Eklem Hastalıkları

Eklem hastalıkları iltihabi romaztizmal hastalıklar ya da halk arasında kireçlenme olarak da ifade edilebilmektedir. Fizik tedavi ve egzersiz tedavileri, yatak istirahati, korse ile destekleme, doğru bir bel postürü uygulanabilmektedir.

Eklem Hastalıkları Nedir?

İnsan vücudunun temel yapılarından biri olan iskelet sistemini oluşturan kemik yapılarını birbirine bağlayan bölgelere eklem adı verilmektedir. Eklem yapıları insan vücudunda yer alan kemik yapılarının düzenli bir şekilde hareket etmesini sağlamanın yanında eklemlerin birbirine sürtünüp zarar görmesini de engellemektedir. Eklemler kıkırdak dokulardan oluşması yanında etrafı bağ doku, tendon yapıları ve kaslarla çevrili halde sabitlenmektedir.

Dejeneratif eklem hastalıkları iltihabi romaztizmal hastalıklar ya da halk arasında kireçlenme olarak da ifade edilebilmektedir. Eklem hastalıkları tüm yaş gruplarında görülebilmekle birlikte sıklıkla ilerleyen yaşlarda daha çok karşılaşılan bir hastalıklar grubudur. Halk arasında kireçlenme olarak ifade edilen eklem rahatsızlıkları sıklıkla gövdenin yükünü taşımakla görevli diz ve kalça eklemlerinde ortaya çıkabilmekle birlikte romatizmal hastalıklar asıl olarak bütün eklemleri kapsayacak biçimde hastalarda eklem hastalıklarına neden olabilmektedir. Hekimler eklem hastalıklarının erken evrelerinde amaç olarak eklemi korumayı ve eklemde meydana gelebilecek harabiyeti önlemeyi amaçlarken eklem hastalıklarının ilerleyen döneminde hastalarda eklem hastalığına ek olarak ortaya çıkabilecek olan çeşitli hastalık hallerini önlemeye çalışma yönünde adımlarını atmaktadır.

Hastalarda ortaya çıkabilecek eklem hastalıkları başlarda hafif ağrıma gibi semptom verebileceği için hastalar tarafından çok önemsenmemektedir. Bu durum eklem hastalıklarının ilerlemesine ve hastaların eklemlerine cerrahi işlem uygulanması gerekliliğini doğurarak hastaların hayat kalitelerinin düşmesine neden olabilmektedir. eklem hastalıkları doğumsal olarak yani genetik faktörler etkisiyle ortaya çıkabileceği gibi hastalarda sonradan çevresel etmenlere bağlı olarak da ortaya çıkabilmektedir.

Eklem Hastalıkları Tipleri (Çeşitleri) Nelerdir?

Eklemler insanlarda ellerini, kollarını, boyunlarını ve ayaklarını gibi birçok organın hareket etmesini sağlayarak kas iskelet sistemine yardımcı olmaktadır. Hareket etmemizi ya da elimize aldığımız bir cismi kavramamızı sağlayan eklem yapıları insan hayatında hareketin nerdeyse tüm fonksiyonlarının içinde yer almaktadır. Eklemlerde ortaya çıkabilecek patolojik durumlar sonucunda hastalarda eklem hastalıkları ortaya çıkabilmektedir. Buna göre hastalarda ortaya çıkabilecek eklem hastalıkları türleri şu şekilde sıralanabilir ;

