Şarbon Aşısı Nedir?

İnsanlar ve hayvanlar için oldukça tehlikeli olan ve enfekte hayvan ile temas veya solunum yoluyla bulaşan şarbon virüsünün tedavisi için şarbon aşısı yapılmaktadır.

Hem insanlar hem de hayvanlar için oldukça tehlikeli bir hastalık olan şarbon bacillus anthracis adlı bakterinin sebep olduğu hastalıktır. Son derece bulaşıcı olan şarbon, hayvanlardan insanlara beslenme, enfekte hayvan ile temas veya solunum yoluyla bulaşmaktadır. Enfekte olmuş hayvanlardan insanlara geçen şarbon hastalığı farklı türlerde kendini göstermektedir.

Şarbon hastalığının tedavisi için ise insanlar için koruyucu şarbon aşısı yapılmaktadır. Şarbonun her çeşidine karşı koruma sağlayan şarbon aşısı 1970’li yıllardan beri kullanılan bir aşıdır. Hastalığın bulaş riskini en aza indiren ve yüzde doksanın üzerinde koruma sağlayan şarbon aşısı, farklı zaman aralıklarında belirli dozlar halinde yapılmaktadır.

Şarbon Aşısının Etkili Olduğu Şarbon Türleri

Şarbon hastalığı farklı şekillerde kendini göstermektedir. Şarbon aşısı ise bu türlerin hemen hepsine karşı koruma sağlamaktadır. Ancak bu konuda bilimsel veriler kısıtlıdır.

Bu çerçevede şarbon aşısının koruma sağladığı şarbon türleri ise şu şekildedir:

Deri Şarbonu

Deri şarbonu, en sık görülen şarbon türü olarak bilinmektedir. İnsan vücudunda bitkinlik ve halsizlik gibi belirtilerle kendini gösteren deri şarbonu, yüksek ateşe de sebep olur. Bu çerçevede tedavi edilmediğinde ölüm riski yüksektir.

Sindirim Sistemi Şarbonu

Sindirim sistemi şarbonu, enfekte olmuş hayvan etinin az pişmiş veya çiğ olarak tüketilmesi sonucu bulaşmaktadır. Ateş, bulantı, kusma, karın ağrısı, boğazda şişkinlik gibi belirtilerle kendini gösteren sindirim şarbonu kan zehirlenmesine sebep olup ani ölümlere yol açmaktadır.

Solunum Şarbonu

Solunum şarbonu, şarbonu meydana getiren zararlı bakterinin solunmasıyla bulaşmaktadır. İnsan sağlığını çok ciddi bir şekilde etkileyen solunum şarbonu, kendisini boğaz ağrısı ve kas ağrısı şeklinde göstermektedir. Önce hafif olan belirtiler birkaç gün sonra hızla artarak yerini yüksek solunum problemlerine ve menenjite çevirir. Aşının yanı sıra ağır antibiyotiklerle de tedavi edilmeye çalışılan solunum şarbonu çoğu kez ölümle sonuçlanmaktadır.

Şarbon Aşısı Kimlere Yapılır?

Şarbon aşısı, şarbon hastalığından korunmak için oldukça önemlidir. Bu çerçevede belirli kişilere şarbon aşısı yapılabilirken bazı kişilere ise yapılamamaktadır.

Şarbon aşısının yapıldığı kişiler şunlardır:

  • Şarbon aşısı, 18 ile 65 yaş arası kişiler için önerilmektedir.
  • Çalışma ortamında şarbon hastalığına sebep olan bacillus anthracis bakterisine maruz kalma riski taşıyan kişiler için önerilmektedir. 
  • Bu kişiler ise laboratuvarda ve çevre temizliğinde çalışan kişiler, 
  • Hayvansal ürünlerle ilgili işler veya hayvan çiftliklerinde çalışan kişiler, 
  • Ayrıca bazı askeri personellerdir. 
  • Bunlarla birlikte şarbona yakalanan hamile hastalar ile emziren annelere de şarbon aşısı yapılabilir.

Şarbon Aşısı Kimlere Yapılmaz?

