Diyaliz

Diyaliz, böbreklerin işlevlerini yerine getiremediği durumlarda uygulanan bir tedavi yöntemidir. Bu işlem sırasında diyaliz makinesi kullanılarak, vücuttan atılması gereken sıvı maddelerin uzaklaştırılması hedeflenir.

Diyaliz Nedir?

Diyaliz, böbreklerin işlevlerini yerine getiremediği durumlarda uygulanan bir tedavi yöntemidir. Bu işlem sırasında diyaliz makinesi kullanılarak, vücuttan atılması gereken sıvı maddelerin uzaklaştırılması hedeflenir. Uygulanan tedavi, yarı geçirgenlik özelliği bulunan bir zar görevi görmekte ve böbreklerin görevlerini yerine getirmektedir.

Diyaliz tedavisinin başarılı şekilde uygulanabilmesi için, kesinlikle profesyonel diyaliz merkezlerine başvurulması gerekir. Bu sayede diyaliz hastaları, konforlu bir tedavi süreci geçirebilir ve böbrek fonksiyonları en etkin şekilde sürdürülebilir. 

Diyaliz Çeşitleri Nelerdir?

Diyaliz tedavisi birden fazla şekilde uygulanabilir. En uygun yöntem, diyaliz hastasının ihtiyacı ve genel sağlık durumuna bağlı olarak belirlenmektedir. Aksi halde diyaliz faydaları görülmez ve hastada hayati riskler oluşmaya başlar. Günümüzde uygulanan diyaliz çeşitleri ise şu şekilde açıklanabilir:

  • Hemodiyaliz: Dünya çapında 1944 senesinden beri uygulanan bir yöntemdir. Makinelerden ve özel bir zardan yardım alarak hastanın kanını süzme prensibi ile uygulanır. Ancak işlemin yapılabilmesi için kanın yeterli akım göstermesi gerekir. Bunun için toplardamar ve atardamar arasında bir geçiş açılır ve geçici diyaliz kateteri yerleştirilir. Yetersiz uygulanması halinde ölümle sonuçlanan komplikasyonlara yol açabilir. Bu nedenle uygun sıklıkta yapılmalı ve kesinlikle ihmal edilmemesi önemlidir. 
  • Periton Diyaliz: 1923 senesinden itibaren kullanılmaya başlanmış bir yöntemdir. Periton kelimesi, karın boşluğu organlarını saran zar anlamına gelmektedir. Uygulama sırasında periton zarı kullanıldığı için, periton diyaliz olarak adlandırılmıştır. Tedavi sürecinde hastaya her 4 ila 6 saatte bir olacak şekilde periton diyaliz solüsyonları verilir. Bu sayede sıvı atıklar bu solüsyona geçer ve vücuttan temizlenir. Periton diyaliz uygulanması için hastanın karnına kalıcı diyaliz kateteri yerleştirilir. Uygun solüsyonlar temin edildikten ve bağlantı sistemi hazırlandıktan sonrasında ise hasta işlemi kendisi uygulayabilir. Kendi arasında ikiye ayrılmaktadır;
    • SAPD: Sürekli Ayaktan Periton Diyalizi anlamına gelir. Halk arasında evde diyaliz olarak da bilinmektedir. Karın boşluğuna verilen solüsyonlar ile kanın süzülmesi ve atık maddelerin vücuttan uzaklaştırılmasını hedefler. Diyaliz kateteri yerleştirildiği için solüsyon değişimi hastanın kendisi ya da yakını tarafından gerçekleştirilebilir. Gün içerisinde 3 ila 5 kez solüsyon değişimi yapılmalıdır. 
    • APD: Açılımı Aletli Periton Diyalizdir. Uygun makine temin edildikten sonrasında evde uygulanabilir. Solüsyonlar ve set, makineye yerleştirildikten sonra hasta yatırılır. Bu sayede uyku süresi boyunca karın boşluğuna çözelti verilir ve yeniden boşaltımı sağlanmış olur. 

