Glossit

Halk arasında dilin iltihaplanması, yaralanması olarak bilinen glossit dilde bulunan mikropları vücuttan atmak için vücudun verdiği bir tepki reaksiyonudur. Hekimler işe ağız ve diş sağlığı bakımının sağlanmasıyla başlamaktadır.

Glossit (Dil İltihabı) Nedir?

Halk arasında dilin iltihaplanması, yaralanması olarak bilinen glossit dilde bulunan mikropları, zararlı maddeleri ya da ölü hücreleri vücuttan atmak için vücudun verdiği bir tepki reaksiyonudur. Meydana gelen bu durum sonucunda dilde rengin değişmesi, dilin boyutlarının değişip hacminin artması ve şişmesi ya da dil yüzeyinin farklı bir görünüm kazanması ihtimaller dahilinde bulunmaktadır.

Dil ağız içinde bulunan, 5 duyu organından biri olan ve tat alma duyusunu almada görev yapan kaslı bir organ yapısıdır. Dilin insanlarda duyu organı olması yanı sıra başka ek görevleri de bulunmaktadır ve bunlar insan hayatını kolaylaştırmaktadır. Dil tat alma duyusunun yanı sıra çiğneme ve yutma işlemlerinde, konuşma işlevini sağlamada çok büyük öneme sahip bir organdır.

Dil iltihabı yani glossitin gelişmesi sonucu dilde bulunan, dile pürüzlü bir görünüm veren, dilin üst yüz kısmında ve dilin yan taraflarında yer alan deriden hafif kabarık minik çıkıntı şekilli papilla yapıları hasar görebilmektedir. Bu dil yapılarının azalması ya da zarar görmesi ile dil dokusu pürüzsüz ve parlak görünüm alabilir. Bu yapıların içinde tat tomurcukları denilen binlerce tat sensörü yapılar ve bu tomurcukların içinde de yenilen ya da içilen gıdaların tadını anlamaya yarayan tat hücreleri bulunmaktadır.

Glossit sonucu meydana gelen dil iltihabı şişlik ve kızarıkla sonuçlanarak dilde ağrıya neden olabilmektedir. Ayrıca glossit meydana gelmesi sonucunda kişide gözlenen standart yemek yeme ve bir şeyler içme tarzı ya da konuşma şekli ve ses yapısı dilin iltihabı sonucu değişebilmektedir.

Dil iltihabı sonucu dilde kızarma, yanma hissi ve ağrılar meydana gelmekle birlikte bu durumlar hastayı günlük hayatında zor durumlar ile karşı karşıya bırakır. Yetersiz beslenme gibi bazı nedenler sonucu oluşan glossite yakalanmamak ve günlük hayatınızın etkilenmesinin önüne geçmek için dengeli ve düzenli beslenmeye özen göstermek gerekmektedir.

Glossit (Dil İltihabı) Tipleri Nelerdir?

   Dil iltihabı dilde gözlenen değişimlere ya da dildeki değişimlerin ortaya çıkma süresine göre farklı tiplerde gelişebilmektedir. Buna göre dil iltihabı tipleri şunlardır;

