Böbrek Üstü Bezi Kanseri

Böbrek Üstü Bezi Kanseri; böbrek üstü bezinin korteksinden ortaya çıkıp gelişen kanser tiplerinin adı olup cerrahi tedavi radyoterapi ve kemoterapi tedavi yöntemlerine sahiptir

Böbrek Üstü Bezi Nedir? (Adrenal Bez)

Böbrek üstü bezleri her iki böbreğin üst kısmına konumlanmış küçük bezlerdir. Böbrekler karında üstte derin bir konumda bulunur. Her böbrek üstü bezi 2 kısma sahiptir. Tümörler daha çok dıştaki kısım olan korteksten (kabuk kısım) gelişirler. Kabuk kısım vücut için bazı hormonlar üretir. Bu hormonların hepsi benzer kimyasal yapıya sahip olup kolesterolden sentezlenir.

  • Kortizol hormonu: stresle baş edebilmek için metabolizmada değişiklikler yapar.
  • Aldosteron hormonu: böbreklerde geri emilen tuz miktarını arttırarak kan basıncını kontrol altına almaya çalışır.
  • Androjenler: diğer organlarda östrojen ve testosteron gibi yaygın sex hormonlarına dönüşürler. Böbrek üstü bezinde üretilen sex hormonları diğer organlarda üretilen sex hormonlarına kıyaslandığında üretilen miktar çok düşük kalır. Erkeklerde testislerde testosteron üretilirken, kadınlarda yumurtalıklarda östrojen üretilir.

Böbrek üstü bezinin iç kısmı medulla olarak adlandırılır. Medulla sinir sisteminin bir uzantısı olarak kabul edilir. Sinir sistemi hormonları medullada üretilir. Adrenal medulladan gelişen tümör ve kanserler Feokromositoma ve Nöroblastomadır.

Bu makalede daha çok böbrek üstü bezinin korteks kısmından gelişen tümörler üzerinde durulacaktır. Feokromositoma ve nöroblastoma ayrı başlıklarda anlatılacaktır.

Böbrek Üstü Bezi Tümörleri

2 ana tip böbrek üstü bezi tümörü vardır:

  • Adenomalar (iyi huylu, benign ve kanserleşmeyen tümörlerdir)
  • Karsinomalar (kötü huylu, malign ve kanseröz tümörler)

Bu tip tümörlerin birbirinden ayrılması mikroskop altında bile mümkün olmayabilir. Bir böbrek üstü bezinin kanser olup olmadığını anlamanın bazen tek yolu tümörün diğer organlara yayıldığını görmek olabilmektedir. Adenomalar (iyi huylu tümörler) böbrek üstü bezinin dışına yayılmazlar.

  • Adenoma, hormon salgılayan bezlerden gelişen iyi huylu tümörlerin genel adıdır.

İyi huylu tümörler diğer organlara yayılmazlar. Kötü huylu tümörler ise diğer organlara yayılıp onların fonksiyonunu bozarlar. Bu yayılmaya metastaz denir. Kötü huylu tümörler kanser olarak da adlandırılırlar. Metastaz kanserlerin önemli bir özelliğidir.

Böbrek Üstü Bezi Kanseri

Böbrek üstü bezinin korteksinden gelişen kanser tipleri adrenal kortikal karsinoma veya basitçe böbrek üstü bezi kanseri olarak adlandırılırlar. Nadir görülen bu kanser tipi ayrıca adrenokortikal kanser olarak da adlandırılır.

Böbrek üstü bezinde tespit edilen birçok kanser böbrek üstü bezi kanseri değildir ve oradan gelişmemiştir. Başka bir organdan gelişen bir kanserin böbrek üstü bezine yayılmasıyla oluşmuştur. Akciğer kanseri, melanomalar ve meme kanserleri böbrek üstü bezine sık yayılan kanserlerdendir.

Böbrek Üstü Bezi Kanseri Görülme Sıklığı

Böbrek üstü bezi kanserinin oldukça nadir görülür. Tam olarak kaç kişide görüldüğü bilinmemektedir. Ancak Amerika’da yılda 200 kişide görüldüğü tahmin edilmektedir. Bu kanserler, adenomalardan daha az görülürler. Böbrek üstü bezi kanserleri en sık orta ve ileri yaş grubunda görülür. Böbrek üstü bezindeki adrenal tümörler (özellikle iyi huylu olanlar) her 10 MRI veya BT çekimi yapan kişide 1 görülür.