Diyaliz yöntemi ile ayırma işlemi, genel olarak diyaliz ünitesi bulunan sağlık kuruluşları tarafından gerçekleştirilir. Ancak uygun hastalarda evde diyaliz yapılması mümkündür. Dikkat edilmesi gereken nokta ise diyaliz yeterliliğinin sağlanabilmesidir. Aksi halde hastanın hayatı ciddi oranda tehdit altına girecektir. 

Diyaliz Kimlere Uygulanır?

Diyaliz, hayat kalitesini artıran ve ömrü uzatan bir tedavidir. Gerekli görüldüğü durumlarda her yaştan hastaya uygulanması mümkündür. Diyaliz endikasyonları şunlardır;

Özellikle yoğun bakım hastalarında ortaya çıkan akut böbrek yetmezliği, acil diyaliz endikasyonları arasındadır. Bu hastalarda diyaliz kreatin seviyesinin normale dönmesine yardımcı olur ve hayat kurtarır.

Diyaliz Nasıl Yapılır?

Diyaliz tedavisi, evde ya da hastane ortamında uygulanabilmektedir. Uygulama adımları kullanılacak yönteme bağlı olarak değişiklik gösterir. Diyaliz çeşitleri ve uygulama adımları şunlardır:

  • Evde Diyaliz Nasıl Yapılır?
    • Periton diyaliz kararı alındıktan sonra, doktor tarafından hastanın karın boşluğuna silikon bir kateter (yaklaşık 30 cm uzunluğundaki ince bir tüp) yerleştirilir.
    • Yaklaşık 1 ay boyunca hastaya diyalizi nasıl yapacağı ile alakalı eğitim verilir.
    • İçerisinde diyaliz sıvısı bulunan özel torbalar katetere bağlanır ve kan temizlenmeye başlar. Torbadaki sıvı kirlendikten sonra bir diğer torba takılır. Bu işlem doktor tarafından önerilen süre dolana kadar devam ettirilir.
    • Diyaliz sırasında hijyen kurallarına dikkat edilmesi gerekir.
  • Hemodiyaliz Nasıl Yapılır?
    • İlk olarak kateter, fistül ve greft seçenekleri arasında bir seçim yapılır. Birden fazla kez kullanılacağı için damar yolu açılan kol korunmalıdır.
      • Kateter: Çoğu zaman acil durumlarda kullanılır. Geçici bir çözümdür. Boyun, köprücük kemiği çevresi ya da kasık bölgesine takılır ve hemen kullanmaya başlanabilir.
      • Greft: Cerrahi bir operasyon ile yapay bir damar takılır. Bu damar, atar ve toplardamar arasında bir köprü görevi görür. Ameliyattan yaklaşık 3 hafta sonra kullanıma hazır hale gelir.
      • Fistül: AVF adı ile de bilinen bu fistül, atar ve toplardamarın direkt olarak birleştirilmesi ile elde edilir. En sık tercih edilen damar yoludur. Bunun sebebi uzun süre kullanılabilmesi ve güvenli oluşudur. Operasyondan yaklaşık 3 hafta sonra kullanıma hazır hale gelir.
    • Diyaliz için önceden belirlenen bölgeye iki adet iğne yerleştirilir.
    • İğneler aracılığı ile kirli kan, diyaliz makinesine gelir.
    • Diyaliz makinesinde istenmeyen maddelerden arındırılan kan, diğer iğneden geçerek vücuda dağılır.
    • Bu işlemin evde yapılması mümkün değildir, uzmanlar tarafından yapılmalıdır.

Diyaliz Komplikasyonları Riskleri Nelerdir?

