PLT Yüksekliği

Kanda bulunan trombositlerin normal değeri olan 450 binden fazla olmasına plt yüksekliği denir. Tedavide genellikle medikal yöntemler tercih edilmektedir.

PLT Yüksekliği Nedir?

PLT kısaltmasının açılımı ‘’Platelet’’ kelimesidir. Platelet bir diğer adıyla trombosit olarak da adlandırılır. Halk arasında da pıhtılaşma hücresi, pıhtılaşma faktörü gibi isimlerle adlandırılmaktadırlar. Plateletler yani trombositler bir kan hücresidir ve kanımızda pıhtılaşmayı sağlama görevi yaparlar.  

Trombositler diğer kan hücreleri gibi kemik iliği tarafından üretilirler ve herhangi bir yaralanma durumunda, yaralanan bölgeye hücum ederek bu bölgedeki damarlarda pıhtılaşmayı sağlayarak kanamayı durdururlar.   Vücuttaki kanama, damar yırtılması, yaralanma gibi durumlarda devreye girdikleri için bu gibi durumlarda sayılarının artması normaldir. 

Normal değeri bir mikrolitrede 150-450 bin arasında bir değerdir. 150 binden az olmasına ‘’trombositopeni’’ yani trombosit düşüklüğü, 450 binden fazla olmasına da ‘’Trombositoz ya da Trombositemi ‘’yani trombosit yüksekliği adı verilir. PLT değerinin normal değerler aralığında olması önemlidir. Primer (Birincil) PLT yüksekliği ve sekonder (ikincil) PLT yüksekliği şeklinde türleri vardır. 

  • Primer (Birincil) PLT Yüksekliği: Kemik iliğinde çok fazla kan hücresi üretimi nedeniyle trombositlerin sayılarının artmasıdır. Bu durumun tam olarak neden olduğu bilinmemektedir. Kanda ya da kemik iliğinde bazı genlerin mutasyonlarının bu duruma neden olabileceği düşünülmektedir. 
  • Sekonder (İkincil) PLT Yüksekliği: Burada altında yatan bir neden meydana geldiği için ikincil plt yüksekliği adı verilmiştir. 

PLT Yüksekliği Belirtileri Nelerdir? 

PLT yüksekliğinin primer  (Birincil) PLT yüksekliği ve sekonder (ikincil) PLT yüksekliği şeklinde türleri vardır. PLT yani trombosit vücudumuzda yükselince bize bazı belirtiler verebilir

Bazen de böyle bir durum vücudumuzda gerçekleşiyor olsa bile belirti olmayabilir ya da biz  belirtileri hissetmeyebiliriz. Ancak bir kuruma başvurduğumuzda ve kan tahlili yapıldığı zaman bu durumu fark edebiliriz. PLT yani trombosit yüksekliğinde ortaya çıkabilen bazı belirtiler şunlardır: 

PLT Yüksekliği Nedenleri Nelerdir? 

PLT yüksekliği zaman tıp dilinde Trombositoz olarak ifade edilmektedir. PLT yani trombosit yüksekliği   herkeste ortaya çıkabilecek bir durumdur. Cinsiyet ya da yaş fark etmeksizin herkes yaşamı boyunca karşılaşabilmektedir. Bu yüksekliği belirlemek için kan değerine bakılmalıdır. Kanda PLT yüksekliği birçok nedenden dolayı meydana gelebilir. Bu durumlar;  

