Ambivalans

Abivalans, duygudurum bozuklukları içerisinde sayılan, kişinin bir olaya, bir nesneye veya bir kişiye karşı zıt fikirler barındırılmasıdır. Tedavisinde ilaç kullanımı altta yatan nedene bağlı olarak psikoterapi uygulanabilir.

Ambivalans Nedir?

Abivalans, duygudurum bozuklukları içerisinde sayılan durumlardan biridir. Kişinin bir olaya, bir nesneye veya bir kişiye karşı zıt fikirler barındırılmasıdır. Yani aynı anda iyi veya kötü hisler beslenmesine neden olan bir duygudurum bozukluğudur. 

İlk olarak Dr.Eugen Bleuler tarafından tanımlanmıştır. Bleuler, şizofreni hastalarındaki 4A bulgularından (autizm, assosiasyon, affektivite, ambivalans) birisi olan ambivalansın karşıtların birliği olduğunu savunmuştur. Manik depresif, obsesif kompulsif bozukluk ve şizofreni hastalarında daha şiddetli bir şekilde görülmekle birlikte herhangi bir psikolojik rahatsızlığa sahip olmayan kişilerde de görülebilir. Ambivalans duygudurum bozukluğu genellikle tek başına psikolojik bir rahatsızlık olmasa da ek bozuklukların eklenmesiyle tablo belirginleşir. Ambivalansa sahip kişiler birine karşı aynı anda hem sempati hem antipati duyabilir, bir düşünceyi hem kabul edip hem reddedebilirler. 

Psikanalizde kişiliğin gelişiminde önemli basamaklardan sayılan bebeklik döneminde veya hamileliğin belirli süreçlerinde de ambivalans görülebilmektedir. 

Ambivalans Belirtileri

Ambivalans dengeyi sağlayamama olarak ifade edilebilir. Yani belli duygulara, düşüncelere veya kişilere karşı hissettiklerin netleşememesidir. Birine karşı hem sevgi hissedip hem de o kişiden nefret edebilmektir. Aynı şekilde bir fikri hem benimseyip hem de fikre hiç katılmamaktır. 

Ambivalansa özellikle şizofreni hastalarında oldukça sık rastlanır. Fakat sadece patolojik yani hastalıklı durumlarda ambivalansın görüldüğünü düşünmek oldukça yanlış olacaktır. Şizofrenide ambivalansın daha şiddetli hali yaşanır. Şizofreni hastalarında düşüncelerin zıtlığı oldukça kısa süreler içerisinde hissettirilir. Örneğin birinin ona aşık olduğunu söyleyip aynı kişinin ondan nefret ettiğini veya onu öldürmek istediğini savunabilirler. Şizofreni hastalarında sıkça görülen ambivalans durumu ile psikolojik olarak sağlıklı birinde görülecek ambivalans duygularının arasındaki en önemli fark şizofreni hastasında yapılan eyleme veya duruma karşı neden ambivalans geliştiğinin sorgulanamaması ve bilinçsizce yapılmasıdır. Bu durumun net bir şekilde anlaşılması oldukça önemlidir. 

Hepimizin hayatında günlük meşguliyetler esnasında veya birine karşı beslediğimiz hislerde zıtlıklar olması oldukça normaldir. Fakat kişide ambivalansın hastalık olarak adlandırılmasında zıtlığın nedeninin sorgulanması ve ek olarak başka duygudurum bozukluklarının olup olmadığı önemlidir. 

Ambivalans kişide duygu karmaşası oluşumuna neden olur. Kişi bu dalgalanan duyguları içerisinde güvensizlik hisseder. Düşüncelerinden emin olamama bazı konularda harekete geçmesini engeller. Bu da kişide mutsuzluk oluşturur. Kişinin duygusal dalgalanmaları daha da derinleşerek durum karmaşıklaşmaya başlar. 

Tüm bu duygusal kaos (karmaşa) içerisinde kişinin düşüncelerinin de net olmaması sonucunda ego (öz benlik) sarsıntıya uğrar. 