Böbrek yetmezliği diyaliz ile kontrol altına alınabilen bir sağlık sorunu olsa da tedavi sonrasında görülmesi muhtemel olan bazı komplikasyonlar bulunur. Diyaliz sonrası komplikasyonlar ise kısaca şu şekilde açıklanabilir:

  • Tansiyon Düşüklüğü: Diyaliz hastalarında tansiyon düşüklüğüözellikle diyabetik hastalarda sık görülen bir komplikasyondur. Kansızlık, damar duvarlarının deforme olması, kullanılan ilaçlar ve beslenmenin yetersiz olması gibi durumlar sonucunda meydana gelebilir. Birçok hastada düşük tansiyon sorununa mide bulantısı ve kusma gibi şikayetlerin eşlik ettiği görülmüştür. 
  • Yüksek Tansiyon: Diyaliz tedavisi sırasında yoğun sıvı çekimi yaşanırsa, hastada yüksek tansiyon şikayeti meydana gelebilir. İlaç kullanımı ile kontrol altına alınabilir. 
  • Ritim BozukluğuDüşük tansiyon ya da yoğun sıvı çekimine bağlı olarak hastanın kalp ritminde düzensizleşme görülebilir. Aritminin türüne bağlı olarak, uygun ilaçlar reçete edilmektedir.
  • Fistül Tıkanıklıkları: Diyaliz fistül tıkanması, toplardamar ya da atardamarda gelişebilir. Tıkanıklık sonucunda pıhtı oluşumu, darlık oluşması ve toplardamarın genişlemesi gibi komplikasyonlar meydana gelebilir. Böylece kan akımı yavaşlar ve diyaliz tedavisi etki gösteremez. Bu nedenle diyaliz sonrası hastanın durumu detaylı bir şekilde değerlendirilmelidir. 
  • Enfeksiyon Oluşumu: Diyaliz hastalarında enfeksiyon gelişimi, birden fazla sebebe bağlı olarak gelişebilir. Bağışıklık sisteminin zayıflaması, sık hastaneye gitme gereksinimi ya da kateter girişinin temiz tutulmaması gibi etmenler enfeksiyon riskinde artışa yol açar. En sık görülen türü ise diyaliz kateter enfeksiyonudur. 
  • Kaşıntı: Diyaliz hastalarında kaşıntı oluşmasının sebebi henüz tam olarak bilinmemektedir. Ancak kandaki fosfat ve paratiroid hormonu seviyelerinin yükselmesine bağlı olarak geliştiği düşünülmektedir. Aynı zamanda enfeksiyon oluşumu, kalsiyum birikmesi, demir eksikliği ve toksinlerin vücuttan atılamaması da kaşıntıya yol açabilmektedir.  
  • DDS: Açılımı Diyaliz Disequilibrium Sendromudur. Sık görülen bir komplikasyon olmasa da hayati tehdit yaratır. Serebral ödeme yol açan bu duruma acil müdahale edilmezse hasta komaya girebilir ya da hayatını kaybedebilir. DDS görülmesi halinde hastada baş ağrısı, koordinasyon bozuklukları, kusma, baş dönmesi, kas spazmları, ajitasyon ve titreme gibi şikayetler meydana gelmektedir. 

Diyaliz sonrası yan etkilerin önlenmesi ve kontrol altına alınabilmesi için hastaların yakinen takip edilmesi gerekir. Bunun için diyaliz hastalarında kan tahlilleri, tıbbi görüntüleme tetkikleri ve benzeri muayenelerin belirli aralıklarla tekrarlanması önemlidir. 

Çocuklarda Diyaliz Tedavisi

Çocuklarda; doğuştan gelen bozukluklar, sık tekrarlayan idrar yolu enfeksiyonları ve genetik gibi faktörlere bağlı olarak böbrek yetmezliği görülebilir. Böyle durumlarda böbrek nakli daha etkili bir tedavi olsa da çeşitli sebeplere bağlı olarak yapılamayabilir ve diyaliz tedavisine başlanır. Çocukluk çağında yapılan diyalizin, yetişkinlere uygulanan yöntemlerden bir farkı bulunmamaktadır. Doktor tarafından oluşturulan beslenme listesine harfiyen uyulması büyük önem taşır. Böylece gelişim geriliği ve öğrenme güçlüğü gibi sorunlar artış göstermez. Ayrıca bazı durumlarda çocuğa psikolojik destek sağlanması da gerekebilmektedir.