  • Gen Mutasyonu: Primer (birincil) plt yüksekliğinin nedeni olarak bilinmektedir.  JAK2 adı verilen bir  gen mutasyonunun meydana geldiği düşünülmektedir. 
  • Polisitemia ‌Vera: Bu hastalık bir kemik iliği hastalığıdır. Bu durumda da plt yüksekliği görülebilmektedir.
  • Hemolitik AnemiBu hastalıkta kandaki kırmızı kan hücreleri daha erken yıkılır yani parçalanır. Bu durumda da plt yüksekliği ortaya çıkabilmektedir. 
  • Kemik KanseriTrombosit yüksekliği kanser demek her durumda uygun olmasa da trombositler kemik iliğinde yapılan kan ürünleri olduğu için, kanser durumunda kemik  iliğinin de işlevi bozulmaktadır. 
  • Demir Eksikliği: Demir eksikliği anemisi durumunda da plt düzeyinin artabildiği bulunmuştur. 
  • Dalağın Alınmış Olması: Bu ameliyatta Splenektomi olarak adlandırılmaktadır. Bu hücreler dalakta yıkılıp atıldıkları için, dalağı olmayan bireylerde yıkılma, atılma ve kanda düzeyinin azalması zor olacağı için kanda yüksekliği görülebilir. 
  • İnflamatuar Barsak HastalığıEnfeksiyon olmaksızın inflamatuar olan bu barsak hastalığı da plt düzeyini artıran bir nedendir. 
  • Ameliyat: Cerrahi işlemlerde vücudun doku bütünlüğü bozulduğu ve yara meydana geldiği için vücut pıhtılaşma faktörlerinin üretimini artırır ve buradaki yarayı iyileştirmeye, kanamasını durdurmaya çalışır. Bu nedenle herhangi bir ameliyat sonrası PLT yüksekliği görülebilmektedir. 

PLT Yüksekliği Teşhisi 

PLT yüksekliği teşhis edilmesinde, hekimin öncelikle hastayı değerlendirmesi ve yapacağı testler ve şikayetlerinizi anlatmanız önemlidir. Sizin şikayetlerinize göre size uygun değerlendirme ve testleri hekiminiz belirleyecektir.

  • Fizik Muayene: Hekim tarafından hastalardan hastalık ve belirtilerine yönelik bir öykü alınarak muayeneye başlanır. Meydana gelen, fark ettiğiniz belirtileri ya da şikayetlerinizi dinleyip hekim değerlendirme yapacaktır. Şikayetler, sıklığı meydana gelen sorunlar, kullanılan bir ilaç var mı, bireyin başka bir hastalığı var mı, devam eden bir tedavisi var mı, geçirdiği ameliyat var mı, genetik bir hastalığı var mı gibi sorularla muayene yapılır.
  • Kan Tahlili: Kan tahlili PLT yüksekliği anlaşılmasında ve teşhis konulması için önemli bir testtir. Çünkü PLT yani trombosit bir kan elemanı olduğu için, değeri alınan kanda çıkmaktadır. Hekiminiz fizik muayeneyi yaptıktan sonra gerekli gördüğü durumda tam kan adı verilen bir kan tahlili isteyecektir ve bu kan alınıp laboratuvar ortamında test yapıldıktan sonra hemogram PLT yüksekliği değeriniz kan sonuçlarında ortaya çıkacaktır.  

Kanama Zamanı testi de kanda yapılan diğer bir tahlildir. Bu testte kanamanın durması, pıhtılaşmanın meydana gelmesinde geçen süre ölçülmektedir. PLT yüksekliği sonucu hekim tarafından kontrol edilecektir. Hekim bu değere göre bir tedavi planlaması yapacaktır.  Bu nedenle farklı tedavi yöntemleri için ısrarcı davranılmaması ve tedavi sonrası süreçte hekimin önerilerine uygun hareket edilmesi oldukça önemlidir.

PLT Yüksekliği Tedavisi

PLT yüksekliğinin farklı birçok nedeni olabilir. Tedavisi için bir sağlık kuruluşuna başvurulmalı ve altta yatan neden araştırılıp belirlendikten sonra bu nedene yönelik tedavi uygulanmalıdır. Eğer bir nedeni olmadan yükselen PLT değeri varsa ve hastada belirti meydana gelmiyor, sağlığını kötü etkilemiyorsa tedavi edilmeden sadece hekim tarafından belirli aralıklarla takibi yapılabilir. Eğer PLT yüksekliği bir hastalıktan dolayı oluyorsa bunu hekimin tedavi etmesi gerekecektir. PLT tedavisinde kullanılan yöntemler; 