  • Artit (Eklem İltihabı): Artrit eklemlerde meydana gelen iltihabi enflamasyon sonucunda meydana gelen eklem iltihaplanması hastalığıdır. İnflamatuar eklem hastalıklarından olan artrit henüz yeni gelişmeye başladığında ısı artışı ve kızarıklık gibi semptomlar ağırlıktayken ilerleyen süreçte şişlik gibi semptomlar ortaya çıkabilmektedir. Artrit tipleri şu şekilde sıralanabilir ;
  • Romatoid Artrit: Romatoid artrit hastalığının etyolojisi bilinmemekle birlikte bu hastalık birçok eklemi eş zamanlı olarak tutabilen yıkıcı ve multisistemik (birden çok sistemi etkileyen) organ tutulumu ile kendini gösteren bir hastalıktır. Romatoid artrit hastalığı gözlenen hastalarda bu hastalık kronik seyirli (uzun zamandır var olan ) ve otoimmün enflamatuar bir durum olarak göze çarpmaktadır. 
  • Osteoartrit (OA): Osteoartirt hastalığı öncelikle eklem kıkırdakları olmak üzere ligam yapıları ve alt taraftaki kemiği de etkileyen, dokuların normal yapısına hasar verip bozan bir eklem hastalığı olarak tanımlanabilmektedir.  Ortaya çıkan bozulmalar sonucunda eklem hareketlerinde kısıtlanma ve ağrılar da oluşabildiği için bir nevi organ yetmezliği olarak da tanımlanması mümkündür.
  • Ankilozan Spondilit: Ankilozan spondilit hastalığında temelde hasta profillerinde enflamatuar tipte gözlenen bel ağrısı bulunmaktadır. Hastalarda genellikle 20 – 30 yaş aralığında başlayan ve erkek bireylerde kadın bireylere oranla daha sık bir şekilde gözlenen bir hastalıktır. Ankilozan spondilit iskelet sistemini etkilemesi yanında eklemleri, gözü, bağırsakları ve son olarak deriyi de etkileyebilmektedir.
  • Psöriatrik Artirt: Sedef hastalığı olarak bilinen bir deri hastalığında yaklaşık olarak yüzde 10 dolaylarında hastalarda oluşabilen bir artrit tipi olarak hekimlerin karşısına çıkan psöriartrik artrit hastalarda birden çok eklemi tutabilmektedir.
  • Reaktif Artrit: Reaktif artritin temelinde vücudun farklı bir bölgesinde meydana gelen enfeksiyon halinin tetiklemesi ile eklemlerde meydana gelen iltihaplanmadır. Eklemlerde ağrı ve şişlik semptomları ile kendini gösteren reaktif artrit sıklıkla diz, ayak bileği ve ayak eklemlerinde ortaya çıkabilen geçici bir artrit tipidir.
  • Septik Artrit: Septik artrit de kan yolu sayesinde çeşitli mikroorganizma tiplerinin eklemlere geçiş yaparak eklem iltihabı ortaya çıkarması sonucu gelişen bir artrit tipidir. Sıklıkla tek eklem tutulumu yapan septik artrit omuz tutulumu yapabilmektedir.
  • Gut Artriti: Gut hastalığı olarak bilinen hastalık neticesinde ürik asit birikimine bağlı olarak ortaya çıkan bir artrit tipidir. Özellikle ayak baş parmağını etkileyen gut artritinde hastaların ayağına en ufak bir dokunmada dahi inanılmaz ağrı meydana gelmektedir.
  • Aralıklı Artrit: Aralıklı artrit adı üstünde ara ara ortaya çıkan ara ara ise ortadan kaybolan bir eklem iltihaplanması tipidir. Aralıklı artrit geçici artrit oluşturmaktadır.
