Duruş Bozukluğu

Duruş bozukluğu, omurganın normal duruşundan sapması durumu olup tedavi yöntemi bozukluğun derecesine göre seçilmektedir.

Duruş Bozukluğu Nedir?

Duruş diğer adı ile postür, bir kişinin ayakta, otururken ve yatarken vücudunu tuttuğu pozisyondur. Postürü en çok etkileyen omurga, baş ile bacaklar arasında uzanarak vücudun ağırlığının üçte ikisini taşır ve 23’ ü hareketli 33 omurdan oluşur. Omurlar; bağ dokusu, eklemler ve disk denilen yumuşak yastıkçıklarla birbirine bağlanır. Ayrıca omurların çevresine sıkıca bağlanan ve hareketi sağlayan kaslar bulunur.

Normal duruşta; yandan bakıldığı zaman sırt bölgesinde hafif bir çıkıntı şeklinde kamburluk gözlenmesine kifoz, beldeki çukurluğa ise lordoz denir. Arkadan bakıldığı zaman ise omurlar düz bir sıra şeklinde gözlenir.

Duruş bozukluğu diğer adı ile postür bozukluğu ise omurganın bu normal duruşundan saptığı durumdur. Sırt bölgesindeki kamburluğun artmasına ve boyun ve sırt bölgesindeki omurların aşırı eğilmesine kifoz ya da kamburluk, omurların arkadan bakıldığı zaman sağa veya sola kayma durumuna ya da omurganın kendi etrafında dönmesine ise skolyoz adı verilir. Bel, sırt ve boyun bölgesinde duruş bozuklukları görülebilir.

Kifoz ortaya çıkma sebeplerine göre alt gruplara ayrılır:

  • Yapısal (konjenital) kamburluk: Doğuştan gelen kifoz, omurlardaki anomalinin sebebine göre segmentasyon defekti (omurların birbirinden ayrılma eksikliği), formasyon defekti (şekillenme eksikliği) veya kombine olabilir. Çoğu zaman altta yatan bir yumuşak doku veya kemik hastalığına bağlı olarak ortaya çıkan ve ayakta dururken bile 55 derece üzerinde öne doğru eğik durma durumudur. Bu durum doğuştan gelen omurga anormallikleri, omurga enfeksiyonları, bazı kemik hastalıkları ve omurga kırıklıkları sebebiyle ortaya çıkabilir.
  • Scheuermann kifozu: Scheuermann kifozu ise sebebi belli olmayan bir şekilde dikdörtgen olan omurların üçgen şekli alması ile ortaya çıkıp, büyüme dönemindeki yapısal kamburluğun en sık görülen sebebidir. Ortalama 8-12 yaşları arasında görülebilen schuermann skolyozu eğriliğin görüldüğü bölgeye göre ikiye ayrılır. En sık görülen tipte eğrilik bel bölgesinde iken diğer tipte sırt bel bileşkesinde bir eğrilik söz konusudur.

Doğuştan gelen kamburluk durumlarında diğer organlarda da hasar olma ihtimali yüksek olduğu için kalp, sindirim, sinir sistemleri ileri incelemeyi gerektirir.

  • Postural/Pozisyonel kamburluk: Normalde ayakta duruşta 35 derecelik olan eğimin kötü duruşa bağlı artması durumudur. Genellikle ergenlik döneminde ve kızlarda görülen kifozda, röntgende omurgada anormallik gözükmez.
  • Travmatik kamburluk: Kaza, düşme gibi travma durumlarında ortaya çıkar, genellikle beraberinde felç gibi nörolojik hasarlarla birliktelik gösterir.
  • İnflamatuar kamburluk: Tüberküloz, brucella gibi enfeksiyon hastalıklarına bağlı olarak ve ankilozan spondilit, romatoid artrit gibi inflamatuar hastalıklarda kifoz görülebilir.
  • Paralitik kifoz: Serebral palsi (CP), poliomiyelit, spinal musküler atrofi gibi hastalıklarda ortaya çıkan kamburluk durumudur.