  • Şarbon aşısı olup ciddi alerjik reaksiyon gösteren kişilere aşı yapılması önerilmez.
  • Şarbon aşısı haricinde farklı aşılara da alerjik reaksiyon gösteren kişilere de şarbon aşısı önerilmez.
  • Daha önce Guillain-Barré sendromu geçiren hastalar için şarbon aşısı önerilmemektedir.
  • Kronik bir şekilde orta dereceli veya ağır bir hastalığı olan kişiler için de şarbon aşısı önerilmez. Ancak hafif rahatsızlığı olan kişilere şarbon aşısı yapılabilir.

Şarbon Aşısı Nasıl Uygulanır?

  • Şarbon aşısı belirli aralıklarla farklı dozlarda uygulanır.
  • Öncelikle şarbon etkisi görülen kişilere kas içine 5 doz şeklinde yapılır.
  • 5 dozun ilki belirti gösterildiği zaman; diğer dördünden ilki 4 hafta sonra diğerleri 6, 12 ve 18 ay sonra yapılmaktadır.
  • Bununla birlikte şarbondan korunmanın yanı sıra bağışıklığın devam etmesi için yıl içerisinde rapel(pekiştirme) dozlar yapılmaktadır.
  • Planlanan zamanda yaptırılmayan aşılar için en baştan dozların tekrar yapılmasına gerek yoktur. En kısa sürede kalan dozdan aşılama işlemine devam edilir.
  • Bunlarla birlikte şarbon hastalığına yakalanan aşısız kişiler için de yapılan şarbon aşısı, bu kişilere şarbona yakalandıktan sonra en kısa sürede bir doz, ilk dozdan iki hafta ve dört hafta sonra da ikinci ve üçüncü doz şeklinde üç doz olarak uygulanır.

Şarbon Aşısı Yan Etkileri

Şarbon aşısı herhangi bir ameliyat veya tedavi yöntemi gibi bazı yan etkilere sebep olmaktadır. Bu yan etkiler bazen hafif olarak kendini gösterirken bazen de oldukça ciddi bir şekilde ortaya çıkmaktadır. Bu sebeple şarbon aşısı için görülen yan etkiler şu şekildedir:

Hafif Yan Etkiler

Şarbon aşısı yapılan bölgede çeşitli reaksiyonlar görülmektedir. Bunlar;

Ciddi Yan Etkiler

Şarbon aşısında nadir de olsa oldukça ciddi bir şekilde görülen yan etki yüksek alerjik reaksiyonlardır. Bununla birlikte şarbon aşısı sonrasında;

Bütün bu belirtiler, genellikle aşılamadan sonra birkaç saat içinde kendini göstermektedir.

 

Makaleyi faydalı buldun mu?
0
0
Makeleyi Paylaşın

Şarbon Aşısı ile İlgili Sıkça Sorulan Sorular

Şarbon aşısı için yaş sınırı var mıdır?

Şarbon aşısı için herhangi bir yaş sınırı bulunmamaktadır. Şarbon virüsüne yakalanan veya yakalanma riski olan 18 ve 65 yaş arasındaki uygun görülen herkese şarbon aşısı yapılabilmektedir. Virüsten etkilendiği düşünülen kişilere kısa süre içerisinde uygulanması gereklidir.

Dr. Merve Ergüven

Şarbon hastalığı için şarbon aşısı tek çare midir?

Şarbon hastalığı oldukça bulaşıcı ve tehlikeli bir hastalıktır. Hastalığa yakalanmadan önce yaptırılan şarbon aşısı hem bağışıklık açısından hem de riski önleme açısından önemlidir. Bununla birlikte şarbon hastalığında aşı haricinde antibiyotik tedavisi de uygulanmaktadır.

Dr. Merve Ergüven

Hayvanlara şarbon aşısı uygulanır mı?

İnsanlar ve hayvanlar için farklı şarbon aşıları bulunmaktadır. İnsanlara yapılan aşılar hayvanlarda kullanılmaz. Hayvanlar için üretilen aşılar oldukça farklıdır ve veteriner eşliğinde yapılmaktadır. Ayrıca hayvan aşısında hastalık yapma özelliği zayıf olan bakteri bulunmaktadır. Bu bakteri sayesinde hayvanlar şarbona karşı korunmaktadır.

Dr. Merve Ergüven