  • Sakroiliak Eklem Ağrısı: Sakroiliak eklemi insan vücudunda en az olarak bilinen eklem yapısı olması yanında en az hareket ettirilebilen eklem yapılarından biridir. İçeriğinde koşu bulunan spor dallarında ayakların yere basması sebebiyle yoğun kuvvetlere maruz kalan sakroiliak eklem bir tür araba amortisörü görevi yaparak dengeli hareket etmeyi sağlamaktadır. Eğer uygulanan kuvvetler sonucunda bu eklemde kayma gözlenir ise sakroiliak eklem ağrıları ortaya çıkmaktadır.
  • Faset Eklem Sendromu: Faset eklem sendromu artrite benzeyen ve omurga, sırt ve boyunda ağrı oluşturabilen bir hastalık halidir. Bir ya da daha çok eklemde ortaya çıkan ağrılı duruma faset eklem sendromu adı verilmiştir. Faset eklem sendromunda omurga kemikleri arasında yer alan eklemlerde dejeneratif değişiklikler ortaya çıkmaktadır.
  • Eklem Ağrıları: Eklem ağrıları sıklıkla yaşlı hasta gruplarında görülen genç yaştaki bireylerde de az da olsa rastlanabilen bir eklem sağlığı sorunudur. Git gide ilerleyip yaşın artması sonucunda ortaya çıkan eklem ağrıları sıklıkla eklem sıvısında azalma olması ya da kıkırdak dokuda meydana gelen güç kaybı sonucunda gelişebilmektedir.
  • Burkulma: Burkulma kelime anlamı olarak eklem yüzeylerinin geçici olarak ayrılmasına durumuna verilen isimdir. Burkulma özellikle el ve ayak bileklerinde gelişebilecek bir durum olmasının yanında hastalarda burkulma neticesinde burkulan bölgede ağrı, kızarıklık ve şişlik gibi semptomlar sıkça ortaya çıkabilmektedir.
  • Eklem Kırıklar : kemik kırıkları bazı durumlarda eklemleri de içine alabilmektedir. Eklem kırıklarının da gözlendiği kırkların tedavileri oldukça zor ve uzun zaman alabilmektedir. Eğer hastalara iyi ve etkin bir tedavi uygulanmaz ise hastalarda eklem kırıklarının gözlenmesi sonucunda oluşabilecek sakatlık riski oldukça yüksek seyir etmektedir.
  • Eklem Çıkıkları: Eklem çıkıkları kelime anlamı olarak eklem yüzeylerinin kalıcı olarak ayrılması sonucunda gözlenen bir eklem hastalığı halidir. Çıkık gelişmesi sonucunda hastalarda burkulma semptomlarına ek olarak işlev kaybı ve eklem bozukluğu gibi semptolarda gelişebilmektedir.
  • Behçet Hastalığı: Behçet hastalığında hastalarda tekrarlayan oral ülser, genital ülser ve üveit kombinasyonları görülmektedir. Türk dermatoloji uzmanı Hulusi Behçet tarafından tanımlanan Behçet hastalığı daha çok alt ekstremite (bacaklar, ayaklar) büyük eklemlerini tutan bir kas iskelet sistemi hastalığıdır.
  • Sistemik Lupus Eritematozus: Sistemik lupus eritematozus hastalığı halk arasında kelebek hastalığı ya da lupus hastalığı olarak tarif edilebilmektedir. Sistemik lupus eritematozus hastalığı vücutta bir çok organı tutabilen romatizmal bir hastalıktır ve eklem hastalıklarına da yol açabilmektedir. Sistemik lupus eritematozus hastalığında yüzde kelebek tarzında döküntüler ve eklem hastalığı belirtileri olabilmektedir.