  • İlaç TedavisiTrombosit yani PLT yüksekliği olan hastalarda Aspirin ile bu değerler normal aralıklara getirilebilir. Ancak aspirin bazı hastalıklar var ise kullanılmamalıdır. Bu nedenle önce hekim ile görüşüp, böyle bir tedaviye onun karar vermesi gerekmektedir. Hidroksiüre olarak adlandırılan bir diğer ilaç primer trombositozda kullanımı uygun bir ilaçtır. Ölümcül hastalıklar ve kanser tedavisi yapılırken kullanılmasıyla bilinen bir ilaçtır. Bu ilacı onkoloji yani kanser uzmanlığı olan doktorların da gözetimi altında kullanmak çok önemlidir. Anagrelid adı verilen bir diğer ilaç ise tedavide tercih edilen başka bir ilaç olabilir. Bu ilacın da kalp çarpıntısı ve yetmezliği, vücutta sıvı tutulumu, baş ağrısı gibi yan etkiler yapabildiği için kesinlikle doktor gözetiminde kullanılmalıdır.
  • İnterferon Alfa: PLT yani platelet sayısının düşürülmesi için kullanılan bir ilaçtır. Çok fazla yan etkisi olduğu da bilinmektedir. Bu tedaviye de kesinlikle hekim karar vermelidir. 
  • Plateletferez: Bu yöntem platelet yani PLT sayısını hızlı bir şekilde düşürülmesi istendiği zaman tercih edilebilir. Genellikle hekimlerin acil durumlarda kullanmayı tercih ettiği bir işlemdir. Bu işlemde öncelikle kanınız alınır, kanınızdaki yüksek PLT yani platelet denilen kan hücreleri ayrılır. Bu ayrılma gerçekleştikten sonra da kanınızın geri kalanı vücudunuza geri verilir. 

PLT Yüksekliği Tedavi Edilmezse

PLT yüksekliği yani kanda trombosit yüksekliği  herkeste ortaya çıkabilecek bir durumdur. Cinsiyet ya da yaş fark etmeksizin herkes yaşamı boyunca karşılaşabilmektedir. PLT yüksekliğinin bazı durumlarda zararları olabilir. PLT yüksekliğinin primer (Birincil) PLT yüksekliği ve sekonder (ikincil) PLT yüksekliği şeklinde türlerine göre nedeni ve tedavisi değişmektedir. 

Primer (Birincil) türde kemik iliğinde çok fazla kan hücresi üretimi nedeniyle trombositlerin sayılarının artması neden olarak gösterilir. Ancak tam olarak nedeni bilinmemektedir. Kanda ya da kemik iliğinde bazı genlerin mutasyonlarının bu duruma neden olabileceği düşünülmektedir. Bu türde hekim tarafından belirlenen ilaçların kullanılması gerekebilir. Eğer kullanılmaz, tedavi edilmezse de kanda PLT yüksekliği sürekli olabilir.                 Sekonder (ikincil) PLT yüksekliği durumunda da altında yatan bir neden, hastalık nedeniyle meydana geldiği için bu hastalık tedavi edilmezse PLT sayısı da düşmeyecektir. Eğer PLT yani trombosit sayısı olması gerekenden yüksek olursa, kanın normalden fazla pıhtılaşmasına neden olur. Böylece bazı pıhtılar damarları tıkayabilir.

  • Kalp Krizi: Oluşan pıhtılardan biri kalp damarlarında meydana gelirse kan akışının olmasını engeller ve kalp krizi meydana gelebilir.
  • İnmeEğer PLT yüksekliği nedeniyle pıhtı oluşur ve bu pıhtı da beyindeki damarları tıkarsa, o bölgenin kanlanmasına engel olur ve inme meydana gelir.
  • Böbrek YetmezliğiEğer oluşan pıhtı böbreğe gidip böbrek damarlarından birini tıkarsa, böbrekte kan akışı engellenmiş olur. Bu sebeple böbrek yetmezliği meydana gelebilir.
  • Akciğerde EmboliPıhtı oluştuktan sonra akciğere taşınırsa burada da oksijenlenmenin engellenmesine neden olur. Böylelikle buradaki damar tıkanır ve vücudunuza giden kan engellenir. 
  • Derin Ven TrombozuEğer PLT yüksekliği nedeniyle meydana gelen bir pıhtı varsa ve kol ya da bacakta bulunan derin venler olarak adlandırılan bir bölgede tıkanma meydana getirirse, buralarda ağrı, yanma, şişlik ve kızarıklık gibi belirtiler fark edebilirsiniz ve bu bölgenin kanlanmasını engeller. Doku ölümüne kadar gidebilir. 

PLT Yüksekliğine Ne iyi Gelir?