Skolyoz ise ortaya çıkmasına neden olan sebeplere göre 3 ayrı gruba ayrılır:

  • Konjenital skolyoz: Anne karnında bebeğin gelişim evreleri sırasında ortaya çıkan omurga anomalileri sonucunda görülür. Konjenital skolyoz hayatın erken dönemlerinde hızlı ilerleyerek erken cerrahi müdahaleye ihtiyaç duyabilir. Erken tespit ve tedavi yapılmaması durumunda skolyoz ilerleyip vücutta asimetrilere sebep olabilir.
  • Nöromusküler skolyoz: Beyin felci, çocuk felci (polio), serebral palsi (CP) gibi sinir ve kas hastalıklarına bağlı olarak ortaya çıkabilen nöromusküler skolyozda solunum sıkıntıları, duyu kusurları da olabilir. Erken dönemde müdahale gerektirmektedir.
  • İdiyopatik (nedeni bilinmeyen) skolyoz: En sık rastlanan skolyoz türünde omurlar S veya C şeklini alabilir ve kendi etrafında dönebilirler. Sebepleri bilinmemektedir. Özellikle hızlı büyümenin yaşandığı ergenlik döneminde kızlarda ortaya çıkabilir. 0-3 yaş arasında ortaya çıkarsa infantil idiopatik skolyoz, 4-9 yaş arasında ortaya çıkarsa juvenil başlangıçlı idiopatik skolyoz, 10-18 Yaş arasında çıkması durumunda ise adolesan başlangıçlı idiopatik skolyoz adı verilir.

Duruş bozuklukları hastalara hem görüntü açısından zorluk yaratmakta hem de uzun vadede ağrılara sebep olarak hayat kalitesini düşürmektedir.

Duruş Bozukluğu Belirtileri Nelerdir?

Duruş bozukluğu sırt ağrısı başta olmak üzere vücutta yaygın ağrılar ile kendini gösteren bir durumdur. İlerlemiş duruş bozukluklarında ise dışarıdan bakıldığı zaman bile gözlenebilen bozukluklar mevcuttur.

Bunun yanında doğuştan gelen duruş bozukluklarında:

  • Sırtta cilt anormallikleri; renk değişiklikleri, kıllanma artışı, gamzeler
  • Anormal uzunlukta kollar ve bacaklar
  • Gövdenin bacaklara göre anormal kısa olması
  • Birbirine eşit olmayan omuz, kalça ve bel

Duruş Bozukluğu Nedenleri Nelerdir?

Anne karnında gelişim aşamasında omurga anomalileri sonucunda ortaya çıkabilir. Konjenital yani doğuştan gelen duruş bozuklukları dışında çocuklukta edinilen yanlış oturma, yanlış durma, yanlış uyku bozuklukları ile düşme, yaralanma, kazalar ve aşırı kilo sebebiyle ortaya çıkabilir.

Bunlar dışında bazı etkenler de duruş bozukluğunun oluşmasına sebep olabilir:

  • Masa başında oturarak çalışmak zorunda kalmak, şoförlük gibi meslekler
  • Doğru duruş teknikleri konusunda yetersizlik, bilinçsizlik
  • Hareketsiz yaşamak
  • Formda olmamak, kondisyonun düşük olması
  • Kaslarda kuvvetsizlik ve gerginlik
  • Osteoporoz
  • Bazı kemik, kas ve sinir hastalıkları
  • Psikolojik nedenler

Duruş Bozukluğu Teşhisi

Kifoz ve skolyozun tespiti için öncelikle alanında uzman doktor tarafından hasta öyküsünün alınıp fizik muayene yapılması gerekmektedir. Çoğu kifoz ve skolyoz fizik muayene esnasında belli olmaktadır. Omurganın normal eğriliği en fazla 45 derecedir. Bunun üzerindeki eğriliklerde uzman tarafından kifoz tanısı konur. Sırt bölgesinden bakılarak omurganın durumu değerlendirilir skolyoz durumunda S veya C şeklinde omurga eğriliği gözlenir. Daha sonra uygun radyoloji görüntüleme yöntemleri ile teşhisin kanıtlanması ve derecesi belirlenir.