Eklem Hastalıkları Belirtileri Nelerdir?

 Eklem hastalıkları oldukça sık bir şekilde karşılaşılan ve halk dilinde romatizma olarak da tabir edilen eklem bölgesinde meydana gelen iltihaplanmalar ve birçok farklı durumu içeren hastalık tiplemesidir. Eklem hastalıklarında ortaya çıkabilecek semptomlar şu şekilde sıralanabilir ;

  • Eklemlerde iltihaplanma meydana gelmesi
  • Ateş, tekrarlayan ateş olması
  • Halsizlik
  • Eklem ağrısı ve tutukluk
  • Hareketsizlikle artan ağrı
  • El ve ayak eklemlerinde ağrı
  • El ve ayak eklemlerinde tutukluk
  • Bel ağrısı
  • Göğüs ağrısı
  • Testis torbasında şişme ve hassasiyet gözlenmesi
  • Vücudun her iki bölgesinde simetrik eklemlerde ağrı
  • Eklemlerde sertlik
  • Saç dökülmesi
  • Güneş ışığına gelişen duyarlılık
  • Ellerin soğukta beyazlaşması ve morlaşması
  • Kas ağrıları
  • Genital bölge yaralanmaları
  • Ağız içinde görülen ülserler
  • Ciltte gözlenen döküntü
  • Fiziksel aktivite ve hareketle azalan ağrı
  • Gözde yanma ve kızarıklık
  • Gözlerde iltihaplanma ( üveit )
  • Geceleri ani ortaya çıkan eklem ağrısı atakları
  • bacak yan kısımlarında ağrı ve ayakta ağrıya
  •  belde hissedilen yaygın hassasiyet ve bel hareketlerinde kısıtlanma
  • Kuru Göz ve Ağız: Eklem hastalıklarında eklem tutulumu olduğunda gözlerde ve ağızda nem kaybı sonucu kuru göz ve ağız semptomları ile karşılaşabilmekte bu durum hekimlerin tanısında oldukça önemli yol gösterici bir bulgudur.
  • Enfeksiyon Gelişimi: Eklem hastalıklarının tedavisinde kullanılan tedavi yöntemleri hastalarda bağışıklık sisteminin sekteye uğramasına bunun sonucunda da enfeksiyona yatkınlığa neden olabilmektedir.

Eklem Hastalıkları Başlıca Nedenleri (Risk Faktörleri) Nelerdir ?

Eklem hastalıkları doğumsal olarak yani genetik faktörler etkisiyle ortaya çıkabileceği gibi hastalarda sonradan çevresel etmenlere bağlı olarak da ortaya çıkabilmektedir. Eklem hastalıklarına neden olarak ortaya çıkabilen durumlar kişiden kişiye değişebilmekle beraber sıklıkla eklem alanında yer alan kıkırdak yapısında meydana gelen zedelenmeye ya da eklem alanında yer alan sıvıda kayıp gözlenmesi neticesinde ortaya çıkabilmektedir. Buna göre eklem hastalıkları nedenleri şu şekilde sıralanabilir ;

