Gecikmiş Konuşma

Çocuklarda gözlenen gecikmiş konuşma çocuğun etrafındaki konuşanları algılayıp ancak konuşması yaşıtlarına göre geride olan olan kişilerde görülür. Dil ve konuşma terapisi uygulanmasına karar verilebilmektedir.

Gecikmiş Konuşma Nedir?

Çocuklarda gözlenen gecikmiş konuşma çocuğun etrafındaki konuşanları algılayıp anlamada sorun yaşamaması ancak konuşarak iletişim kurabilme yeteneğinin kendisi ile yaşıt çocuklar kıyaslandığında geride olması sonucunda gerçekleşen durumdur.

Gecikmiş konuşma gözlenen çocuklar bilişsel beceriler, oyun becerileri, sosyal ve motor becerilerde yaşıtları ile aynı seviyede performans vermesine ve konuşulan dili anlamada sorun gözlenmemesine rağmen konuşmada gecikme gözlenmesinin yanında kendini ifade ederken sınırlı düzeyde kelime ve çoğunlukla beden dili ile kendini anlatmaya çabalaması gözlenmektedir. Gecikmiş konuşma aileler tarafından sanıldığının aksine sık bir şekilde gözlenmektedir. Oranlamak gerekirse 2 yaş ila 4 yaş civarındaki her 10 çocuktan 2 sinde karşılaşabilecek bir durumdur.

İnsanlar kendilerini ifade etmek ve karşı tarafı anlamak amacıyla birçok yol ile iletişim kurabilmektedir. İnsanlar arasında gelişen bu iletişimde sözel konuşma dili ya da jest ve mimiklerin kullanıldığı beden dili kullanılabilmektedir. Küçük yaşlardan beri başlayan bu dil kazanımı süreci kişilerin birbirine olaylar ile ilgili olan duygu ve düşüncelerini anlatma fırsatını ortaya çıkarmıştır. Konuşmayı etkileyen faktörler arasında zeka kapasitesi, başlama hızı, başlangıç zamanı ve diğer birçok durum yer almaktadır.

Yeni doğmuş bebeklerin etraftaki seslere dikkat kesilmesi hatta özellikle konuşma seslerinin takibini iyi yapıp diğer seslerden ayırması ve konuşma seslerini daha çok yeğlemesi insan beyninde yer alan sinir yapılarının ve bazı alanların konuşma işlevini yapmaya programlandığının göstergesidir.

Gecikmiş Konuşmaya Eşlik Eden Belirtiler (Semptomlar) Nelerdir?

Çocuklarda geç konuşma ya da bebeklerde geç konuşma kişiden kişiye farklılık göstermekle birlikte derece ve tür olmak üzere çok çeşitlilik gösterebilen dil ve konuşma güçlüğüdür. Geç konuşmanın tanımlanabilmesi açısından anne ve babanın gözlemleri önemli bir yer tutmaktadır.

Çocuklarda geç konuşma şüphesi ile değerlendirme yapılabilmesi için normal dil gelişim evrelerinin öğrenilmesi oldukça önemli yer tutmaktadır. Normalde 18 aylık bir bebeğin 20 sözcük kullanabilmesi ve bu 20 kelimenin isim, sıfat ya da yüklem gibi farklı alanlardan olması gerekmektedir. 24. Aya ulaşmış bir çocuk ise en az 100 kelimeyi kullanabilmeli ve 2 kelimelik cümleler kurmaya başlayabilmelidir.

Anne ve babalar çocuklarda gecikmiş konuşma durumunu anlayabilmek için bu iki dönemi baz alması ve çocuklarındaki dil ve konuşma yeteneğine dair bir kanıda bulunması, eğer bunda bir sorun olduğunu düşünmeleri halinde ise mutlak suretle bir uzmana danışarak bilgi edinmesi gerekmektedir. gerekmektedir. Aileler konuşmada gözlenen gecikme durumunun bazı durumlarda ileri yaşlarda gözlenebilecek dil bozukluklarına işaret ettiğinin farkında da olmalılardır. Bu sebeple durumun erken teşhis ve tedavisi önemli yer tutmaktadır.