Kifoz Teşhisi

  • Röntgen: Kamburluğun teşhis ve takibinde altın standart yöntem röntgendir. Tüm omurgayı gösteren bir röntgen filmi çekilmesi kifozun tanısı için gerekmektedir. X ışınlarının yardımıyla ön, arka ve yandan görüntü elde edilerek eğrilik tespiti yapılabilir.
  • Manyetik Rezonans Görüntüleme (MRG): Kifoz omuriliğe baskı yapabilir. Bunun sonucunda uyuşukluk, karıncalanma, denge sağlamada zorluk, idrar ve dışkı kaçırmaları durumunda ileri inceleme için manyetik rezonans görüntüleme kullanılabilir. Kifozun diğer sistemlere zararını tespit etmeye yarayabilir.
  • Bilgisayarlı Tomografi (BT): Meydana gelen hasarın seviyesini tespit etmek için bilgisayarlı tomografi iyi bir seçenektir. Düşük doz radyasyon enseden kuyruk sokumunda görüntüleme imkanı sunar.
  • Solunum Fonksiyon Testi (SFT): İleri derece kifoz durumunda omurlar akciğere baskı yapıp solunum yetmezliğine sebep olabilir. Bunun tespiti için uzman solunum fonksiyon testi isteyebilir.
  • EOS (3 Boyutlu İskelet Sistemi Görüntüleme): Standart röntgen yöntemine göre daha düşük radyasyon oranıyla omurganın ve alt ekstremitenin tamamının aynı anda ön, arka ve yandan görüntülenmesini sağlar. 3 boyutlu olarak görüntüleme sağlayarak tedavi planlamasına yardımcı olan bir yöntemdir.

Skolyoz Teşhisi

  • Röntgen: Ayakta çekilen ön-arka ve yan grafilerde eğriliğin ve derecesinin tespiti mümkündür. Tüm omurganın görüntülenmesi avantajıdır.
  • Manyetik Rezonans Görüntüleme (MRG): Omurgada meydana gelen eğrilik iç organlara baskı yaparak hasar verebilir. Manyetik rezonans görüntüleme ile diğer organ ve sistemlere verdiği hasarın tespiti için yardımcı olabilir.
  • Skolyometre: Skolyometre eğriliği değil eğriliğe eşlik eden rotasyonun (omurganın kendi etrafında dönmesi) derecesini belirlemeye yardımcı olur.
  • EOS (3 Boyutlu İskelet Sistemi Görüntüleme): Düşük radyasyon oranı ile tüm omurganın ve alt ekstremitenin farklı açılardan 3 boyutlu görüntülenmesini sağlar.

Duruş Bozukluğu Tedavisi

Duruş bozukluklarında tedavi şeklinin seçimi eğriliklerin derecesine göre belirlenir.

Kifoz Tedavisi: Normalde 45 dereceye kadar olan eğrilikler normal kabul edilmektedir. 45 derecenin üstü için kifoz tanısı konur. Kifozun tedavi şeklinin seçiminde eğriliğin derecesi önemlidir. Kifoz derecesinin 45 – 55 arasında olması durumunda doğru duruş teknikleri, doğru oturma teknikleri ve kifoz egzersizleri yapmak yeterli olur. 55 ile 70 arasında tespit edilen kamburluk derecesinde duruş bozukluğu için korse (kifoz korsesi) kullanılabilir. 70 derecenin üzerindeki eğriliklerde tek seçenek cerrahidir.