  • Genetik Yatkınlık: Eklem hastalıkları gelişiminde genetik yatkınlık oldukça önemlidir. Eklem hastalıkları gelişiminde bazı genlerin ve kromozomların hastalığın oluşumunda direk etken olduğu yapılan çalışmalar neticesinde tespit edilmiştir.
  • Çevresel Faktörler: Eklem hastalıkları gelişiminde çevresel faktörler oldukça önemlidir. Eklem hastalıkları gelişiminde hastaların eklemlerin maruz kaldığı dış faktörler eklem hastalıklarının ortaya çıkmasına neden olabilmektedir.
  • Bağışıklığın Bozulması: Eklem hastalıkları gelişiminde bağışıklığın sağlam olması hastalıkların gelişiminin engellenmesi adına oldukça önemlidir. Eklem hastalıkları bağışıklığın bozulması hastaların enfeksiyona maruziyeti artacağından dolayı bağışıklığın bozulması sonucunda daha kolay gelişebilmektedir.
  • Enfeksiyon Gelişimi: Eklem hastalıkları gelişiminde bakteriyal ya da viral enfeksiyon varlığı oldukça önemlidir. Hastalarda rastlanabilecek bakteriyal ya da viral enfeksiyon varlığı eklem hastalıklarının gelişimini kolaylaştırmaktadır.
  • Yaş: Eklem hastalıkları gelişiminde yaş oldukça önemlidir. Eklem hastalıkları gelişiminde hastaların yaşı arttıkça eklem hastalıklarının görülme yüzdesinin artması yanında bazı yaş aralıklarında bazı hastalıkların ortaya çıkışının daha sık olduğu tespit edilmiştir.
  • Cinsiyet ve Hormonlar: eklem hastalıkları gelişiminde cinsiyet ve hormon seviyeleri oldukça önemlidir. Eklem hastalıkları gelişiminde hormon düzeylerindeki farklılık sebebiyle bazı hastalıklar kadın cinsiyette fazla miktarda gözlemlenirken bazı hastalıklar ise erkek cinsiyette gözlenebilmektedir. Ayrıca kadın ve erkek hastalarda belli yaşa kadar aynı oranda görülme yüzdesi seyreden hastalıklar da mevcuttur.
  • Irk: eklem hastalıkları gelişiminde ırk oldukça önemlidir. Eklem hastalıkları gelişiminde hastaların hangi ırka mensup olduğu bazı hastalıkların bazı ırklarda daha sık görülmesi nedeniyle tanı ve tedavi açısından önem arz etmektedir.
  • Gelişimsel Anomaliler: Eklem hastalıkları gelişiminde gelişimsel anomalilerin ortaya çıkıp çıkmaması oldukça önemlidir. Eklem hastalıkları gelişiminde anne karnında rastlanılan gelişimsel anomalilerin varlığı hastalarda eklem problemlerine neden olarak eklem hastalıklarına neden olabilmektedir.
  • Meslek: Eklem hastalıkları gelişiminde hastaların hangi mesleği yaptığı oldukça önemlidir. eklem hastalıkları gelişiminde hastaların geçimini sağlamak adına yaptığı meslek neticesinde mesleki kas iskelet sistemi hastalıkları ortaya çıkabilmektedir.
  • Sportif Aktiviteler: Eklem hastalıkları gelişiminde sportif aktiviteler oldukça önemlidir. Eklem hastalıkları gelişiminde hastaların günlük uyguladığı sportif aktiviteler hastalıkların oluşmasını önleyebileceği gibi aşırı ve uygunsuz egzersiz yapımı bazı durumlarda direk eklem hastalıklarına da neden olabilmektedir.
  • Travma: Eklem hastalıkları gelişiminde travma oldukça önemlidir. Eklem hastalıkları gelişiminde hastaların travmalara maruz kalması ve kaslarında oluşan güçsüzlük hastaların eklem hastalıklarına tutulum oranını arttırmaktadır.
  • Antropometrik Faktörler: Eklem hastalıkları gelişiminde antropometrik faktörler oldukça önemlidir. Eklem hastalıkları gelişiminde hastaların obez olup olmaması, boy uzunluğu gibi antropometrik faktörler kas iskelet sistemi hastalıklarının oluşumunu direk olarak etkilemektedir.
  • Sigara Kullanımı: Sigara kullanımı birçok hastalıkta olduğu gibi eklem hastalıklarının da ortaya çıkmasında nedenler arasında sayılabilmektedir. Yapılan çalışmalar sigara içimi ile bel ağrısı sıklığında bir alaka olduğunu ortaya koymuştur.
  • Hamilelik Süreci: eklem hastalıklarının ortaya çıkışında hamilelik sürecinin de varlığı etkili olabilmektedir. Hamilelik sürecinde artan hormonal değişimler ve gebeliğin getirdiği kilo artışı bel ağrılarında artışta olduğu gibi çeşitli eklem hastalıklarına neden olabilmektedir.