Gecikmiş konuşma sorunu olan bebek ve çocuklarda gözlenebilecek belirtiler şu şekilde sıralanabilir ;

  • Geç konuşma gözlenen çocukların kelime dağarcıkları sınırlı bulunmaktadır. Bu sorunu yaşayan bireyler ya zor anlaşılan ve sayısı birkaç kelimeyi aşmayacak şekilde konuşabilir ya da hiç konuşmamaktadırlar.
  • Geç konuşma gözlenen çocuklarda gözlenebilecek bir başka belirti ise bu çocukların sık salya akıtması, yiyecekleri çiğneme ve yutma esnasında problemler yaşamasıdır.
  • Gecikmiş konuşması bulunan çocuklar duygu, düşünce ve istediği şeyleri anne - babasına yada bakıcısına anlatmakta sıkıntı yaşayabilmektedirler.
  • Bu çocuklar konuşmada gecikmesi olduğu için dertlerini ve sıkıntılarını ya da isteklerini beden dillerini kullanarak jest ve mimikler yardımı ile ailesine aktarmaya çalışmaktadır.
  • Bu çocuklarda gözlenebilecek bir diğer durum ise iletişim kurmadaki isteksizlik halidir.
  • Gecikmiş konuşması bulunan çocuklar etrafında bulunan seslere ve konuşmalara ilgisiz bir tutuma girerek bu ses ve konuşmaları dinlemiyormuş gibi gözlenebilirler.
  • Konuşamadıkları için kendilerini ifade etme amacıyla anlaşılmaz sesler oluşturabilmektedirler.
  • Bu çocuklar oyun oynarken ya da yaşıtları ile vakit geçirirken ortama uyum sağlamada sorun yaşayabilmektedirler.
  • Gecikmiş konuşma problemi olan çocuklar bağırma, ağlama ve vurma gibi düşünce ya da isteklerini dile getirmede hoş olmayan yollara başvurabilmektedirler.
  • Bu çocuklarda gözlenebilecek bir diğer önemli detay ise bu çocuklarda dikkat dağılmasının kolay olması ve dikkat süresinin kısalığıdır.
  • Gecikmiş konuşma sorunu olan çocuklar kavramları uzun bir zamanda geç bir şekilde öğrenme problemi olabilmektedir.
  • Gecikmiş konuşma problemi olan çocukların hafızaları zayıf olabilmektedir.

Bu belirtilerin dışında konuşmada gecikme problemi olan çocuklarda sıklıkla kulaklarda iltihaplanma hikayesi, akranları ile iletişimde ortaya çıkan zorluk, sözcükleri taklit edememe ve konuşmalarında eylemler yerine daha çok isimlere yer verme gibi belirtiler de gözlenebilmektedir.

Gecikmiş Konuşma Nedenleri (Risk Faktörleri) Nelerdir?

Aileler tarafından çocuklarda geç konuşmanın neden kaynaklandığını bilmek geç konuşma zeka ilişkisini çözmek ve üstün zeka geç konuşma açısından çocuğunu değerlendirmek için oldukça önemlidir. Buna göre gecikmiş konuşma nedenleri şu şekilde sıralanabilir;