  • Kifoz Egzersizleri: Kamburlukta bel kasları güçsüz kalmışken, vücudun önündeki kaslar aşırı gergindir. Bel kaslarını güçlendirici egzersizlerin yapılması kamburluğun düzelmesine yardımcı olabilir. Doktor tavsiyesinde yapılan duruş bozukluğu egzersizleri beli güçlendirir.
    1. Omuzun arka kasları ve sırt kaslarının güçlenmesi ve vücudun önündeki kasların esnemesi için yere yüzüstü uzanarak ayaklar yere sabitlenir. Ele alınan bir sopa ile belden yukarısını kaldırarak kasların güçlenmesi sağlanır.
    2. Vücudun önündeki kasların esnemesi için ayakta dururken kolların arkaya enseye ve bele sabitlenmesi sağlanabilir. Dakikada 3 kere uygulanan hareket kasları esneterek kamburluğu düzeltebilir.
    3. Göğüs kaslarının esnemesi de kamburluk açısından önemlidir. Duvara sabitlenen el ve kolun aksi yönünde hareket ettirilen vücut göğüs kaslarının esnemesini sağlar.
    4. Karın kaslarının esnemesi için yere yüzüstü uzandıktan sonra vücudun üst kısmının yukarı kaldırılması sağlanır.
  • Kifoz Korsesi: Eğrilik derecesinin 55 ile 70 arasında olduğu hastalarda korse kullanımı iyi bir tercih olabilir. Korse omurgayı tamamen düzeltmez hastalarda kifozun ilerlemesini engellemek kesin değildir. Egzersizleri destekleyerek kifozun tedavisinde yardımcı tedavi olarak kullanılabilir.
  • Cerrahi Tedavi: Kifoz derecesinin 70 derece üzerinde olması durumunda cerrahi tedavi tek tedavi seçeneğidir. Belli derecenin üzerindeki kamburluklar solunum problemlerine sebep olabilir. Cerrahi seçenekleri arasında in situ füzyon (omurların kaynatılması), enstrümante füzyon, pedikül substraksiyon osteotomi (kemik çıkarılması) ve vertebra rezeksiyon osteotomisi uygulanabilir.

Skolyoz tedavisi: Skolyoz tedavisinde dereceye göre gözlem-izlem, korse ve cerrahi tedavi seçenekleri mevcuttur.

  • Gözlem-İzlem: Skolyoz tanısı alan ve 20 dereceden az olan eğriliklerde ilk tedavi seçeneğidir. İzlem sürecinde duruş bozukluğu düzeltme hareketlerinin yapılması ve genel olarak vücut kondisyonunun sağlanması önemlidir.
  • Korse Tedavisi: Eğriliğin 20 ile 40 derece olması durumunda ve büyümenin devam ettiği hastalarda çok etkin bir tedavi yöntemidir. Etkili bir sonuç için günde 20-23 saat korse kullanılması gerekmektedir. Korse kullanımı ameliyat olma ihtimalini çok düşürdüğü için hastalara mutlaka önerilmektedir.
  • Cerrahi Tedavi: 40-45 derece üzerindeki eğriliklerde tercih edilecek olan cerrahi tedavi  akciğer gelişiminin tamamlanmış olduğu ergenlerde ve erişkinlerde uygulanabilir. Hemivertebra eksizyonu, in situ füzyon, füzyonsuz posterior enstüramasyon, posterior enstüramasyon tercih edilebilir.

Duruş Bozukluğu Tedavi Edilmezse

Duruş bozukluklarının tedavi edilmemesi durumunda çeşitli rahatsızlıklar ortaya çıkar:

  • Akciğer (solunum) problemleri; omurlar akciğerleri sıkıştırarak yeterli oksijen alışverişi yapılmasına engel olur.
  • Kalp ve dolaşım problemleri; kalpte oluşan basınç dolaşım sistemini olumsuz etkiler.
  • Zihinsel kayıplar ve hafıza kayıpları; omurların kayması ile omurilikte baskı olur ve zihinsel kayıplar ve hafıza kayıpları gözlenebilir.
  • Eğriliklerin ileri derecede olması durumunda omurilik basısı ve felç.
  • Görüntü bozuklukları sebebiyle psikolojik problemler.

Bu sorunların ortaya çıkmasını önlemek için tespit edildiği zaman tedavi edilmesi gerekmektedir.

Duruş Bozukluğu Ne İyi Gelir?

Duruş bozukluklarının düzelmesi için ilk önce yapılması gereken duruş şeklinin düzeltilmesidir. Bunun için alınacak bazı basit önlemler vardır.