Şizofreni hastalarında görülen ambivalansa; assosiasyon yani düşünce ve çağrışımlarda bozulma, affektivitede küntlük yani duygularda azalma ve autizm yani içe kapanma eşlik eder. 

Ambivalans Nedenleri

Ambivalans görülmesinde kişiliğin temellerinin atıldığı bebeklik döneminde yaşanacak travmatik bir olaydan gebelik döneminde değişen hormon seviyelerine kadar pek çok etmen rol alır. Bunlardan bahsetmek gerekirse;

  • Bebeklik; Kişinin tüm yaşamını etkileyecek çoğu karakter özelliği henüz küçük bir çocukken ve hatta henüz bebekken gelişmeye başlar. Çevresinde tanık olduklarıyla, yaşadıkları ve duyduklarıyla fiziksel, duygusal ve mental olarak gelişmeye başlar. Özellikle burada anne ve babanın karakteristiği de oldukça önemlidir. Ev içerisinde annelik ve babalık rollerinin oluşturduğu izlenimlerle büyümeye başlayan çocuk, daha bebeklik döneminde içgüdüsel olarak ambivalansı yaşar. Annesine karşı hem sevgi duyar hem de annesinin emzirme gibi bir güce sahip olup emzirmeyi durduracağı zamanı belirlemesine karşı öfke duyar. Aylar geçtikçe benlik bilinci ve duyguları anlatabilme gücüne sahip olan bebek bu duruma meme başını ısırarak karşılık verebilir. 
  • Ergenlik; Yaşamda en az bebeklik kadar önemli ve kaotik olan başka bir dönem de ergenlik dönemidir. Bu dönemde kendini, arzularını ve duygularını yeni yeni keşfeden kişide duygulardan net olarak emin olmamaya bağlı ambivalans sık görülür. Yaş ilerledikçe ve kişi kendini tanıdıkça fikirlerinden emin olmaya başlayacaktır. Psikiyatrik olarak sağlıklı olmayan kişilerde bu durum zaman geçtikçe azalmak yerine daha da artmaya meyillidir. 
  • Gebelik; Gebelik döneminde yaşanılan hormonal değişiklikler duygusal dalgalanmaların en önemli nedenidir. Yaşamın yeni bir döneminin başlayacağı ve sorumlulukların daha fazla olacağı bu yeni dönemin korkusuyla kişi bebeğine karşı hem mutluluk hem de mutsuzluk içeren hisler barındırabilir. Planlanmamış gebeliklerde bu durum çok daha derin olacaktır. Kişi istemediği halde çocuğu olacağı fikriyle başa çıkamayabilir. Bu dönemde başa çıkılamayan duygu kaoslarına karşı bir uzman desteği alınmasında fayda olacaktır. 
  • Travma; Kişinin yaşamının herhangi bir döneminde travmatik bir olaya maruz kalması da duygularda karmaşa yaratmaya neden olacaktır. Örneğin; çocukluğunda fazlasıyla aile içi şiddette maruz kalan biri ileride başkalarını sevmede zorlanabilmektedir. Bu durumda birine karşı sevgi duyacağı gibi nefret de duymasına neden olabilir. Aynı şekilde travmatik bir ilişki sonrasında kişinin karşısına çıkan herkese karşı zıt görüşlere sahip olması da doğal olacaktır. 

Ambivalans Teşhisi

Ambivalans teşhisinde en önemli nokta hastadan ayrıntılı bir hastalık öyküsünün (anamnez) alınmasıdır. Hastada öncelikle şizofreniye bağlı mı yoksa şizofreni olmadan mı ambivalans geliştiği ayırt edilmelidir. Bunun için şizofreni tanı ölçütleri ile hastadaki duygu dalgalanmalarının şizofreni bağlılığı araştırılabilir. 

Şizofreni İçin “Mental Bozuklukların Tanısal ve İstatiksel El Kitabı” yani DSM-5 Tanı Kriterleri şunlardır;

1. Karakteristik Semptomlar

  • 1 aylık sürecin büyük kısmında sayacağımız belirtilerden ikisinin veya daha fazlasının olması

                             B. sanrı

                             C. dezorganize konuşmalar(bütünlüğü olmayan, dağınık)

                             D. dezorganize davranışlar

                             E.şizofreniye ait negatif belirtiler(istem azlığı, duygularda azalma vb.)