Diyaliz Hastaları Nasıl Beslenmeli?

Böbrekler, kanı süzerek zehirli maddeleri temizler ve idrar yoluyla dışarı atılmalarını sağlar. Görevini tam olarak yerine getiremeyen böbrekler için diyaliz işlemi yapılır. Ancak diyaliz işlemi, sağlıklı bir böbreğin yerini tutamaz. Bu yüzden diyaliz hastalarında beslenme şekli çok önemlidir. Doğru beslenme şekli ile yaşam kalitesi yükselir ve mide bulantısı, yüksek tansiyon ve kaşıntı gibi sorunların ortaya çıkmasını engeller. Diyet listesi doktor tarafından kişiye özel olarak hazırlanır. Diyaliz hastaları için tavsiye edilen beslenme şekli aşağıdaki gibidir:

  • Süt ve Süt Ürünleri: Süt ve süt ürünleri, kalsiyum ve proteinden zengin gıdalardır. Ayrıca fosfor da içerirler. Bu sebepten dolayı aşırı tüketilmemeleri gerekmektedir. Fosforun fazla alınması durumunda eklem ağrısı, damar tıkanıklığı ve kas güçsüzlüğü gibi sorunlar oluşabilir. Soya sütü, tuzsuz az yağlı peynir ve az yağlı yoğurt gibi besinler doktor tarafından önerilen miktarlarda tüketilebilir.
  • Et Grubu: Diyaliz tedavisi sırasında bazı yararlı maddeler de süzülmektedir. Bunların arasında, proteinin vücutta işlenmesini sağlayan bazı maddeler de vardır. Böylece vücuttaki protein ihtiyacı artmış olur. Hastalar; beyaz et (tavuk, hindi vb.), yumurta, soya fasulyesi, yağsız ve kemiksiz kırmızı et (dana, kuzu vb.) gibi gıdaları uzman kontrolü altında tüketebilirler.
  • Meyve ve Sebzeler: Diyaliz sırasında demir ve vitaminlerin bir kısmı da süzülmektedir. Bu yüzden hastalar meyve ve sebze tüketimini ihmal etmemelilerdir. Ancak böbrek yetmezliği yaşayan kişilerde A ve K vitamini düzeyi yüksek olduğu için çoğu zaman tüketilmelerine gerek yoktur. Ayrıca potasyum seviyesinin fazla yükselmemesi için patates, portakal, hazır meyve suyu ve muz gibi gıdalar aşırı tüketilmemelidir. Yapılacak kan testi sonucuna göre yetersiz ve fazla alınan gıdalar belirlenerek diyet listesi de güncellenecektir. 
  • Ekmek Grubu: Makarna, ekmek, pilav ve hamur işi gibi karbonhidrat içerikli gıdalar, hastaların enerji ihtiyaçlarının çoğunu karşılamaktadır. Hangi diyaliz türünün kullanıldığı ve hastanın kilosu gibi faktörler göz önüne alınarak günlük karbonhidrat ihtiyacı belirlenerek diyet listesine eklenir. Tam tahıllı gıdalar potasyumdan zengin olduğu için diyaliz hastalarına çoğu zaman beyaz undan üretilen gıdalar tavsiye edilir.
  • Su ve Diğer Sıvı Besinler: Diyaliz hastalarının, su da dahil olmak üzere günde 1 ile 1,5 litre arasında sıvı alması yeterli olmaktadır. Diyaliz tedavisinden dolayı idrar üretimi oldukça azalır ve fazla sıvı alınması durumunda ödem oluşur. Ayrıca tansiyon yükselmesi ve kalp yetmezliği gibi sorunların görülme ihtimali de artar.
  • Tuz: Vücuttaki tuz, diyaliz ile tam olarak atılamaz ve birikir. Bunun sonucunda ise hastalar daha çok su içme ihtiyacı duyar, tansiyon yükselir ve ödem oluşur. Gün içerisinde 2 gramdan fazla tuz alınmamalıdır. Bu hesap yapılırken, ekmek gibi besinlerin içerisinde bulunan tuz miktarı da hesaba dahil edilir.
Makaleyi faydalı buldun mu?
0
0
Makeleyi Paylaşın