  • Çocuklarda görülen geç konuşma ve zekadaki yetersizlik çocukların gelişimini ve temel yeteneklerini geciktirmektedir. Çocuklarda ortaya çıkabilecek durumlardan olan yarık damak ve tavşan dudak gibi bazı doğumsal anomaliler çocukların direk dil ve konuşma açısından gelişmesini engellemekte ve problemlere yol açabilmektedir.
  • Çocukların sonradan yaşayabileceği ya da doğuştan olabilen işitme ya da görme kaybı, fiziksel yetersizlikleri gibi bazı durumlar çocuklarda düşsel kayıplara neden olmakta ve çocukların erken dil ve bilişsel gelişim basamaklarında öğrenmesi gereken çok önemli deneyimleri tatmasına engel çıkarmaktadır. Bu durumlar sonucunda çocuklar gelişimine katkıda bulunacak çevreden gelen duyusal zenginliklerden yoksun kalacaktır.
  • Gecikmiş konuşmanın bir diğer nedeni uzun süreli rastlanan hastalık halleri ve doğumsal kromozom anomalileri de çocuklarda dil ve konuşmanın geride kalmasına yol açabilmektedir.
  • Çocukların yaşadığı ortam da bilhassa çok önemlidir. Eğer çocukların etrafından dikkatini çekecek ve ilgi odağı oluşturacak, konuşma gelişimine katkı sağlayacak bir ortam bulunmuyor ise bu çocukların dil ve konuşma gelişimi yaşıtlarına oranla geride kalabilmektedir.
  • Bir diğer önemli husus ise çocuklara verilen uyarıcıların yetersiz oluşudur. Çocuklarla yetişkinler yeterince ilgilenmez ise ya da yaşıtları ile beraber vakit geçirme ve oyun oynama gibi aktivitelere katılımı sağlanmaz ise uyarım eksikliğine bağlı konuşmada güçlük yaşanabilmektedir. Bu sebeple anne ve babalar çocuklarına çocuklarının kişisel özelliklerini dikkate alarak onlara uygun oyun ortamı hazırlaması ve buna uygun bir şekilde iletişim kurması gerekmektedir.
  • Eğer çocuğun yaşadığı ortam iki dil konuşulan bir ev ortamı ise ya da aile düşük sosyoekonomik düzeyde ise ve baskıcı bir aile yapısı içinde ise bu gibi çevresel etmenler de çocuklarda gecikmiş konuşmaya neden olabilmektedir.

Gecikmiş Konuşma Teşhisi

Gecikmiş konuşma problemini önlemek adına hangi yaş aralığında tanısal girişim tetkikleri yapılması gerektiğine dair henüz net bir süreç belli değildir. Yapılabilecek erken muayenelerle tespit çocuğun tüm yaşamını olumlu etkileyebildiği için önerilen bazı tarama programları bulunmakla birlikte bunların hepsi farklı alanları taramaktadır ve henüz birleştirilememiştir. Gecikmiş konuşma teşhisi şu şekilde yapılabilir;

  • Anamnez: Çocuklarda konuşmanın gecikmesi durumunda aileden ya da bakıcıdan alınacak öykü ve gözlem ile anamnez oluşturmak son derece önemlidir. Hekim detaylı bir şekilde çocuğun gelişim başmaklarını incelemek adına hangi aylarda hangi yetilere sahip olup hangilerine sahip olmadığını anlamaya çalışarak değerlendirmelidir.,
  • Fizik Muayene: Anamnez kısmı bitirildikten sonra hekim çocuğun detaylı şekilde fizik muayene yapmakta ve kulak burun boğaz muayenesini, nöroloji muayenesini, işitme testini ve psikolojik değerlendirmesini yapmaktadır.
  • Görüntüleme ve Laboratuvar tetkikleriMuayene kısmı da bitirildikten sonra hekim elektroensefalografi (EEG) gibi ya da diğer görüntüleme yöntemlerine başvurarak ve laboratuvar testleri isteyerek detaylı tanı tetkiklerini uygulamaktadır.

Gecikmiş Konuşma Tedavisi

Gecikmiş konuşma gözlenen çocuklarda bu durum bir hastalık belirtisi olabileceği gibi normal bir durum da olabilmektedir. Bu sebeple uzman bir hekime başvuruda bulunup detaylı bir muayene yapılması çok önemlidir.

Eğer yapılan tetkikler tamamıyla normal bulunmakta ise çocuğun tamamen sağlıklı olduğu aileye açıklanır ve çocuğun yakın çevresinde bulunan anne, baba ya da dadıya nasıl iletişim kurulmaya çalışması ve çocuğun büyüdüğü ortamla ilgili neler yapması gerektiği anlatılmaktadır.