PLT yüksekliğinin tek yönlü bir tedavisi, çözümü ya da iyi gelecek bir yöntemi yoktur. Altında yatan nedenler bulunmalı ona yönelik çözüm yapılmalıdır. Ancak trombosit yüksekliğine neden olan durumları önlenebilmesi, tedavi edilmesi ile trombosit yüksekliği önlenebilir.

 İlaç tedavisi olmasına rağmen bazı yöntemler de mevcuttur. Bunlar; 

  • Su İçmek: Su içmek hayatımız ve vücudumuz için sayısız nedenden önemlidir. Günde 2-3 litre kadar su içmek için kan akışına, incelmesine faydalı olacaktır
  • Sarımsak: Antibiyotik olarak bildiğimiz bir yiyecek olsa da, sarımsağın kan sulandırıcı özelliği de vardır.
  • Balık Yağı: Balık yağının içinde bazı yağ asitleri vardır ve bunlarda pıhtılaşmanın engellenmesinde rol oynar.
  • Kırmızı Biber: Kırmızı biber içinde kapsaisin adı verilen bir madde içermektedir. Bu madde pıhtılaşmanın önlenmesinde yardımcı kanı sulandırıcı etki gösterir.
  • Maydanoz: Maydanoz mutfaklarımızda çok bulunan, tüketilen bir gıdadır. Bu gıda da kan sulandırıcı etki yapar.
  • Egzersiz: Düzenli yapılan egzersiz de kan akışını düzenlediği için pıhtılaşmanın önlenmesinde yardımcı olabilir.
  • Varis Çorabı: Bacaklarınızda meydana gelebilecek pıhtıları önlemek amacıyla PLT yüksekliği şikayetiniz varsa, varis çorabı adıyla satılan çoraplardan giymeniz faydalı olacaktır.

PLT Yüksekliğine Ne iyi Gelmez?

PLT yani trombosit yüksekliğine neden olabilecek birçok durum vardır. Bunların başlıcası, ameliyatlar, dalağın alınmış olması, demir eksikliği, polisitemia vera, hemolitik anemi, gen mutasyonu, inflamatuar barsak hastalığı gibi durumlar yüzünden meydana gelebilir. Bu durumların ortaya çıkmasına neden olan şeylerin önüne geçilmesi PLT yüksekliğini de önleyecektir.

  • Az Sıvı Tüketmek: Suyun önemi herkes tarafından bilinmektedir. Su az içilmesi de kanın akışkanlığını azalttığı için PLT yüksekliği, pıhtı oluşumuna neden olabilecek bir etmendir. 
  • Beslenme: Bazı besinler kandaki pıhtılaşmayı artırmaktadır. Bu nedenle havuç, ıspanak, kereviz, lahana, nar, karaciğer,  buğday çimi, balkabağı,  Antep fıstığı, kabak, hint üzümü, susam yağı gibi besinler tüketilirken miktarına dikkat edilmelidir.  
  • Yaşam Şekli: Hareketsiz bir yaşam tarzı da pıhtılaşmaya etki eden faktörlerden biridir. 

PLT Yüksekliği İlaçları

PLT yüksekliğinin farklı birçok nedeni olabilir. Tedavisi için bir sağlık kuruluşuna başvurulmalı ve altta yatan neden araştırılıp belirlendikten sonra bu nedene yönelik tedavi uygulanmalıdır. PLT yüksekliği tedavisi yetişkin, çocuk, bebek ve hamilelerde aynı ilaçlar kullanılabilir. Ancak bu ilaçların yaşa, kiloya ve hastalığın durumuna göre doz ayarlanması ve tedavi yöntemi hekim tarafından belirlenmelidir.

Aspirin ile trombosit yani PLT yüksekliği olan hastalarda bu değerler normal aralıklara getirilebilir. Ancak aspirin bazı hastalıklar var ise kullanılmamalıdır. Bu nedenle önce hekim ile görüşüp, böyle bir tedaviye onun karar vermesi gerekmektedir.