2. İşlev Bozuklukları

  • Kişisel bakım, toplumsal ilişkiler veya iş ile ilgili durumlarda işlevsellikte belirgin azalma olması

3. Yukarıda sayılan belirtiler en az 6 aydır devam ediyor olmalı. 1. Maddedeki özellikler en az 1 ay görülmeli

Ambivalans Tedavisi

Ambivalans bir çeşit duygudurum bozukluğudur. Genellikle çoğu kişide hastalık oluşturmayacak şekilde ambivalans yani dalgalanma özelliği görülür. Bu dalgalanma kimi zaman bir duruma karşı, kimi zaman bir fikre karşı veya kimi zaman bir kişiye karşı olabilir. Ne için olursa olsun kişide iki zıt fikir oluşturarak karar verme mekanizmasını etkiler. Ambivalans özellikle şizofreni hastalarında daha şiddetlidir. Kişi sorgulama mekanizmasını da kaybettiği için durum daha karmaşıklaşır. Kişi birinin ona karşı hem aşk duyup hem de ondan nefret ettiğini iddia edebilir. 

Ambivalans tedavisinde ilaç kullanımı altta yatan nedene bağlı olarak uygulanabilir. Özellikle ek psikiyatrik hastalıklara bağlı görülen ambivalanslarda ilaç kullanılabilirken ambivalansın temel tedavisini psikoterapi oluşturur. 

Psikotik hastalıklardan şizofreni hastalarında meydana gelen ambivalans için davranışsal terapiler ve ilaç tedavileri uygulanabilir. İlaç tedavisinde özellikle antipsikotik ilaçlar kullanılabilir. Çünkü bu hastalarda ambivalans daha şiddetli seyreder. 

Şizofreni hastası olmayan kişilerde görülen ambivalans belli bir temele bağlandırılabilir. Kişinin yaşadığı travmatik olaylara bağlı veya değişen hormon seviyelerine bağlı olarak gebelik geçirenlerde görülebilecek ambivalansta bilişsel davranışçı terapinin oldukça faydalı olduğu bilinmektedir. Bu hastalarda ek olarak depresyon, anksiyete veya bipolar bozukluk gibi psikiyatrik hastalıklar görülebilir. Ek hastalıkların ilaç tedavilerinin uygulanması da ambivalansın tedavisinde faydalı olacaktır. 

Bu durumda anksiyetenin eşlik ettiği ambivalans durumunda anksiyolitik ilaçlar, depresyon eşlik eden ambivalans için antidepresanlar ve bipolar bozukluğu olan hastalar için mani döneminde; ruh hali stabilizatörleri, antipsikotikler, depresyon döneminde; antideprasanlar ve psikoterapi tedaviye eklenmelidir. 

Hastalarla birebir yapılacak terapilere ek olarak hastanın arkadaşları veya ailesi de terapiye dahil edilebilir. 

Ambivalans Tedavi Edilmezse

Ambivalans yani belli bir düşünce, duygu veya kişi için fikirsel karar verememe durumu zaman zaman çoğumuzda olabilecek bir şeydir. Fakat yaşanılan ambivalansların sıklığı veya yaşamı ne kadar etkilediği önemli olmaktadır. Ambivalans ek bir hastalığa bağlı olmayıp karaktere, çocukluk döneminde yetiştirilme şekline veya hormonal ve duygusal değişikliklere bağlı görülebileceği gibi şizofreni, bipolar bozukluk veya obsesif kompulsif bozukluğa bağlı olarak da görülebilir. Bu nedenle ambivalans yaşayan kişilerin doktora başvurarak altta yatan nedeni öğrenmeleri faydalı olacaktır. 

Gebelik veya hormon seviye değişiklikleri veya yaşanılan belli bir olay sonrası duygu karmaşıklığına bağlı gelişen ambivalans bu durumların düzelmesi ile gerileyebilecekken ek psikiyatrik hastalığın belirtisi olarak görülen ambivalanslar gerilemeyeceği gibi derinleşebilir. Bu nedenle ambivalansların nedeni ve tedavisi için psikiyatr başvurusu oldukça önemlidir. 