Gerekli görülen durumlarda altta yatan hastalığın tedavisi yapılmalıdır. Bunun dışında aile ve hekimin istişaresi sonucu dil ve konuşma terapisi uygulanmasına karar verilebilmektedir.

Gecikmiş Konuşma Tedavi Edilmezse Ne Gibi Komplikasyonlara Yol Açar ?

Gecikmiş konuşmanın neden kaynaklandığı yani altta yatan bir hastalığın var olup olmadığının tespiti çok önemlidir. Eğer çocukta herhangi bir patolojik durum söz konusu değilse durum olağan karşılanmaktadır ve tedaviye gerek yoktur. Zamanla çocuklarda geç konuşma atlatılacak ve çocuk konuşmaya başlayacak, yaşıtlarını yakalayacaktır.

Ancak herhangi bir patolojik durum söz konusu ise mutlaka tedavi gereklidir. Aksi takdirde çocukta zeka ve büyüme ve gelişmede gerilik gözlenebilmektedir.

Gecikmiş Konuşma Ne İyi Gelir? Ne İyi Gelmez?

Gecikmiş konuşma gözlenen çocuklarda sorun altta yatan bir patolojik sebepten kaynaklanmıyor ise hekim aile ile fikir alış verişinde bulunarak çocuğun dil ve konuşma terapisi almasını önerebilmektedir. Bu metot çocuğa iyi gelecektir.

Bunun dışında ailenin çocuğun gelişimine katkı sağlayacak bir ortam oluşturması, onunla doğru bir şekilde konuşarak çocuğa işaretler verip dikkatini yönlendirmesi son derece önemlidir. Ayrıca eğer evde iki dil konuşulmakta ise çocuğun gelişiminin tamamlanması ve konuşmaya başlamasına kadar çocuğun yanında konuşulmamasına dikkat edilmesi ve ailenin çocukla ilgilenmesi de gecikmiş konuşmaya iyi gelecektir.

Gecikmiş Konuşmada Hangi Doktora Gidilir?

Gecikmiş konuşma gözlenmesi halinde gidilmesi gereken ve hastalığı teşhis eden, tanı koyan ve tedavisini yapan asıl bölüm pediatri (çocuk hastalıkları) bölümüdür. Hekim gerekli teşhis ve tanı yöntemlerini yaptıktan sonra eğer fiziksel bir probleme rastlamazsa aileyi çocuk ve ergen ruh sağlığı ve hastalıkları bölümüne sevk edebilir.

Çocukta ya da bebekte;

  • Kelime dağarcıkları sınırlıysa, sık salya akıtması, yiyecekleri çiğneme ve yutma esnasında problemler yaşama, 
  • Duygu düşünce ve istediği şeyleri anne - babasına yada bakıcısına anlatmakta sıkıntı yaşayama, dertlerini ve sıkıntılarını ya da isteklerini beden dillerini kullanarak jest ve mimikler yardımı ile ailesine aktarmaya çalışma, iletişim kurmadaki isteksizlik hali, 
  • Etrafında bulunan seslere ve konuşmalara ilgisiz bir tutum sergileme, ses ve konuşmaları dinlemiyormuş gibi gözlenebilme, kendilerini ifade etme amacıyla anlaşılmaz sesler oluşturabilme,
  • Ortama uyum sağlamada sorun yaşayabilme, bağırma ağlama ve vurma gibi düşünce ya da isteklerini dile getirmede hoş olmayan yollara başvurabilme, 
  • Dikkat dağılmasının kolay olması, dikkat süresinin kısalığı, uzun bir zamanda geç bir şekilde öğrenme problemi, hafızaları zayıf olabilmekte,
  • Kulaklarda iltihaplanma hikayesi, 
  • Akranları ile iletişimde ortaya çıkan zorluk, sözcükleri taklit edememe ve konuşmalarında eylemler yerine daha çok isimlere yer verme

 gibi belirtiler mevcut ise mutlaka uzman bir hekimden yardım alınması gerekmektedir.

Makaleyi faydalı buldun mu?
0
0
Makeleyi Paylaşın