  • Akut Glossit (Dil İltihabı): Akut dil iltihabı, dilde meydana gelen değişimlerin ani bir şekilde meydana gelen ve ciddi komplikasyonlara neden olan bir durumdur. Bu tip dil iltihabı sıklıkla ciddi alerjik reaksiyon gelişmesi durumlarında ortaya çıkabilmektedir.
  • Kronik Glossit (Dil İltihabı): Kronik dil iltihabında gözlenen durum ise dildeki değişimlerin sıklıkla nüksetmesi ve uzun süreli görülmesi sonucu ortaya çıkmaktadır. Kronik dil iltihabının gözlenmesi çoğunlukla altta yatan başka bir nedene bağlı olarak ortaya çıkmaktadır.
  • Atrofik Glossit (Dil İltihabı): Atrofik dil iltihabı hunter glossit olarak da bilinmektedir. Bu atrofik glossit durumu birçok dil papillasının kaybolması neticesinde ortaya çıkan bir durum olarak gözlenmektedir. Bu atrofik dil iltihabı gelişmesi sonucu dilin renginde ya da dil dokusunda birçok değişiklik meydana gelmektedir. Bu atrofik dil iltihabı tipinde sıklıkla dil parlak bir görünüm vermektedir. Bu atrofik glossit hastalığında kişi ağızda kuruma olması ya da asitli yiyecek ve içeceklerin tüketilmesi sonucu bu besinlere karşı hastada ağrı ve hassasiyet gözlenmesi gibi bulgularla hekimlere başvuruda bulunabilir.
  • Medyan Rhomboid Glossit (Dil İltihabı): Medyan rhomboid glossit de hastalarda rastlanabilen glossit tiplerinden biridir. Medyan rhomboid glossit tipinde bir tür mantar olan candidanın mantar enfeksiyonu oluşturması sonucu dilde iltihaplanma bulguları gözlenebilmektedir. Genellikle bu medyan rhomboid glossit tiplerinde dilin orta alanında ya da dilin arka üst kısımlarında pürüzsüz ve kırmızı enfeksiyon alanları ile karşılaşılmaktadır. Bu alanlar düz olabileceği gibi dilden hafif kabarık şekilde de görülebilmektedir. Medyan rhomboid glossit semptom veren bir tip olmadığı için çoğunlukla kendiliğinden iyileşmektedir.
  • Bening (İyi Huylu) Migratuvar Glossit (Dil İltihabı): Bening migratuvar glossit dil üstünde bulunan ve tat almamızı sağlamakla görevli olan tat tomurcuklarının bölüm bölüm kaybolması neticesinde ortaya çıkan bir glossit tipidir. Bu tipte dil üzerinde bölüm bölüm kaybolmalar olması sebebiyle dağınık bir yerleşim söz konusudur ve bu durum halk arasında harita dil olarak bilinmektedir. Bening migratuvar glossitli hastaların dillerinde sarı ya da beyaz lekelenmeler, kırmızı pürüzsüz alanlar ve bazı durumlarda da kabarık dokuların etrafında beyaz halkalar gözlenebilmektedir. Hastalığa neyin sebep olduğu henüz aydınlatılamamıştır ancak bening migratuvar glossit bulaşıcı bir hastalık olmadığından bu insanlardan korkulmamalıdır.
  • Çilek Dil: Çilek dil bir bakteriyel hastalık olan ve genelde çocuk yaş grubunda görülen kızıl hastalığı sonucunda görülen dilin iltihaplanması durumudur. Bu hastalık tipinde dilin kızarması ve kabarık alanların oluşması sonucu dilde tam manasıyla çilek görünümü olur. Bu dil iltihabı türü sıklıkla B12 eksikliği sebebiyle de gözlemlenebilmektedir.
  • Geometrik Glossit (Dil İltihabı): Geometrik glossit bir virüs enfeksiyonu sonucu karşımıza çıkan dil iltihaplanması durumudur. Uzun süreli lezyonlar içerebilen bu dil iltihabı hastalığında dil orta kısmında çatlaklar görülebilmektedir ve bu durum şiddetli ağrılara neden olabilmektedir. Ancak çatlakların sebebi virüs enfeksiyonu değilse ağrılar gözlenmemektedir. 

Glossit (Dil İltihabı) Belirtileri Nelerdir?

Glossit belirtileri hastalıkta gözlenen dil iltihaplanması sonucu ortaya çıkan inflamasyon sonucu oluşmaktadır. Sık görülen dil iltihabı belirtileri dilde ağrı ve dilin şişmesi olmak üzere farklı dil iltihabı belirtileri de bulunmaktadır. Dil iltihabı belirtileri şöyle sıralanabilir;

  • Dilde Ağrı ve Hassasiyet: Dilde ağrı olması ve dilin hassasiyetleşmesi ile birlikte gözlenen sık bulgulardan biridir. Özellikle kronik dediğimiz uzun zamandır süregelen ve sık nüks eden glossitlerde gözlenmekle birlikte akut glossit tiplerinde (dilde meydana gelen değişimlerin ani bir şekilde oluşması) de gözlenen bir semptomdur.
  • Dilin Şişmesi: Yeme ya da içme şeklinde tüketilen gıda maddelerine karşı dilde oluşan duyarlılık ve alerjiler dil yüzeyinde şişlik ve kabarıklıklara neden olabilmektedir. En sık akut glossit tipinde gördüğümüz dil şişmesi duruma çoğunlukla alerji nedeniyle karşı karşıya kalmaktayız.
  • Dil Renginde Değişim: Dil iltihabında gözlenen bir diğer bulgu olan dil renginde değişim gözlenmesi normalde pembe ve tonları olan dil renginin kırmızı hale bürünmesi durumudur. Eğer dil rengindeki pembelik kırmızı ya da koyu kırmızı tonlarda gözlenmeye başlamışsa bu başka birçok hastalık semptomu olarak değerlendirilebileceği gibi glossit kaynaklı da olabilmektedir.
  • Dilde Papilla Kaybı: Sağlıklı bir dil incelendiğinde pembe renkli olan dil yüzeyinin üst kısmında beyaz alanlar şeklinde görülen papilla yapıları bulunmaktadır. Dil iltihabı gözlendiği durumlarda bu papilla yapıları kaybedilebilir ve bunun sonucunda kişi tat almada sıkıntı çekebilmektedir.
  • Yutkunma – Çiğneme – Konuşma Problemleri: Dilde gelişen bir iltihap sonucu glossit oluşmasıyla dil şişip kabarabilir ya da dilde ağrı gözlenebilir. Bu gözlenen durumlar sonucunda hasta yutkunma, çiğneme ve konuşma işlevlerini yerine getirmede zorlanabilmektedir.
  • Dil Yüzeyinde Pürüzlülük Hissi: Hastalarda gözlenen bir diğer belirti ise hastaların dil yüzeyini pürüzlü hissetmesidir. Glossit belirtilerinden biri olan bu durum gelişen iltihabı durum neticesinde artan hassasiyet gibi sebeplere bağlı ortaya çıkmaktadır.
  • Ağız Kuruluğu: Glossit tiplerinden atrofik glossitli hastalarda gözlenebilen bir diğer durum ise ağız kuruluğudur.