Ortalama böbrek üstü bezi kanseri görülme yaşı 46’dır. Ancak her yaşta, bebeklerde bile görülebilmektedir.

Böbrek Üstü Bezi Kanseri Risk Faktörleri

Risk faktörü bir hastalığa yakalanma şansını arttıran herhangi bir şeydir. Farklı kanserler farklı risk faktörlerine sahiptir. Sigara gibi bazı risk faktörleri değiştirilebilirken, genetik gibi risk faktörleri değiştirilemez.

Risk faktörüne sahip olmak hastalığa kesin olarak yakalanılacağı anlamına gelmez. Aynı şekilde hastalığa sahip olmak da kesin olarak risk faktörü taşıdığı anlamına gelmez.

Genetik sendromlar

Böbrek üstü bezi kanserlerinin büyük çoğunluğu spontan yani kendiliğinden oluşur. Yüzde 15 gibi bir kısmında bazı genetik hastalıklar eşlik eder. Bu genellikle çocuklarda sık görülen bir durumdur.

  • Li-fraumeni sendromu: TP53 geninde meydana gelen bir bozukluktan dolayı nadir görülen bir hastalıktır. Bu genetik bozukluğa sahip kişilerde bazı kanserlerin görülme sıklığı artmıştır. Riskin arttığı kanserler şunlardır: meme kanseri, kemik kanseri, beyin kanseri ve böbrek üstü bezi kanseridir.
  • Beckwith-Wiedemann sendromu: bu hastalığa sahip kişilerin dilleri ve kendileri büyük olur. Böbrek, karaciğer ve böbrek üstü bezi kanserlerinin görülme sıklığı artmıştır.
  • Multple endokrin neoplazi (MEN1): bu hastalığa sahip kişilerde 3 bezde kanser görülme riski çok yüksektir. Hipofiz bezi, paratiroid bezi ve pankreas. Bunun yanında bu hastaların üçte birinde adrenal adenomlar görülür. Bu bozukluk MEN1 Olarak adlandırılan gende meydana gelen bozukluktan kaynaklanır.
  • Ailesel adenomatöz polipozis: bu hastalığa sahip kişilerin kalın bağırsaklarında yüzlerce polip denilen çıkıntılar olur. Bu polipler tedavi edilmediği takdirde kolon kanserine dönüşebilmektedir. Ayrıca böbrek üstü bezi kanserinin görülme riski de artmıştır
  • Lynch sendromu ya da herediter nonpoliposis kolorektal kanseri (HNPCC): lynch sendromu genetik geçişli mide kanseri, kolorektal kanser ve adrenal kanser dâhil diğer bazı kanserlerin görülme sıklığının arttığı bir hastalıktır. Hastalık MLH1 ya da MSH2 genlerindeki bir bozukluktan kaynaklanır.

Yaşam tarzı ve çevresel faktörler

Aşırı kilolu olmak, sigara içmek, hareketsiz yaşam tarzı veya kanserojen maddelere maruz kalmak kişinin birçok kansere yakalanma riskini arttırmaktadır. Ancak bunlardan hiç birinin tam olarak böbrek üstü bezi kanseri için risk faktörü olduğunu söyleyen araştırmalar bulunmamaktadır. Sigara bazı araştırmacılar tarafından bir risk faktörü olarak kabul edilmektedir.

Böbrek Üstü Bezi Kanseri Nedenleri

Birçok böbrek üstü bezi kanserine neyin neden olduğu bilinmemektedir. Son birkaç yıldır araştırmacılar DNA’da meydana gelen değişikliklerin adrenal kansere neden olup olmadığını araştırmaktadırlar. DNA, hücrelerimizde bulunan ve hücrede gerçekleşen neredeyse her şeyi kontrol eden genleri barındıran kimyasal moleküldür. Genellikle ebeveynlerimize benzeriz çünkü sahip olduğumuz DNA’nın kaynağı onlardır. DNA sadece nasıl göründüğümüzü etkilemez bunun yanında bazı hastalıklara veya kanserlere yakalanma ihtimalimizi de etkiler.

  • Hücrelerimizin büyüyüp bölünmesine yardım eden genler onkogenlerdir.
  • Kanser hücrelerinin bölünmesini engelleyen ve onların anında ölmesine neden olan genler tümör baskılayıcı genlerdir.

