilite olgularının %35’i erkek, %35’i kadın ve geri kalanı iki taraftan kaynaklı veya nedeni teşhis edilemeyen nedenlerdendir.
Yaş, sigara ve alkol kullanımı, hormonal değişiklikler, obezite gibi birçok durumdan kaynaklanabilir.
İnfertilite Belirtileri
İnfertilite çoğu zaman ek şikayetlere neden olmaz. Temel şikâyet bir yıl boyunca korunma yöntemleri uygulanmaksızın düzenli cinsel ilişkiye rağmen döllenmenin gerçekleşememesidir. Çiftler, gebe kalmaya çalışana kadar bu durumun farkında olmazlar ancak bazen altta yatan ve infertiliteye neden olan bir duruma bağlı ek şikayetler meydana gelebilir.
Kadınlarda İnfertilite Belirtileri
Ağrılı cinsel ilişki (disparoni): Kadınlarda görülür. Cinsel yolla bulaşan hastalıklar, endometriozis, fibroid gibi durumlar infertilitenin yanında ağrılı cinsel ilişkiye de neden olur.
Anormal adet döngüsü: Adet döngüsünün ağır semptomlarla seyretmesi, aşırı uzun sürmesi ve çok ağrılı geçmesi altta yatan bir hastalığın habercisi olabilir.
Adet kanında renk değişikliği: Âdet kanamalarının normalden daha açık renkli veya koyu renkli olması altta yatan bir hastalığa işaret edebilir. Normalde adet başlangıcında daha parlak kırmızı bir renk beklenir, adetin sonlarına doğru daha koyu renkli kanama olur. Adetin ilk günlerinde beklenenden daha koyu renkli kanamalar, endometriozis açısından inceleme gerektirebilir.
Düzensiz adet görme: Sağlıklı bir kadında 28 günlük periyotlar şeklinde kanama meydana gelir. Ancak bu en ideal olanıdır. Kişiden kişiye ve çeşitli faktörlere göre bu süre biraz uzayabilir. Döllenmenin gerçekleşebilmesi için mutlaka yumurtlama olmalıdır. Düzenli adet döngüsü, düzenli yumurta üretimi demektir. Adet düzensizliği polikistik over sendromu, obezite, aşırı zayıflık veya tiroid hastalıklarından kaynaklanıyor olabilir.
Eşlik eden hastalıklar: Polikistik over sendromu, erken menapoz, endometriozis, kanser ve tedavisi, üreme organlarının (fallop tüpü, yumurtalık, rahim) zarara uğraması gibi nedenler kadınlarda kısırlığa neden olur.
Erkeklerde İnfertilite Belirtileri
Erektil disfonksiyon: Erkekte penisin erekte olamaması veya sürdürülememesi anlamına gelir. Hormonal değişiklikler, psikolojik ve fiziksel faktörler ereksiyonu zorlaştırabilir.
Ejakulasyon veya ejakulatla ilgili problemler: Ejakulasyon, halk arasında boşalma olarak bilinir. Ejakulat ise boşalma ile gelen sıvıya denir. Döllenmenin gerçekleşebilmesi için ejakulasyon ve ejakulata ihtiyaç vardır. Ejakulatın yeterli volumde olmaması veya boşaltılamaması erkeklerde kısırlığa neden olur.
Testiste değişiklikler: Erkek üreme sağlığı için testisler de değerlendirilmelidir. Küçük, sert kıvamlı testisler altta yatan bir durumun göstergesi olabilir. Bununla birlikte testislerde ağrı, kızarıklık, şişlik, ısı artışı enfeksiyonu düşündürür. Enfeksiyonlar da infertilite açısından risk taşımaktadır.
İnfertilite Nedenleri
İnfertilite nedeni erkek, kadın veya her ikisinden kaynaklı olabilir. İnfertilite olgularının %35’i erkek, %35’i kadın ve geri kalanı iki taraftan kaynaklı veya nedeni teşhis edilemeyen nedenlerdendir.
