Çok fazla hayvansal ve karbonhidratlı gıdaların tüketilmesi sonucunda, kalın bağırsakta keseciklerin oluşmasıdır. Diyet, medikal ve ameliyat yöntemleriyle tedavi edilebilir.

Fibroadenom, memede sert kitle şeklinde görülen iyi huylu tümördür. Bazı durumlarda ameliyatla alınması gerekir fakat diğer durumlarda düzenli olarak kontrol altında olması yeterlidir.

Horner sendromu, göz içi ve çevresinde görülen şekil bozuklukları olup cerrahi yöntemler ile tedavi edilmektedir

Mide ülseri, mide mukozasının ortadan kalkması veya görevini yerine getirememesi durumunda midede oluşan yara olup verdiği rahatsızlıkları giderici tedaviler uygulanır.

Rektum kanseri, kalın bağırsaktaki hücrelerin kontrolsüzce büyüyüp tümör oluşturması olup yaygın tedavi yöntemleri; cerrahi, kemoterapi ve radyoterapidir.

Genel Cerrahi ile İlgili Sıkça Sorulan Sorular
Genel Cerrahi Dahiliye Mi?

Dahiliye ve genel cerrahi bölümleri ortak noktada buluşsalar da aslında farklı tıp branşlarıdır. Dahiliye bölümünü ve genel cerrahi bölümünü birbirinden ayıran en büyük fark, dahiliyenin ameliyat yapmıyor oluşudur. Dahiliye bölümü medikal tedavi yaparken, genel cerrahi bölümü ameliyatla tedavi yapar. 

Bir hasta ilk olarak dahiliye bölümüne gitmelidir. Orada hastanın tetkikleri yapılır ve bir teşhis konulur. Eğer kişinin hastalığı sadece medikal tedavi ile düzelebilecek bir hastalıksa dahiliye bölümü gerekli tedaviyi uygular. Ancak eğer kişide tümör vb. hastalıklar saptanırsa hasta genel cerrahi bölümüne yönlendirilir ve cerrahi tedaviler uygulanır.

Genel Cerrahi Varise Bakar Mı?

Varisler, toplardamarlarda bulunan kapakçıkların bozulması ile beraber aşağı doğru kan kaçağı olması sonucunda oluşur. Bazen damarların içindeki pıhtılar ameliyat sırasında koparak kalp, beyin ya da akciğer gibi hayati organlara giderek tıkanmaya sebep olabilmektedir. Varis tedavisinin doğru yapılabilmesi için damarlar hakkında detaylı bilgiye sahip olmak önemlidir. Bu yüzden varis tedavisi, kalp ve damar cerrahisi bölümü tarafından gerçekleştirilmektedir.