Kanser meydana gelen DNA mutasyonlarından kaynaklanabilir. Onkogenlerin aktifleşmesine veya tümör baskılayıcı genlerin bozulmasına neden olan bir DNA mutasyonunda kanser hücreleri oluşabilir. Bazı insanlar ailesel geçişli, onların bazı hastalıklara yakalanma ihtimalini arttıran DNA mutasyonlarına sahip olabilir. Ancak bu mutasyonlar kalıtsal olmaktan ziyade hayatın ilerleyen zamanları içinde meydana gelir. Bu mutasyonlar radyasyona veya kanserojen kimyasallara maruziyet sonucu olabilir. Ancak birçoğunun nedeni bilinememektedir .

Genetik hastalıklarda görülen DNA mutasyonlarından bazılarına yukarıda risk faktörleri kısmında bahsedilmiştir. Ancak bu sendromlar nedenlerin küçük bir kısmını oluşturur. Ancak böbrek üstü bezi kanseri nadir görüldüğünden böbrek üstü bezi kanserine sahip kişilerin genetik testleri yapmasında fayda vardır.

Böbrek Üstü Bezi Kanseri Erken Teşhis Edilebilir Mi?

Adrenal kanserleri erken teşhis etmek oldukça güçtür. Teşhis edildiklerinde yeterince büyük olmuş olurlar.

Adrenal kanserler çocuklarda yetişkinlere nazaran daha erken tespit edilirler çünkü çocuklarda kanserler hormon salgılatmaya daha eğilimli olurlar. Hormonlar da belirti ve bulgulara neden olur.

Bu tümörler genellikle tesadüfen, başka bir nedenden ötürü BT veya MRI çekildiğinde fark edilirler. Bazı kanser tipleri için belirti olmamasına rağmen tarama testleri yapılır ancak adrenal kanserler nadir görüldüğünden tarama testlerine dâhil değildir.

Böbrek Üstü Bezi Kanseri Belirtileri

Böbrek üstü bezi kanseri hastaların yaklaşık yarısında belirtiler aşırı hormon salgılanmasına bağlıdır. Geri kalan yarısında ise kitlenin büyüyüp etrafındaki organlara bası yapması ile oluşur.

Androjen veya Östrojen Üretimine Bağlı Görülen Belirtiler

Çocuklarda belirtilerin nedeni genellikle androjen (erkeklik hormonları) salgılayan tümörlerden kaynaklanır. En sık görülen belirtiler kıllarda büyüme artışıdır. Erkeklik hormonları ayrıca erkek çocuklarında peniste büyümeye kız çocuklarında ise klitoriste büyümeye neden olabilir.

Eğer tümör östrojen (kadınlık hormonu) salgılayan bir tip ise kız çocuklarının ergenliğe erken girmesine neden olabilir. Böyle bir durumda memeler gelişir ve mensler başlar. Östrojen üreten tümörler erkek çocuklarında da memelerde büyümeye neden olabilir.

Yüksek sex hormonlarına bağlı belirtiler yetişkinlerde daha az belirgindir. Çünkü yetişkinler zaten ergenlik dönemini geçirmişlerdir. Yetişkin kadınlarda östrojen üreten hormonlar ve yetişkin erkeklerde androjen üreten tümörler hormonlardan kaynaklanan belirtilere neden olmazlar. Bu yüzden tümör ancak büyüyüp ağrıya neden olduğunda fark edilir.

Karşı cinste görülen belirtilerin görülmesi tanı koymayı kolaylaştırabilmektedir. Örneğin bir erkekte östrojen üreten tümörün bulunması halinde memelerde büyüme görülür. bu olağan görülen bir durum olmadığından hasta tarafından dikkate alınır. Kadında androjen üreten bir tümör varlığında da yüzde ve vücutta kıllanma artışı, seste kalınlaşma, düzensiz mens görülür.