İnfertilite için risk oluşturan birçok faktör vardır:
- Yaş: Özellikle kadınlarda yaş ile gebe kalma oranı oldukça bağlantılıdır. Gebe kalma olasılığı 30’lu yaşlarda azalmaya başlar, 37 yaşından sonra bu oran hızla düşer. Bunun nedeni yumurtalıklarda bulunan yumurta sayısının ve kalitesinin azalması ve yaşla beraber görülen hastalıkların gebeliği olumsuz etkilemesidir. Erkeklerde de yaş ve infertilite arasında ilişki vardır. 40 yaş üstündeki erkeklerin, daha genç erkeklere göre çocuk sahibi olma olasılığı daha düşüktür.
- Sigara kullanımı: Sigara hem kadın hem erkekte çocuk sahibi olma olasılığını azaltan bir etkendir. Sigara kullanımı gebe kalma olasılığını azalttığı gibi infertilite tedavisinin etkinliğini de azaltmaktadır. Sigara kullanan kadınlarda düşük riski daha fazladır. Sigara, erkeklerde erektil disfonksiyon (ereksiyon olamama veya sürdürememe) ve sperm sayısında, kalitesinde azalmaya neden olur.
- Alkol kullanımı: Alkol kullanımı erkeklerde sperm sayısını ve hareketliliğini azaltır. Kadınlarda da infertilite ve düşük riskini arttırır. Bebekte anomalilere neden olur. Kadınlar için alkolün güvenli dozu yoktur. Herhangi bir dozda gebeliği olumsuz yönde etkileyebilir.
- Obezite: Hareketsiz yaşam tarzı, sağlıksız beslenme, kontrolsüz kilo alımı hem kadın hem erkekte infertilite için risk faktörüdür. Ayrıca erkekte spermiogram (sperm sayısı, hareketliliği, şekli, volumü gibi parametrelerin değerlendirildiği test) sonuçlarını olumsuz etkiler.
- Adet düzensizliği: Normal ve düzenli bir adet döngüsü sonucu sağlıklı yumurtanın tüplere atılması, döllenme için olmazsa olmazdır. Bazı durumlarda bu döngü bozulur ve yumurtlama gerçekleşemez. Bu durumun en sık görülen nedeni polikistik over sendromudur. Hipotalamus, hipofiz bezi veya yumurtalıklardan salgılanan hormonların yetersizliği sonucunda da adet düzensizliği ve sonuçta infertilite gerçekleşir.
- Düşük kilo: Kadınlarda anoreksiya nervoza gibi yeme bozuklukları nedeniyle düşük kalori alımı ve beslenme yetersizlikleri, infertilite için risk faktörüdür.
- Egzersiz: Yeterli egzersiz yapmamak insülin direnci ve obeziteye zemin hazırlar. Bu da infertilite için risk faktörüdür. Nadiren de olsa kadınlarda aşırı egzersiz sonucu yumurtlama problemleri meydana gelerek infertiliteye neden olabilir.
- Hormonal değişiklikler: İnsan vücudunda döllenme, sağlıklı gebelik ve doğumun gerçekleşmesi için FSH, LH, progesteron, östrojen, testosteron, tiroid, kortizol, oksitosin ve birçok hormonun optimum düzeylerde üretilmesi gerekir. Bu hormonlardan birinin eksikliği veya aşırı üretimi infertilite ile sonuçlanır.
- Enfeksiyonlar: Klamidya veya gonore (sifiliz) gibi cinsel yolla bulaşan hastalıklar kadın üreme sisteminde sürekli inflamasyona neden olarak türlerin skarlaşmasına (nedbeleşmesi) neden olur. Çiftlerden birisinde cinsel yolla bulaşan hastalık öyküsü varsa mutlaka araştırılmalı ve tedavi edilmelidir.
- Fibroid ve endometrial polipler: Fibroid (miyom), rahmin kas tabakasında gelişen iyi huylu tümörlerdir. Kanser değillerdir ve kansere dönüşmezler. Döllenmiş yumurtanın (embriyo) yaşayabilmesi için rahme tutunabilmesi gerekir. Fibroidler bu tutunmayı olumsuz etkileyerek infertiliteye neden olur. Endometrial polipler de rahim içinde oluşan iyi huylu büyümelerdir. Benzer şekilde infertiliteye neden olurlar.