Eklem Hastalıkları Teşhisi

Fizik tedavi ve rehabilitasyon bölümü hekimi kişilerde ortaya çıkan eklem hastalıkları teşhis ve tedavisini gerçekleştirmektedir. Hekim teşhis amacıyla şu yöntemlere başvuruda bulunabilmektedir ;

  • Anamnez: Anamnez hastanın şikayetlerini dile getirmesi durumudur. Hasta hekime başvuruda bulunduğunda hekim hastanın tekrarlayan ateş olması, halsizlik, eklem ağrısı ve tutukluk, hareketsizlikle artan ağrı, bel ağrısı, göğüs ağrısı, ağız içinde görülen ülserler, Ciltte gözlenen döküntü, fiziksel aktivite ve hareketle azalan ağrı gibi semptomları olup olmadığını dinleyip not ederek teşhis yöntemlerin ilk basamağını gerçekleştirmektedir. Ayrıca hekim hastanın aile öyküsünü, akraba evliliği mevcudiyetini ve ailede devamlı hastalık olup olamadığı gibi durumları da anamneze eklenir. Ardından hekim fizik muayeneye geçer.
  • Fizik Muayene: Fizik muayenede hastanın ateşi, solunum sayısı, nabzı, tansiyonu, kanındaki oksijen saturasyonu (doygunluğu) değerleri not edilir. Ardından hekim hastanın boyu ve kilosu da ölçülerek not edilir. Bunun dışında hekim hastanın ;
  • Genel duruma bakar ve ekstremite (el – ayak) muayenesi ile şişlik ve hassasiyet durumunu inceler,
  • Herhangi bir cilt döküntüsü ya da başka cilt bulgusu olup olmadığını, ödemini
  • Detaylı baş – boyun muayenesini yapar,
  • Batın (karın) muayenesi ile karaciğer ve dalakta büyüme var mı bakar, 
  • Lenf düğümlerinde herhangi bir büyüme olup olmadığını inceler,
  • Akciğer seslerini ve solunumu dinler,
  • Kalp seslerini dinledikten sonra laboratuvar tetkiklerine geçer.
  • Laboratuvar Tetkikleri: Laboratuvar tetkiklerinde ise hastadan kan, idrar, kemik iliği kültürleri alınır ve beyin – omurilik sıvısı incelemesi yapılır. Laboratuvarda hastanın kan hücresi değerleri, protein ve kan şekeri seviyesinin yanı sıra, böbrek fonksiyon göstergeleri, mineral düzeyleri, enfeksiyon varlığına dair antikor mevcudiyeti ya da yokluğu değerlendirilir. Yapılan diğer kültür testleri ile hastalık sebebi belirlenmeye çabalanır.
  • Radyolojik Görüntüleme: Radyolojik görüntüleme yöntemlerinde hekimler hastalarda gözlenen hastalık durumunun tanı ve tedavisinin yapılabilmesi için radyasyon, yüksek frekanslı ses dalgaları, ya da manyetik alan kullan çeşitli görüntüleme aletlerini kullanarak hastalığı tespit etmeye çalışmaktadır. Hekim radyolojik görüntülemede ;
  • Manyetik Rezonans Görüntüleme (MR): Bu yöntem, manyetik alan kullanarak görüntünün oluşturulduğu bir görüntüleme yöntemidir. Fizik muayene ve Laboratuvar sonuçlarıyla tam anlaşılamayan durumlarda veya ek bir hastalık varlığını mevcudiyetini saptamak ve ayırıcı tanı yapmak için kullanılabilir. 
  • Bilgisayarlı Tomografi (BT) : Kas iskelet sistemi hastalıklarının teşhisinde başvuruda bulunabilen diğer bir görüntüleme cihazı bilgisayarlı tomografidir. Hekim fizik muayene ve Laboratuvar sonuçlarıyla tam anlaşılamayan durumlarda veya ek bir hastalık varlığını mevcudiyetini saptamak ve ayırıcı tanı yapmak için kullanılabilir.

Eklem Hastalıkları ve Tedavi Yolları

Eklem hastalıklarının tedavi edilebilmesi için öncelikle hastaların Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon bölümüne muayene olarak hastalıklarının ne olduğuna dair teşhis yöntemlerinin gerçekleştirilmesi ve hastalığa tanı konması gerekmektedir.