Kortizol Üretimine Bağlı Belirtiler

Aşırı kortizol üretimi Cushing sendromu olarak bilinen bir tabloya neden olurBazı insanlar aşağıda sayılan tüm belirtilere sahip olurlar. Bazı kişilerde ise bazıları görülür. Olası belirti ve bulgular şunlardır:

  • Kilo alma: genellikle boyun, çene ve karın bölgesinde kilo artışı olur. Ay dede yüzü görünümü olur.
  • Omuzlarda yağa birikimi olur. (bufalo hörgücü)
  • Karında mor renkte çizgiler (strialar)
  • Kadınlarda yüzde, göğüste ve belde kıllanma artışı
  • Mens bozuklukları
  • Bacak kaslarında zayıflık ve kas kaybı
  • Kolay morarma
  • Depresyon veya mutsuzluk
  • Osteoporoz, kemik erimesi
  • Yüksek kan şekeri seviyeleri (diyabete neden olabilir)
  • Yüksek kan basıncı

Cushing sendromu adrenal kanser veya adrenal adenomadan salgılanan yüksek kortizol ve diğer hormonlardan kaynaklanabilir. Ancak başka nedenleri de vardır. Örneğin iyi huylu hipofiz bezi tümörleri yüksek seviyede adrenocorticotropic hormone (ACTH) salgılatabilir. Bu daha çok cushing hastalığı olarak adlandırılır. Yüksek seviyede ACTH fazla miktarda kortizol üretilmesine sebep olur. Cushing hastalığının belirtileri cushing sendromu ile aynıdır.

Aldosteron Üretiminden Kaynaklanan Belirtiler

Aldosteron üreten böbrek üstü bezi tümörlerinde ana belirti ve bulgular şunlardır:

  • Yüksek kan basıncı
  • Güçsüzlük
  • Kas krampları
  • Kanda düşük potasyum seviyeleri

Genellikle böbrek üstü bezi adenomları aldosteron üretirler, böbrek üstü bezi kanserleri nadiren üretirler.

Büyümüş Kitlenin Baskısına Bağlı Görülen Belirtiler

Adrenal kanser büyüdükçe yakındaki organlara ve dokulara baskı yapar. Bu tümör etrafında ağrıya ve karında şişliğe neden olabilir. Ya da yemek yerken çabuk doyma ve şişme hissi görülebilir.

Böbrek Üstü Bezi Kanseri Tanı

Böbrek üstü bezi kanseri genellikle geç tanı konulur. Çocuklarda yetişkinlere nazaran daha erken teşhis edilir çünkü hormon artışına bağlı belirtiler daha belirgindir. Tanı koyarken belli bir sıralama takip edilir. Öncellikle hastanın şikâyetleri dinlenir ve sorular sorulur, fizik muayene ile hastalığın diğer bulguları aranır. Elde edilen bilgiler ile adrenal kanserden şüpheleniliyor ise laboratuvar testler, görüntüleme testleri ve biyopsi alınır. Adrenal kanser için biyopsi işlemi cerrahiden önce yapılmaz.

Böbrek üstü bezi kanseri genellikle bu durumlarda tespit edilir:

  • Başka bir neden için görüntüleme testleri kullanılırken tesadüfen fark etme
  • Vücutta hormonların neden olduğu sıvı tulumu ve kilo artışı, çocuklarda ergenliğe erken girme, kadınlarda kıllanma artışı gibi belirtilerin görülmesiyle
  • Tümörün büyümesine bağlı belirtilerin görülmeye başlaması. Büyük tümörler diğer organlara baskı yaparak karında ağrıya neden olur. Genellikle böbrek üstü bezi kanserleri böbrek üstü adenomalarından daha büyük olurlar. 5-6 cmden büyük tümörlerin kanser olma ihtimali yüksektir. Bir araştırmaya göre ortalama böbrek üstü bezi kanseri boyutu 13 cmdir.

Öykü ve Fizik Muayene

Böbrek üstü bezi kanserine sahip olduğunuzu düşündürecek belirtilere sahipseniz, yapılacak ilk adım muhtemelen doktor tarafından tam bir detaylı bilgi soruşturması olacaktır. Doktorunuz ailenizde böbrek üstü bezi kanseri veya başka bir kanser türü olup olmadığını soracaktır. Ayrıca mens ve cinsel fonksiyonlarınız ile ilgili ve diğer belirtiler ile ilgili sorular soracaktır.

Fizik muayene böbrek üstü bezi kanserine ait olası belirti ve bulguları ve diğer sağlık problemleri ile ilgili bilgi toplamaya yardımcı olur. Fizik muayenede doktor karın muayenesinde ele gelen bir kitle olup olmadığını kontrol eder. Tansiyon ölçümü , kilo ölçümü, ay dede yüzü, bufalo hörgücü, mor strialar fizik muayenede elde edilen önemli bulgulardır.