- Erektil disfonksiyon: Erkekte penisin erekte olamaması veya sürdürülememesi anlamına gelir. Hormonal değişiklikler, psikolojik ve fiziksel faktörler ereksiyonu zorlaştırabilir.
- Ejakulasyon veya ejakulatla ilgili problemler: Ejakulasyon, halk arasında boşalma olarak bilinir. Ejakulat ise boşalma ile gelen sıvıya denir. Döllenmenin gerçekleşebilmesi için ejakulasyon ve ejakulata ihtiyaç vardır. Ejakulatın yeterli volumde olmaması veya boşaltılamaması infertiliteye neden olur.
- Testiste değişiklikler: Erkek üreme sağlığı için testisler de değerlendirilmelidir. Küçük, sert kıvamlı testisler altta yatan bir durumun göstergesi olabilir. Bununla birlikte testislerde ağrı, kızarıklık, şişlik, ısı artışı enfeksiyonu düşündürür. Enfeksiyonlar da infertilite açısından risk taşımaktadır.
İnfertilite Teşhisi
İnfertilite tedavisinde ilk yaklaşım, çiftlerin cinsel davranışlarına yönelik öneri ve uygulamalardır. Ne zamandır hamile kalınmaya çalışıldığı ne sıklıkla cinsel ilişkiye girildiği, geçirilen cinsel yolla bulaşan enfeksiyon öyküsü, geçirilen ameliyatlar veya eşlik eden hastalıklar gibi sorular yol gösterici olsa da bazı çiftlerde infertilite sebebi anlaşılamamaktadır.
Erkek İnfertilitesinde Teşhis
- Semen analizi: Erkek infertilitesi için kullanılan en önemli testtir. Erkekten alınan semen örneği semen hacmi, sperm konsantrasyonu, sperm hareketliliği ve sperm morfolojisi (dış görünüş, şekil) açısından değerlendirilir.
- Hormon testi: Semen analizinde sperm sayısı 5-10 milyon/ml’nin altında olduğunda hormon ve genetik testlere başvurulur. Kan örneğinde testosteron ve FSH düzeyine bakılır. Bazı durumlarda ek olarak LH ve prolaktin ölçümleri de gerekebilmektedir.
- Genetik testler: Sperm sayısının beklenenden az olduğu durumlarda hormon testine ek olarak genetik testler de istenir. Erkek infertilitesi için bilinen 3 genetik hastalık vardır ve genetik incelemede bunlara bakılır: Kistik fibrozis, Klinifelter sendromu ve Y kromozom mikrodelesyonları.
- Testis biyopsisi: Bazı vakalarda tanı için veya tüp bebek tedavisinde erkekten sperm almak için uygulanan bir yöntemdir.
Kadın İnfertilitesinde Teşhis
- Hormon testi: Yumurtlama (ovulasyon) vücutta birçok hormonun rol aldığı bir süreç olduğundan infertil bireylerde belirli hormonların kandaki düzeylerine bakılır. Kan testi ile östradiol, FSH, TSH ve prolaktin hormonlarının düzeylerine bakılır.
- Ultrason: Ultrason, kadın üreme sistemi yapılarını (rahim, tüpler, yumurtalıklar) göstermede kullanılan başlıca cihazdır. Bu yapılardan birinde meydana gelen yapısal anormallikleri gösterebilir. Örneğin rahimde polipleri veya fibroidleri, tüplerde meydana gelen tıkanıklığı veya yumurtalıklardaki kistleri görüntülemede oldukça yararlı bir yöntemdir.