Eklem hastalıkları tedavisinde hastalara önce fizik tedavi ve egzersiz tedavileri, yatak istirahati, korse ile destekleme, doğru bir bel postürü uygulanabilmektedir. Buna ek olarak medikal tedavi uygulanabilir. Medikal tedavide hastalara ilacın tüm vücuda etki edebilmesi için içsel uygulama yapılabilir. Medikal tedavide amaç hastaların semptomlarını azaltmak ve hastalığın ilerleyişini önlemektir. Bu medikal tedaviye ek olarak hekimler tarafından hastaya lokal tedavi uygulaması yapılabilir. Gerekli görülen vakalarda cerrahi tedavi de uygulanabilmektedir.

Eklem Hastalıkları Tedavi Edilmezse Ne Gibi Komplikasyonlara Yol Açar?

Eklem hastalıklarında erken tanı ve tedavinin önemi büyüktür. Eğer hastalarda gerekli tedavi uygulanmaz ise hastaların hayat standartları oldukça düşecek ve eklem hareketlerinde kısıtlanma, fıtıklaşma gibi semptomlar gelişmekle birlikte ağrılar, kızarıklıklar şiddetlenecektir. Hastaların kaliteli hayat yaşaması adına eklem hastalıklarında gerekli teşhis ve tedaviyi yaptırması oldukça önemlidir. 

Eklem Hastalıkları Ameliyatı

Eklem hastalıkları cerrahi tedavi çok tercih edilmemektedir. Eklem hastalıkları cerrahi tedavisi diğer tedavilere yanıtsız olan hasta grubunda uygulanmaktadır. Faset eklem sendromu cerrahi tedavi uygulanabilecek eklem hastalıklarından biridir. Faset eklem sendromu cerrahi tedavi sonuçları ile alakalı yeterli düzeyde kanıt bulunmamaktadır ve ancak eğer hastalar diğer tedavi yöntemlerine yanıtsız kalmışsa son çare olarak denenebilmektedir. Cerrahi tedaviye yönelik çalışmalar hasta seçiminde ortak kriterlerin bulunmaması, farklı tedavi metotlarının uygulanması, sonuçları değerlendirmedeki kriterlerin farklılık göstermesi ve hasta takibinin yetersizliği sebebi ile güvenli değildir.

Eklem hastalıklarında hastalara eklem koruyucu girişimler, artroplasti (eklem yüzeylerini yeniden modelleme) , artrodez (eklem kemikleşmesinin yapay olarak indüklenmesi ) gibi tedavi yöntemleri de uygulanabilmektedir.

Eklem Hastalıklarında Hangi Doktora Gidilir?

Eklem hastalıklarına neden olan şikayetler sonucunda hastaların anamnezini alan, fizik muayenesini yapan ve teşhis – tanı yöntemlerine başvurarak hastalığı tedavi eden asıl bölüm fizik tedavi ve rehabilitasyon bölümüdür. Fizik tedavi ve rehabilitasyon uzmanı hekim eklem hastalıklarına neden olan ek hastalıklar teşhis etmesi durumunda dahiliye bölümüne ya da omurilik ile ilgili komplikasyonların gelişmesi durumunda beyin ve sinir cerrahisi, nöroloji gibi diğer tıbbi branşlara hastaların sevkini gerçekleştirebilir.

Hastalarda tekrarlayan ateş olması, halsizlik, eklem ağrısı ve tutukluk, hareketsizlikle artan ağrı, bel ağrısı, göğüs ağrısı, Testis torbasında şişme ve hassasiyet gözlenmesi, simetrik eklemlerde ağrı, Saç dökülmesi, genital bölge yaralanmaları, ağız içinde görülen ülserler, Ciltte gözlenen döküntü, fiziksel aktivite ve hareketle azalan ağrı, gözde yanma ve kızarıklık ve gözlerde iltihaplanma ( üveit ) gibi çeşitli semptomlar varlığında bir hekime başvurmasında yarar vardır.

Makaleyi faydalı buldun mu?
0
0
Makeleyi Paylaşın