  1. Kullanılan bilgisayarın göz hizasına ya da göz hizasının çok az altına ayarlanması
  2. Otururken bilekler ve dirsekler dahil vücudun her parçasının desteklenmesinin sağlanması
  3. Boynun tam altında ve bacaklar arasında yastık olacak şekilde yan yatış pozisyonunda uyumak
  4. Yüksek topuklu olmayan ve yaylanmayı sağlayan ayakkabıların kullanılması
  5. Kas ve eklemlerin hareketli tutulmasının sağlanması
  6. Taşınan eşyaların olabildiğince vücuda yakın taşınması
  7. Uzun süre oturur pozisyonda durmamak, bir süre oturulduysa ayağa kalkıp dolaşılması
  8. Düzenli olarak postür bozukluğu egzersizlerinin yapılması

Duruş bozukluğunu düzeltme açısından yardımcı olacaktır.

Bu konuda önemli bir nokta duruş bozukluğu için hangi sporların yapılmasının uygun olduğudur. Duruş bozukluğu pilates hareketleri, yüzme gibi kasları esneten egzersizlerle düzeltilebilir.

Duruş Bozukluğu Ameliyatı

Kifoz ve skolyozun cerrahi tedavileri mevcuttur. Hasta durumuna göre seçilebilir.

Kifoz Ameliyatları

  • In situ füzyon: Hastadan alınan veya doku bankasından elde edilen kemik greftinin (kendi kanlanması olmayan doku) alt ve üstteki omurgaları da içerecek şekilde sırttan eklenerek omurların birbirine kaynatılmasını sağlar. Eğrilik açısının çok olması durumunda önden de ek greft konarak omurlar desteklenir. Omurlar ile kemik greftinin tam olarak kaynaması için 4 – 6 geçmesi gerekmektedir, bu sürede hastanın omurgası alçı ya da korse ile desteklenmelidir.
  • Enstrumante füzyon: Omurların kaynatılması için ek donanımlar kullanılması temeline dayanır. Çubuklar, vidalar ve kafesler kullanılarak omurların içerden sabitlenmesi sağlanır.
  • Pedikül substraksiyon osteotomi: Omurganın içindeki pedikül denilen omurgaya destek sağlayan parçanın çıkarılması işlemidir. Quadriparezi (kollar ve bacakların tamamen felci) oluşma riski olduğu için pek tercih edilmeyen ameliyatlardır.
  • Vertebra rezeksiyon osteotomisi: Küçük bir bölgede ileri derece eğilme olduğu zaman uygulanan cerrahi yöntemlerin en güçlüsüdür. Sorunlu omurganın tamamen dikkatli bir şekilde çıkarılarak  geri kalan omurgaların  tekrar dizilmesi sağlanır.

Skolyoz Ameliyatları

  • Hemivertebra eksizyonu: Normal vertebra (omur) dikdörtgen şeklindeyken üçgen şeklindeki vertebraya hemivertebra adı verilir. Bu vertebra omurların alt kısımlarında olursa omur dönebilir ve hasta bir tarafa doğru eğilebilir. Bu durumda hemivertebranın önden, arkadan ya da iki taraftan çıkarılması ile alt ve üstteki omur enstrümantasyona gerek kalmadan birleşir. Nörolojik yaralanma ve kanama gibi riskleri olsa da nu riskler çok düşük ihtimaldir, hastalar genelde iyileşirler.
  • In situ füzyon: Kifoz tedavisinde uygulanan prosedürle aynıdır. Kemik grefti eklenerek alt ve üst omurların kaynaşması sağlanır.
  • Posterior enstrümantasyon: Halk arasında platin yerleştirme olarak bilinen yöntemde omurlar birbirlerine vidalanarak omurların eğiminin düzeltilmesi hedeflenir.

Hamilelikte Duruş Bozukluğu

Gebelikte meydana gelen bazı değişikler sebebiyle duruş bozuklukları meydana gelebilir. Gebelik döneminde memeler ve rahim bölgesi büyür, bebeğin beslenmesi için vücutta yağ depolanmaya başlar. Hamileliğin doğal süreci olarak kilo artışı olur. Ayrıca vücutta meydana gelen hormonal değişiklikler sonucu eklemler arası bağlar da gevşer. Tüm bunların etkisi ile vücut ağırlığı öne kayar, bel bölgesindeki kavis öne doğru doğru artar ve sırt bölgesinde kamburluk oluşur.