- Histerosalpingografi (HSG): Rahim ve tüpleri görüntülemek için uygulanan bir yöntemdir. Rahim ağzına kontrast madde içeren özel bir sıvı verilir. Daha sonra belli aralıklarda röntgen filmi çekilir. Sıvının ulaştığı yerler röntgende farklı renklerde görüldüğü için bu şekilde sıvının hareketi izlenmiş olur. Rahim ağzı kanalında tıkanıklık, rahim içinde bir yapışıklık veya tüplerde tıkanıklıktan şüphelenildiğinde bu yönteme başvurulur.
İnfertilite Tedavisi
İnfertilite tedavisi, infertilitenin nedenine, süresine, yaşa ve kişilerin isteğine göre planlanır.
Erkek İnfertilitesinde Tedavi
- Yaşam tarzı değişikliği: Alkol ve sigara tüketimini azaltmak, egzersiz yapmak, obezite eşlik ediyorsa kilo vermek veya gerekirse cinsel ilişki sıklığını arttırmak gibi basit yöntemler tedavinin ilk basamağını oluşturur.
- İlaç tedavisi: Etkene yönelik (spesifik) veya ampirik tedavi olarak uygulanır. Spesifik tedavi endokrin bozukluklar, lökospermi (semende akyuvar bulunması), immünolojik infertilite ve gonadotoksinlere (üreme hücrelerine toksik etki gösteren maddeler) yönelik tedavileri kapsar.
- Ameliyat: Erkek üreme kanallarında bir tıkanıklık (obstriktif azospermi) veya varikosel (testisteki toplardamarların genişlemesi) erkek infertilitesine neden olan durumlardır. Bunların tedavisinde cerrahi yöntemlere başvurulur.
- Sperm elde etme yöntemleri: Ejakulasyonda (boşalma) bir sorun varsa veya semende yeterli sayı ve kalitede sperm bulunmuyorsa sperm elde etme yöntemleri uygulanır. Bunun dışında üremeye yardımcı tedavi yöntemleri (tüp bebek vs.) için de sperm elde etme yöntemlerine başvurulabilir.
Kadın İnfertilitesinde Tedavi
Erkeklerde olduğu gibi kadınlarda da ilk tedavi yaklaşımı yaşam tarzı değişikliğidir.
- İlaç tedavisi: Gebeliğin oluşabilmesi için kadın üreme sisteminde yumurtlamanın meydana gelip çıkan yumurtanın tüplere ulaşması gerekir. Burada bir aksaklık olursa döllenme ve gebelik gerçekleşemez. Bazı kadınlarda yumurtlamayı başlatmak için klomifen sitrat, metformin, FSH ve LH takviyesi gibi ilaçlardan birisi hastanın durumuna göre seçilir.
- İntrauterin inseminasyon (aşılama): İlk başta kadına yumurta gelişimi ve yumurtanın çatlaması için tedaviler uygulanır. Daha sonra doğru zamanlama ile erkekten alınıp labaratuvar ortamında uygun hale getirilen spermler, kadının rahmine yerleştirilir.
- Ameliyat: Endometrial polipler, rahimde skarlaşma, fibroid, endometriozis gibi durumlarda ameliyat gerekebilir.
Yardımcı Üreme Teknikleri
Yumurta ve spermin elde edilerek birleştirilmesi yöntemlerini içerir. Yardımcı üreme teknikleri içerisinde birkaç yöntem vardır. Bunlardan en bilineni in vitro fertilizasyon (tüp bebek) işlemidir.
- In vitro fertilizasyon (tüp bebek): Öncelikle kadına yumurtaların büyümesi ve sonra çatlaması için çeşitli tedaviler verilir. Büyüyüp gelişen yumurtalardan birkaç tanesi iğne ile alınarak erkekten alınan sperm ile laboratuvar ortamında birleştirilir. Daha sonra döllenmiş yumurta (embriyo) rahim içine yerleştirilir. Bazen birden fazla embriyo gelişim gösterebilir ve gelişim gösteren embriyolar dondurulup daha sonra rahim içine yerleştirilmek üzere saklanabilir.