Diyaliz ile İlgili Sıkça Sorulan Sorular

Üre değeri kaç olursa diyaliz gerekir? Diyaliz ne zaman gerekir?

Yetişkin ve sağlıklı bir bireyde kandaki üre seviyesi 10 - 20 mg/dl arasında olur. Bu değer bazı hastalarda 100’ü geçebilir. Ancak diyaliz kararı almak için sadece üre değerine bakmak yeterli olmaz. Doktor birçok faktörü değerlendirir ve genel sonuca göre diyaliz önerir.

Stj. Dr. Havva Küçük

Diyaliz hastalarının ömrü ne kadardır? Tedaviden sonra ne kadar yaşarlar?

Böbrekler, genel sağlık durumunu doğrudan etkileyen, önemli organlar arasındadır. Böbrek yetmezliği geliştiği durumlarda hayati tehlike oluşur. Böyle bir durumda böbrek nakli en etkili tedavi yöntemi olsa da uygun böbrek bulmak her zaman mümkün olmamaktadır. Diyaliz tedavisi sayesinde hastaların ömürleri uzar. Bu tedavinin hastanın hayatına kaç yıl ekleyeceği hakkında net bir yorum yapmak mümkün değildir. Sonuçlar kişiden kişiye göre değişiklik gösterir.

Stj. Dr. Havva Küçük

Boyundan Diyaliz Nasıl Yapılır?

Özellikle acil durumlarda boyundan, kasıktan veya koldan diyaliz işlemi yapılabilmektedir. Bu bölgelerden birine takılan geçici bir kateter yardımı ile hastaya direkt olarak diyaliz uygulaması yapılır. Bu durum birçok vakada hayat kurtarıcı olur.

Stj. Dr. Havva Küçük

Diyaliz ne kadar sürer? Geçici diyaliz ne kadar sürer?

Diyaliz uygulamasının süresi hastadan hastaya değişiklik göstermektedir. İlk kez diyaliz uygulanan hastalarda süre daha kısa tutulur ve zamanla uzatılır. Böbrek yetmezliği hastalarında diyaliz süresi ortalama olarak 4 saattir. Geçici diyaliz işlemi, hastanın böbrek fonksiyonları normale dönene kadar uygulanır. Kronik böbrek yetmezliği hastalarında ise diyaliz tedavisi, nakil işlemi yapılana kadar uygulanmaktadır.

Stj. Dr. Havva Küçük

Diyaliz ücretleri ne kadardır?

Diyaliz ücretleri, birden fazla etmene bağlı olarak değişiklik gösterir. Sağlık sigortası bulunan hastalar, devlete bağlı olarak hizmet veren sağlık kuruluşlarında ücretsiz olarak diyalize girebilir. Ancak hasta, özel sağlık kuruluşlarını tercih ediyorsa; tercih edilen sağlık kuruluşunun sigorta anlaşması, belirlediği fiyat politikası, hekimin fiyat talebi, uygulanacak diyaliz yöntemi, hastanın genel sağlık durumu, tedavi sıklığı ve ilaçlara bağlı olarak artış ya da düşüş görülecektir.

Stj. Dr. Havva Küçük

Diyaliz hastaları idrar yapabilir mi?