Hamileler bu durumları dengelemek için topukları üzerinde yürümeye başlarlar ve bu beldeki yükü arttırarak sırt ağrısı, bel ağrısı, bel ağrısına eşlik edebilen bacakta ağrı, uyuşma ve karıncalanma hissine sebep olabilir. Gebelikte oluşan bu duruş bozuklukları doğum ile normale döner.

Çocuklarda Duruş Bozukluğu

Çocuklarda duruş bozukluklarının sıklığı okula başlama dönemi ve ergenlik döneminde artış göstermektedir.

Okula başlayan çocuklarda hareketsiz yaşam, yanlış çanta taşıma, bilgisayar kullanımı artışı ve uzun oturma süreleri duruş bozukluklarına sebep olmaktadır.

Ergenlik döneminde ise kızlarda göğüslerin belirginleşmesi ile omuzların öne eğilmesi durumu ortaya çıkarken, erkeklerde ise el ve ayakların büyümesine uyum sağlanamaması durumunda duruş bozuklukları ortaya çıkar.

Çocukluk döneminde duruş bozukluğunun önüne geçmek için en uygun yöntem egzersizdir. Bilgisayar başında daha az vakit geçirmek, çantayı doğru şekilde taşıma, oturma süreleri arasında kalkıp hareket etme alışkanlığı kazandırmak duruş bozukluklarının önüne geçmeye yardımcı olacaktır. Bunun yanında çocuklara doğru duruş tekniklerini öğretmek hayatın sonraki dönemleri için de faydalı olacaktır.

Bebeklerde Duruş Bozukluğu

Bebeklerde duruş bozukluklarının en sık sebepleri konjenital (doğuştan) skolyoz ve Scheuermann kifozudur. Anne karnında gelişen bebeğin gelişimi sırasında meydana gelen omurga anomalileri sebebiyle ortaya çıkar.

Doğuştan gelen duruş bozuklukları hızlı ilerlediği ve tedavi edilmemesi durumunda orantısız büyüme meydana geleceği için fark edildiği anda cerrahi müdahale gerekmektedir. Bebeklere uygulanan cerrahi yöntemlerde omurgaya yerleştirilen çubuklar belli aralıklarla uzatılarak büyümeye engel olmaması sağlanır.

Duruş Bozukluğu için Hangi Doktora Gidilir?

Duruş bozuklukları doğuştan ise büyüme ile belirti vermeye başlayacaktır. Orantısız büyüme, omurgada eğrilik, eklemlerde ağrı gibi belirtilerin olması durumunda bir Ortopedi ve Travmatoloji uzmanına başvurmak gerekmektedir. Sonradan ortaya çıkan duruş bozuklukları ise genel olarak tüm vücutta ağrı, günlük aktiviteleri yaparken zorlanma, omurların kayması ile omuriliğin sıkışması sonucu baş ağrısı belirtileri verebilir. Bu durumda ortopedi ve travmatoloji uzmanına yapılan başvuru sonrası doktor uygun görürse bir Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon uzmanına yönlendirebilir.

Makaleyi faydalı buldun mu?
0
0
Makeleyi Paylaşın

Duruş bozukluğu ile İlgili Sıkça Sorulan Sorular

Duruş Bozukluğu Nasıl Düzeltilir?

Duruş bozukluğuna uygulanan tedavi yöntemi bozukluğun derecesine göre tercih edilmektedir. Düşük derecede ilk tercih gözlemdir, yakın takiple derecesinin artıp artmadığı incelenir. Sonraki aşama egzersizdir. Bel ve sırt  kaslarını güçlendirip karın kaslarını esnetecek egzersizler faydalı olacaktır. Korse kullanılması duruş bozuklukları için faydalı olacaktır. En son seçenek cerrahi olup omurların sabitlenmesi ya da eğri olan omurun çıkartılması yöntemi uygulanabilir.

Dr. Gizem Şimşek