Ambivalansa Ne İyi Gelir?

Ambivalans, bebeklik döneminde içgüdüsel olarak görülebilen, ardından çocukluk ve ergenlik döneminde de kendini hissettirebilecek bir bozukluktur. Özellikle yaşamda travmatik unsurların varlığıyla düşünce ve duygu dünyasında yaşanacak çökkünlüğe bağlı olarak görülebilir. 

Kişiliğin gelişiminde çocukluk dönemi ile ergenliğin oldukça önemli yeri vardır. Bu dönemlerde ailenin ve çevrenin çocuğa yaklaşımı, arkadaşlarının ve öğretmenlerinin tutumu çok önemlidir. Herhangi bir durum veya kişi ile ilgili düşüncelerde iki zıt fikrin aynı anda olmasında özellikle çocuklukta çevrenin çocuğa yeterince karar verme fırsatı sunmamış olması yatabilmektedir. Bu nedenle çocuğun küçük yaşlardan başlayarak kendisiyle ilgili ufak tefek konularda fikir sunmasının pekiştirilmesi gereklidir. 

Gebelik döneminde de ambivalans sık gözlenmektedir. Hormonal değişimler ve duygusal iniş çıkışlar gebenin bebeğine karşı hem sevgi hem de nefret duygularına neden olabilir. Bu süreçte eşin ve ailenin gebenin yanında olduğunu hissettirip duygularını açıkça ifade ederken yargılayıcı olmamaları oldukça önemlidir. 

Şizofreni, obsesif kompulsif bozukluk veya bipolar bozukluğa bağlı olarak görülen ambivalansta da hastanın kendi kendine veya çevresi tarafından psikiyatra başvurması tedavinin başarısını arttırıcı durumlardan biridir. 

Ambivalansa Ne İyi Gelmez?

Ambivalansta kişinin ve çevresindekilerin duruma bakışı oldukça önemlidir. Kişiyi suçlayıcı yaklaşımlar ambivalansın tedavisinde faydalı olmayacağı gibi durumu daha karmaşık hale de getirebilir. 

Özellikle gebeliklerdeki ambivalansta gebenin bebeğe karşı iyi ve kötü hisleri bir arada barındırması gebenin kendini suçlamasına neden olabilmektedir. İstenmeyen gebeliklerde ve planlanmamış gebeliklerde daha sık rastlanan bu duygu karmaşaları için gebenin destek terapileri alması sağlanmalıdır. Anne olmaya hazır hissetmedikçe kimse gebeliğe ikna edilmemeli veya zorlanmamalıdır. Gebeliğin getireceği fiziksel ve ruhsal bütün zorluklarla gebenin baş edeceği unutulmayıp cinsel birlikteliklerde her iki partner de istemedikçe korunmadan vazgeçilmemelidir. 

Ambivalans için Hangi Doktora Gidilir?

Ambivalans çoğu kişide olan fakat daha hafif seyreden ve zaman zaman, bazı konularda görülebilecek bir duygudurum bozukluğudur. Kişide rahatsızlık oluşturmadıkça tedavi gerektirmez. Kişinin bunu sık yaşaması, düşünsel kontrolünü kaybetmesi veya ek psikolojik şikayetlerin görülmesi halinde tedavi için başvurulması gereken bölüm Psikiyatri bölümüdür. 

Psikiyatr tarafından yapılacak ayrıntılı araştırmalar ile ambivalansın derinliği incelenerek nedeni belirlenebilir. Şizofreniye bağlı olarak görülen ambivalans durumlarında hastada ek olarak duyguların ifadesinde azalma, içe kapanma veya duygularda çarpışıklaşma görülebilir. Bu durumda hastaya hemen tedavi başlanması oldukça önemlidir. 

Kişilerde; duygulara, isteklere veya başka kişilere yönelik görülecek ambivalans için tedavi planlaması hastalığın şiddetine bağlı olarak belirlenmelidir. 

Makaleyi faydalı buldun mu?
19
0
Makeleyi Paylaşın