- Intrasitoplazmik sperm enjeksiyonu (ICSI): In vitro fertilizasyona benzer bir mantıkla uygulanır. Bu yöntem daha çok spermiogramda spermlerin sayı, hareket ve kalite açısından yetersiz saptandığı durumlarda uygulanır. Olgunlaşmış yumurtaya yeterli kalitede tek bir sperm enjekte edilir. In vitro fertilizasyon tedavisinin başarısız olduğu durumlarda da bu yönteme başvurulur.
- Donör yumurta veya sperm: Yardımcı üreme teknikleri büyük oranda tarafların kendilerine ait sperm ve yumurtaları kullanılarak yapılır. Ancak bazı durumlarda yumurta, sperm veya her ikisi birden anaonim bir donörden elde edilerek döllenme gerçekleştirilir.
Erkekte sperm üretimi yoksa veya gebeliği sağlayacak kalitede sperm üretilmiyorsa veya kişide genetik olarak geçen bir hastalık varsa donör spermler kullanılabilir.
Kadında yumurta üretimi yoksa veya üretilen yumurtalar düşük kalitedeyse (yaşa bağlı veya yumurtalıklara bağlı bir problemden dolayı olabilir), birkaç kez düşük gerçekleşmiş ise veya kişide genetik kalıtılan yüksek riskli bir hastalık varsa donör yumurtalardan faydalanılabilir.
Nadiren de olsa önceden başkası tarafından bağışlanmış olan dondurulmuş embriyo, kadının rahmine yerleştirilerek gebelik sağlanabilmektedir.
- Taşıyıcı annelik: In vitro fertilizasyon tekniği ile elde edilen embriyo, taşıyıcı annenin rahmine yerleştirilir. Kadının rahmi gebeliğe uygun olmadığında veya gebelik için ciddi risk taşıyan kadınlarda uygulanabilen bir yöntemdir.
- Embriyo traşlama işlemi (Assisted hatching): Embriyonun çevresinde koruyucu bir zar bulunur. Embriyonun rahme tutunabilmesi için bu zardan çıkması gerekir. Ancak tüp bebek işleminde kullanılan bazı ilaçlar, bu zarı kalınlaştırmakta ve sonuçta embriyo rahme tutunamadığı için düşükler meydana gelmektedir. Assisted hatching işlemi, bu zarı inceltme veya açmaya yönelik yapılır. Gebelik oranlarını oldukça yükselten bir prosedürdür.
İnfertiliteye Ne İyi Gelir?
Birliktelik sıklığını arttırmak: Her gün veya gün aşırı ilişkiye girmek, gebelik olasılığını arttırır. Yumurtlamadan en az 4 gün önce ilişkiye girmek gebelik şansını arttırır.
Döllenmenin mümkün olduğu zamanlarda seks yapmak: Düzenli adet gören bir kadında adet döngüsünün tam ortasında (14-15.günlerde) yumurtlama gerçekleşir. Bu zamanlama, bir sonraki adet kanamasının başlangıcından 14-15 gün öncesine denk gelir. Spermler, kadının üreme sisteminde birkaç gün canlı kalabildiği için yumurtlama vaktinden en fazla birkaç gün önce seks yapmak gebelik şansını arttıracaktır.
Yaşam tarzı değişikliği: Fazla kilolar, sigara, alkol ve uyuşturucu madde kullanımı hem erkek hem de kadında infertilite riskini arttırır. Gerek gebe kalmak için gerekse gebeliğe bağlı komplikasyon riskini aİnzaltmak için kilo verilmeli, dengeli beslenmeye özen gösterilmelidir.
Enfeksiyonlardan korunmak: Cinsel yolla bulaşan hastalıklar üreme sisteminde skarlaşmaya neden olarak infertiliteye neden olur. Bu enfeksiyonlardan korunmak için hijyen kurallarına uyulmalı, gebelik planlanmayan zamanlarda kondom kullanılmalıdır. Hastalığa sahip kişiler ise zaman kaybetmeden tedavi olmalıdır.
İnfertiliteye Ne İyi Gelmez?
Seks esnasında kullanılan kayganlaştırıcı jeller, spermlerin hareket yeteneğini ve fonksiyonlarını zayıflatabilir. Kullanmadan önce doktorunuza danışınız.