Görüntüleme Testleri

  • Göğüs grafisi: x-ray göğüs grafisi kanserin akciğerlere yayılıp yayılmadığını gösterebilir. Ayrıca ciddi bir akciğer veya kalp hastalığı olup olmadığı da görülebilir.
  • Ultrason: ses dalgaları kullanılarak organları görüntülerini çıkarmaya yarayan alettir. Tümörün böbrek üstü bezinde olup olmadığı görülebilir. Bazen de tümörün karaciğere yayılıp yayılmadığına da bakılır. Genellikle BT olmadığı zamanlarda tercih edilir.
  • Bilgisayarlı tomografi-BT:  böbrek üstü bezi tümörlerini iyi bir şekilde gösterir. Tümörün konumu, büyüklüğü diğer organlara yayılıp yayılmadığı gibi bilgiler elde edilebilir.
  • Manyetik rezonans imaging- MRI: BT gibi MRI da özellikle yumuşak dokuların detaylı görüntülerini elde eder. MRI en büyük avantajı radyasyon içermemesidir. Ayrıca iyi huylu ve kötü huylu tümörlerin ayrımını da yapabilir. MRI özellikle beynin kısımlarını detaylı göstermede başarılıdır. Hipofiz bezinde tümör olup olmadığını öğrenmek böbrek üstü bezi kanserinin ayırıcı tanısında faydalıdır.
  • Positron emisyon tomografisi (PET): PET scan yönteminde radyoaktif şeker damardan kişiye enjekte eder. Tümör hücreleri diğer hücrelere göre daha hızlı büyüdüklerinde şeker ihtiyaçları daha fazla olurlar. radyoaktif şekerleri tespit edebilen bir görüntüleme yöntemleri ile tümör hücreleri etrafında yoğunlaşan radyoaktif şekerler tespit edilebilir.

Biyopsi

Görüntüleme testleri genellikle tümörü tespit edebilirAncak bir tümörün gerçekten kanser olduğundan emin olmak için biyopsi şarttır. Biyopside karşılaşılan problemlerde biri iyi huylu ve kötü huylu tümörlerin mikroskop altında birbirine benzemesidir. Bir diğer problem biyopsi esnasında tümör dokularının diğer organlara yayılma ihtimali vardır. Bu nedenlerden ötürü cerrahiden önce biyopsi pek tercih edilmez.

Eğer kanser karaciğer gibi başka bir organa yayılmış görülüyor ise biyopsi yapılabilir. Hastanın böbrek üstü bezinde bir tümör olduğu biliniyor ve aynı tümörün karaciğerde de tespit edildiği görülür ise tümör kanserdir denir.

Böbrek Üstü Bezi Hormonları İçin Kan ve İdrar Testleri

Adrenal hormonların kan ve idrar testleri ölçümü adrenal kanser belirtileri olan hastalar için önemlidir. 24 saatlik idrarın toplanması istenebilir. Kan ve idrar testleri adrenal kanser için görüntüleme testleri kadar önemlidir.

Yüksek Kortizol Seviyeleri İçin Testler

Kortizol seviyeleri hem kan hem de idrar örnekleri ile ölçülebilir. Eğer adrenal bir tümör kortizol üretiyor ise anormal bir şekilde kortizol seviyeleri yükselir. Ölçümden önce hastaya kortizole benzer bir ilaç olan dexamethasone verilir. Böbrek üstü bezinde tümörü olmayan bir kişide dexamethasone verildikten sonra kortizol seviyelerinin düşmesi beklenir ancak böbrek üstü bezinde tümöre sahip kişilerde kortizol seviyeleri yüksek kalır. Kortizol yüksekliğinde ayrıcı tanıya gidebilmek için ACTH seviyeleri de ölçülür. ACTH’ın yüksek olması hipofiz bezine bir problem olduğu anlamına gelir.

Yüksek Aldosteron Seviyeleri İçin Testler

Eğer böbrek üstü bezi tümörü aldosteron üreten tipten ise kanda yüksek miktarda aldosteron seviyeleri ölçülür. Yüksek aldosteron yüksek kan basıncına, düşük potasyum ve renin ( böbrek tarafından üretilen bir hormon) seviyelerine neden olur.

