Hamilelik döneminde tansiyon yüksekliği (hipertansiyon), anne ve bebek sağlığını ciddi şekilde etkileyebilen önemli bir durumdur. Gebeliklerin %6-8’inde görülen bu problem, doğru yönetilmediğinde preeklampsi gibi hayati komplikasyonlara yol açabilir. İşte hamilelikte tansiyon konusunda bilinmesi gereken temel bilgiler:
Hamilelikte Tansiyon Türleri
Hamilelik sürecinde dört farklı hipertansiyon formu görülebilir. Kronik hipertansiyon, gebelik öncesinde var olan veya ilk 20 haftada teşhis edilen yüksek tansiyondur. Gestasyonel hipertansiyon ise gebeliğin 20. haftasından sonra ortaya çıkan ve doğum sonrası kaybolan tiptir. Preeklampsi, tansiyon yükselmesine idrarda protein kaçağının eşlik ettiği ciddi bir tablodur. Kronik hipertansiyon üzerine eklenen preeklampsi ise mevcut hipertansiyonun gebelikle şiddetlenmesidir.
Risk Faktörleri ve Nedenleri
Hamilelikte tansiyon yükselmesinin altında yatan mekanizmalar tam olarak bilinmemekle birlikte, plasentanın anormal gelişimi önemli rol oynar. Risk faktörleri arasında ilk gebelik, çoğul gebelik, 35 yaş üstü olmak, obezite, diyabet, böbrek hastalıkları ve ailede preeklampsi öyküsü yer alır. Otoimmün hastalıklar ve tüp bebek tedavileri de riski artırabilir.
Belirtiler ve Uyarı İşaretleri
Hafif vakalarda genellikle belirti görülmez, rutin kontrollerde tespit edilir. Şiddetli hipertansiyonda ise ensede zonklayıcı baş ağrısı, görmede bulanıklık veya ışık çakmaları, karın üst bölgesinde ağrı, ani kilo artışı (haftada 2 kg’dan fazla), ellerde ve yüzde şişme, nefes darlığı ve idrar miktarında azalma gibi semptomlar ortaya çıkabilir.
Teşhis Yöntemleri
Tanı için düzenli kan basıncı ölçümü esastır. 140/90 mmHg üzeri değerler anormal kabul edilir. Preeklampsi şüphesinde 24 saatlik idrarda protein atılımı testi, kan tahlilleri (karaciğer enzimleri, trombosit sayımı), böbrek fonksiyon testleri ve fetal iyilik testleri (NST, doppler ultrason) yapılır.
Tedavi Yaklaşımları
Tedavi tansiyon değerlerine ve gebelik haftasına göre planlanır. Hafif vakalarda istirahat, tuz kısıtlaması ve düzenli takip yeterli olabilir. Şiddetli hipertansiyonda methyldopa, nifedipin veya labetalol gibi gebelikte güvenli ilaçlar kullanılır. Preeklampsi durumunda hastaneye yatış, magnezyum sülfat tedavisi ve acil doğum gerekebilir.
Olası Komplikasyonlar
Kontrolsüz hipertansiyon, anne adayında böbrek yetmezliği, karaciğer hasarı, inme veya HELLP sendromuna yol açabilir. Bebekte ise gelişme geriliği, erken doğum, plasental ayrılma ve fetal ölüm riski artar. Doğum sonrasında bebekte solunum sıkıntısı ve hipoglisemi görülebilir.
Korunma ve Yönetim Stratejileri
Düşük doz aspirin (81 mg) riskli gebelerde preeklampsiyi önleyebilir. Kalsiyum takviyesi, düzenli egzersiz ve tuz alımının kısıtlanması koruyucu etki gösterir. Riskli gebelerde erken dönemden itibaren tansiyon takibi, fetal büyümenin ultrasonla izlenmesi ve haftalık NST testleri hayati önem taşır.
Doğum Zamanlaması ve Sonrası
Hafif hipertansiyonda 37-39. haftalarda doğum planlanır. Şiddetli preeklampside ise 34. haftadan sonra doğum düşünülebilir. Doğum sonrası tansiyon değerleri genellikle 6-12 haftada normale döner ancak kronik hipertansiyon gelişme riski yüksektir. Emzirme döneminde kullanılan ilaçların yeniden düzenlenmesi gerekebilir.