Hidroksiüre olarak adlandırılan bir diğer ilaç primer trombositozda kullanımı uygun bir ilaçtır. Kanser tedavisi yapılırken kullanılmasıyla bilinen bir ilaçtır. Bu ilacı onkoloji yani kanser uzmanlığı olan doktorların da gözetimi altında kullanmak çok önemlidir.                                       

Anagrelid adı verilen bir diğer ilaç ise tedavide tercih edilen başka bir ilaç olabilir. Bu ilacın da kalp çarpıntısı ve yetmezliği, vücutta sıvı tutulumu, baş ağrısı gibi yan etkiler yapabildiği için kesinlikle doktor gözetiminde kullanılmalıdır.

İnterferon Alfa PLT yani platelet sayısının düşürülmesi için kullanılır. Çok fazla yan etkisi olduğu da bilinmektedir. Bu tedaviye de kesinlikle hekim karar vermelidir.  

Hamilelikte PLT Yüksekliği

PLT yüksekliği herkeste görülebildiği gibi hamilelik döneminde de görülebilmektedir. Bunun nedeni primer yani birincil plt yüksekliğinde olduğu gibi kemik iliğinde çok fazla kan hücresi üretimi nedeniyle trombositlerin sayılarının artması olabilir. Bu duruma neden olan faktörler kesinleşmiş değildir. Kanda ya da kemik iliğinde bazı genlerin mutasyonlarının bu duruma neden olabileceği düşünülmektedir. 

Bazen de sekonder yani ikincil plt yüksekliği yani hastalıklardan dolayı meydana gelen bir şey olabilir. Burada neden dalağın alınmış olması, demir eksikliği, polisitemia vera, hemolitik anemi, gen mutasyonu, inflamatuar barsak hastalığı gibi durumlar yüzünden meydana gelebilir. Eğer böyle bir durumdan şüpheleniliyorsa baş ağrısı, göğüste ağrı, ellerde ayaklarda uyuşma karıncalanma, baş dönmesi, bayılma, denge kaybı gibi belirtiler de meydana geliyorsa bir hekime başvurulması gerekebilir. 

PLT yüksekliği tedavisinde aspirin, hidroksiüre, anagrelidin, interferon alfa ilaçları kullanılmaktadır. Ancak hidroksiüre ve anagrelidin yan etkisi biraz daha fazla olduğu için interferon alfanın hamile kadınlarda kullanılması daha güvenlidir. Hızlı bir şekilde kandaki plateletlerin düşürülmesi gereken durumlarda da plateletferez yöntemi kullanılabilir. 

Çocuklarda PLT Yüksekliği

PLT yüksekliği herkeste görülebildiği gibi çocuklarda da görülebilmektedir. Çocuklarda normal değer aralıkları PLT yüksekliği herkeste görülebildiği gibi 6-12 yaş aralığında 150-510 bin arası, 4-5 yaş grubunda 180-510 bin arası olan değerler normal olarak kabul edilmektedir.                           Yetişkinlerde normal değer 150-450 bin arası iken, çocuklarda gelişim, kan hücreleri, kemik iliğinin daha fazla çalışması nedeniyle yetişkinlere kıyasla bu normal değer biraz daha fazladır. Ancak bu normal değerlerin üzerinde olması PLT yüksekliği trombositoz anlamına gelir. 

Primer yani birincil plt yüksekliğinde kemik iliğinde çok fazla kan hücresi üretimi nedeniyle trombositlerin sayılarının artması olabilir. Kan ya da kemik iliğinde bazı genlerin mutasyonlarının bu duruma neden olabileceği düşünülmektedir. Genetik bir durum olarak bilinir. Bazen de sekonder (ikincil) plt yüksekliği yani vücutta olan bazı hastalıklardan dolayı meydana gelen bir şey durum olabilir.

Hastalığın nedeni dalağın alınmış olması, kemik kanseri, demir eksikliği, polisitemia vera, hemolitik anemi, gen mutasyonu, inflamatuar barsak hastalığı gibi durumlar yüzünden meydana gelebilir. Eğer baş ağrısı, göğüste ağrı, ellerde ayaklarda uyuşma karıncalanma, baş dönmesi, bayılma, denge kaybı gibi belirtiler de meydana geliyorsa hekime başvurulması gerekebilir.

PLT yüksekliği tedavisinde aspirin, hidroksiüre, anagrelidin, interferon alfa ilaçları kullanılmaktadır. Bu ilaçlar hekim tarafından çocuğun boyu yaşına göre belirlenmelidir. Hızlı bir şekilde kandaki plateletlerin düşürülmesi gerekiyorsa da plateletferez yöntemi kullanılabilir. 