Bağımlılık yapıcı her türlü madde (alkol, sigara, uyuşturucu) sperm sayısını ve kalitesini azaltır, erektil disfonksiyona neden olur.
İnfertilite İlaçları
Kadın infertilitesinde kullanılan ilaçlar
Kadın infertilitesinde kullanılan ilaçlar sıklıkla ovulasyonu (yumurtlama) uyarmaya yöneliktir.
- Klomifen sitrat: Hipofiz bezinden FSH ve LH salgısını arttırarak yumurtalıkları uyarır ve sonuçta yumurtlama gerçekleşir. Ağızdan alınan bir ilaçtır. Kısırlık tedavisinde birinci seçenek ilaçtır.
- Letrozole: Klomifene benzer mekanizma ile yumurtlamayı sağlar. Fakat gebeliğin erken dönemlerine etkisi tam olarak bilinmediği için klomifen sitrat kadar sık kullanılmamaktadır.
- Metformin: Asıl olarak tip 2 diyabet tedavisinde kullanılan bir ilaçtır. İnsülin direncini düşürür. Klomifenin tek başına başarılı olmadığı kısırlık durumlarında tedaviye eklenir.
- Gonadotropinler: Gonadotropinler, hipofiz bezinden salgılanıp çeşitli seksüel fonksiyonlarda ve gebelikte görevleri olan hormonlardır. FSH, LH, hCG olarak üç çeşit gonadotropin hormon bulunur. Bu hormonlar normal adet döngüsü ve gebelik için mutlaka gereklidir. Bunların eksik olduğu durumlarda dışarıdan hormon enjeksiyonu ile kısırlık tedavi edilir.
Kadında infertilitenin nedeni cinsel yolla bulaşan hastalıklar ise tedavide antibiyotik ilaçlar kullanılır.
Erkek infertilitesinde kullanılan ilaçlar
- Hormon tedavisi: Kallman sendromu, hipogonadotropik hipogoadizm gibi hastalıklarda gnrh adı verilen bir hormon eksikliğine bağlı olarak FSH ve LH salınımı olmaz. FSH ve LH hormonları testosteron üretiminde olmazsa olmaz hormonlar olduğundan testosteron salınımı ve sperm üretimi gerçekleşemez. Bunun için tedavide gnrh hormonu verilir.
- Hipofiz bezi tümörü, hemokromatozis veya sarkoidoz gibi hastalıklar nedeniyle gonadotropin denen hormonlar (FSH, LH) vücutta eksik üretilir. Bunun için tedavide FSH ve LH takviyesi yapılır.
- Hipofiz bezinde prolaktin üreten tümörler erkekte infertiliteye neden olabilir. Tedavisinde dopamin agonistleri olan cabergoline ve bromokriptin kullanılır.
- Erkekte östrojen sentrezinde rol alan aromataz enzimini bloke ederek FSH, LH ve testosteron düzeylerini arttırmak amacı ile aromataz inhibitörleri tedavide kullanılabilir. Formestane, exemestane, anastrozol, letrozol ve aminoglutethimide erkek infertilitesinde kullanılan aromataz inhibitörleridir.
- Erkek infertilitesinde uygulanan bir başka hormon tedavisi de anti-östrojenik tedavidir. Klomifen sitrat ve tamoksifen, bir dizi mekanizma ile kan FSH, LH ve testosteron seviyelerini arttırır.
İnfertilite Ameliyatı
Erkek üreme kanallarında bir tıkanıklık (obstriktif azospermi) durumunda cerrahi yöntemlerle sperm toplanır. Bu yöntemler:
Mikrodiseksiyon Epididimal Sperm Aspirasyonu (MESA)
Testislerde sperm üretiminin yeterli olduğu iki taraflı vas deferens adı verilen bir kanalın bulunmadığı durumlarda tercih edilir. Bu işlem genel, lokal veya spinal anestezi (belden yapılan anestezi ile vücudun alt kısmının uyuşması) ile yapılabilir. Bir komplikasyon gelişmediği takdirde hasta aynı gün taburcu edilebilir.