Glossit (Dil İltihabı) Nedenleri (Risk Faktörleri) Nelerdir?

Dilin iltihaplanması olarak bilinen glossit dilde bulunan mikropları, zararlı maddeleri ya da ölü hücreleri vücuttan atmak için vücudun verdiği bir tepki reaksiyonudur. Bu tepkiye birçok neden sebep olabilmektedir. Glossit nedenleri şöyle sıralanabilir ;

  • Vitamin ve mineral eksikliği
  • Viral ya da bakteriyal enfeksiyonlar
  • Tütün ya da tütün ürünlerinin abartılı kullanımı
  • Sıcak ya da baharatlı yiyeceklerin tüketilmesi
  • Bazı ilaçlara karşı vücutta oluşan antikor tepkisi sonucu alerji gelişimi
  • Diş macunu, ağız spreyi ya da gargara gibi ağız bakım ürünlerine karşı alerji gelişimi
  • Romatizmal hastalıklara bağlı gözlenen ağız kuruluğu
  • Demir eksikliği
  • İleri yaşlılardaki protein ya da kalori eksikliği
  • Ağızda meydana gelen candida mantarı enfeksiyonu
  • Çölyak gibi sindirim sistemi hastalıkları
  • Ağız travmaları
  • Ağız hijyenine dikkat etmeme
  • Bağışıklık sisteminin zayıf olması
  • Genetik faktörler
  • Alkol bağımlılığı
  • Anemi 
  • Dişte yapılan cerrahi işlemler

Glossit (Dil İltihabı) Teşhisi

Glossit teşhisinde hastanın hekime şikayetlerini anlatması sonucu hekimin aldığı anamnez bilgileri ve hekim tarafından yapılan fizik muayene çok önemlidir. Hastanın şikayetleri doğrultusunda hekim tarafından detaylı bir fiziksel muayene yapılması gereklidir. Bu muayenede hekim ağız ve boğaz bölgesini dikkatlice ışık altında incelemektedir. Hasta hekimin hastalığı teşhis edebilmesi ve etkin tedavi uygulayabilmesi için muayene esnasında hekime kullandığı ilaçları, son zamanlarda tükettiği besinleri ve alışkanlıkları gibi durumlardan detaylı bir şekilde bahsetmelidir. Hekim gerekli gördüğü durumlarda enfeksiyon kaynağını anlamak için dilden kültür yöntemlerine ve laboratuvar tetkiklerine başvurabilir. Tüm bu teşhis yöntemleri neticesinde hekim hastanın hastalığını teşhis edebilecek ve gerekli tedaviyi uygulayacaktır.

Glossit (Dil İltihabı) Tedavisi

Glossit tedavisinin etkin olarak uygulanabilmesi için öncelikle hekim tarafından dil iltihabına neden olan asıl sebebin bulunması gerekmektedir. Tedavide hekim asıl amacı dilde oluşan iltihabı durumu geçirerek hastanın semptomlarına son vermektir. Hastaların unutmaması gereken asıl konu ağız sağlığına dikkat etmediği sürece glossit hastalığının tekrarlayacağıdır. Bu sebeple hekimler işe ağız ve diş sağlığı bakımının sağlanmasıyla başlamaktadır. Ayrıca tedavide kortikosteroid ilaçların kullanılabilmektedir.