Bebeklerde PLT Yüksekliği

PLT yüksekliği her yaşta ve her cinsiyette meydana gelen bir durumdur. Bu nedenle bebeklerde görülmesi de normaldir. PLT normal değeri yetişkinler ve çocuklardan farklı olmak üzere 0-3 yaş arası bebeklerde 130-400 bin arası değer normal olarak kabul edilmektedir.  Primer yani birincil plt durumunda iliğinde çok fazla kan hücresi üretiminden dolayı trombositlerin sayılarının artabilir. Kanda ya da kemik iliğinde bazı genlerin mutasyonlarının bu duruma neden olabileceği düşünülmektedir. Genetik bir durum olarak bilinir. Sekonder ikincil PLT yüksekliği diye adlandırılan durumda ise neden başka bir hastalıktan kaynaklanır. 

Sekonder ikincil PLT yüksekliği diye adlandırılan duruma neden olan hastalıkları kemik kanseri, dalakta meydana gelen problemler, kemik iliğindeki hastalıklar, lösemi, polisitemia vera, hemolitik anemi, gen mutasyonu, inflamatuar barsak hastalığı olarak sayabiliriz. Eğer bayılma, denge kaybı, gözlerde kayma, sık ağlama ya da ağlayamama gibi belirtiler de meydana geliyorsa hekime başvurulması gerekebilir.

Bebeklerde PLT yüksekliği nedenine göre hekim aspirin, hidroksiüre, anagrelid, interferon alfa ilaçlarından başlayabilir. Bu ilaçlar doktor tarafından yaş ve kiloya göre ayarlanmalıdır. Hızlı bir şekilde kandaki plateletlerin düşürülmesi gerekiyorsa da plateletferez yöntemi kullanılabilir. 

PLT Yüksekliği için Hangi Doktora Gidilir? 

Eğer yukarıdaki gibi belirtileriniz varsa, ya da PLT yani trombosit yüksekliğine neden olacak bir durumunuz varsa bir hekime başvurmanız gerekmektedir. PLT yani trombosit bir kan elemanı olduğu için, Kan Bilimi yani Hematoloji bölümünün uzmanlık alanıdır. Bu nedenle WBC yüksekliği ile ilgili durumlarda Hematoloji Bölümüne başvurulmalıdır.

Hematoloji Bölümü de Dahiliye (iç Hastalıkları) dalıdır. Böyle bir şikayetiniz olduğu durumunda Dahiliye (iç Hastalıkları) Bölümüne de başvurulabilir.

PLT yani trombosit kan hücresini gösteren bir değer olduğu için, kan alınıp laboratuvar ortamında incelendiğinde değerine bakılabilmektedir.

Makaleyi faydalı buldun mu?
8
0
Makeleyi Paylaşın

PLT Yüksekliği ile İlgili Sıkça Sorulan Sorular

Trombosit yüksekliği ne zaman tehlikelidir?

Trombosit bir kan hücresi elemanıdır. Trombositlerin görevi pıhtılaşmadır. Vücutta herhangi bir kanama durumu olduğunda trombositler bu kanama olan bölgeye göç ederek buradaki kanamayı durdurmaya çalışırlar.                                                                                                Yetişkinlerde 150-450 bin normal değerdir. 0-3 yaş grubunda 130-400 bin arası bir değer, 6-12 yaş aralığında 150-510 bin arası değer, 4-5 yaş aralığında 180-510 bin arası değerler normal olarak kabul edilmektedir. Bu değerlerin üzerine çıktığında trombositoz olarak adlandırılır ve vücutta bazı durumlar gelişebileceği için tehlikeli olabilir. Bir hekime danışılması gerekebilir.

Dr. Murat Doğru

PLT yüksekliği kanser midir?

PLT yüksekliğinin birçok sebebi olabilir. Primer (Birincil) PLT Yüksekliği Kemik iliğinde çok fazla kan hücresi üretimi nedeniyle trombositlerin sayılarının artmasıdır. Kanda ya da kemik iliğinde bazı genlerin mutasyonlarının bu duruma neden olabileceği düşünülmektedir. Bu tür direkt kanserle ilişkili değildir. Sekonder (İkincil) PLT Yüksekliği: Burada altında yatan bir neden meydana geldiği için ikincil plt yüksekliği adı verilmiştir.  