Testiküler Sperm Aspiasyonu (TESA)
Hastada testis hacmi ve sperm sayısı normalse uygulanır. Genel veya lokal anestezi altında testislerden iğne ile doku vakumlanması işlemidir.
Testiküler Sperm Ekstraksiyonu (TESE)
Spermiogramda sperm sayısının az olduğu tespit edildiğinde uygulanır. Testislerden biyopsi ile sperm alınması işlemidir. Bu işlemin ameliyat sırasında mikroskop kullanılarak yapılan formuna mikro-TESE denir. Mikro TESE yöntemiyle mikroskop altında testisteki sperm içeren bölgeler tespit edilir ve oralardan biyopsi alınır. Böylece hasta için daha az travmatik bir işlem haline gelir. Mikro-TESE sperm elde etme oranının daha yüksek olması ve daha az komplikasyon gerçekleşmesi açısından TESE’den üstündür.
Perkütan Epididimal Sperm Aspirasyonu (PESA)
Ciltten epididime (spermlerin olgunlaştığı yer) iğne ile girilerek sıvı alınır. Lokal anestezi altında veya sedatifler (sakinleştirici ilaçlar) yardımıyla işlem gerçekleştirilebilir.
Erkekte üreme kanallarındaki tıkanıklık dışında varikosel için de ameliyat gerekebilir. Varikosel, testisteki toplar damarların genişlemesidir. Her varikosel kısırlığa neden olmamakla beraber kısırlığın bir nedeni olabilir. Varikosel ameliyatında açık cerrahi, laparoskopi veya radyolojik yöntemlerden biri tercih edilir.
Kadınlarda ise infertilite nedeni endometrial polipler, rahimde skarlaşma, fibroid veya endometrioz ise ameliyat gerekebilir.
İnfertilite için Hangi Doktora Gidilmeli?
Kadın infertilitesi için kadın hastalıkları uzmanına gidilmelidir.
Erkek infertilitesi için üroloji bölümüne gidilmelidir.
1 yıl süre ile düzenli olarak korunmasız cinsel ilişkiye rağmen gebelik gerçekleşmiyorsa doktora gidilmelidir. 35 yaş üzerindeki kadınlar için bu süre 6 aydır. Düzenli cinsel ilişki ile kastedilen 2-3 günde bir ilişkiye girmektir.
Gebe kalmayı zorlaştıracak bilinen bir durum varsa (kanser, kanser tedavisi görmek, cinsel yolla bulaşan hastalık, ailede erken menapoz öyküsü vs.) doktora danışılmalıdır.
İnfertilite ile İlgili Sıkça Sorulan Sorular
Doğum Kontrol Hapları Kısırlık Yapar Mı?
Polikistik over sendromu, ağrılı adet görme, düzensiz adet görme, aşırı kanama, endometriozis, akne problemi gibi durumlarda kullanılan doğum kontrol hapları yumurta gelişimini durdurduğu için gebelik gerçekleşmez. Ancak bu durum geri dönüşümlüdür. Haplar bırakıldığında gebeliğe engel değildir. Doğum kontrol haplarının kalıcı kısırlık yaptığına dair kanıtlanmış bir çalışma yoktur.
Roaccutane Kısırlık Yapar Mı?
Sivilce tedavisinde kullanılan roaccutane, kısırlığa neden olmaz. Ancak bu ilaçlar gebelik planlayanlarda doğumsal anomalilere neden olabileceği için kullanılamaz. Roaccutane tedavisine başlayacak kadınlar, tedaviden bir ay önce ve tedavi bitimini takip eden bir ay içerisinde gebe kalmaktan kaçınmalıdır.
Adetliyken Ağrı Kesici İçmek Kısırlık Yapar Mı?
Adetliyken non-steroid anti inflamatuar ilaçlar dediğimiz ağrı kesiciler güvenle kullanılabilir. Kısırlığa neden olmaz. Ancak infertilite öyküsü olan kadınlarda bu ilaçlarkontrollü şekilde doz ayarlaması yapılarak kullanılmalı veya kullanılmamalıdır.