Yüksek Androjen ve Östrojen Seviyeleri İçin Testler

Androjen üreten tümöre sahip hastaların kanında yüksek miktarda dehydroepiandrosteronesulfate (DHEAS) ya da testosteron bulunur. Östrojen üreten tümöre sahip hastaların kanında yüksek miktarda östrojen ölçülür.

Böbrek Üstü Bezi Kanseri Evreleme

Böbrek üstü bezi kanseri evrelemesi tümörün ne kadar büyük olduğuna ve ne kadar yayıldığına göre yapılır.

  • Evre 1: tümör 5cmden küçük ve sadece böbrek üstü bezinde bulunur.
  • Evre 2: tümör 5 cmden büyük ve sadece böbrek üstü bezinde
  • Evre 3: herhangi bir boyuttaki tümör yakındaki lenf noduna yayılma ihtimali olan tümör
  • Evre 4: herhangi bir boyuttaki tümör yakındaki lend noduna veya uzaktaki bir organa yayılmış tümör

Böbrek Üstü Bezi Kanseri Tedavi

Cerrahi, radyoterapi ve kemoterapi tüm bu yöntemler böbreküstü bezi kanserinin tedavisinde

kullanılabilmektedir. Hangisinin veya hangilerinin tedavide tercih edileceğini birçok faktör belirler. Hastalığın evresi, hastanın kondisyonu, hastane şartları gibi birçok faktör tedaviye yön vermektedir. Bazı ilerlemiş vakalarda kemoterapi cerrahi ile birlikte verilebilmektedir. Radyoterapi daha çok cerrahi sonrası geri kalan tümör hücrelerini yok etmek için verilir.

Cerrahi

Cerrahi tüm böbrek üstü bezi kanseri evrelerinde tercih edilebilir. Küçük tümörler için laparoskopi olarak adlandırılan ucunda kameralı bir tüp ile basit bir girişimle tümör alınabilir. Ancak daha büyük tümörlerde laparoskopi mümkün değildir. Tümörün ameliyat ile alınması gerekir.

Radyoterapi

İlerlemiş böbrek üstü bezi kanseri hastalarında radyoterapi cerrahi sonrası verilmektedir. radyoterapi birkaç amaçla verilebilir. Geride kalan tümör hücrelerini yok etmek, tümörün yeniden oluşması engellemek, ulaşılması zor yerlere yayılmış tümörleri tedavi etmek için radyoterapi verilebilir.

Kemoterapi

Kemoterapi ilerlemiş vakalarda cerrahi ile birlikte verilebilir. Kemoterapi ilaçları kanser hücrelerini yok etmek ya da onların büyüyüp çoğalmasını engellemek için tasarlanmıştır. Kemoterapinin böbrek üstü bezi kanseri tedavisinde kullanımı sınırlıdır. Daha çok çıkarılamayacak kadar büyümüş tümörlerde tercih edilir.

Böbrek Üstü Bezi Kanseri Ameliyatı

Böbrek üstü bezi kanseri için en önemli tedavi şekli cerrahidir. Cerrahi ile böbrek üstü bezi çıkarılır. Bu işleme adrenalektomi denir. Cerrahide mümkün olduğu kadar tümör ve tümörün yayıldığı yerler çıkarılır. Tümör etrafındaki lenf nodlarında şişkinlik var ise tümörün yayılıp yayılmadığı kontrol edilir. Karaciğere yayılmış tümörlerde karaciğerin tümörlü kısmı çıkarılır.

  • Posterior cerrahi: posterior (arka). Bu yöntemde arka kaburgaların altından kesi atılarak böbrek üstü bezine ulaşılır. Daha çok küçük, iyi huylu tümörlerde başarılıdır.
  • Transabdominal cerrahi: abdomen (karın). Tümörün bulunduğu ve yayıldığı karın bölgesinden kesiler atılır. Tüm tümör ve yayıldığı dokular çıkarılır.
  • Thorakoabdominal cerrahi: thorako( göğüs). Göğüs kafesinde karına inen büyük bir kesi atılır. Bu daha çok aşırı büyümüş tümörlerin cerrahisinde tercih edilir. Bir diğer amacı ise tümörün yayılma ihtimalinin olduğu organların daha iyi değerlendirilmesine olanak tanır.