Diyaliz tedavisi gören hastalar çoğu zaman hiç idrar yapamazlar. Böbrekleri az da olsa çalışan hastaların çok az da olsa idrar yapabildikleri görülmüştür. Ancak bu miktar yeterli olmadığı için hastaların sıvı alımı kısıtlanarak ödem gibi sorunların oluşması engellenir.

Stj. Dr. Havva Küçük

Diyaliz fistül ameliyatı ne kadar sürer?

Diyaliz fistül ameliyatı, sıklıkla uygulanmaktadır. Bu ameliyatın süresi hastanın genel sağlık durumuna, operasyon sırasında aksiliklerin yaşanıp yaşanmamasına ve doktorun çalışma hızına göre değişiklik göstermektedir. Ameliyattan önce, tahmini süre doktor tarafından açıklanmaktadır.

Stj. Dr. Havva Küçük

Diyaliz neden yapılır? Diyaliz ne işe yarar?

Diyaliz tedavisi, böbrek fonksiyonlarının kendiliğinden sürdürülemediği durumlarda genel sağlık durumunu korumak ve böbrek işlevlerini gerçekleştirmek için uygulanan bir tedavi yöntemidir. Bunun için özel solüsyonlardan ve diyaliz makinelerinden yardım alınır. Böylece hastanın kanı süzülür, sıvı atıklar vücuttan atılır ve hastanın sağlığını korumak mümkün hale gelir.

Stj. Dr. Havva Küçük

Diyaliz hastalarının dikkat etmesi gerekenler nelerdir?

Diyaliz tedavisi gören hastaların beslenmelerine dikkat etmeleri çok önemlidir. Doktor tarafından reçete edilen ilaçları doğru bir şekilde kullanmalı ve diyet listelerine uygun şekilde beslenmelilerdir. Ayrıca diyaliz için gerekli olan fistül, kateter veya greft bulunan kol ile ağır şeyler taşınmamalı, tansiyon ölçtürülmemeli ve aksesuar takılmamalıdır.

Stj. Dr. Havva Küçük

Diyaliz hastaları hangi sebzeleri yiyebilir?

Böbrek yetmezliği olan hastalar için bazı gıdaların tüketilmesi riskli olabilir. Sodyum, fosfor ve potasyum gibi besinlerin fazla tüketilmesi tavsiye edilmez. Doktor tarafından hazırlanan diyet listesine uyacak miktarda ıspanak, kabak, patlıcan ve karnabahar gibi sebzeler tüketilebilir. Diyet listesinde yer almayan bir besini tüketmeden önce mutlaka beslenme uzmanının onayı alınmalıdır.

Uzm. Dr. Havva Akmaz Ünlü

Diyaliz hemşiresi ne yapar?

Diyaliz hemşireleri, hasta ve hasta yakınlarının bilgilendirilmesinden sorumludur. Aynı zamanda yaşamsal değerlerin takip edilmesi, hastanın tedavi öncesi ve sonrası kilo takibinin yapılması, başta enfeksiyon olmak üzere komplikasyon gelişme riskinin önlenmesi, gerekli durumlarda hastanın izole edilmesi ve ilaç takibinin yapılması gibi görevler de diyaliz hemşirelerinin sorumlulukları arasında yer almaktadır.

Stj. Dr. Havva Küçük

Diyaliz kaç günde bir olur? Ne sıklıkla uygulanır?

Diyaliz tedavisinin sıklığı, hastanın ihtiyaçları ve genel sağlık durumuna bağlı olarak değişiklik gösterir. Aynı zamanda uygulanacak tedavi yöntemi, hastanın ne kadar idrar yaptığı, böbrek yetmezliğinin hangi evrede olduğu gibi etmenler de tedavi sıklığını belirlemede önemli rol oynamaktadır. Ancak genel olarak haftada 2 ila 3 defa olacak şekilde ve 4 ila 6 saat süren seanslar halinde yapılmaktadır.

Stj. Dr. Havva Küçük