Zoretanin Kısırlık Yapar Mı?
Sivilce tedavisinde kullanılan roaccutane, kısırlığa neden olmaz. Ancak bu ilaçlar gebelik planlayanlarda doğumsal anomalilere neden olabileceği için kullanılamaz. Roaccutane tedavisine başlayacak kadınlar, tedaviden bir ay önce ve tedavi bitimini takip eden bir ay içerisinde gebe kalmaktan kaçınmalıdır.
Erkekte Kısırlık Testi Nasıl Yapılır?
Erkekte kısırlık teşhisi için ilk olarak spermiogram denilen bir test yapılır. Bunun için erkeğin ya evde ya da sağlık kuruluşunda bir kaba boşalması gerekir. Erkekten elde edilen semen, sperm analizi için laboratuvara gönderilir. Bununla birlikte hekimin gerekli gördüğü koşullarda hormon testi, genetik testler veya testis biyopsisi ile teşhis konur.
Kadında Kısırlık Testi Nasıl Yapılır?
Kadında kısırlık teşhisi için ilk olarak kanda hormon düzeylerine bakılır.
Beraberinde üreme sistemi yapıları olan rahim, fallop tüpleri ve yumurtalıkları görüntülemek için ultrason yapılır. Transvaginal (vajina yolu ile) veya transabdominal (karnın üzerinden) olarak yapılabilir. Hasta muayene masasına sırt üstü uzanır. Ultrasonun ucu vajina içerisine yerleştirilir. Bu ağrısız veya çok hafif ağrılı bir işlemdir. Herhangi bir anestezik madde kullanılmaz. Diğer bir yöntem de transabdominal ultrasondur. Daha iyi görüntü elde etmek için karnın üzerine jel sürülür ve ultrason buraya konur. Bu yöntem, ancak dolu mesanede görüntü sağladığı için hasta idrara sıkışık olmalıdır.
Üreme sisteminde bir tıkanıklıktan veya yapışıklıktan şüphelenildiği durumlarda ise histerosalpingografi (HSG) yapılır. Hasta muayene masasına uzanır. Vajinayı açık tutmak için kullanılan spekulum adı verilen bir alet takılır. Daha sonra rahim ağzına bir kanül yerleştirilir ve buradan sıvı gönderilir. Sonra bu sıvının aldığı yolu görüntülemek için belli aralıklarla röntgen çekilir veya floroskopi denen yöntemle sıvının geçişi sürekli olarak izlenir.
Erkeklerde Şeker Hastalığı Kısırlık Yapar Mı?
Yapılan çalışmalar, şeker hastalığı erkek infertilitesi arasında ilişki olduğunu göstermektedir. Diyabetik erkeklerde testisteki hücrelerin fonksiyonlarında, sperm büyüme ve gelişiminde, spermiogram sonuçlarında değişiklik saptanmıştır.
Varikosel Kısırlık Yapar Mı?
Testislerde kirli kanı toplayan toplardamarların genişlemesi ve görevini yerine getirememesine varikosel denir. Varikosel, erkek infertilitesinin en sık rastlanan nedenidir. Testisteki kirli kanı taşıyan toplardamarlar görevini yerine getiremez, kirli kan burada birikerek ısı artışına neden olur ve sperm üretimi olumsuz etkilenir. Sonuçta erkek infertilitesi karşımıza çıkar.
Testis Torsiyonu Kısırlık Yapar Mı?
Testis torsiyonu daha çok küçük çocuklarda görülmekte beraber her yaşta görülebilir. Acil müdahale edilmesi gereken bir durumdur. Testis torsiyonu vakalarında semptomlar (testiste ani başlayan ağrı) başladıktan sonraki ilk 6 saat içerisinde müdahale edilenlerin %100’ünde testisler kurtarılır. İlk 6-12 saat içerisinde müdahale edilenlerin %70’inde testisler kurtarılır. İlk 12-18 saat içerisinde ise bu oran %20’ye düşmektedir.