Sekonder olan türünde ise nedenlerden biri kemik kanseri olabilir. Kemik iliğinin çalışması bozulduğu için PLT yükselebilir. Ancak PLT yüksekliğine hemen kanser diyemeyiz. Nedenlerinden biri olabilir.

Dr. Murat Doğru

Trombosit yüksekliği nelere yol açar?

Yetişkinlerde 150-450 bin normal değerdir. 0-3 yaşta 130-400 bin arası, 6-12 yaşta 150-510 bin arası, 4-5 yaşta 180-510 bin arası değerler normal kabul edilmektedir. Bu değerlerin üzerine çıktığında trombositoz olarak adlandırılır. Eğer PLT yani trombosit sayısı olması gerekenden yüksek olursa, kanın normalden fazla pıhtılaşmasına neden olur. Böylece bazı pıhtılar damarları tıkayabilir. 

Eğer PLT yüksekliği nedeniyle meydana gelen bir pıhtı varsa ve kol ya da bacakta bulunan derin venler olarak adlandırılan bir bölgede tıkanma meydana getirirse, buralarda ağrı, yanma, şişlik ve kızarıklık gibi belirtiler fark edebilirsiniz ve bu bölgenin kanlanmasını engeller. Doku ölümüne kadar gidebilir. Bu duruma Derin Ven Trombozu adı verilir.  Oluşan pıhtılardan biri kalp damarlarında meydana gelirse kan akışının olmasını engeller ve kalp krizi meydana gelebilir.

Eğer PLT yüksekliği nedeniyle pıhtı oluşur ve bu pıhtı da beyindeki damarları tıkarsa, o bölgenin kanlanmasına engel olur ve inme meydana gelir. Eğer oluşan pıhtı böbreğe gidip böbrek damarlarından birini tıkarsa, böbrekte kan akışı engellenmiş olur. Bu sebeple böbrek yetmezliği meydana gelebilir. Böylece böbrek yetmezliği gelişebilir. Pıhtı oluştuktan sonra akciğere taşınırsa burada da oksijenlenmenin engellenmesine neden olur. Böylelikle buradaki damar tıkanır ve vücudunuza giden kan engellenir. Akciğerde emboli denilen durum meydana gelmiş olur.

Dr. Murat Doğru

Trombosit yüksekliği nasıl düşürülür?

Trombosit yüksekliğinin farklı birçok nedeni olabilir. Tedavisi için bir sağlık kuruluşuna başvurulmalı ve altta yatan neden araştırılıp belirlendikten sonra bu nedene yönelik tedavi uygulanmalıdır. Eğer bir nedeni olmadan yükselen trombosit değeri varsa ve hastada belirti meydana gelmiyor, sağlığını kötü etkilemiyorsa tedavi edilmeden sadece hekim tarafından belirli aralıklarla takibi yapılabilir. Eğer trombosit yüksekliği bir hastalıktan dolayı oluyorsa bunu hekimin tedavi etmesi gerekecektir. 

Tedavisinde, Trombosit yani PLT yüksekliği olan hastalarda Aspirin ile bu değerler normal aralıklara getirilebilir. Ancak aspirin bazı hastalıklar var ise kullanılmamalıdır. Bu nedenle önce hekim ile görüşüp, böyle bir tedaviye onun karar vermesi gerekmektedir.  

İnterferon Alfa denilen tedavitrombosit sayısının düşürülmesi için kullanılır. Çok fazla yan etkisi olduğu da bilinmektedir. Bu tedaviye de kesinlikle hekim karar vermelidir. Trombosit sayısını hızlı bir şekilde düşürülmesi istendiği zaman tercih edilen yöntem ise plateletferezdir. Genellikle hekimlerin acil durumlarda kullanmayı tercih ettiği bir işlemdir. Bu işlemde öncelikle kanınız alınır, kanınızdaki yüksek PLT yani platelet denilen kan hücreleri ayrılır. Bu ayrılma gerçekleştikten sonra da kanınızın geri kalanı vücudunuza geri verilir. 

Dr. Murat Doğru