Eğer glossit gelişmesindeki sebep bakteri ya da mantar enfeksiyonları ise hekim antibiyotik ya da antifungal tedavisi uygulayarak dil iltihabının tedavisini yapabilmektedir. Bunun dışında yetersiz beslenme sonucunda gözlenen vitamin ve mineral eksikliği, anemi sebepleriyle dil iltihabı gelişmişse dengeli ve düzenli beslenme en iyi tedavi seçeneği olacaktır. Hasta gerekli tedaviyi uygularken aynı zamanda tütün ürünleri ve alkol gibi zararlı alışkanlıklardan da uzak durmayı başarabilirse glossitten kurtulması daha kolay olabilmektedir.

Glossit (Dil İltihabı) Tedavi Edilmezse Ne Gibi Komplikasyonlara Yol Açar?

Glossit tedavi edilmemesi sonucu oluşabilecek komplikasyonlar glossite neden olan etkenle yakından ilişkilidir. Eğer hastalığın sebebi beslenme problemleri ya da anemi ise hastaların beslenmesini düzenlemesiyle glossit geçebilmektedir. Ancak dil iltihabının sebebi enfeksiyon hastalıkları ise gerekli antibiyotik ya da antifungal tedavi uygulanmazsa hastanın dil iltihabı küçük dil iltihabına da yol açabilir hatta enfeksiyon kaynağı kana geçerek vücudun bir çok bölümünde başka hastalıklar yapabilmektedir.

Glossit (Dil İltihabı) Ne İyi Gelir? Ne İyi Gelmez?

Dil iltihabı bulunan hastalar doktor tavsiyelerine uyar ve hastalık tedavisi yapıldıktan sonra ağız – diş sağlığına gerekli özeni gösterirlerse tekrarlayan glossit bulguları oluşmaz ve bu hastalara iyi gelecektir. Ancak hastaların tütün ve tütün ürünlerini ya da alkol ürünlerini bırakmaması, ağız ve diş sağlığına dikkat etmemesi, beslenmesine özen göstermemesi gibi tutumlar içine girmesi hastalığı daha da derinleştirip hastanın hayat standartlarını düşürebileceği için glossit tedavisine ve hastaya iyi gelmemektedir.

Hamilelikte Glossit (Dil İltihabı)

Hamilelik sürecinin ilk üç ayında artan hormon seviyeleri nedeniyle bazı anne adaylarında çeşitli hastalıklar görülebilmektedir. Bu dönemde anne adaylarının bağışıklık sistemini daha güçlü tutması gerekmektedir aksi durumda gelişen enfeksiyonlar aynı diğer yetişkinlerde olduğu gibi dilde de glossite neden olabilmektedir. Ayrıca anne adayları bu dönemde yemesine ve içmesine dikkat etmeli, zararlı alışkanlıklardan uzak durmalıdır çünkü bunlara dikkat etmediği sürece hem bebek etkilenebilir hem de hastanın dilinde değişik hastalıklar semptom verebilir. Hamilelerde de glossit tedavisi aynı diğer yetişkinlerdeki gibidir ancak ilaç tedavileri hamile kadınlara uygulanırken iki kez düşünülmelidir.

Çocuklarda ve Bebeklerde Glossit (Dil İltihabı)

Çocuklarda da aynı yetişkinlerde olduğu gibi glossit gelişebilmekte ve semptomları gözlenebilmektedir. Çocuklarda görülen glossit çoğunlukla çocukta ağrı yapmaz ama çocukları tedirgin hissettirebilmektedir. Bu yaş gruplarında glossitin sık nedenleri arasında dengeli ve düzenli beslenme eksikliği dikkat çekmektedir. Bu nedenle aileler çocuklarını hastalıktan korumak için hastalığa neden oluşturabilecek durumları ortadan kaldırarak bu durumun üstesinden rahatlıkla gelebilmektedir.

Glossit için Hangi Doktora Gidilir?

Dil iltihabı ile ilgilenen farklı birkaç bölüm bulunmaktadır. Hastalığın gelişiminde birçok neden olabildiği başta halk arasında cildiye olarak bilinen deri ve zührevi hastalıkları bölümü olmak üzere kulak burun boğaz ve dahiliye bölümünün de ilgi alanına girmekte ve bu sebeple glossiti teşhis eden, tanı koyan ve tedavisi yapan bölümler hastaneden hastaneye farklılık göstermekle birlikte bu bölümlerden biri ya da hepsi birlikte ilgilenebilmektedir.

Glossitli hastalar dilde ağrı ve hassasiyet, dilin şişmesi, dil renginde değişim, dilde papilla kaybı, yutkunma problemleri, çiğneme problemleri, konuşma problemleri, dil yüzeyinde pürüzlülük hissi, ağız kuruluğu gibi belirtiler varlığında mutlaka uzman bir hekime görünmelidir.

Makaleyi faydalı buldun mu?
2
0
Makeleyi Paylaşın