Böbrek Üstü Bezi Kanseri İlaçları

Kanser tedavilerinde kullanılan ilaçlar genellikle kemoterapi ilaçları olur. Kemoterapi ilaçları ağızdan veya damardan verilerek kana karışır. Vücudu dolaşarak tüm hücrelere etki eder. Kemoterapi ilaçları yayılmış tümörlerde tercih edilir.

Mitotane

Böbrek üstü bezi kanserinde sık kullanılan bir ilaçtır. Böbrek üstü bezinden hormon salgılanmasını engeller ayrıca böbrek üstü bezi kanseri hücrelerini ve sağlıklı böbrek üstü bezi hücrelerini de yok eder. Mitotane aşırı hormon üretiminden muzdarip böbrek üstü bezi kanseri hastalarında faydalıdır.

Diğer Kemoterapi İlaçları

Mitotane ile birlikte verilerek kullanılan kemoterapi ilaçları şunlardır.

  • Cisplatin,doxorubicin, etoposide artı mitotane
  • Streptozocin artı mitotane

Daha nadir kullanılan ilaçlar:

  • Paclitaxel
  • 5-fluorouracil
  • Vincristine

Diğer İlaçlar

Tümörün ürettiği hormonun etkilerine karşı kullanılan ilaçlardır.

  • Spironolactone: aldosteronun etkilerini azaltır.
  • Mifepristone: kortizolün efektlerini azaltır.
  • Tamoxifen, toremifene ve fulvestrant: östrojenin etkilerini azaltır. Bu ilaçlar meme kanseri hastalarında sı kullanılır. Ancak östrojen üretene adrenal kansere sahip erkek hastalarda da faydalıdır.

Böbrek Üstü Bezi Kanseri Prognozu (Seyri)

Hayatta kalma oranları, hastalığın hangi evrede ne kadar tehlikeli olduğu hakkında bilgi verir. Bu oranlar hastalığa yakalanan bir kişi için tanı konulduktan sonraki 5 yıl içinde tedavide başarı şansını gösterir.

Bu oranlar herkes için aynı olması beklenemez. Herkesin kanser tecrübesi kendine özgü olur.

Böbrek üstü bezi kanseri için 5 yıllık yaşama şansı evrelere göre şunlardır:

  • Lokalize tümörler: böbrek üstü bezi ile sınırlı tümörlerde %74
  • Bölgesel tümörler: tümör böbrek üstü bezinin yakınındaki organlara yayılmış %56
  • Uzak organlara yayılmış tümör: akciğer veya karaciğer gibi organa yayılmış tümör %37

Hangi Doktora Gidilmeli?

Böbrek üstü bezi kanseri için “dahiliye-endokrinoloji” servisine, “endokrinolog” a başvurulmalıdır.

Böbrek üstü bezi kanserinin belirtileri oldukça çeşitlidir. Belirtiler genellikle tümörün ürettiği hormon cinsine bağlı görülür. Adrenal bezde üretilen hormonlar aldosteron, kortizol ve sex hormonlarıdır. Tümör hangi bölgeden gelişmiş ise o hormonda artış görülür. Sex hormonları üreten bir tümörde karşı cinse ait özellikler görülmeye başlar. Bir erkekte meme büyümesi, kadında ise ses kalınlaşması adet düzensizliği gibi durumlar endokrin bir hastalığa dikkat çeker. Aldosteron yüksekliğinde hipertansiyon, kilo alımı; kortizol yüksekliğinde ise cushing sendromuna ait belirtiler görülür.

Makaleyi faydalı buldun mu?
2
0
Makeleyi Paylaşın

Böbrek Üstü Bezi Kanseri ile İlgili Sıkça Sorulan Sorular

Böbrek üstü bezi kanseri öldürür mü?

Kanser hastalıklarında evrelere göre beklenen ortalama yaşam süreleri vardır. Hastalık tespit edildikten sonraki 5 yılda hayatta kalma oranları şunlardır:

  • Lokalize tümörler: böbrek üstü bezi ile sınırlı tümörlerde %74
  • Bölgesel tümörler: tümör böbrek üstü bezinin yakınındaki organlara yayılmış %56
  • Uzak organlara yayılmış tümör: akciğer veya karaciğer gibi organa yayılmış tümör %37
Dr. Berat Kaya